بسم الله الرحمن الرحيم
1. Arifi'ye ya da Tarifi'ye harici denmemistir, videoda ihvan olduklari belirtilmistir. Verdigi hutbede ve arkadasi Dadu'nun bulundugu bulusmada insanlari nasil gaza getirdiklerini izleyebilirsiniz. Arifi'nin ve Tarifi'nin soylemis olduklarinin tehlikesini goremiyorsaniz ben size ne yapabilirim ki? Bunlar haksiz curuh degil, Misir'da ve Suriye'de yasananlari hepimiz biliyoruz... Mubtediler ile oturmak ve onlari ovmek, sizi de mubtedi yapar;
وقال أبو داود السجستاني: قلت لأبي عبد الله أحمد بن حنبل: أرى رجلاً من أهل البيت مع رجل من أهل البدع، أترك كلامه؟ قال: لا، أو تُعْلِمه أن الذي رأيته معه صاحب بدعة، فإن ترك كلامه وإلا فألحقه به، قال ابن مسعود: المرء بخدنه"
Ehl-i Sünnetten bir adamla bid'at ehlinden birini görsem, onunla konuşmayı bırakayım mı?" Dedi ki: "Hayır, bilakis onu beraber gördüğün kimsenin bid'atçı olduğunu ona haber vermelisin. , o zaman onunla konuşmayı keserse (her şey yolunda ve iyi), ama değilse, onunla birlikte olduğunu düşünün.
İbn Mes'ûd (رضي الله عنه) dedi ki: "Kişi, sahiplendikleri ile bilinir.
Yanlis anlamis olabilirsiniz, ve boyle olacagini da tahmin etmistim. Harici adeti demem onlari tamamen harici olarak gordugum anlamina gelmez.
2. Iste Arifi'nin kullanmis oldugu hadisin tamami;
يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا كُنَّا بِشَرٍّ فَجَاءَ اللَّهُ بِخَيْرٍ فَنَحْنُ فِيهِ فَهَلْ مِنْ وَرَاءِ هَذَا الْخَيْرِ شَرٌّ قَالَ نَعَمْ . قُلْتُ هَلْ وَرَاءَ ذَلِكَ الشَّرِّ خَيْرٌ قَالَ " نَعَمْ " . قُلْتُ فَهَلْ وَرَاءَ ذَلِكَ الْخَيْرِ شَرٌّ قَالَ " نَعَمْ " . قُلْتُ كَيْفَ قَالَ " يَكُونُ بَعْدِي أَئِمَّةٌ لاَ يَهْتَدُونَ بِهُدَاىَ وَلاَ يَسْتَنُّونَ بِسُنَّتِي وَسَيَقُومُ فِيهِمْ رِجَالٌ قُلُوبُهُمْ قُلُوبُ الشَّيَاطِينِ فِي جُثْمَانِ إِنْسٍ " . قَالَ قُلْتُ كَيْفَ أَصْنَعُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنْ أَدْرَكْتُ ذَلِكَ قَالَ " تَسْمَعُ وَتُطِيعُ لِلأَمِيرِ وَإِنْ ضُرِبَ ظَهْرُكَ وَأُخِذَ مَالُكَ فَاسْمَعْ وَأَطِعْ
Sahih Muslim 1847b
Allah'ın Resulü, şüphesiz, kötü bir zaman geçirdik (yani Cahiliye veya cahiliye günleri) ve Allah bize şu anda yaşadığımız güzel bir zamanı (yani İslami dönemi) getirdi. Bu güzel zamandan sonra kötü bir zaman olacak mı? (Peygamber) dedi ki: Evet. Dedim ki: Bu kötü zamandan sonra güzel bir zaman gelecek mi? Evet dedi. Dedim ki: İyi bir zamandan sonra kötü bir zaman olur mu? Evet dedi. Dedim: Nasıl? Bunun üzerine dedi ki: Benim hidâyetimle hidâyete ermeyecek ve benim yollarımı benimsemeyecek önderler olacak, içlerinde şeytanların kalplerini insan vücudunda taşıyan adamlar olacaktır. Dedim ki: Ne yapmalıyım. Allah'ın Resulü, o devirde yaşasam? O da: "Emir'i dinleyecek ve emirlerini yerine getireceksin; Sırtınız kamçılanmış, malınız kapılmış bile olsa, kulak verin ve itaat edin.
Burada sarih bir hadis, mal ile ilgili degil, emire itaat ile ilgili. Zaten muslimde de verilen baslik su sekilde(Fiten ortaya çıktığında her koşulda Müslümanların Cemaati (ana beden) ile kalma zorunluluğu. İtaat etmemenin ve Cemaatten ayrılmanın yasaklanması)
3.
عن عياض بن غنم قَالَ قَالَ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَنْ أَرَادَ أَنْ يَنْصَحَ لِسُلْطَانٍ بِأَمْرٍ فَلَا يُبْدِ لَهُ عَلَانِيَةً وَلَكِنْ لِيَأْخُذْ بِيَدِهِ فَيَخْلُوَ بِهِ فَإِنْ قَبِلَ مِنْهُ فَذَاكَ وَإِلَّا كَانَ قَدْ أَدَّى الَّذِي عَلَيْهِ لَهُ
14909 مسند أحمد مسند المكيين
1096 المحدث الألباني خلاصة حكم المحدث إسناده صحيح في تخريج كتاب السنة
Resûlullah (
ﷺ) şöyle buyurdu: "Kim bir konuda yetkili birine nasihat etmek isterse, bunu alenen yapmasın. Bilakis, elinden tutmalı ve ona özel olarak nasihat etmelidir. Nasihati kabul ederse, her şey yolundadır. Kabul etmezse (nasihat eden) görevini yerine getirmiş olur.”
4. Suud hukumdarini tekfir mi ediyorsun yoksa? Onlar hala musluman ve bu da onlara itaat gerektirir. Kendileri hakkindaki gorusum bende kalsin. Yapmis olduklari bazi seyler kesinlikle kabul edilemez ve haramdir...
5.
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْحَنْظَلِيُّ، أَخْبَرَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ، حَدَّثَنَا الأَوْزَاعِيُّ، عَنْ يَزِيدَ بْنِ يَزِيدَ بْنِ جَابِرٍ، عَنْ رُزَيْقِ بْنِ حَيَّانَ، عَنْ مُسْلِمِ بْنِ قَرَظَةَ، عَنْ عَوْفِ بْنِ مَالِكٍ، عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ " خِيَارُ أَئِمَّتِكُمُ الَّذِينَ تُحِبُّونَهُمْ وَيُحِبُّونَكُمْ وَيُصَلُّونَ عَلَيْكُمْ وَتُصَلُّونَ عَلَيْهِمْ وَشِرَارُ أَئِمَّتِكُمُ الَّذِينَ تُبْغِضُونَهُمْ وَيُبْغِضُونَكُمْ وَتَلْعَنُونَهُمْ وَيَلْعَنُونَكُمْ " . قِيلَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَفَلاَ نُنَابِذُهُمْ بِالسَّيْفِ فَقَالَ " لاَ مَا أَقَامُوا فِيكُمُ الصَّلاَةَ وَإِذَا رَأَيْتُمْ مِنْ وُلاَتِكُمْ شَيْئًا تَكْرَهُونَهُ فَاكْرَهُوا عَمَلَهُ وَلاَ تَنْزِعُوا يَدًا مِنْ طَاعَةٍ " .
Sahih Muslim 1855a
Hükümdarlarınızın en hayırlısı, sizin sevdiğiniz ve sizi seven, dua ettiginiz ve size dua eden. Yöneticilerinizin en şerlisi, nefret ettiğiniz ve sizden nefret eden, lanet ettiğiniz ve size lanet eden kimselerdir. (Orada bulunanlar tarafından) soruldu: Onları kılıçla devirmemiz gerekmez mi? "Hayır, aranızda namazı ikame ettikleri müddetçe hayır" dedi. Eğer onlarda iğrenç bir şey bulursanız. Onların yönetiminden nefret etmelisiniz, fakat onların itaatinden kendinizi geri çekmeyin.
6. Imam Berbehârî soyle soylemistir;
وإذا رأيت الرجل يدعو على السلطان فاعلم أنه صاحب هوى، وإذا رأيت الرجل يدعو للسلطان بالصلاح فاعلم أنه صاحب سنة إن شاء الله.
Ve sultana karşı duâ eden birini görürsen bil ki, o hevâ sahibidir ve sultana duada bulunan bir adam görürsen bil ki, o, Allah'ın izniyle Sünnet ehlidir.
7. Resûlullah'in
ﷺ olumunden sonraki fitneye agizimi acmam bile. Kimim? Ve neyim? Ne haddime?
Sahabelerin(رضي الله عنهم) hepsi benden kat kat ustte ve hesaplari Allah ile.
8. Imam nevevi su sekilde serhinde acikliyor;
وَأَمَّا الْخُرُوجُ عَلَيْهِمْ وَقِتَالُهُمْ فَحَرَامٌ بِإِجْمَاعِ الْمُسْلِمِينَ وَإِنْ كَانُوا فَسَقَةً ظَالِمِينَ وَقَدْ تَظَاهَرَتِ الْأَحَادِيثُ بِمَعْنَى مَا ذَكَرْتُهُ وَأَجْمَعَ أَهْلُ السُّنَّةِ أَنَّهُ لَا يَنْعَزِلُ السُّلْطَانُ بِالْفِسْقِ وَأَمَّا الْوَجْهُ الْمَذْكُورُ فِي كُتُبِ الْفِقْهِ لِبَعْضِ أَصْحَابِنَا أَنَّهُ يَنْعَزِلُ وَحُكِيَ عَنِ الْمُعْتَزِلَةِ أَيْضًا فَغَلَطٌ مِنْ قَائِلِهِ مُخَالِفٌ لِلْإِجْمَاعِ قَالَ الْعُلَمَاءُ وَسَبَبُ عَدَمِ انْعِزَالِهِ وَتَحْرِيمِ الْخُرُوجِ عَلَيْهِ مَا يَتَرَتَّبُ عَلَى ذَلِكَ مِنَ الْفِتَنِ وَإِرَاقَةِ الدِّمَاءِ وَفَسَادِ ذَاتِ الْبَيْنِ فَتَكُونُ الْمَفْسَدَةُ فِي عَزْلِهِ أَكْثَرَ مِنْهَا فِي بَقَائِهِ
Hükümdara isyan etmek ve onunla savaşmak ise, gunahkar ve zalim de olsa Müslümanların ittifakıyla haramdır. Bu manayla pek çok rivayet zikrettim. Sünnet ehli, hükümdarın günahlarından dolayı görevden alınmaması konusunda ittifak etmişlerdir. Bazı sahabîlerimizin fıkh kitaplarında zikredilen ve Mu'tezile'nin de görüşü olan, onun kaldırılması gerektiği görüşüne gelince, bu onların ciddi bir yanılgıdır ve icma aykırıdır. Alimler, onun görevden alınmasının ve kendisine isyan edilmesinin haram olmasının sebebinin, bunun sebep olduğu fitneler, kanlar ve fitneler olduğunu, çünkü hükümdarı görevden almanın zararı, onun kalmasına izin vermekten daha büyüktür.
9. Yanitimi su hadis ile bitirmek istiyorum.
أَنَّ النَّبِيَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ " إِنَّ مِنْ أَعْظَمِ الْجِهَادِ كَلِمَةَ عَدْلٍ عِنْدَ سُلْطَانٍ جَائِرٍ
"Şüphesiz cihadın en büyük türlerinden biri, zalim bir hükümdarin onunde adil bir sozdur."
Tirmizi 2174
الله يهديك ويهديني