بسم الله الرحمن الرحيم
Allah Şeyh'i ve Tüm Mücahidleri Korusun
1. Olay
Amerika, Afganistan’ı vurmaya karar verdiğinde, Usame Bin
Laden, ‘Filistin halkı rahat yüzü görmedikçe Amerikan Halkı da rahat yüzü
görmeyecek’ yeminini ettiği meshur konusmasını yayınlamıstı. Bu konusma ile tüm
Filistinliler harekete geçti, Usame’nin resimleri, tüm Filistinli evlerin kapılarına
asıldı, okul öğrencileri, sporcuların fotoğraflarını, kızlar da sarkıcıların
fotoğraflarını göğüslerinden söküp yerine Usame’nin fotoğraflarını astılar. Amerika
kuvvetleri Kabul’ü vurmaya basladığında Usame, Kandahar’da idi. Planlarını
hazırladıkları, durumu masaya yatırdıkları günlerden bir gün, elinde laptop ile bir
genç geldi. Ve Usame’ye bir sey göstermek istediğini söyledi. Toplantıdaki herkes
sustu, Usame’ye bakmaya, ne yapacağını beklemeye basladılar. Usame kendisinden
göstermesini istedi. Ancak Usame’de her zamankinden farklı bir his olustu. Yeni bir
seyle karsılasacağını anlamıstı ve yüzü değismeye basladı. Bu genç yerinden
kalkarak bilgisayarı çalıstırdı. Laptop çalısırken, Usame’nin yüzü daha da
değisiyordu. Genç bilgisayar hazır olunca videonun tusuna bastı ve sesini yükseltti.
Ekrana, görüntüsü tüm müminleri etkileyecek, çocuk masumluğu yüzünde görünen,
küçük bir çocuk geldi. Bu çocuk Filistinli kufiye giyiyordu. Usame’nin parmağını
kaldırdığı fotoğrafını elinde kaldırıyordu. Çocuk kalpleri parçalayacak sekilde,
yüksek bir sesle ağlayarak konusmaya basladı: Nerede sözün ey Usame? Nerede
sözün ey Usame? Usame’den sadece ağlama sesi geliyordu, öyle hıçkırarak ağlıyordu
ki, sanki en çok sevdiği insanlardan birini kaybetmisti. Ve söyle dedi: Usame’den ne
yapmasını istiyorsun ki tüm dünya ona karsı birlesmis. Bu sözleri ağlayarak öyle
tekrarladı ki tüm sakalı gözyaslarıyla ıslandı. Bu ağlama bizleri de tesiri altına aldı
ve meclisimiz, biricik oğlunu kaybetmis bir annenin ağlayısı gibi ağlama sesleriyle
dolmustu. Hepimiz bu video kasetini getiren kardese karsı sinirle dolduk ve onu
Usame’ye yaptığından ötürü bakıslarımızla azarladık. Daha fazla bir süre geçmedi ki
yere düstü. Ve ağlamaktan bitkin düsen Usame, evine tasındı. Ağlamak onu ne hale
sokmussa sokmustu ki üzüntüsünden 3 gün hasta yattı. Her uyandığında o çocuğun
ağlayısını hatırlıyor ve yine hıçkırıkla ağlıyordu.
2. Olay
Suudi Arabistan rejimi, Usame Bin Laden’i teslim etmesi için
Taliban’ı, özellikle de Türki Faysal’ın bilinen ziyaretine karsın ikna edememisti.
Ancak Suudi rejimi, yine de ümidini kesmedi ve Taliban’la alakası olmayan baska
vesile kullanmaya karar verdi. Usame bin Laden’in annesinin yurtdısına çıkıs izni
kaldırılmıstı. Sudan’da olduğu zamanda da onu ziyaret etmesine izin verilmemisti.
Suudi hükümeti çok iyi biliyordu ki Usame, annesini siddetle özlemisti. Annesinin
Kandahar’a gidip kendisine baskı yapması için özel uçakla, özel bir sefer
düzenlediler. Etas Ailesi’nden olan Usame’nin annesi, tanınmıs Hadramiyye
Ailesi’nden esiyle gerçekten Usame’yi ziyarete gitti. Seneler sonra gerçeklesen bu
bulusma, çok duygusal geçti. Ancak Usame, davasının kesinlikle tartısmaya açık
olmadığını ortaya koydu. Usame’nin gözleri hasretten kararmıs annesi, hükümetin
istediklerini yerine getiremeden ülkeye geri döndü.
Kaynak: Faris El-Zahrani’nin ‘ Zamanı yineleyen , Amerikayı kahreden Bin Laden’ kitabından.
Allah Şeyh'i ve Tüm Mücahidleri Korusun
1. Olay
Amerika, Afganistan’ı vurmaya karar verdiğinde, Usame Bin
Laden, ‘Filistin halkı rahat yüzü görmedikçe Amerikan Halkı da rahat yüzü
görmeyecek’ yeminini ettiği meshur konusmasını yayınlamıstı. Bu konusma ile tüm
Filistinliler harekete geçti, Usame’nin resimleri, tüm Filistinli evlerin kapılarına
asıldı, okul öğrencileri, sporcuların fotoğraflarını, kızlar da sarkıcıların
fotoğraflarını göğüslerinden söküp yerine Usame’nin fotoğraflarını astılar. Amerika
kuvvetleri Kabul’ü vurmaya basladığında Usame, Kandahar’da idi. Planlarını
hazırladıkları, durumu masaya yatırdıkları günlerden bir gün, elinde laptop ile bir
genç geldi. Ve Usame’ye bir sey göstermek istediğini söyledi. Toplantıdaki herkes
sustu, Usame’ye bakmaya, ne yapacağını beklemeye basladılar. Usame kendisinden
göstermesini istedi. Ancak Usame’de her zamankinden farklı bir his olustu. Yeni bir
seyle karsılasacağını anlamıstı ve yüzü değismeye basladı. Bu genç yerinden
kalkarak bilgisayarı çalıstırdı. Laptop çalısırken, Usame’nin yüzü daha da
değisiyordu. Genç bilgisayar hazır olunca videonun tusuna bastı ve sesini yükseltti.
Ekrana, görüntüsü tüm müminleri etkileyecek, çocuk masumluğu yüzünde görünen,
küçük bir çocuk geldi. Bu çocuk Filistinli kufiye giyiyordu. Usame’nin parmağını
kaldırdığı fotoğrafını elinde kaldırıyordu. Çocuk kalpleri parçalayacak sekilde,
yüksek bir sesle ağlayarak konusmaya basladı: Nerede sözün ey Usame? Nerede
sözün ey Usame? Usame’den sadece ağlama sesi geliyordu, öyle hıçkırarak ağlıyordu
ki, sanki en çok sevdiği insanlardan birini kaybetmisti. Ve söyle dedi: Usame’den ne
yapmasını istiyorsun ki tüm dünya ona karsı birlesmis. Bu sözleri ağlayarak öyle
tekrarladı ki tüm sakalı gözyaslarıyla ıslandı. Bu ağlama bizleri de tesiri altına aldı
ve meclisimiz, biricik oğlunu kaybetmis bir annenin ağlayısı gibi ağlama sesleriyle
dolmustu. Hepimiz bu video kasetini getiren kardese karsı sinirle dolduk ve onu
Usame’ye yaptığından ötürü bakıslarımızla azarladık. Daha fazla bir süre geçmedi ki
yere düstü. Ve ağlamaktan bitkin düsen Usame, evine tasındı. Ağlamak onu ne hale
sokmussa sokmustu ki üzüntüsünden 3 gün hasta yattı. Her uyandığında o çocuğun
ağlayısını hatırlıyor ve yine hıçkırıkla ağlıyordu.
2. Olay
Suudi Arabistan rejimi, Usame Bin Laden’i teslim etmesi için
Taliban’ı, özellikle de Türki Faysal’ın bilinen ziyaretine karsın ikna edememisti.
Ancak Suudi rejimi, yine de ümidini kesmedi ve Taliban’la alakası olmayan baska
vesile kullanmaya karar verdi. Usame bin Laden’in annesinin yurtdısına çıkıs izni
kaldırılmıstı. Sudan’da olduğu zamanda da onu ziyaret etmesine izin verilmemisti.
Suudi hükümeti çok iyi biliyordu ki Usame, annesini siddetle özlemisti. Annesinin
Kandahar’a gidip kendisine baskı yapması için özel uçakla, özel bir sefer
düzenlediler. Etas Ailesi’nden olan Usame’nin annesi, tanınmıs Hadramiyye
Ailesi’nden esiyle gerçekten Usame’yi ziyarete gitti. Seneler sonra gerçeklesen bu
bulusma, çok duygusal geçti. Ancak Usame, davasının kesinlikle tartısmaya açık
olmadığını ortaya koydu. Usame’nin gözleri hasretten kararmıs annesi, hükümetin
istediklerini yerine getiremeden ülkeye geri döndü.
Kaynak: Faris El-Zahrani’nin ‘ Zamanı yineleyen , Amerikayı kahreden Bin Laden’ kitabından.