Çözüldü İlk Yaratılanın Kader / Ölçü İddiasına Ne Cevap Verilir?

Horasan Fedaisi Çevrimdışı

Horasan Fedaisi

Hayye ale'l-cihad
İslam-TR Üyesi
Bildiğim kadarıyla bu alemde ilk yaratılan şey kalem.

Daha öncesinde ise arş yaratılmış, sahabelerden bir kısmının, arştan önce suyun yaratıldığı ve ondan daha önce bir şeyin yaratılmadığını söylediğine dair rivayetler var.

Ancak bugün limisi diyor ki, "Allah her şeyi bir ölçüye göre yarattıysa o zaman önce ölçünün yaratılması lazım. Çünkü ölçüye göre yaratıyor."

Sorum da bunlar hakkındadır. Bunlara nasıl bir cevap verelim?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
وَهُوَ الَّذٖي خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ فٖي سِتَّةِ اَيَّامٍ وَكَانَ عَرْشُهُ عَلَى الْمَٓاءِ لِيَبْلُوَكُمْ اَيُّكُمْ اَحْسَنُ عَمَلاًؕ وَلَئِنْ قُلْتَ اِنَّكُمْ مَبْعُوثُونَ مِنْ بَعْدِ الْمَوْتِ لَيَقُولَنَّ الَّذٖينَ كَفَرُٓوا اِنْ هٰذَٓا اِلَّا سِحْرٌ مُبٖينٌ
Arşı, su üzerinde iken hanginizin daha güzel davranacağını denemek için gökleri ve yeri 6 günde yaratan O’dur. Eğer Sen, “Öldükten sonra mutlaka diriltileceksiniz” desen, kâfirler derhal, “Bu büyü gibi bir düzmecedir” derler. (Hud 7)


بسم الله الرحمن الرحيم حدثنا أحمد بن منيع حدثنا يزيد بن هارون أخبرنا حماد بن سلمة عن يعلى بن عطاء عن وكيع بن حدس عن عمه أبي رزين قال قلت يا رسول الله أين كان ربنا قبل أن يخلق خلقه قال كان في عماء ما تحته هواء وما فوقه هواء وخلق عرشه على الماء قال أحمد بن منيع قال يزيد بن هارون العماء أي ليس معه شيء
قال أبو عيسى هكذا روى حماد بن سلمة وكيع بن حدس ويقول شعبة وأبو عوانة وهشيم وكيع بن عدس وهو أصح وأبو رزين اسمه لقيط بن عامر قال وهذا حديث حسن
Ebu Rezîn el-Ukeylî (radıyallâhu anh) anlatıyor:
"Ey ALLAH'ın Rasûlu, dedim, mahlukatını yaratmazdan önce Rabb'imiz nerede idi?"
Bana şu cevabı verdi: "el-Amâ'da idi. Ne altında hava, ne de üstünde hava vardı. Arşını su üzerinde yarattı."


Ahmed b Meni' dedi ki: "Yezid şunu söyledi: el-Amâ, yani "ALLAH'la birlikte başka bir şey yoktu" demektir."
(Tirmizî, Tefsir, Hud, Bab 12, Hadis no: 3109; İbn Mâce, Mukaddime: 19; Kutub-i sitte 1657)
Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Abdullah b. Amr’dan gelen rivayette:

كَانَ اللَّهُ وَلَمْ يَكُنْ شَيْءٌ قَبْلَهُ، وَكَانَ عَرْشُهُ عَلَى الْمَاءِ، ثُمَّ خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ، وَكَتَبَ فِي الذِّكْرِ كُلَّ شَيْءٍ
Allah vardı, O’ndan önce hiçbir şey yoktu. Arşı suyun üzerindeydi. Sonra gökleri ve yeri yarattı. Her şeyi zikre (Levh-i Mahfûz’a) yazdı.”
(Buhârî, Bed’u’l-Halk, Bab 1, Hadis no: 3191; Tirmizî, Tefsîr, Hûd 7, Bab 12, Hadis no: 3109)



Arş ve su, kalemden daha önce yaratılmıştır. (Buhârî, tevhid 22, cihad 4. Tirmîzî, cennet 4, tefsir sure 57. 69, Ahmed b. Hanbel. 1. 207, II-197, 335. 339, 370, V-316, 321. Şerhu'l-Akîdeti'l-Tahâviyye, 295)
Alimlerin büyük çoğunluğuna göre, ilk yaratılan varlık "su", sonra "arş", sonra da "kalem"dir. (İbn Hacer, 6/289).

***


اِنَّ الْمُجْرِم۪ينَ ف۪ي ضَلَالٍ وَسُعُرٍۢ
يَوْمَ يُسْحَبُونَ فِي النَّارِ عَلٰى وُجُوهِهِمْؕ ذُوقُوا مَسَّ سَقَرَ

اِنَّا كُلَّ شَيْءٍ خَلَقْنَاهُ بِقَدَرٍ
"Şu bir gerçek ki günaha batmış olanlar, doğru yoldan sapmış ve kendilerini yakmışlardır." (Kâmer 47)
"O gün yüzüstü ateşe sürüklenirler: “Tadın bakalım cehennemin dokunuşunu!
(Kâmer 48)
“Şubhesiz Biz her şeyi bir kâder (ölçü / takdir) ile yarattık.”. (Kâmer 49)
Bu ayetin nuzulu hakkında şunlar söylenmiştir ki zira nuzûlu ayetin anlamını da izah edecektir:

Birincisi: Mekke muşrikleri Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'e gelip kader hakkında tartıştılar, bunun üzerine "Onu bir takdir ile yarattık" kavline kadar olan kısmı indi. Bunu da Muslim yalnız olarak Ebu Hurayra'den rivayet etmiştir.' Ebu Umame de Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'den, "bu ayetin kâderi inkar edenler hakkında indi" dediğini rivayet etmiştir. (Suyuti; ed Durul Mensur; Taberi, Abd bin Humeyd, lbn Munzir ve İbn Merduye'den nakledmiştir.)

İkincisi: Necran Piskoposu, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e geldi: Ya Muhammed, Sen günahların da takdir ile olduğunu iddia ediyorsun ki, öyle değildir, dedi.
Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem de: Sizler Allah'ın hasımlansınız, dedi,
bunun üzerine de "innel mucrimine ... bikader" ayetleri (Kâmer 47 - 49) indi. Bunu da Ata, demiştir.

"Sûur -
سُعُرٍۢ ": Bunda da 3 görüş vardır:
Birincisi: Deliliktir. İkincisi: Meşakkattir, bu ikisini surenin başında zikretmiştik. Üçüncüsü: Onların üzerinde tutuşan ateştir.

"Sekar" hakkında da Zeccac şöyle demiştir: O cehennemin isimlerinden bir isimdir, munsarif değildir, çünkü marifedir. O da muennestir. Ben Şeyhimiz Ebu Mansur'dan şöyle okudum: Sekar ahiret narının (ateşinin) ismidir, yabancıdır.
Şöyle diyenler de olmuştur: Hayır, Arabca'dır, sekarethuş şemsu kavlinden gelir ki güneş bir şeyi eritmektir. Ona böyle denilmesi de içine atılan cisimleri eritmesindendir.
Ömer bin Hattab radıyallahu anh, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'den şöyle dediğini rivayet etmiştir:
Allah mahlukatı kıyamet gününde topladığı zaman bir tellal ünler, Onu ilkler ve sonlar duyar: "Allah'ın hasımları nerede?" der.
Kaderi inkar edenler kalkarlar; Onların cehenneme gitmesi emredilir.
Allah Teala şöyle der: "Sekar ateşinin dokunuşunu tadın, Biz gerçekten her şeyi bir kaderle yarattık".


Onlara: "Allah'ın hasımları" denilmesi günahın takdir edilip de sonra da Onun üzerine azabın caiz olmamasını söylemelerindendir.
Hişam bin Hassan, Hasen'den şöyle dedigini rivayet etmiştir: Allah'a yemin ederim ki eğer kaderi inkar eden biri o kadar oruç tutsa da ip gibi olsa, sonra da o kadar namaz kılsa da sırım gibi olsa, sonra da yalan ve dolan ve haksız yere yakalansa da RUkn ile Makam arasında bogazlansa, yine de Allah Onu yüzükoyun cehenneme atar.
"Biz her şeyi kaderle yarattık": Muslim, tek başına rivayet ettiği İbn Ömer hadisinde Rasulullalı sallallalıu aleyhi ve sellem'den şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Her şey kader iledir; hatta acizlik ve akıllılık bile". (Muslim, Kitabu'l - Kader, Hadis no: 18)
İbn Abbas da şöyle demiştir: Her şey kader iledir, hatta elini yanağına koyman bile.
Zeccac da, "kader iledir" cümlesinin manasının şöyle olduğunu söylemiştir: Her şeyi vuku'undan önce Levh-i Mahfuz'da yazılmış bir kaderle yarattık.
"Kulle şey'in"in mansub olması da gizli bir fıilledir, manası da şöyledir: lnna halakna kulle şeyin halaknahu bikader. (İmam Ebu'l Ferec Cemaluddin Abdurrahman Ali ibn Muhammed Cevzi, Zâdu'l Mesir fi İlmi't Tefsir, C. 6, Sf: 71 - 72, Kamer suresi 47 - 49 ayetler tefsiri)

Ezcumle ; Buradaki kader/ölçü bir “yaratılmış nesne” değildir. Allah’ın ilminde ve kudretinde takdir edilmiş bir plandır. Yani “ölçü” Allah’ın yaratmaya başlamadan önceki ilmine ve hikmetine bağlıdır. Allah’ın ilmi ezelîdir, yaratılmış değildir.
Dolayısıyla:
“Ölçüye göre yaratmak” demek, Allah’ın ezelî ilminde belirlediği miktar ve düzen üzere yaratmak demektir. Bu “ölçü” mahlûk değil, Allah’ın sıfatıdır. Allah’ın sıfatları yaratılmaz.


 
Üst