Hicri ikinci senede 'Asma' adındaki bir kadın; müslüman kadınlara sövüyor ve Resullullah Sallallahu aleyhi vesellem'i hicveden şiirler söylüyordu.
Âmâ (gözleri görmeyen) bir sahabi bu durumu işitir.
Kimdir bu gözleri görmeyen sahabe? O, Umeyr b. Zeyd El-Katemi Radiyallahu anh'tır.
Bu âmâ adam, o kadının Resulullah'a eza verdiğini ve onun üzerine dışkı attığını işitince, kendi kendisine bir karar alır:
Eğer Resullullah (s.a.v) Bedir’den sağ salim dönerse Onu (kadını) öldürecektir..
Resullullah (s.a.v) Bedirden sağ salim dönünce; bu adam bir gece çıkar ve O kadının evine gider. Çocuklarından bazıları kucağındadır. Çocuğu kadının kucağından alır, kılıcını çekip göğsüne saplar ve kılıcının üzerine yüklenir. Ve kılıç yatağa kadar varır. Kadın bağırmaya başlar... Ama artik Onu öldürmüştür.
Sonra Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in sabah namazını kıldığı vakit ona gider. Sabah namazından sonra Resulullah (s.a.v) O’na bakar ve şöyle der:
“Ey Umeyr, Asma bint Mervan’ı sen mi öldürdün?”
O’da : “Evet Ey Allah’ın Resullü (s.a.v) bunun için bana bir şey varmıdır?” der. ( yani bir ceza alacak mıyım?)
Ve Resullallah (s.a.v) şöyle buyurur:
“ Bunda iki keçi bile toslaşmaz.”
Yani akıl sahibi iki kişi bile bu konuda ihtilaf etmez.
Şimdi Allah için söyleyin! Allah ve Resulüne savaş açan, dini ile istihza eden Asmalar hala var ve onlarin katli için iki keçi tokuşmuyor. Hatta emniyet merkezindeki iki asker bile…
Peki Allah için, bunlara karşı bir Umeyr yok mu?
Oysaki O kör birisiydi!
Resullallah (s.a.v) Umey Icin şöyle buyurmuştu: “ Kuşkusuz bu gecesini Allah’a itaat üzere geçirmiştir."
Bunun üzerine Ömer ( Radiyallahuanh) şöyle dedi:
“Allah’a itaat üzere geçişini geçiren şu Âmaya bir bakın!”
Resullallah’ta (s.a.v) şöyle buyurur:
“Yavaş Ey Ömer, O’na âmâ Umeyr deme, bilakis O’na gören Umeyr de!”
Bu sahabe Osman (Radiyallahuanh) dönemine kadar yaşamış ve şehid olarak ölmüştür.
Allah O’ndan razı olsun.
Şeyh Ebu Talâl El Kasımi (Rahimehullah)
Âmâ (gözleri görmeyen) bir sahabi bu durumu işitir.
Kimdir bu gözleri görmeyen sahabe? O, Umeyr b. Zeyd El-Katemi Radiyallahu anh'tır.
Bu âmâ adam, o kadının Resulullah'a eza verdiğini ve onun üzerine dışkı attığını işitince, kendi kendisine bir karar alır:
Eğer Resullullah (s.a.v) Bedir’den sağ salim dönerse Onu (kadını) öldürecektir..
Resullullah (s.a.v) Bedirden sağ salim dönünce; bu adam bir gece çıkar ve O kadının evine gider. Çocuklarından bazıları kucağındadır. Çocuğu kadının kucağından alır, kılıcını çekip göğsüne saplar ve kılıcının üzerine yüklenir. Ve kılıç yatağa kadar varır. Kadın bağırmaya başlar... Ama artik Onu öldürmüştür.
Sonra Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in sabah namazını kıldığı vakit ona gider. Sabah namazından sonra Resulullah (s.a.v) O’na bakar ve şöyle der:
“Ey Umeyr, Asma bint Mervan’ı sen mi öldürdün?”
O’da : “Evet Ey Allah’ın Resullü (s.a.v) bunun için bana bir şey varmıdır?” der. ( yani bir ceza alacak mıyım?)
Ve Resullallah (s.a.v) şöyle buyurur:
“ Bunda iki keçi bile toslaşmaz.”
Yani akıl sahibi iki kişi bile bu konuda ihtilaf etmez.
Şimdi Allah için söyleyin! Allah ve Resulüne savaş açan, dini ile istihza eden Asmalar hala var ve onlarin katli için iki keçi tokuşmuyor. Hatta emniyet merkezindeki iki asker bile…
Peki Allah için, bunlara karşı bir Umeyr yok mu?
Oysaki O kör birisiydi!
Resullallah (s.a.v) Umey Icin şöyle buyurmuştu: “ Kuşkusuz bu gecesini Allah’a itaat üzere geçirmiştir."
Bunun üzerine Ömer ( Radiyallahuanh) şöyle dedi:
“Allah’a itaat üzere geçişini geçiren şu Âmaya bir bakın!”
Resullallah’ta (s.a.v) şöyle buyurur:
“Yavaş Ey Ömer, O’na âmâ Umeyr deme, bilakis O’na gören Umeyr de!”
Bu sahabe Osman (Radiyallahuanh) dönemine kadar yaşamış ve şehid olarak ölmüştür.
Allah O’ndan razı olsun.
Şeyh Ebu Talâl El Kasımi (Rahimehullah)