Selef mezhebinde tüm Müslümanlar birleşiyor. Sorun maalesef onun ötesine geçen ifadelerde. Her iki taraftan. Kelamcılar Selef mezhebi en sağlam yoldur, ama tevil yolu daha güçlüdür der. Bazı Hanbeliler ve onların yolunu takip eden Selefiler ise İstiva malumdur diyerek İstivanın manasını daha ayrıntılı tarif eder. Ayrıntıya girince ihtilaf başlıyor.
Şeyh Albani'nin rahimehullah aşağıda söylediğini örneğin herkes kabul eder:
Allah arşın üstündedir. Ancak mekandan münezzehtir, bu aklen ve delille böyledir.
Kendisi yine başka bir yerde Maturidi alim Ali el-Uşi'nin kasidesini okur:
Ve rabbul arşi fevkal arşi lakin
bila vasfit temekküni vettisali
ورب العرش فوق العرش لكن * بلا وصف التمكن واتصال
Muhammed bin Süleyman el Halebi (v. 1228) bunu şöyle açıklıyor:
يعني أنه يجوز أن يقال إن الله تبارك وتعالى فوق العرش لقوله تعالى الرحمن على العرش استوى لكن نعتقد أن ذلك الاستواء لا كاستواء الأجسام وأن تلك الفوقية لا كالفوقيات المقتضية للجهات والمماسة والمحاذاة وارتفاع الجسم على الجسم والتمكن فإن ذلك محال في حقه تعالى بل تفوض حقيقة العلم بذلك إليه تعالى معتقدين الفوقية مع جهلنا بحقيقة الكيفية
Cihet muhaldir diyor örneğin. Ama birisi gelip de cihet muhal değildir dese tartışma çıkar.