Müslümanların Dikkatine!
Ramazan'ı Allah'ın ve Rasulünün emrettiği gibi geçirin, şirk ve bid'atler ile değil.
Allah'ın kelamını dinleyin, Rasul'ün sünnetini takip edin.
Allah Teala, kerim olan kitabında buyurur :
"Kim, Allah’ı bırakıp da, kıyamet gününe kadar kendisine cevap veremeyecek şeyleri çağırandan daha sapıktır? Oysa onlar, bunların tapınmalarından habersizdirler."(46/Ahkaf:5)
“Siz Allah’ı bırakıp; sadece sizin ve atalarınızın taktığı birtakım isimlere tapıyorsunuz. Allah, onlar hakkında hiçbir delil indirmemiştir. Hüküm ancak Allah’a aittir. O, kendisinden başka hiçbir şeye tapmamanızı emretmiştir. İşte en doğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.” (12/Yusuf:40)
Ve Rasulullah (s.a.v) buyurmuştur ki :
−‘Onlar öyle bir toplum ki; içlerinde salih bir kul veya salih bir kimse öldüğünde onun kabri üzere mescid inşa ederler. O resimleri de oraya yaparlar. İşte onlar Allah-u Teâlâ katında mahlûkatın en şerlileridir’ buyurdu.”
(Buhari 427, Müslim 528/16, İbni Ebi Şeybe 3/225, Nesei 702, Ahmed 6/51)
‘Sizden önceki kimseler nebilerinin ve salihlerinin kabirlerini mescid ediniyorlardı. Ben size bunu kesin olarak yasaklıyorum’ buyuruyordu.”
(Müslim 532/23, Ebu Avane 1/401, Tabarani Mucemu’l-Kebir 1686, İbni Sa’d 2/240)
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kendi kabrine veya başkalarının kabrine ziyaret amacıyla yolculuk yapılmasını yasaklamıştır. Çünkü her hangi bir kabri ziyaret amacıyla yolculuk yapmak, o kabri bayram yeri edinmektir.
Öyleyse binalar inşa edilmiş; türbeler ve mescidler haline getirilmiş kabirlerden uzak durun. Oruç açmak için veya istekte bulunmak için bu gibi yerlere gitmeyin. Ramazan ayına has olarak yapılan bu tür şerli ameller size fayda sağlamayacağı gibi sizin imanınıza da zarar verir.
Ey Müslümanlar!
Ekmek-Sirke, tuz, zeytin ile oruç açmak; Kur'an tilavetinde şeker, tuz, pirinç getirerek onları okutup bereketleneceğine inanmak, ölülerden yardım istemek gibi şeylerin dinimizde yeri yoktur, bu tür şeyleri Allah (s.v.t) emretmemiş, Rasulullah (s.a.v) uygulamamıştır.
Rasulullah (s.a.v) buyurur :
Dine sonradan sokulan her şey bid’attır, her bid’at dalalettir ve her dalalet ateştedir.”
Müslim 867, Nesei 3/188
“İşlerin en kötüsü sonradan ihdas edilenler / ortaya çıkarılanlardır.”
Muslim, Cuma, 43.
Huzeyfe b. el-Yamân'ın rivâyet ettiği bir hadis-i şerifte: "ALLAH bid'at sahibinin orucunu, namazını, sadakasını, haccını, umresini, cihadını, sarfını (maddi yardımını), şehadetini kabul etmez. O, kılın yağdan çıktığı gibi İslâm'dan çıkar. "
[İbn Mace, Mukaddime, 7/49].
Ey Müslümanlar!
Allah'ın (s.v.t) ve Rasulünün (s.a.v) bizim için gösterdiği yol açıktır. Her namazınızda "İyyake Na'budu ve İyyake Nesta'in (yalnızca sana kulluk eder ve yalnızca senden yardım isteriz" diyorsunuz, öyleyse sözünüze sadık kalın.
Ramazanda orucu tutun, namazı kılın, zekatı verin, fıtır sadakasını verin, hayrı yayın, iyiliği emredip kötülükten sakındırın, günahların küçüklerinden ve büyüklerinden kaçının.
Fakat Allah'ın, hakkında delil indirmediği bilakis yasakladığı şeylerden uzak durun.