Suriye'de mucahid saflarındaki Kürtler nasıl çalışıyorlar ve neden PYD'ye karşı savaşıyorlar?
incanews / Haber Merkezi
Bir önceki haberimizde, bir rapora yer vermiş, Kürt İslami grupların tarihi yönüne odaklanmıştık ve şu soruları sormuştuk: Kürtler Suriye'de Nusra'ya nasıl katılıyor ve onlar kim? Bu haberdeyse, iki farklı soruyu düşünmeyi amaçlıyoruz: Nasıl çalışıyorlar ve neden Suriye'deki PYD'ye karşı savaşıyorlar? İslami hareketlerde savaşan Kürtlerle geçen konuşmaları da içeren Kurdistan Tribune haber sitesinin hazırladığı raporun önemli kısımlarını ilginize sunuyoruz:
Kurdistan Tribune muhabirlerinin aldığı bilgiye göre, Kürdistan Bölgesi'nden olup şu an Nusra, Özgür Ordu, Irak ve Şam İslam Devleti, Ahrar aş-Şam, Ansar al-İslam ve Kataib al Hak gibi gruplarda savaşmakta olan Kürt gençlerin sayısı 300'e yaklaşmış durumda; hepsi erkek ve yaşları 16-33 arasında. Çoğunluğu ya öğrenci ya da mezun.
Bu Kürtlerden biriyle yaptığımız kısa bir görüşmede isminin baş harfleri JY olan genç, Kürdistan Demokratik Parti yönetimini ve Kürdistan Vatansever Birliği'ni eleştirdi ve şunları söyledi: "İki parti de bize karşı sıfır tolerans politikası uyguluyor. Dinimizi özgür bir şekilde ve gözetim altında olmadan yaşayamıyoruz. Kürdistan Bölgesi'nde büyük ölçüde adaletsizlik var; çoğumuz mezun olduk fakat 'kim olduğumuzdan', 'inandığımız şeyden' ve 'giyinişimizden' ötürü iş bulamıyoruz."
Kürt gençlerinin Kürdistan Bölgesi'ni cihadda yer almak amacıyla Suriye'ye gitmek için terk etme meselesi 2011 yılının sonlarında başladı. Özellikle Ortadoğu'da çok sayıda etkili alimin Suriye rejimine karşı savaşı cihad olarak savunan ve orda ölenlerin şehit olacağını ifade eden fetvalarının yayınlamasından sonra arttı. Bu alimler arasında Şeyh Süleyman el Ulvan, Şeyh Muhammed Hasan,Şeyh Sadık bin Muhammed Al Bidani ve Şeyh Abdullah al Ganiman da var. Dahası, 107 İslam alimi bir bildiride Suriye halkına Esed rejimine karşı olan savaşlarında yardım etmenin bir 'can ve malla savaşma zorunluluğu' olarak da yorumlanabilecek bir 'yükümlülük' olduğunu' ifade ettiler.
Ancak, onlarla ve Kürdistan'daki İslami partiler arasında bir bağlantıyı gösteren halihazırda bir işaret yok. Kürdistan İslam Hareketi'nin lideri İrfan Abdul-Aziz (sağda), Kürtlerin Suriye'ye gitmesinin cihad olmadığını söylerek alimlerin fetvalarını yoksaymıştı.
Kürtler Suriye'de neden PYD'ye karşı savaşıyorlar?
Geçtiğimiz yıl, Suriye'de muhaliflerin tarafındaki silahlı gruplar PYD ve YPG güçleriyle Rojava'da savaştılar. Bu, Norveş Kongsvinger hapishanesindeki beş yıllık esaretini sürdüren Ansar al-İslam'ın lideri Molla Krekar tarafından "anlamsız ve Müslümanlar tarafından kaçınılması gereken bir savaş" olarak nitelendirildi. Krekar'ın uyarısını Nusra ile birlikte savaşan birine sorduğumuzda bu kişi şöyle cevapladı:
"Biz özellikle onlarla savaşmayı seçmedik. Buraya Esed rejimini indirmeye geldik fakat onlar(PYD/YPG) bize karşı koyuyorlar ve amacımıza ulaşmamızı engelliyorlar. Biz yakında hem rejimi hem de PYD'yi bitireceğimize inanıyoruz."
A.B. olarak bilinen bir kişi de bu konuda şu yorumu yaptı: "Biz Müslüman bir Kürt'e ve Müslüman bir Arap'a aynı gözle bakıyoruz. Gayrimüslim bir Kürt'e ve gayrimüslim bir Arap'a da düşman gözüyle bakıyoruz. Bu topraklarda, PYD/YPG grubunu inanmayanlardan ve düşmanımız olan Eses rejminin bir parçası sayıyoruz. Bundan dolayı Kürt olsalar bile onlarla savaşmakta haklıyız."
Nusra, Kürtleri nasıl görüyor?
Aslen Halepçeli olan, Nusra saflarında savaşan bir diğer Kürt olan AT, yeni yaşamları hakkında şöyle dedi: "Burda çok iyi bir yaşamımız var, hatta evdekinden çok daha iyi. Başlangıçta,en az 6 ay süren yoğun bir eğitim programı vardı, sonra bizi adım adım savaş alanına götürdüler. Kendilerine katılan herkese güvenmiyorlar, eğitimden sonra bile biz Kürtler'in aksine, Batı ülkelerinden gelen bazı kişiler gözetim altına alınıyor, eğitimlerini tamamladıktan sonra bile."
Yaralanmalar ve ölüm
Savaşa gidenlerin çoğu ya ölüyorlar ya da yaralanıyorlar. Ölenlerin çoğu yer bildirme olmaksızın o bölgeye gömülüyorlar; bölgeler zaman zaman rejim güçlerinin eline geçiyor ve bu yüzden aileler onların cesetlerini bulamıyorlar.Ancak ciddi yaralanmaları olanlarınsa farklı hikayeleri var.
Cihadda yer almak için Suriye'ye giden bir başka adam da lakabı Zaid al Kurdi ile bilinen bir genç. Zaid Halepçeli ve şu anda Suriye'de Nusra saflarında savaşıyor. Ona telefonla ulaştık ve birkaç soru sorduk:
- Orda seninle beraber Kürdistan Bölgesi'nden kaç Kürt var?
Benim grubumda yaklaşık 8 kişi var. Aramızda Doğu Kürdistan (İran), Kuzey Kürdistan (Türkiye) ve Güney Kürdistan'dan (Irak Kürdistan Bölgesi) olanlar var. Ayrıca Batı Kürdistan'dan (Kuzey Suriye) olan yerel Kürtler de var.
- Orda yaşam nasıl?
Kaldığımız yerler, yiyecekler ve giysiler gayet iyi. Silah açısındandsa çok iyi donanımlıyız. Esed rejimine ait teçhizatları ele geçirdikten sonra bu durum bilhassa gelişti. Rejim görevlilerine ait birkaç villa ele geçirdik ve onları kendi yararımız için kullanıyoruz.
- Suriye'ye ne zaman gittin ve gidiş yolunda engellerle karşılaştın mı?
Halepçe'den Mart 2013'de ayrıldım ve hiçbir engel yoktu.
- Kürtler farklı gruplara ve bölgelere nasıl bölünüyor?
Kürdistan'ın tüm bölgelerinden bir sürü kişi var, aynı bölgeden yahut arkadaş olan kişileri aynı gruba koyuyorlar.
- Orda kaç tane silahlı grup var?
Toplamda 6 silahlı grup var: Nusra, Özgür Ordu, Irak ve Şam İslam Devleti, Ahrar İslam, Ansar al İslam ve Kitab al Hak.
- Aranızda yüksek rütbeli Kürtler var mı?
Evet, büyük sorumlulukları olan birkaç kardeş var. Bunlardan biri yeni şehit olan Kak Samal Kosary idi. Nusra'daki yüksek rütbeli cephe komutanlarından biriydi.
- Eğitim açısından, nasıl ve nerde eğitim görüyorsunuz?
Tüm eğitimlerimizi Suriye'nin içinde birkaç farklı eğitim kampında yaptık. Katılanlanlara farklı farklı eğitim seviyeleri var, fakat sonuçta hepimiz bir çeşit eğitim alıyoruz. Eğitimler kişilerin yeteneklerine göre 6 ay, 3 ay yahut 15 gün olabiliyor. Çatışmalarda silah kullanmada ve bir takımın parçası olarak çalışmada uzmanlar tarafından eğitiliyoruz.
- Araplarla ilişkileriniz nasıl?
Hepimizin arasında çok büyük bir güven ve sevgi var, özellikle de biz Kürtler ve Araplar arasında. Araplar bize diğerlerinden daha çok güveniyorlar; aslında en hassas güvenlik görevlerini biz alıyoruz. Ben şuanda birkaç askeri üsten sorumluyum. Kürtlerin hep cephede olduğuna dair bazı dedikodular duydum,bunlar doğru değil. Bölümlerimize göre çatışmalarda yer alıyoruz,ve şimdiye dek bir tane bile Kürt yakalanmadı.
- Eski Ansar al İslam ve Suriye'deki Kürt gençler arasında bir bağlantı var mı?
Hepimiz Suriye rejimine ve onlarla bağlantılı olanlara karşı aynı görevde birlikteyiz. Bu artık İslam ve inanmayanlar arasındaki uluslararası bir çatışmaya dönüştü. Eski ya da yeni, hepimizi aynı amaç için savaşıyoruz. Sadece şunu söyleyebilirim, şimdiki Ansar al İslam'ın baş komutanı Ebu Eyüb el Kürdi diye bilinen bir Kürt.
- Kürtler olarak sizin farklı coğrafi alanlarınız var mı?
Hayır, biz ayrılmadık.Önceden de dediğim gibi, birbirini tanıyan kişiler aynı birliklere konuluyor.
Profiller:
Ferman Muhammed, aynı zamanda Ebu Talha Kurdi diye biliniyor.1992 yılında Süleymaniye'de doğdu. Suriye'ye Mayıs 2013'de gitti ve Nusra'ya katıldı. 21 Ekim 2013'de Ferman Tirpa Spee kasabasında YPG askeri merkezinde büyük bir aracı havaya uçurarak intihar saldırısı yaptı.
Sarkawt Ahmed 1993 yılında Süleymaniye'de doğdu,Nusra'ya 2011'in sonlarında çatışmanın başında katıldı. 21 Kasım 2013'de Halep'de şehid oldu.
Handren Muhammed 1993 yılında Süleymaniye'nin İbrahim Paşa bölgesinde doğdu. 12 yıllık eğitimini bitirdikten sonra Nusra'ya katıldı. Suriye'ye gitmeden önce yerel güvenlik güçleri tarafından birkaç kez tutuklandı. Cihadçılara para toplamak ile suçlandı. 7 ay evvel kendisi katılmadan önce gençleri Suriye'de cihad için Nusra'ya katılmaya teşvik ettiği biliniyordu. Ebu Dücane el Kurdi olarak tanınıyordu. Handren 8 Aralık 2013'de Halep'de şehid oldu.
Osman A. Omar 1994 yılında Halepçe'de doğdu. 15 Haziran 2013'de Suriye'ye gidip Nusra'ya katılmadan önce Halepçe'de ortaokul öğrencisiydi. 18 Aralık 2013'de Deyr ez Zor'da şehid oldu.
Kawan M. Ali Hattab Kurdistani olarak da biliniyordu, 1993 yılında Süleymaniye'de doğdu. İslami Hazırlık okulunda 12. sınıf öğrencisiydi. Kawan 21 Aralık 2013'de şehid oldu.