Çözüldü Ramadan'da Oruçken Gusl ve Abdestte Ağıza ve Buruna Su Almanın Ölçüsü Nedir?

Dört Mezhebte Oruçken ağız ve buruna su verirken ne kadar vermeliyiz?
Hanbeli'de bildiğim kadarıyla Abdestte biraz da olsa ulaşması yeterli ama Guslde ağzı ve burunun içinin her yerini ıslatması mı gerekir?
Dil ucuyla ağzımıza su alsak yeterli olur mu?

Rasulullah (s.a.v.)'in şöyle buyurmuştur:
Lakît b. Sabre (r.anh)’in babasından rivâyete göre, şöyle demiştir: “Ey Allah’ın Rasûlu! bana abdest hakkında bir şeyler söyle dedim.”
Buyurdular ki: “Abdest organlarını tam ve güzel bir şekilde dikkat ederek güzelce yıka parmaklarının arasına suyu geçir oruçlu olmadığın zamanlarda ağız ve buruna su verirken içine iyice çek.”
(Tirmizi, Siyam bahsi, Hadis no: 69, Sf: 788)

Diğer tahric: Ebû Dâvûd, Savm; Nesâî, Tahara
Tirmizi: Bu hadis hasen sahihtir. İlim adamları oruçlu kimsenin burnuna ilaç çekmesini hoş görmemişler ve bu işin orucu bozacağı kanaatindedirler. Bu konuda ve bu hadisle onların bu görüşünü takviye eder mahiyettedir.

Bu hadis, oruçlu iken abdest alırken buruna su çekerken aşırıya kaçmamak gerektiğini açıkça ifade etmektedir.


Hanefi, Şâfii, Mâliki Mezhebi: Oruçlu kişinin abdest veya gusul sırasında ağız ve buruna su verirken mubalağa yapmaması, yani suyu derin çekmemesi gerekir. Çünkü suyun boğaza kaçma riski vardır ve bu durumda oruç bozulur. Bu nedenle, oruçlu iken normal bir şekilde ağız ve buruna su vermek yeterlidir.

Hanbeli Mezhebi: Hanbeli mezhebine göre de oruçlu kişinin abdest alırken ağız ve buruna su verirken mubalağa yapmaması tavsiye edilir. Suyun boğaza veya mideye kaçma riski bulunduğundan, oruçlu iken suyu derin çekmekten kaçınılmalıdır.

Sonuç olarak, dört mezhebe göre de oruçlu iken abdest veya gusul sırasında ağız ve buruna su verirken aşırıya kaçmamak, suyu derin çekmemek ve suyun boğaza veya mideye kaçmasını engellemek esastır.

Abdulmuizz Fida' Alıntı:

İlim adamları oruçlu kimsenin burnuna ilaç çekmesini hoş görmemişler ve bu işin orucu bozacağı kanaatindedirler.

Genişletmek için tıkla ...

ALLAH ecrini versin abi. Ama galiba su diyecektin ilaç olmuş.

Abdulmuizz Fida' Alıntı:

Ecmâin kardeşim;
O cümle Tirmizi eserinden olduğu gibi nakil. Su çekme konusu işlerken aynı zamanda buruna damlatılan ilaçlarında abdesti bozma durumundan sakındırmış.

Genişletmek için tıkla ...

Anladım ALLAH razı olsun abi.

Abdulmuizz Fida' Alıntı:

Rasulullah (s.a.v.)'in şöyle buyurmuştur:

حدثنا عبد الوهاب بن عبد الحكم البغدادي الوراق وأبو عمار الحسين بن حريث قالا حدثنا يحيى بن سليم حدثني إسماعيل بن كثير قال سمعت عاصم بن لقيط بن صبرة عن أبيه قال قلت يا رسول الله أخبرني عن الوضوء قال أسبغ الوضوء وخلل بين الأصابع وبالغ في الاستنشاق إلا أن تكون صائما

قال أبو عيسى هذا حديث حسن صحيح وقد كره أهل العلم السعوط للصائم ورأوا أن ذلك يفطره وفي الباب ما يقوى قولهم​

Lakît b. Sabre (r.anh)’in babasından rivâyete göre, şöyle demiştir: “Ey Allah’ın Rasûlu! bana abdest hakkında bir şeyler söyle dedim.”
Buyurdular ki: “Abdest organlarını tam ve güzel bir şekilde dikkat ederek güzelce yıka parmaklarının arasına suyu geçir oruçlu olmadığın zamanlarda ağız ve buruna su verirken içine iyice çek.”
(Tirmizi, Siyam bahsi, Hadis no: 69, Sf: 788)

Diğer tahric: Ebû Dâvûd, Savm; Nesâî, Tahara
Tirmizi: Bu hadis hasen sahihtir. İlim adamları oruçlu kimsenin burnuna ilaç çekmesini hoş görmemişler ve bu işin orucu bozacağı kanaatindedirler. Bu konuda ve bu hadisle onların bu görüşünü takviye eder mahiyettedir.

Bu hadis, oruçlu iken abdest alırken buruna su çekerken aşırıya kaçmamak gerektiğini açıkça ifade etmektedir.


Hanefi, Şâfii, Mâliki Mezhebi: Oruçlu kişinin abdest veya gusul sırasında ağız ve buruna su verirken mubalağa yapmaması, yani suyu derin çekmemesi gerekir. Çünkü suyun boğaza kaçma riski vardır ve bu durumda oruç bozulur. Bu nedenle, oruçlu iken normal bir şekilde ağız ve buruna su vermek yeterlidir.

Hanbeli Mezhebi: Hanbeli mezhebine göre de oruçlu kişinin abdest alırken ağız ve buruna su verirken mubalağa yapmaması tavsiye edilir. Suyun boğaza veya mideye kaçma riski bulunduğundan, oruçlu iken suyu derin çekmekten kaçınılmalıdır.

Sonuç olarak, dört mezhebe göre de oruçlu iken abdest veya gusul sırasında ağız ve buruna su verirken aşırıya kaçmamak, suyu derin çekmemek ve suyun boğaza veya mideye kaçmasını engellemek esastır.

Genişletmek için tıkla ...

Abi bu konuda daha ayrıntılı olarak bunları buldum paylaşmak istedim. İnşaAllah merak edenler bakabilir. Paylaştığın için teşekkür ederim.

El Muğni

Hem abdest ve hem de gusül
alırken mazmaza ve istinşak yapmak vaciptir. Çünkü her ikisiyle birlikte
yüzün yıkanması vacip sayılmıştır. Ağız ve burun yüzden sayıldığı için yı-
kanılması gerekli görülmüştür. Bu, mezhebin (Hanbeli) meşhur görüşüdür. Nitekim
İbn Mübarek, İbn Ebi Leyla ve İshak da bu görüşü kabul etmişlerdir.

Bu görüşün delili "eş-Şafi" eserinde Ebubekir Gulam el-Hallal' ın, Hz.
Aişe' den rivayet etmiş olduğu hadistir. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem)
şöyle buyurmuştur: "Mazmaza ve istinşak yapmak abdest için gereklidir. " 125
Bunun yanında Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) '
in abdest şeklini akta-
ran herkes Onun, mazmaza yapıp istinşakta bulunduğunu, buna devam
etmiş olmasının, bunların vacip olduğuna işaret etmiş olacağını; çünkü
Onun bu şekilde amel etmesinin, Allah' ın kitabında emredilen abdesti
bizzat açıklayıp beyan etmiş olacağını, bunun yanında ağız ve burnun,
yüze ait olan azalardan sayıldıklarını da belirtmişlerdir. (125 Darakutnl, Cilt: 1, Sayfa: 84. Kendisi şöyle demiştir: "Bu hadisle İsam, İbni'l
Mübarek'ten naklettiği hadisle yalnız kalmıştır ve onun hakkında vehimde bulun-
muştur. Halbuki doğrusu İbn Cüreyc'den ve onun da Süleyman b. Musa'dan bu
hadisi mürsel olarak rivayet etmiş olduğudur.")

Buna ek olarak
her ikisinin zahiri (azalar) hükmünde olduklarına dair bir delil de şudur:
Oruçlu bir kimsenin ağzına ve burnuna yiyecek ve içecek konulduğunda
orucu bozulmazken, her ikisinden de kusmuk gelmesinden dolayı oruç
bozulmakta ve her ikisindeki necasetten dolayı da yıkanması vacip ol-
maktadır.

İmam Ahmed' den sadece istinşak' ın (burnun mübalağa ile temizlenil-
mesinin) vacip olduğu nakledilmiştir. Ebu Ubeyd, Ebu Sevr ve İbn Munzir
de bunu söylemiştir. Çünkü Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem): "Kim
abdest alacak olursa, burnunu iyice temizlesin." buyurmuştur. Diğer bir
rivayet ise şöyledir: "Sizden birisi abdest aldığında burnuna su alsın, son-
ra iyice içini temizlesin." Buharl ve Müslim ittifak etmiştir. 126 Müslim' de
ise : "Kim abdest alacak olursa, burnunu iyice temizlesin." ifadesi gelmiş-
tir. Bu, bir emirdir ve vücup ifade eder; bunun yanında burun, ağız gibi
değildir, devamlı açık bulunmaktadır.

İmam Ahmed'den gelen diğer bir rivayete göre ise mazmaza ve istinşak yapmak gusülde vacip, abdestte ise sünnettir. Sevrl ile Rey ehli-
nin mezhebi de bu istikamettedir. Çünkü gusül alırken bedenin mümkün
olduğunca her yeri yıkandığından dolayı bunda, abdestteki gibi birtakım
engellere müsamaha edilmez.

İmam Malik ve İmam Şafiî ise; Mazmaza ve istinşak yapmanın ne
gusülde ve ne de abdestte vacip olmayacağını, sadece sünnet sayılabile-
ceğini belirtmişlerdir. Çünkü Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem): "On
şey fıtrattandir."127 buyurmuş ve onlar arasında mazmaza ve istinşakı da
zikretmiştir. Zira fıtrat, sünnet demektir. Bu ikisinin fıtrattan olduğunu bu-
yurmuş olması, bunların diğer abdest azalarından farklı bir statüde olduk-
larını göstermektedir. Kuşkusuz ağız ve burun, batini (iç) azalardan sayılır
ve gözlerin içi gibi yıkanmaları vacip değildir.

(Sayfa 63-64)

Suyun ağzın her bir yerine ve burnun da tüm iç kısımlarına kadar
ulaşması vacip değildir. Bu, sadece oruçlunun dışındakiler için, mübala-
ğaya kaçmasıyla müstehap bir davranış olduğunu ortaya koymak içindir.
Buna dair bilgiler abdestin sünnetleri bölümünde geçmişti .
(Sayfa 65)



Yani yıkanması Vacip görenlere göre Abdestte her yere ulaşması gerekmese de Gusl de her yere ulaştırılması gerekir diye anladım.