Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Şizofreni-100 kişiden birinde...

GuLYaRaSi Çevrimdışı

GuLYaRaSi

VuSLaTa HaSReT
Admin
schizo-phreniakelime olarak yasamak, idrak etme ve hissetmek arasinda bölünme anlamina gelir. Cevremizde kesin olarak birisinde bulunan bir hastaliktir, yanliz biz bunu sizofren hastasi olarak belirliyemeyiz, ama bize kisi garip, acaip, komik fikirli, degisik tip, olarak gelir.

Hasta nin garip fikileri , düsünceleri, ve korkulari olabilir, örnegin, uzaylilardan takip edildigini, odada bi kac kisinin kendisini öldürme gayretinde olduklarini, damarlarinda, icinde birisinin dolandigini, kötü bir varligin düsüncelerini kontrol ettigini, herkezin kendisine karsi komplo kurdugunu, en yakinlarinin kendisini takip ettigni, ve büyüklük hezeyani yani kendisinin dünyayi kurtarmak icin gönderildigni, kendisini peygamber olarak görmesi, veya hasan mezarci gibi mehdi olarak tayin etmesi gibi.

Hasta bu "pozitif semptomlar" denilen seyleri gercekten hisseder, gercekten görür, gercekten isitir.. yani misal hasta odada kendinden ayri bizim göremedigimiz varliklar görüyorsa, kendilerine iskence yaptiklarini söylüyorsa, onlari duyuyorsa, ve bilimsel olarak tomografide baktigimizda sanki hastanin karsisinda gercekten konusuluyor gibi, hasta duyuyor gibi, yetkili beyin hücrelerinin harekete gectigi görülür, yani hasta herseyi gercekte yasar, ama gördüklerinin gercek olmadigini anlayamaz..Bunlarla birlikte "negatif S." da olabilir, yani hasta sosyal hayatindan geri cekilmistir, sessizdir, kendi kendine olmaktan hoslanir, hicbiseyden zevk almaz, düsünme gibi bi durumu vardir, bir meseleye degisik yani beklenmedik tepki verir, mesela bi fikra anlatirsiniz, gülecegi yere aglar...BU pozitif ve negatif belirtiler hem birlikte olabilir, hemde birbirinden ayri olabilir..


enteresan bi kitap var: "meshur ruhsal özürlüler" Doc.Dr. Ali Seyyar (bende daha okumadim)






Şizofreni Nedir? Kişide en az bir aylık sure içinde aşağıdaki belirtilerden en az ikisinin varlığı ( sanrılar; varsanilar; konuşma özellikleri ve kalitesinde bozulma; aşırı ölçüde garip ve anlamsız şekilde dağılmış davranışlar; negatif belirtiler dediğimiz duygusal yüz ifadelerinde azalma, düşünce ve fikir üretimi ve yapısının kısırlaşması,enerji ve bir şeyler yapmaya hevessizlik hali)

Bu durumdaki kişide hastalığın sureci içinde sosyal, mesleki, ailesel ilişkilerinde ve kendine bakim gibi alanlarda belirgin bozulmalar oluşur. Bu belirtiler en az 6 ay suredir var olmalıdır.

Varsani nedir?:

Olmayan bir takım uyaranlari var gibi algilama durumudur. Bu hastalikta en cok isitsel varsanilar (kendisi ile konusan sesler, gürültüler duyma gibi) bulunmaktadır. Ayrıca görsel varsanilar (duvarda çizgiler, kendine bakan yüzler, yaratıklar görme gibi); koku varsaniları (iyi ye da kotu ama başkasının duymadığı kokular duyma); dokunma varsaniları (vücudunda bir şeyler geziyor gibi hisler); vücutsal varsanilar (beden yapısının, bölgelerinin değiştiği seklinde) olabilir.

Sanrı nedir?:

Hastanın sabit bir fikir ile bağlandığı, aksi yöndeki söylemlere karşın ikna edilemeyen ve mümkün olmayacak derecede içeriğe sahip olan yanlış inançlardır. Başlıca tipleri arasında kötülük görme ( persekusyon ), üzerine alınma (etrafındaki her olayın kendisi ile ilişkili olduğu seklindeki referans sanrıları); kontrol edilme; düşünce sokulması, çekilmesi ya da yayınlanması; dini sanrılar; vücutsal; suçluluk - günahkarlık ve büyüklük sanrıları sayılabilir.

Şizofreni türleri:

Paranoid tip

Katatonik tip

Desorganize tip

Farklılaşmamış tip

Residuel tip.

Başlangıç Yaşı:

Genellikle 16-25 yas arasında görülse de çocukluk yaşlarında ya da 40 yas sonrası da görülebilmektedir. Kadınlarda erkeklere göre daha geç yasta başlamaktadır.Başlangıç yaşı erkeklerde 15-25 arası, kadınlarda ise 25-35 yas arasındadır.

Hastalarda belirlenen risk faktörleri:

Genel olarak toplumda % 1 oranında görülmektedir. Erkek ve kadınlarda eşit oranda görülmektedir. Hastalar arasında bekarlık yüksek orandadır. Evli çiftlerde ise boşanma oranı toplum ortalamalarından fazla bulunmuştur. Kentsel yerleşim alanlarında daha cok görülmektedir.

Kalıtımın Rolü:

Hastanın anne-babasından birinde bu hastalık varsa çocuklarda risk % 12 'ye çıkarken, her ikisi de hasta ise % 44'e yükselmektedir.

Hastalığın cinsiyete göre belirti farklılıkları:

Kadınlarda kaygı ,depresif belirtiler ve gerginlik on planda iken, erkeklerde negatif belirtiler belirgindir. Kadınlarda çevresinden kuşkulanma gibi paranoid konular ve kendine zarar verme on planda iken , erkekler zararı daha cok çevrelerine vermektedir

Hastalığın Seyri:

hastalık kadınlarda erkeklere göre, daha az sayıda ve surede hastanede yatışa yol açmakta ; hastalık daha az kötüleşme dönemleri ile seyretmektedir. Kadın hastalar daha az intihar etmekte, evliliklerini erkeklere göre daha fazla sürdürebilmektedirler.

Hastalık Kimlerde Daha İyi Seyretmektedir ?

geç başlangıç yaşı (20 ve sonrası)

yüksek sosyo-ekonomik düzey

hastalık öncesi toplumsal ilişkileri ve işlevselliği iyi olan,isi olanlar.

Ailede şizofreni hastalığı olmaması

Zekanın normal sınırlarda olması

Başlangıcın bir olayı izleyerek olması

Yavaş yavaş değil,aniden başlaması

Tedavi için gecen surenin kısa olması

Duygulanımda silinme ve uygunsuzluğun olmaması.

Hastalık Nasıl Seyretmektedir?

Tedaviye geç başlanmadığında ,az ve kısa sureli yatışlar ile kişinin topluma uyumu sağlanabilmekte, hasta toplum içinde bir takım görev ve sorumluluklar alabilmektedir. Ancak negatif belirtilerin uzun sure devam ettiği hallerde bu sosyalleşme ve işlevsellik
bozulmaktadır.Bazı şizofren hastalarda görülebilen kendine bakımda azalma, sağlıksız ortamlarda bulunma ve alkol-madde kullanımları nedeniyle enfeksiyon hastalıkları daha cok gözlenmekte ve yaşamı kısaltmaktadır. Şizofrenlerin % 10 kadarında intihar sonucu olum saptanmıştır. Şizofreni hastalarının bu nedenlerle, diğer insanlarla karşılaştırıldığı da, 10 yıl daha az yasam suresine sahip olabilmektedir .

Tedavi:

İlaç tedavisi ve bireysel destekleyici tedavi yanı sıra grup terapileri hastanın işlevselliği ve sosyalleşmesini arttırmakta , gidisi olumlu hale getirmektedir.

Vücut dismorfik bozukluğu (dismorfofobi) devamlı vücutları ile uğraşan,vücutlarında bir şeylerin kotu,çirkin,yanlış, eksik- fazla olması seklinde düşüncelerin olduğu bir kaygılarım bozukluğudur. Kişide cok hafif bir kusur olsa bile, bu durum cok abartılarak, korkulacak bir konu haline getirilir.Hissedilen kusur nedeniyle oluşan gerilim ve kaygı ,beklenilenin cok üzerindedir .Sosyal ilişkilerden kaçınabildikleri gözlenmiştir. Bu kişiler görünümlerini kozmetik olarak değiştirmekte, ameliyatlar olmaktadırlar. kişinin odaklandığı bölge genellikle yüz bölgesi olup, burun, kulaklar, çene ya da bu bölgedeki sivilceler gibi değişebilmektedir. Kadınlarda göğüsler, karin bölgesi, boyun bölgesi on ciddide önde gelen odak noktalarıdır. Bazı durumlarda boy kısalığı ya da saçlarının azaldığı düşüncesi, karin bölgesinde yağlanma, ciltte kırışıklıklar , göğüslerin büyüklüğü konu edilmektedir.

Bu kişilerde özgüven eksikliğinin bulunduğu, depresyon, obsesif- kompulsif bozukluk ve sosyal fobi gibi ek psikiyatrik rahatsızlıkların birlikte bulunabildiği gözlenmiştir.

Hastalığın başlangıç yaşı:

20'li yaşların başında ya da ergenlikte başlamaktadır.

Belirgin tekrarlayıcı davranışları:

kişiler yineleyici bir şekilde aynaya bakmakta, vücutlarını kontrol etmekte, yakın çevresindekilere bu konunun varlığı ve derecesi hakkında tekrarlayan sorular sormakta ve konu ile ilgili çeşitli doktorlara başvurmaktadırlar .
 
ruveyda Çevrimdışı

ruveyda

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
Evet ilginç bir hastalık Allah muhafaza eylesin....psikolojik rahatsızlıkların çoğunu gayri islami yaşamda kaynaklandığına inanıyorum.........peygamber zamanında hiç bir kaynakta(islamdan dolayı bir delirme) deli veya psikolojisi bozuk kimselere rastlanmamıştır..ama günümüzde müslümanım diyen özellikle bacılarımız her sıkıntısında derdini anlatacak psikoloklarda soluklarını alıyorlar....acaba müslümanı dinleyeyecek derdiyle dertlenecek azarlamadan peygamberi bir dinleyiş ve nasihat verecek müslümanların kalmadığındanmı bilmem ....acaba insanlara yardım etmek yerine hep yargıladığımızdanmı..yoksa islamla kucaklamamız gerekirken kendi hatalarımızdan nasıl davranacağımızı bilmediğimizden dolayı islamdan uzaklaştırdıklarımızdan dolayımı bilmem

gülyarası kardeşim biliyorum senin yazdığın yazı ile benim yazdığım yazı arasında bir bağlantı yok özür dilerim öncelikle..ama okuduğumda aklıma ilk gelenleri yazdım...kusura bakma .selametle
 
GuLYaRaSi Çevrimdışı

GuLYaRaSi

VuSLaTa HaSReT
Admin
aleykum selam kardesim estagfirullah ne özürü, bence tamamen haklisin..psikolojik sorunlarin cogu bencede islami tam bilmemekten ve tam yasamamaktan kaynaklaniyor..ve kadin erkerk sorun ayni..kadinlar daha cok disa yansitiyorlar, erkekler ise icine kapali, ondan sanki daha cok kadindaymis gibi görünüyor..esler in uyumlu olup birbiriyle anlasmasi, yani birbirine destek vermeside cok önemli, eger ki biri digerinden destek nasihat teselli bulamiyorsa baskasindan ariyor, bazen insanin bildigi seyleri bile tekrar dinlemesine, tekrar hatirlamasina gerek oluyor, yani insan muhtac oluyor buna...

BU sizifreni bana seyi hatirlatiyor, hani halk dilinde derler ya "deli" yada "cinlenmis" bu sekilde olan hastalik, yani beyinde sinir hücrelerinde asiri aktiivite ve az aktivite den meydana geliyor, yani sadece psikolojik degil, organik olarak da beyinde görülüyor..
 
P Çevrimdışı

Paranoid

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Ben şizofreni hastasiyim. 4 yıldır tedavi görüyorum. Kendimi hasa peygamber uzaylı ajan vb. Zannettim yıllarca. Yukarda yazanların hepsi basıma geldi evet. Bence bu hastalık çok kutsal bı hastalık. Hala daha Rabbim beni özel biri olarak gorevlendirdi diye düşünüyorum. Çünkü inann çok ilginç hayat hikayem var. Ve kimse inanmasa da ben o sesleri duydum. Basıma bin tane şey geldi gerçekti. Komplo kurdular bana. Herkes üstüme geldi. İsyerimde psikolojik tacize uğradım kanitlayamadim. Doktorum bile inanmadı. Ama Rabbim biliyor. Hepsi gerçekti.
 
P Çevrimdışı

Paranoid

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
İlk defa şimdi okudum. Demek şizofreni hastaları 10 yıl daha erken kavuşuyor Allah'a. Nedeni ne acaba
 
_emre Çevrimdışı

_emre

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
İlk defa şimdi okudum. Demek şizofreni hastaları 10 yıl daha erken kavuşuyor Allah'a. Nedeni ne acaba


nedeni;intihar ediyorlarmış.ama bunu yapmayanlar aileden büyük destek ve sevgi görenler olabilir benim düşüncem bu.birde Allah'ın her zaman onun yanında olduğunu hissetmesi ve Yaratıcısına güvenmesi çok önemlidir bana göre.
 
P Çevrimdışı

Paranoid

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Katılıyorum. Ben de bir kaç defa teşebbüs ettim intihara ama hep Allah'ımı düşündüğüm için vazgeçtim. Peygamber efendimiz (S.A.V) Miraç'a yükseldiğinde gördüğü şeyleri rivayet eden bir kitap okumuştum. Orada Cehennem'i anlatıyordu. Kabir azabını. Bu yüzden hep vazgeçtim. Ailem ilk başlarda hastalığımı tam olrak idrak edemedi. Bana nasıl davranacaklarını bilemedi. Düşündüklerim yüzünden dayak bile yediğim oldu. Ama artık anladılar. Destek oluyorlar. Bu hastalık maalesef geçici bir hastalık değil. Kabullenmem çok zor olsa da bu hastalıkla yaşamayı öğrendim. Ama düşündüklerim gerçekti. Bana bu hastalığa yakalanmam için büyük ölçüde çevremden bilerek ve isteyerek baskı gördüm. Ama herşey Allah'ın takdiri. Demek ki hakkımda hayırlısı buymuş. Kendimi bilmiyordum. Çalışmak zorundaydım. İş yerimde herkesten şüpheleniyordum. Ona rağmen ayakta kaldım. Rabbimin sayesinde. Çünkü hep O'na sığındım. Yıllarca bu durumdan beni kurtarması için yalvardım. Benimle konuştu >Rabbim. Kuşlar gönderdi bana. Düşündüklerimi Hissettiklerimi yaşattı. İlahi bi güç hissettim ve bugün evliyim. Mutluyum. Eşim çok destek oluyor. Sıkıntılı günlerim çok oldu ama Rabbim beni düze çıkardı. Yaşadıklarımı anlatsam inanmazsınız. Hala ben bile inanamıyorum düşününce. Acaba rüya mıydı diyorum. Ama hepsi gerçekti.
 
GuLYaRaSi Çevrimdışı

GuLYaRaSi

VuSLaTa HaSReT
Admin
Biraz gec oldu ama...Allah yardimcin olsun..ve tamamen haklisin, sana inaniyorum gercekten görüp gercekten hissettigine...zaten hastalarin büyük sorunu kendileri görüp isitip, hal bu durumdayken, ve SPECT makinasiyla bakildiignda bile, beyninin isitme görme fonksiyonlari calisirken bile, hastanin disindakilerinin bunu görmemesi isitmemesi.....ve bunu kabullenemiyorlar, yani kendileri gercekten bisiler hissetsede, karsidaki insan bunu hissetmiyor, ve anliyamiyor...ama hersey beyindeki nöro maddelerin azinligi yada cogunluguna bagli, ve takdiri ilahi...kimin neyle nasil imtihan edilebilecegini bilemiyorsun...
 
Üst Ana Sayfa Alt