Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Veysel Karani, Rabia ve Evliyalar Hakkında Sorularıma Cevab?

S Çevrimdışı

sehit58

Üyeliği İptal Edildi
Banned
1.) Hz. Veysel Karani el Yemeni gerçekten yaşamış mi?

2.) Peygamber Efendimiz ona gerçekten Hırkasını hediye etmiş mi?

3.) Veysel Karani Sahabe oluyor mu, yoksa sadece Tabiin Hükmü veriliyor?

4. HZ. Rabia gerçekten yaşamış mi?

5. Son zamanlardan belli çoğu Hikayeler internette geziyor. Mesela "Hz Yusuf ve Züleyha"nin Aşk hikayesi.

Şimdi bu sorum çok açık. Ben Kur'anı okudum ve hiç bir yerde ne o (evli) olan Kadının "Züleyha" adı olduğunu ve Hz Yusuf o kadın ile bir aşk meşk hikayesi yaşadığını (Auzubillah Peygamber Zinaya yaklaşmaz bile) görmedim. Hadisler varmı, yoksa bunların hepsi sadece Halk arası Hurafeler mi?


Allah sizi Firdevs Cennetine nasip etsin Abi inşallah
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
1.) Hz. Veysel Karani el Yemeni gerçekten yaşamış mi?

2.) Peygamber Efendimiz ona gerçekten Hırkasını hediye etmiş mi?

3.) Veysel Karani Sahabe oluyor mu, yoksa sadece Tabiin Hükmü veriliyor?

4. HZ. Rabia gerçekten yaşamış mi?

5. Son zamanlardan belli çoğu Hikayeler internette geziyor. Mesela "Hz Yusuf ve Züleyha"nin Aşk hikayesi.

Şimdi bu sorum çok açık. Ben Kur'anı okudum ve hiç bir yerde ne o (evli) olan Kadının "Züleyha" adı olduğunu ve Hz Yusuf o kadın ile bir aşk meşk hikayesi yaşadığını (Auzubillah Peygamber Zinaya yaklaşmaz bile) görmedim. Hadisler varmı, yoksa bunların hepsi sadece Halk arası Hurafeler mi?


Allah sizi Firdevs Cennetine nasip etsin Abi inşallah

C 1 - 2 - 3- Türkçeye tahrif edilerek Veysel Karani diye değişerek gelen أويس القاراني - Uveys bin Âmir el-Karnî'dir. Yemen’in Karn köyünde doğmuştur. Veysel Karani'nin Sıffin savaşında Ali (r.anh)'ın safında savaşırken şehid edildi rivayet edilir. Kabri Suriye'nin Rakka ilindedir.

Rasulullah (a.s.)'ın sağlığında Müslüman oldu. Fakat görmediği için Sahâbî olamadı. Peygamber (s.a.v.) devrinde Müslüman olarak yaşamış oldukları halde onu göremeyen kimseler için "Muhadramun" sıfatını kullanmışlardır.
Rasulullah (s.a.v.) zamânında Medîne’ye gelmedi. Tâbiînin büyüklerinden olduğu hadîs-i şerîfte bildirildi. Ömer (r.anh)’in halîfeliği sırasında Medîne’ye geldi. Çok alâka ve hürmet gördü. Önceleri kendi memleketi Yemen’de yaşadı. Sonra Basra'ya gitti.
Veysel Karânî, Yemen’de iken deve güder, geçimini onunla temin ederdi. Geçimi, yaşaması pek sâdeydi. Hasta, âmâ ve ihtiyar annesinden başka kimsesi yoktu. Güttüğü develer için belli bir ücret istemez, ne verirlerse kabul ederdi. Fakir olanlardan hiç ücret almazdı. Aldığının yarısını sadaka olarak fakirlere dağıtır, kalanını da kendi ihtiyaçlarına ve annesine harcardı.
Onun en önemli vasfı; Peygamber Efendimize (s.a.v.) olan aşkı, ibâdete canla başla devâmı ve annesine saygısıdır. Annesine çok hizmet edip, hayır duâsını aldı. Rasûlullah (a.s.) görmeyi çok arzu ediyordu. Defâlarca Peygamber Efendimizi (s.a.v.) görmek için annesinden izin istedi. Annesi, kendisine bakacak kimsesi olmadığı için izin veremedi.
Rasûlullah (a.s.); "Uveys-i Karnî, ihsân ve iyilikte Tâbiînin hayırlısıdır.” buyurmuştur. (İbn Hacer, el İsabefi Temyizsi's-Sahabe, 1/115; Heysemi, Mecmau’z-zevaid, hadis no: 16440)


Muslim'in Useyr b. Câbir'den naklen yaptığı rivayette şöyle denilmiştir:

"...Kûfe'liler Ömer'e gelmişler. İçlerinde Uveys’le alay eden bir adam varmış.
Ömer: Burada Karn'ilerden kimse var mı? diye sormuş, hemen bu şahıs gelmiş.
Ömer: Şubhesiz ki, Rasulullah (a.s.) şöyle buyurdu: "Size Yemen'den Uveys denilen bir adam gelecek. Yemen'de bir annesinden başka kimse bırakmıyor. Kendisinde beyazlık vardı. Allah'a dua etti de onu kendisinden giderdi. Yalnız bir dinar veya dirhem yeri kadar kaldı. Ona sizden kim rastlarsa sizin için istiğfar ediversin." (Muslim, Fadailu’s-sahabe, Bab 55, Hadis no: 223-224, 2542)

- Useyr b. Câbir'in Ömer'den yaptığı rivayette; Yemen'lilerin imdadı geldiği vakit onlara : Uveys b. Âmir aranızda mı? diye sorardı.
Nihayet Uveys'e rastladı. Ve : __ Sen Uveys b. Âmir misin? diye sordu.
(O da) : Evet! cevâbını verdi.
Murad kabilesinden sonra Karen'den mi? dedi.
Uveys: — Evet! cevâbını verdi.
— Sende baras illeti vardı. Ondan iyüeştin de yalnız bir dirhem yeri jar kaldı öyle mi? dedi.
Uveys: — Evet! cevâbını verdi.
— Validen var mı? diye sordu.
Uveys: — Evet! cevâbını verdi.
Ömer :— Ben, Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i: «Size Uveys b. Âmir Yemenlilerin İmdat bölüğü ile gelecek. Kendisi Murad'dan sonra Karen'dendir. Onda baras illeti vardı. Bu derdden iyileşti. Ancak bir dirhem yeri kadar kaldı. Bir validesi vardır. Ona çok mutîdir. Allah'a yemin etse, kendisini mutlaka yemininde sâdık çıkarır. Sana istiğjfar etmesine imkân bulursan bunu yap!» buyururken işittim. Benim için istiğfar ediver! dedi. O da Ömer için istiğfarda bulundu.
Ömer ona : — Nereye gitmek istiyorsun? diye sordu.
Uveys : — Kûfe'ye! dedi.
Senin için oranın valisine mektub yazayım mı? dedi,
Uveys : — İnsanların el-ayak takımı arasında olmam benim için daha makbuldur, cevâbını verdi.
Useyr demiş ki: Ertesi yıl gelince Kûfe'nin eşrafından bir adam hacca gitti. Ömer'e rastlamış. Ömer kendisine Uveys'i sormuş.
O zât : — Ben onu evi perişan, eşyası az bir halde bıraktım, demiş.
Ömer : — Ben, Rasûlullah(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i «Size Uveys b. Âmir Yemenlilerin İmdat bölüğü ile gelecek. Kendisi Murad'dan sonra Karen'dendir. Onda baras illeti vardı. Bu derdden iyileşti. Ancak bir dirhem yeri kadar kaldı. Bir validesi vardır. Ona çok mutîdir. Allah'a yemin etse, kendisini mutlaka yemininde sâdık çıkarır. Sana istiğjfar etmesine imkân bulursan bunu yap!» buyururken işittim. dedi.
O zât Uveys'e gelerek : — Benim için istiğfar et! dedi.
Uveys : — Sen hayırlı bir yolculuktan yeni geliyorsun, benim için sen istiğfar et! dedi.
O zât yine : — Benim için istiğfar et: dedi.
Uveys (tekrar) : — Sen hayırlı bir yolculuktan yeni geliyorsun. Benim için sen istiğfar et! Ömer'e rastladın mı? dedi.
O zât: — Evet! cevâbını verdi.
Bunun üzerine onun için istiğfar etti. Halk da onun kim olduğunu anladı. Muteakiben çekib gitti.
Useyr demiş ki : Elbisesi çizgili bir kumaştı. İnsan onu gördükçe : Acaba Uveys bu kumaşı nerden buldu? diyordu.

Uveys'in babası Âmir 'dir. Meşhur olan budur. Bazıları Amr olduğunu söylemişlerdir. Künyesi Ebû Amr'dır. Sıffın harbinde şehid edildiği söylenir. Kendisi Murad kabilesinin bir kolu olan Karen'e mensubdur. Doğrusu budur.
(Muslim, Fadailu’s-sahabe, Bab 55, Hadis no: 225)

Peygamberin (a.s.) hırka-i şerifini Uveys el-Karanî’ye Ömer ve Ali’nin götürüp teslim ettiğine dair bilgiler vardır. Ancak bunların sıhhat derecesi sabit değildir. (Ragıb İsfehani, Hiyetu'l-evliya, 2/82-87; Ahmed b. Hanbel, Kttabu'z-Zuhd. s.343 vd.)



C 4- Rabia el Adeviyye Basra’da büyüyüp, Kudûs’te 135 tarihinde (Miladi 752) vefat etmiştir. Rabia-i Adeviyye, Basra’da dindar bir babanın fakir çocuğu olarak doğmuş, baliğ olmadan vefat eden anne-babasından sonra da, fakirlik ve öksüzlük mihneti altında yalnız bir hayata mecbur kalmıştır. Kendisinin çağdaşı olan çağdaşı Cahız, Rabia el-Adeviyye'nin dönemin en dindar, en takva sahibi, Allah'ın emir ve yasaklarına en ileri derecede uymakla meşhur olan üç kadından biri olduğunu bildirir. (Cahız, el-Beyan, 1/364, 3/127, 170, 193)


C 5- İsmet sıfatı olan peygamber hakkında iğrenç iftiralar kaynaksızca bulunabilir. Her kuyuya taş atandan delili kendilerinden isteyin. Bu konuda Kur'an-ı Kerim ve sahih hadisler kendilerini yalanlayacaktır. Evet Yusuf (a.s.)ın yakışıklılığı / güzelliği sabittir. Peygamber efendimiz, Miraca çıktığında Yusuf'la görüştüğünü söylemiş ve şöyle buyurmuştur:
"Bize üçüncü göğün kapısı açıldı. Bir de ne göreyim, Yusuf aleyhisselam karşımda. Meğer ona dünya güzelliğinin yarısı verilmiştir." (Muslim, K. el-İman, bab: 259, Hadis No: 162; Ahmed b. Hanbel, Musned, c.35, 148, 286)
Bu tür iftiralar, Yusuf (a.s.)'ın güzelliği sebebiyle kendi cahili dünyalarında olmasını istediklerini hayal kuranların iftiralarını yazıya dökmesi sonucudur. Yusuf (a.s.)'ın bulunduğu evin hanımı kendisinden faydalanmak istemişse de, Yusuf (a.s.) Rabb'inin ilhamıyla kendisini muhafaza edib sakınmıştır.

Yusuf (a.s.)ın gömleği arkadan yırtılmıştı önden değil. Ayrıca Yusuf (a.s.) şöyle demiştir:
"
Yusuf dedi ki: "Ey Rabbim! Zindan bana, bunların beni davet ettikleri şeyden daha sevimlidir. Eğer sen, bu kadınların tuzaklarını benden uzak tutmazsan, ben onların tuzağına düşerim ve cahillik edenlerden olurum". (Yusuf 33)


***


"Derken, evinde bulunduğu hanım, onun nefsinden murad alıp yararlanmak istedi. Kapıları kilitledi ve "Haydi beri gel!" dedi. Yusuf: "Allah'a sığınırım! Muhakkak ki, o (kocan), benim efendim, bana çok güzel baktı. Doğrusu zalimler hiç iflah olmazlar" dedi.
O hanım, ona gerçekten niyeti bozmuştu. Eğer Rabbinin burhanını görmese idi. Yusuf da ona özenip gitmişti. Aslında ondan fuhşu ve fenalığı uzak tutalım diye böyle olmuştu. Çünkü o bizim ihlasa erdirilmiş kullarımızdan biriydi.
İkisi de kapıya koştular. Hanım, onun gömleğini arkadan yırttı. Ve kapının yanında hanımın efendisiyle karşı karşıya geldiler. Hanım hemen dedi ki: "Senin eşine fenalık yapmak isteyenin cezası, zindana atılmaktan veya acı bir azaba uğratılmaktan başka ne olabilir?"
Yusuf: "kendisi benden yararlanmak istedi" dedi. Hanımın akrabasından biri de şöyle şahidlik etti: "Eğer gömleği önden yırtılmış ise hanım doğru söylemiştir, o zaman bu, yalancılardandır."
"Yok eğer gömleği arkadan yırtılmış ise hanım yalan söylemiştir, o zaman bu doğru söyleyenlerdendir
." (Yusuf 23 - 27)
 
S Çevrimdışı

sehit58

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Allah inşallah sana Firdevs Cenneti nasip eder Abdulmuiz Abi. Beni aydinlatin diye çok seviniyorum.

"Hz. Yusuf'un olamayan Aşk Hikayesini " senden önce hiç bir kimse yalanlamadi diye bu soruyu sormuştum. Bende bu hikayeleri sihat derecelerini araştırırken, hiç bir Kur'an ve Hadis kaynağı bulmamıştim.

Bunlar kötü niyetli insanlardan Hz. Yusuf aleyhisselam atılan çirkin iftiralar olup, başka bir şey değildir.


Bir kere daha Teşekkür ederim, Allah seni inşallah Peygamber Efendimiz ile komşu etsin Kardeşim.
 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt