YÜCE DİVAN ve HASSAS TERAZİLER
Fevkalade dehşetengiz, korku dolu, kalplerin ve gözlerin inkılaba uğrayacağı o ahir gün hızla yaklaşmakta. Müslümanların, Allah’ın rahmetiyle görmekten kurtulacağı, kafirlerin üzerine ise bütün haşyetiyle kopacağı kıyamet günü…
Ve ikinci sur ile, çürümüş kemiklerin bir anda toprağın üzerinde şahsiyet kazanacağı, adamlık bulacağı ve çekirgeler gibi tek bir yöne sayısız kalabalıkların akın edeceği, hüznün ve merakın zirve yapacağı o mahşer günü çok yakın!
Bugün etrafınızdaki çağdaşlarınızın simalarına iyi bakın, resmedin belleklerinize!
Bush ailesini, Clinton’u, Obama’yı ,Tony Blair’i , David Cameron’ı, Netenyahu’yu, Şaron’u, Baba ve oğul Esed’i , Humeyni’yi, Hamaney’i, Nasrallat’ı, Putin’i, Mübarek’i ,Sisi’yi ve daha nice kafir ve zalim tağutları kazıyın kafanıza! Çünkü hepsi orada olacak . Yine, bu şerefsizlerin şahsi ve dini menfaatleri için gözlerini kırpmadan canlarına kıydıkları misk kokulu şehitler, gaziler,yetimler ,öksüzler, Ebu Garip’te yüzlerine bakamayacağımız bacılar , erkekler ve düşkünler de hemen orada, oracıkta hemen yanımızda…
Allah’ım sen ne büyüksün!
O gün kafirlerin ve zalimlerin Senden(cc) ummaktan haya edeceği cenneti ve ru’yeti, Müslümanlar ümit ve korku arasında bir nebze de olsa kalplerinden geçirecekler inşaAllah.
Dedim ya, herkes orada olacak.
Mesela; Muhammed Sallallahu Aleyhi Ve sellem’i vahiy postacısı ayarında görenler de orada olacak. Şefaati, miracı, kabir azabını, kaderi inkar edenler, Onun şanı ve şerefi bir kez daha onaylansın için sayısız kalabalığın önüne çıkarıldığında ve Allah’ın izin verdiklerine şefaat ettiğini gördüklerinde, kendilerini reformist ve akılcı belaya tevdi edenlerin yakasını sökecekler!
Hz Aişe ve ona” f.....” diyenler, Hz Ebu Bekr’e ve Hz Ömer’e e.... ve k.... diyen Şiiler ,Rafiziler ,Nusayriler’de orada hazır bulunacak, bizzat müfteri sıfatıyla mağdurların karşısında olacaklar!
Ne büyük bir gün Allah’ım şu son gün!
Allah’ın Sünetullah’ı ve Resulü’nün metodunu hiçe sayıp çok güvendikleri kuş beyinleriyle, Kur’an’a , Sünnet’e, Şeriat ı İslamiye’ye aykırı yollar ,yönler , yöntemler kanun ve nizamlar geliştirerek bu Allah’tan ,Allah katındandır diye yığınları kandıran sekularist demokratlar, kanadı kopmuş gavslar ,muhafazakar enteller, satılmış belamlar, jöleli imamlar da orada olacak.
Ne büyük, ne asil, ne hassas bir teraziye sahip mahkeme!
Şikayetlerin aylar sonra takipsizlik kararına uğramayacağı, zengin ve asillerin her zaman haklı olmayacağı, iyi halden senelerce kravat indiriminin yapılmayacağı, haksız, yandaş ve candaşın beraat edemeyeceği, hukuk mezunu cübbeli hırsızların katilleri ipten alamayacağı, hakim, mübaşir ve avukat çetesinin olmadığı, muazzam bir mahkemenin hazır olduğu gün…
Biz kıyamet günü için doğru teraziler kurarız; hiçbir kimse hiçbir haksızlığa uğratılmaz. Yapılan amel, bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirir (tartıya koyarız.). Hesap görenler olarak da biz kâfiyiz.(1)
Öyle haşyet dolu bir gün ki; geçmiş ve gelecek günahları bağışlanmış Resul (Sallallahu aleyhi ve selem)’in dahi o günün, kendisiyle alakalı ağırlığını duyduğunda ağladığı gün.
Abdullah ibni Mesud diyor ki: “Allah Rasulü bana:
-“Kur’an’ı bana oku!” dedi. Ben (hayretle):
-“Sana indirilmiş bulunan Kur’an’ı mı sana okuyayım?” diye sordum.
Bana:
“Evet, Ben onu başkasından dinlemeyi de seviyorum!” dedi. Ben de Ona Nisa suresini okumaya başladım. Ne zaman ki, “Her ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve seni de onların üzerine bir şahit yaptığımız zaman, bakalım onların hali nasıl olacak!..”[2] mealindeki ayete geldim.
-“Dur!” dedi. Durdum ve dönüp Rasulullah aleyhisselama baktım. Bir de ne göreyim, iki gözünden de yaşlar akıyordu.(3)
Çağdaş firavun ve Karunların kendilerine uyanlarla birlikte mahşer gününün sıkıntısından kurtulmak için, cehenneme dahi razı olacakları anda, bizler de Rabbimizin aşağıdaki ayetinde geçen insanlardan oluruz inşaAllah .
O gün inanan erkekleri ve inanan kadınları görürsün ki nurları, önlerinde ve sağlarında koşuyor. (Kendilerine): "Bugün müjdeniz altlarından ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacağınız cennetlerdir." (denilir) İşte büyük kurtuluş budur(4)
(1) enbiya 47
(2) nisa 41
(3) buhari,fedailül kuran,71,72,muslim ,musafirin,247,(800); tefsir,nisa,(3027,3028)
[4) HADİD 12
Hakan Cahit Çiftçi
Fevkalade dehşetengiz, korku dolu, kalplerin ve gözlerin inkılaba uğrayacağı o ahir gün hızla yaklaşmakta. Müslümanların, Allah’ın rahmetiyle görmekten kurtulacağı, kafirlerin üzerine ise bütün haşyetiyle kopacağı kıyamet günü…
Ve ikinci sur ile, çürümüş kemiklerin bir anda toprağın üzerinde şahsiyet kazanacağı, adamlık bulacağı ve çekirgeler gibi tek bir yöne sayısız kalabalıkların akın edeceği, hüznün ve merakın zirve yapacağı o mahşer günü çok yakın!
Bugün etrafınızdaki çağdaşlarınızın simalarına iyi bakın, resmedin belleklerinize!
Bush ailesini, Clinton’u, Obama’yı ,Tony Blair’i , David Cameron’ı, Netenyahu’yu, Şaron’u, Baba ve oğul Esed’i , Humeyni’yi, Hamaney’i, Nasrallat’ı, Putin’i, Mübarek’i ,Sisi’yi ve daha nice kafir ve zalim tağutları kazıyın kafanıza! Çünkü hepsi orada olacak . Yine, bu şerefsizlerin şahsi ve dini menfaatleri için gözlerini kırpmadan canlarına kıydıkları misk kokulu şehitler, gaziler,yetimler ,öksüzler, Ebu Garip’te yüzlerine bakamayacağımız bacılar , erkekler ve düşkünler de hemen orada, oracıkta hemen yanımızda…
Allah’ım sen ne büyüksün!
O gün kafirlerin ve zalimlerin Senden(cc) ummaktan haya edeceği cenneti ve ru’yeti, Müslümanlar ümit ve korku arasında bir nebze de olsa kalplerinden geçirecekler inşaAllah.
Dedim ya, herkes orada olacak.
Mesela; Muhammed Sallallahu Aleyhi Ve sellem’i vahiy postacısı ayarında görenler de orada olacak. Şefaati, miracı, kabir azabını, kaderi inkar edenler, Onun şanı ve şerefi bir kez daha onaylansın için sayısız kalabalığın önüne çıkarıldığında ve Allah’ın izin verdiklerine şefaat ettiğini gördüklerinde, kendilerini reformist ve akılcı belaya tevdi edenlerin yakasını sökecekler!
Hz Aişe ve ona” f.....” diyenler, Hz Ebu Bekr’e ve Hz Ömer’e e.... ve k.... diyen Şiiler ,Rafiziler ,Nusayriler’de orada hazır bulunacak, bizzat müfteri sıfatıyla mağdurların karşısında olacaklar!
Ne büyük bir gün Allah’ım şu son gün!
Allah’ın Sünetullah’ı ve Resulü’nün metodunu hiçe sayıp çok güvendikleri kuş beyinleriyle, Kur’an’a , Sünnet’e, Şeriat ı İslamiye’ye aykırı yollar ,yönler , yöntemler kanun ve nizamlar geliştirerek bu Allah’tan ,Allah katındandır diye yığınları kandıran sekularist demokratlar, kanadı kopmuş gavslar ,muhafazakar enteller, satılmış belamlar, jöleli imamlar da orada olacak.
Ne büyük, ne asil, ne hassas bir teraziye sahip mahkeme!
Şikayetlerin aylar sonra takipsizlik kararına uğramayacağı, zengin ve asillerin her zaman haklı olmayacağı, iyi halden senelerce kravat indiriminin yapılmayacağı, haksız, yandaş ve candaşın beraat edemeyeceği, hukuk mezunu cübbeli hırsızların katilleri ipten alamayacağı, hakim, mübaşir ve avukat çetesinin olmadığı, muazzam bir mahkemenin hazır olduğu gün…
Biz kıyamet günü için doğru teraziler kurarız; hiçbir kimse hiçbir haksızlığa uğratılmaz. Yapılan amel, bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirir (tartıya koyarız.). Hesap görenler olarak da biz kâfiyiz.(1)
Öyle haşyet dolu bir gün ki; geçmiş ve gelecek günahları bağışlanmış Resul (Sallallahu aleyhi ve selem)’in dahi o günün, kendisiyle alakalı ağırlığını duyduğunda ağladığı gün.
Abdullah ibni Mesud diyor ki: “Allah Rasulü bana:
-“Kur’an’ı bana oku!” dedi. Ben (hayretle):
-“Sana indirilmiş bulunan Kur’an’ı mı sana okuyayım?” diye sordum.
Bana:
“Evet, Ben onu başkasından dinlemeyi de seviyorum!” dedi. Ben de Ona Nisa suresini okumaya başladım. Ne zaman ki, “Her ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve seni de onların üzerine bir şahit yaptığımız zaman, bakalım onların hali nasıl olacak!..”[2] mealindeki ayete geldim.
-“Dur!” dedi. Durdum ve dönüp Rasulullah aleyhisselama baktım. Bir de ne göreyim, iki gözünden de yaşlar akıyordu.(3)
Çağdaş firavun ve Karunların kendilerine uyanlarla birlikte mahşer gününün sıkıntısından kurtulmak için, cehenneme dahi razı olacakları anda, bizler de Rabbimizin aşağıdaki ayetinde geçen insanlardan oluruz inşaAllah .
O gün inanan erkekleri ve inanan kadınları görürsün ki nurları, önlerinde ve sağlarında koşuyor. (Kendilerine): "Bugün müjdeniz altlarından ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacağınız cennetlerdir." (denilir) İşte büyük kurtuluş budur(4)
(1) enbiya 47
(2) nisa 41
(3) buhari,fedailül kuran,71,72,muslim ,musafirin,247,(800); tefsir,nisa,(3027,3028)
[4) HADİD 12
Hakan Cahit Çiftçi