H
Çevrimiçi
MUDESSİR SÛRESİ (1-10)- İbn Abbas Tefsiri
Kendisinde “Müddessir”in zikredildiği sûredir. Sûrenin bütünü Mekkîdir. Âyet sayısı 56, sözcük sayısı 255 ve harf sayısı da
1.010’dur.
“Râhman ve Rahîm olan Allah’ın adıyla."
1- “Ey örtüsüne bürünüp sarınan.”
İbn Abbâs kendi isnadıyla Müddessir Sûresi’nin tefsiri hakkında şöyle rivayet eder:
“Ey örtüsüne bürünüp sarınan.” Bununla Hazret-i Peygamber (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) kastedilmiştir. Zira Hazret-i Peygamber (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) elbisesiyle örtünmüş ve uyumuştur.
2- “Kalk ve (insanları) uyar!”
“Kalk ve (insanları) uyar!” İnsanları korkut ve onları tevhide davet et.
3- “Sadece Rabbini büyük tanı."
"Sadece Rabbini büyük tanı.” Putlara kulluk edenlerin sözlerinden uzak tutarak O’nu yücelt.
4- “Elbiseni temiz tut.”
”Elbiseni temiz tut.” Kalbini gadrden (sözünde durmamaktan), ihanetten ve bıkkınlıktan uzak tut. Yani kalbi temiz bir kişi ol. Âyetin şu anlama geldiği de söylenmiştir: Elbiseni kısa tut. Şöyle de anlamlandırılmıştır: Elbiseni kirden uzak tut.
5- “Kötü şeyleri terk et.”
”Kötü şeyleri terk et.” Günahlardan uzaklaş, terk et ve ona yaklaşma.
6- “Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma.”
”Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma.” Dünyada daha iyisi ve daha fazlası verilsin diye sakın az bir şey vererek bağışta bulunma! Ayetin, “Sen amelinle Allah’a karşı minnet ederek onu çok görme!” anlamına geldiği de söylenmiştir.
7- “Rabbin için sabret."
”Rabbin için sabret.” Rabbinin taatine ve Rabbine ibadete.
8- “O Sûr ’a üfürüldüğü zaman.”
“O Sûr ’a üfürüldüğü zaman.” Sûr’a üfürüldüğünde ki, bu nefha diriliş nefhasıdır.
9- “İşte o gün çetin bir gündür.”
“İşte o gün.” Yani kıyâmet günü.
“Çetin bir gündür.” Şiddetlidir.
{a) İmam Buhârî der ki: İbn Abbâs dedi ki: ‘Çünkü o boruya (Sûr ’a) üfürüldüğü zaman’ (Ennekuur) sur demektir.” Asiyr ise şiddetli anlamına gelmektedir. Buhârî, Kitabü’r-Rikak, “Sura üfürülmesi” bâbı; Kitabü’t-Tefsir, Müddessir Sûresi. Bu haberi İbn Cerir et-Taberî, Ali ibn Ebî Talha kanalıyla İbn Abbâs’tan rivayet etmektedir. Tefsirü’t-Taberî, c. 29, s. 151-2.
b) İbn Cerir et-Taberî iki kanalla Atiyye el-Avfî’den, o da İbn Abbâs’tan ;“Çünkü o boruya (Sûr ’a) üfürüldüğü zaman. İşte o gün, oldukça zor bir gündür” âyeti hakkında şöyle rivayet etmektedir: Hz. Resûlullah (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Ben nasıl sevinebilirim ki, Sûr’un sahibi boynuzu kapmış ve alnını germiş, ne zaman üfürme emri verileceğini bekliyor.” Hz. Resûlullah (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem)’ın ashabı dediler ki: “O halde ey Allah’ın Resûlü, sen bize ne emir buyurursun?” Hz. Resûlullah (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “‘Hasbünallâhi ve nime’l-vekîl. Alallâhi tevekkelnâ/Allah bize yeter, O ne güzel vekildir. Biz Allah’a tevekkül ettik’ deyiniz.” Tefsirü’t-Taberî, c. 29, s. 150-1. Avfî kanalıyla yapılan nakillerin zayıf olduğunu defalarca belirttik.}
10- “Kâfirler için hiç de kolay değildir.”
“Kâfirler için.” Korkunçluğu ve azabı.
“Hiç de kolay değildir.” Onlara kolay değildir.
Kendisinde “Müddessir”in zikredildiği sûredir. Sûrenin bütünü Mekkîdir. Âyet sayısı 56, sözcük sayısı 255 ve harf sayısı da
1.010’dur.
“Râhman ve Rahîm olan Allah’ın adıyla."
1- “Ey örtüsüne bürünüp sarınan.”
İbn Abbâs kendi isnadıyla Müddessir Sûresi’nin tefsiri hakkında şöyle rivayet eder:
“Ey örtüsüne bürünüp sarınan.” Bununla Hazret-i Peygamber (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) kastedilmiştir. Zira Hazret-i Peygamber (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) elbisesiyle örtünmüş ve uyumuştur.
2- “Kalk ve (insanları) uyar!”
“Kalk ve (insanları) uyar!” İnsanları korkut ve onları tevhide davet et.
3- “Sadece Rabbini büyük tanı."
"Sadece Rabbini büyük tanı.” Putlara kulluk edenlerin sözlerinden uzak tutarak O’nu yücelt.
4- “Elbiseni temiz tut.”
”Elbiseni temiz tut.” Kalbini gadrden (sözünde durmamaktan), ihanetten ve bıkkınlıktan uzak tut. Yani kalbi temiz bir kişi ol. Âyetin şu anlama geldiği de söylenmiştir: Elbiseni kısa tut. Şöyle de anlamlandırılmıştır: Elbiseni kirden uzak tut.
5- “Kötü şeyleri terk et.”
”Kötü şeyleri terk et.” Günahlardan uzaklaş, terk et ve ona yaklaşma.
6- “Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma.”
”Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma.” Dünyada daha iyisi ve daha fazlası verilsin diye sakın az bir şey vererek bağışta bulunma! Ayetin, “Sen amelinle Allah’a karşı minnet ederek onu çok görme!” anlamına geldiği de söylenmiştir.
7- “Rabbin için sabret."
”Rabbin için sabret.” Rabbinin taatine ve Rabbine ibadete.
8- “O Sûr ’a üfürüldüğü zaman.”
“O Sûr ’a üfürüldüğü zaman.” Sûr’a üfürüldüğünde ki, bu nefha diriliş nefhasıdır.
9- “İşte o gün çetin bir gündür.”
“İşte o gün.” Yani kıyâmet günü.
“Çetin bir gündür.” Şiddetlidir.
{a) İmam Buhârî der ki: İbn Abbâs dedi ki: ‘Çünkü o boruya (Sûr ’a) üfürüldüğü zaman’ (Ennekuur) sur demektir.” Asiyr ise şiddetli anlamına gelmektedir. Buhârî, Kitabü’r-Rikak, “Sura üfürülmesi” bâbı; Kitabü’t-Tefsir, Müddessir Sûresi. Bu haberi İbn Cerir et-Taberî, Ali ibn Ebî Talha kanalıyla İbn Abbâs’tan rivayet etmektedir. Tefsirü’t-Taberî, c. 29, s. 151-2.
b) İbn Cerir et-Taberî iki kanalla Atiyye el-Avfî’den, o da İbn Abbâs’tan ;“Çünkü o boruya (Sûr ’a) üfürüldüğü zaman. İşte o gün, oldukça zor bir gündür” âyeti hakkında şöyle rivayet etmektedir: Hz. Resûlullah (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Ben nasıl sevinebilirim ki, Sûr’un sahibi boynuzu kapmış ve alnını germiş, ne zaman üfürme emri verileceğini bekliyor.” Hz. Resûlullah (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem)’ın ashabı dediler ki: “O halde ey Allah’ın Resûlü, sen bize ne emir buyurursun?” Hz. Resûlullah (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “‘Hasbünallâhi ve nime’l-vekîl. Alallâhi tevekkelnâ/Allah bize yeter, O ne güzel vekildir. Biz Allah’a tevekkül ettik’ deyiniz.” Tefsirü’t-Taberî, c. 29, s. 150-1. Avfî kanalıyla yapılan nakillerin zayıf olduğunu defalarca belirttik.}
10- “Kâfirler için hiç de kolay değildir.”
“Kâfirler için.” Korkunçluğu ve azabı.
“Hiç de kolay değildir.” Onlara kolay değildir.