Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Yatsı Namazını Şafii Mezhebi İmama Uyarak Erken Kılmak Uygun mu?

Mert Gezici Çevrimdışı

Mert Gezici

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berakatuh
Mahallemdeki Şafii mezhebine tabi olanların mescidine gittiğimde normal diyanet saatinde yaklaşık 6-7 dakika önce yatsı namazına başladılar. Ben de niyet edip inama tabi oldum. Yanımdaki kişiye erken olmasının sebebini söylediğimde, 'Şafiilere göre asıl vakit budur.' dedi. Bu doğru mudur? Bunun böyle olduğunu bilmediğim halde tabi olduğum namaz sahih olur mu?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh;

Yatsı namazının ilk kılınma (başlangıç) vakti için Hanefi ve Şafii (hatta Cumhur) mezhebindeki fark Şafağın kaybolması vaktindeki ihtilaftan kaynaklanmaktadır. Gerçi bu durum hanefi mezhebinde Ebu Hanife ve imameyn arasında da ihtilaflı olsa da, bu konuda Ebu Hanife'nin görüşü eses alındığı için şafaktaki kızıllıktan sonra gelen beyazlığın çıkmasıdı vakit için esas alınmıştır. Bundan dolayı uygulamada Şafii mezhebiyle arasında on dakika kadar bir fark söz konusu olur.
Şafii mezhebinin vaktine göre kıldığınız namazda kesin bir delil söz konusu olmadığı için namazınızı kaza etmeniz gerekmese de, geciktirerek kılmak böyle ihtilaftan kurtulmak için uygun bir hareket olacaktır.




Akşam namazının son vakti ve Yatsının başlangıcındaki Şafak
Cumhura göre, güneş battıktan sonra batı ufkunda oluşan kızıllık.
Ebû Hanîfe’ye göre ise, bundan sonra meydana gelen beyazlıktır.


Fukahâya göre akşam namazının vaktinin çıkması ve yatsının vaktinin girmesini belirleyen şafak, beyaz şafak değil, kırmızı şafaktır; yâni güneşin batışının hemen arkasından batı ufkunda görülen kırmızılıktır; bu ise, beyaz şafağın aksine o mıntıkalarda da kaybolmaktadır; şu halde buna göre yatsı kılanabilir. Hemen işaret edelim ki, şafağın kırmızılık olduğunu ileri süren fukahâ çoğunluktadır ve Hanefîlerde Ebû Yûsuf ve Muhammed'in görüşleri de bu istikamettedir.(Serahsî el-Mebsût'da, beyaz şafağın bazı yerlerde geç kaybolduğunu, bu sebeple yatsı vaktini beklemekte güçlük çekildiğini, dolayısıyle kırmızı şafağın esas alınmasının uygun olacağını ifade etmiştir. C. I, s. 145)



Hanefî kaynaklarında İmâm-ı A’zâm’ın delilinin, “Akşamın vakti, ufuk kararınca sona erer.” hadisi olduğu bildirilmektedir. (Merginânî, el-Hidâye, 1/39; Mevsîlî, el-İhtiyâr, 1/39; Bâbertî, el-İnâye, 1/222) Fakat kaynaklarda böyle bir hadis bulunmamaktadır. (Zeylaî, Nasbu’r-Râye, 1/234; İbn Hacer el-Askalânî, ed-Dirâye, 1/103)
Onun yerine Peygamber (s.a.v..)’in, namazların ilk ve son vakitlerini bildirdiği hadiste, “… güneş batınca akşam namazının vakti başlar, ufuk kaybolunca biter…(Tirmizî, Salât, 1; Ahmed b. Hanbel, Musned, 12/94; Dârakutnî, Sünen, Salât, 9, 1/262; Beyhakî, es-Sünenu’l-Kubrâ, 1/375; İbn Ebî Şeybe, Musannef, 1/317) şeklinde bir ifade bulunmaktadır.
İbn Humâm bu hadîsi şöyle yorumlamaktadır: “Ufuk, ancak beyazlığın kaybolmasıyla yok olur. Bu hadis, şafağın kızıllık olduğunu bildiren hadislerle çelişmektedir. Haberler çeliştiğinde de ihtiyatlı olan tercih edilir.”
(İbn Humâm, Fethu’l-Kadîr, 1/222-223)


Ayrıca bir hadiste Ebû Mes’ud (r.anh)’un, “Peygamber (s.a.v.)’in … akşam namazını güneş batınca, yatsıyı da ufuk kararınca kıldığını gördüm” dediği rivayet edilmiştir. (Ebû Dâvûd, Salât, 2; Dârakutnî, Sunen, Salât 1, 1/250; İbn Ebî Şeybe, Musannef, 1/330; İbn Huzeyme, Sahîh, 1/181; İbn Hibbân, Sahîh, 4/298, 362; Beyhakî, es-Sunenu’l-Kubrâ, 1/363, 435) Buradaki “ufuk kararınca” ifadesi, bir vakit girince diğerinin çıkacağına delalet eden “Kusur başka namazın vakti gelinceye kadar namazı kılmamaktır.” (Muslim, Mesâcid ve Mevâdiu’s-Salât, (55) 681; Tirmizî, Salât, 130; Nesâî, Mevâkît, 53; Ebû Dâvûd, Salât, 11; İbn Mâce, Salât, 10) hadisiyle birlikte değerlendirilerek şafağın beyazlık olduğu ileri sürülmektedir.


Buna karşılık
cumhur, şafağın kızıllık olduğunu belirtmiş ve buna İbn Ömer (r.anhuma)’den, hem merfu, hem de mevkûf olarak rivayet edilen, “Şafak, güneş battıktan sonra batı ufkunda oluşan kızıllıktır.(Darakutnî, Sünen, Salât, 12, 1/269; İbn Ebî Şeybe, Musannef, 1/333; Abdurrazzâk, Musannef, 1/559;Beyhakî, es-Sünenü’l-Kübrâ, 1/373) hadisini delil getirmiştir.
Yine İbn Ömer (r.anhuma)’den gelen bir hadiste Peygamber (s.a.v.), “
Şafak, kızıllıktır. Şafak kaybolunca namaz farz olur.” buyurmuştur. (Dârakutnî, Sunen, Salât, 12, 1/269; Beyhakî, es-Sunenu’l-Kubrâ, 1/373)
Ubâde b. Sâmit (r.anh) ile Şeddâd b. Evs (r.anh), “Kızıl ve beyaz olmak üzere iki şafak vardır. Kızıllık kaybolunca yatsı namazı vakti girer. Dikine (Fecr-i Kezib) ve yatay (Fecr-i Sadık) olmak üzere iki fecir vardır. Yatay olan fecir ufku kaplayınca sabah namazı vakti girer.” demiştir.
(Dârakutnî, Sunen, Salât, 12, 1/269; Beyhakî, es-Sunenu’l-Kubrâ, 1/373)

Ömer (r.anh), Ali (r.anh), İbn Abbâs (r.anhuma) ve Ebû Hurayra (r.anh)’den de, şafağın kızıllık olduğunu söyledikleri rivayet edilmiştir. (Beyhakî, es-Sunenu’l-Kubrâ, 1/373)

Ayrıca İbn Ömer’den rivayet edilen bir hadiste, Peygamber (s.a.v.) “… akşam namazının vakti, şafağın kızıllığı kayboluncaya kadardır…”
(İbn Huzeyme, Sahîh, 1/182)
buyurmuştur. Hadisin senedi sahih olmakla birlikte ravilerden Muhammed b. Yezîd tek kalmıştır.

Şafağın, kırmızılık olduğuna delalet eden rivayetlerden biri de Nu’man b. Beşir hadisidir. O, “Allâh’a yemin ederim ki, insanların içinde yatsı namazının vaktini en iyi bilen benim. Rasûlullâh (s.a.v.) yatsıyı, ayın üçüncü günü ay batınca kıldırdı.” demiştir.
(Ebû Dâvut, Salât, 7; Nesâî, Mevâkît, 19; Ahmed b. Hanbel, el-Musned, 30/346; İbn Hibbân, es-Sahîh, Salât, 3, 4/392; İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, 3/152-153; Dârakutnî, es-Sünen¸ Salât, 13, 1/269; Hâkim, Mustedrak, 1/194)
Bazı rivayetlerde ise “ayın ikinci günü” şeklinde geçmektedir. (İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, 3/152; Beyhakî, Şuabu’l-Îmân, 1/330) Hicaz bölgesinde ayın üçüncü günü ay, beyaz şafağın kaybolmasından önce batmaktadır. Dolayısıyla yatsı namazının vakti kızıllık kaybolunca başlar. (Mâverdî, el-Hâvî’l-Kebîr, 2/24)

Şafağın kızıllık olduğunu söyleyen bilginler, bazı bölgelerde beyazlığın gecenin üçte birinden sonra kaybolmasıyla da görüşlerini desteklemektedir. Şöyle ki; bazı hadislere göre yatsı namazının son vakti, gecenin üçte biridir. O halde yatsı vaktinin bundan önce girmesi gerekir. O da kızıllıktır. (Şevkânî, Neylu’l-Evtâr, 2/254; İbn Hazm, el-Muhallâ, 2/225)

Mufessirlerin çoğunluğu da şafak kelimesinin, güneş battıktan sonra ufukta görülen kırmızılık olduğunu söylemiştir. (Zemahşerî, el-Keşşâf, 6/343; Kurtubî, el-Câmi’ li-Ahkâmi’l-Kur’ân, 19/274-275; Se’âlibî, el-Cevâhiru’l-Hisân fi Tefsîri’l-Kur’ân, 5/569; Şeyhzâde, Hâşiyetü Şeyhzâde alâ Tefsîri’l-Kâdî’l-Beydâvî, 4/542; Isâmu’d-dîn, Hâşiyetu’l-Kânûnî alâ Tefsîri’l-Beydâvî, 20/169; Celaluddin el-Mahallî, Tefsîru Celâleyn, 2/257; Cemel, el-Futûhâtu’l-İlâhiyye, 4/510; 237) Mucâhid'e göre şafak, “gündüz”; İkrime'ye göre ise “gündüzün son kısmı” demektir. (Taberî, Câmi’u’l-Beyân, 24/243-244)



Türkiye'de Yatsı vaktinin ilânı olan ezan, Ebu Hanife'ye göre olan vakitte okunmaktadır.
Ebu Hanife namaz gibi ibadet konusunda, İmameyn'e karşı tek kalsa da, Ebu Hanife'nin görüşü mezhebin görüşü kabul edilir.
 
Üst Ana Sayfa Alt