T
Çevrimdışı
takva1
Misafir
Esad’a bağlı Şebbiha güçleri ‘insan’ olmakla yakından uzaktan ilgilerinin olmadığını dünyaya bu sefer de 72 yaşındaki imama yaptıklarıyla gösterdi. Vahşi Şebbiha güçleri yaşlı imamın gözlerini oydu.
02/07/2012 - 13:42
Ne yetmiş ikiye varmış yaşı ne de çizgilerinde, bitmeyen hikayeler taşıyan yüzünün kırışıklıkları kendisini kurtarabildi. Şeyh Osman Ömer iki gün önce Şam’ın kasabalarında gerçekleştirilen katliamın kurbanı oldu. Suçu ise Esad’ın Şebbiha katillerinin ezan yasağı koyduğu bir bölgede sabah ezanını okumak!
Şeyh Osman Ömer’in ezan okumaya başlayıp ‘Allahu Ekber’ sesinin yükselmesiyle Şebbiha güçlerinin Rahman Camisi’ni basması bir oldu. Şeyh Osman’ı sakalından yakalayıp küfretmeye, kendisine vurmaya başladılar. Şeyh Osman bir yandan acıdan bağırıyor bir yandan da yaşına merhamet edip kendisini bırakmalarını istiyor ve ‘Allah için yapmayın’ diye yalvarıyordu. Ancak Şebbiha’nın kendisine verdiği cevap şu oldu: ‘Allah kim? Senin bir rabbinden başka bir şeyin yok mu? Sonra kim….’
İçlerinden biri Şeyh Osman’ın sol gözünü çıkarmak için eline bir bıçak aldı. Caminin sütunları şeyhin çığlıklarıyla sallandı. ‘Allah için… haramdır….’ diye haykırıyordu. İçlerinden biri de ‘hangi Allah?... Bizimkiyle sizinki aynı değil’ diyerek alaylı bir şekilde cevap veriyordu. Sonra diğer gözünü de oyarak mahalle halkına ibret olsun diye kendisini sokağa fırlattılar.
Şeyh Osman dört saat boyunca gözleri oyulmuş bir şekilde Kızılay’ın ambulansını bekledi. Ancak Jebelu’l Vurud’daki bir bariyer ambulansın yolunu kesti. Esad’ın kontrol noktasındaki adamları ambulansı oyaladı. Ambulans görevlilerinden birinin acilen bir şahsa ilkyardıma gitmeleri gerektiğini söylemesi üzerine kontrol görevlisi hem ambulans görevlisine hem de yardımına gitmek istedikleri Şeyh Osman’a küfürler yağdırarak ‘köpekler gibi gebersin’ dedi.
Kontrol noktası, Kızılay’ın Şeyh Osman’ı alıp normal bir hastaneye götürmesine izin vermiyor. Ancak yanlarında bir görevli göndererek onları 601 no’lu askeri hastaneye yönlendiriyor.
Kızılay’ın ifadesine göre Şeyh Osman, askeri hastaneye teslim edildiğinde yaşıyordu. Ancak akşam ezanı vakti kasabasına üzerinde darp ve işkence izleri bulunan ölmüş bir ceset olarak döndü.
02/07/2012 - 13:42
Ne yetmiş ikiye varmış yaşı ne de çizgilerinde, bitmeyen hikayeler taşıyan yüzünün kırışıklıkları kendisini kurtarabildi. Şeyh Osman Ömer iki gün önce Şam’ın kasabalarında gerçekleştirilen katliamın kurbanı oldu. Suçu ise Esad’ın Şebbiha katillerinin ezan yasağı koyduğu bir bölgede sabah ezanını okumak!
Şeyh Osman Ömer’in ezan okumaya başlayıp ‘Allahu Ekber’ sesinin yükselmesiyle Şebbiha güçlerinin Rahman Camisi’ni basması bir oldu. Şeyh Osman’ı sakalından yakalayıp küfretmeye, kendisine vurmaya başladılar. Şeyh Osman bir yandan acıdan bağırıyor bir yandan da yaşına merhamet edip kendisini bırakmalarını istiyor ve ‘Allah için yapmayın’ diye yalvarıyordu. Ancak Şebbiha’nın kendisine verdiği cevap şu oldu: ‘Allah kim? Senin bir rabbinden başka bir şeyin yok mu? Sonra kim….’
İçlerinden biri Şeyh Osman’ın sol gözünü çıkarmak için eline bir bıçak aldı. Caminin sütunları şeyhin çığlıklarıyla sallandı. ‘Allah için… haramdır….’ diye haykırıyordu. İçlerinden biri de ‘hangi Allah?... Bizimkiyle sizinki aynı değil’ diyerek alaylı bir şekilde cevap veriyordu. Sonra diğer gözünü de oyarak mahalle halkına ibret olsun diye kendisini sokağa fırlattılar.
Şeyh Osman dört saat boyunca gözleri oyulmuş bir şekilde Kızılay’ın ambulansını bekledi. Ancak Jebelu’l Vurud’daki bir bariyer ambulansın yolunu kesti. Esad’ın kontrol noktasındaki adamları ambulansı oyaladı. Ambulans görevlilerinden birinin acilen bir şahsa ilkyardıma gitmeleri gerektiğini söylemesi üzerine kontrol görevlisi hem ambulans görevlisine hem de yardımına gitmek istedikleri Şeyh Osman’a küfürler yağdırarak ‘köpekler gibi gebersin’ dedi.
Kontrol noktası, Kızılay’ın Şeyh Osman’ı alıp normal bir hastaneye götürmesine izin vermiyor. Ancak yanlarında bir görevli göndererek onları 601 no’lu askeri hastaneye yönlendiriyor.
Kızılay’ın ifadesine göre Şeyh Osman, askeri hastaneye teslim edildiğinde yaşıyordu. Ancak akşam ezanı vakti kasabasına üzerinde darp ve işkence izleri bulunan ölmüş bir ceset olarak döndü.