kâtib
Tepkime Puanı
2,103

Profil mesajları Son aktivite Gönderiler Hakkında

  • "El Hatîb "Bağdat Tarihi"nde ve İbn Asakir "Şam Tarihi"nde Muhammed bin Fudayl bin İyaz'ın şöyle dediğini bahseder: "Rüyamda İbnu'l Mübarek'i gördüm ve ona "En iyi amelinizi ne buldunuz?" diye sordum.
    “Kendimi meşgul ettiğim amel” dedi, “Cihat ve ribat mı?” diye sordum. "Evet" dedi. Ben de ona "Peki ALLAH sana ne yaptı?" dedim. "Beni affetti" dedi."
    kâtib
    kâtib
    El Fazl bin Ziyad dedi ki: "Ebu Abdullah(İmam Ahmed)'in kendisine Gazve bahsedilince ağlamaya başlayıp; "Ondan daha iyi bir ibadet yoktur." Dediğini duydum."
    (İbn Nahhas, Cihad)
    "Bir kadın ile yabancı bir erkek arasında ne nameli söz, ne işaret, ne lüzumsuz kelam, ne maskaralık, ne şaka, ne eğlence, ne de mizah olur. Vakar ve ciddiyetle uyuşmayan bu biçim söz hareketlerin yabancı kadınla erkek arasında yeri yoktur."
    -Seyyid Kutub(rahmetullahi aleyh)
    "Kur'an ve Sünnet ehline düşman olandan sakının ve onların size düşmanlık bulaştırmalarına izin vermeyin, yoksa hüsrana uğrarsınız."
    ...
    kâtib
    kâtib
    "Pek çok mahlûkun azabına sebep olan iki düşmandan sakının: ALLAH'tan sakınan ve şüpheleriyle hareket eden, ve bu dünya hayatına ve elde ettiği güce hayran olan kimse."

    -İbn Kayyım(rahmetullahi aleyh)
    "Ebu Bekir(radıyallahu anh), “Herhangi bir insan cihadı terk ederse ALLAH hepsini azapla cezalandırır” diyor. [Tabarani(kabul edilebilir)]

    İbn Asakir, Ebu Bekir(radıyallahu anh)'in halife olduğu zaman minberde durduğunu ve "İnsanlar cihat etmezlerse ALLAH onları fakirliğe uğratacaktır" dediğini nakletmektedir..."
    • Dua et
    Tepkiler: Ebuabdullah
    kâtib
    kâtib
    "...Ebu Hureyre (radıyallahu anh) Resulullah(sallallahu aleyhi we sellem)'ın şöyle buyurduğunu nakleder: "Savaşmadığı hâlde veya savaşmak niyetinde olmadan ölen, nifaktan bir şube üzere ölmüş olur."..."
    kâtib
    kâtib
    "...Ebu Umame (radıyallahu anh) Resulullah(sallallahu aleyhi we sellem)'ın şöyle buyurduğunu nakleder: "Kim savaşmamış, bir mücahit hazırlamamış veya gıyabında bir mücahitle ilgilenmemişse, ALLAH ona bir musibet verir." [Ebu Davud(Sahih)]"
    (İbn Nahhas, Cihad)
    "ALLAH, "Onu yere at ey Mûsâ!" dedi." [Tâhâ-19]
    "Mûsâ da onu attı. Bir de ne görsün o, hızla akan bir yılan olmuş!" [Tâhâ-20]
    "ALLAH şöyle dedi: "Tut onu. Korkma! Biz onu yine eski durumuna döndüreceğiz."" [Tâhâ-21]
    "ALLAH Resulü(sallallahu aleyhi we sellem), “ALLAH yolunda bir gün görev yapmak, dünya ve üzerindekilerden daha hayırlıdır” buyurmuştur.
    ...
    kâtib
    kâtib
    "...ALLAH Resulü (sallallahu aleyhi we sellem) şöyle buyurmuştur: “Ademoğlu ölürse, arkasında bıraktığı bir sadaka, fayda veren ilim veya kendisine duâ edecek salih bir evlat müstesna, ameli kesilir.Sadaka, ilim ve salih bir evlât, hepsi bir gün biter..."
    kâtib
    kâtib
    "...Sadaka tükenince, ilim kalktığında ve oğlu ölünce bu biter. Ama ALLAH yolunda olanın sevabı kıyamete kadar devam eder. Çünkü her iyilik, düşmandan emniyet sağlanmadığı ve ümmeti koruyan mücahitler tarafından ribat tutulmadığı sürece yapılamaz."...
    kâtib
    kâtib
    Osman minbere çıktı ve şöyle dedi: "Resûlullah'tan daha önce size haber vermediğim bir hadis işittim, çünkü hepinizin Medine'den ayrılacağınızdan korktum. Onu şöyle derken işittim: "Bir gün ALLAH yolunda durmak, başka yerde bin günden daha hayırlıdır. O yüzden bırakın herkes istediğini seçsin""
    (İbn Nahhas, Cihad)
    "İbn Ömer şöyle demiştir: "Ben kılıcımı savurmadan, mızrağımı fırlatmadan, oklarımı atmadan bile düşmana karşı safta durmak, benim için 60 yıl ALLAH'a ibadet edip günâh işlememekten daha hayırlıdır."..."
    • Dua et
    Tepkiler: Ebuabdullah
    kâtib
    kâtib
    "...İmran bin Hasin (radıyallahu anh)'den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: "Savaşta ordunun saflarında durmak, ALLAH katında altmış yıla ibadet etmekten daha hayırlıdır.""
    (İbn Nahhas, Cihad)
    "De ki: "ALLAH'ı bırakıp da taptıklarınızı gördünüz mü? Bana gösterin, yeryüzünden neyi yaratmışlardır? Yoksa göklerin yaratılışında onların bir ortaklığı mı var? Eğer doğru söyleyenler iseniz bundan önceki bir kitap, yahut bir bilgi kalıntısı olsun getirin bana!"" [Ahkâf-4]
    kâtib
    kâtib
    "Âyetlerimiz onlara açıkça okunduğu zaman, o küfredenler kendilerine geldiğinde Hak (kitap Kur'an) için, düşünmeden "Bu, apaçık bir büyüdür" dediler." [Ahkâf-7]
    kâtib
    kâtib
    "Yoksa, "Onu uydurdu" mu diyorlar? De ki: "Eğer ben onu uydurmuşsam, ALLAH'tan gelecek olana (cezaya) karşı siz benim için hiçbir şey yapamazsınız. O, sizin, hakkında (düşüncesizce) yaygara kopardığınız şeyi daha iyi bilir. Benimle sizin aranızda şâhit olarak O yeter! O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir."" [Ahkâf-8]
    ""ALLAH yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rab'leri katında ALLAH'ın lütfundan kendilerine verdiği nimetlerin sevincini yaşayarak rızıklandırılmaktadırlar." (Âl-i İmran, 3:169)...
    kâtib
    kâtib
    (Bu)Kur'an ayeti tüm bu yönleri inceler, iman, İslâm, Kur'an ve cihad kalplere güzel bir hayat sağlar ve mükemmel hayat Cennet'tedir. Ve Resûl (sallallahu aleyhi we sellem) insanı imana ve Cennet'e davet ediyor. Dolayısıyla dünya ve Âhiret hayatına davet etmektedir."
    (İbn Kayyım/El-Fawa'id)
    "...Sonra Ebu Süfyan ile Peygamber(sallallahu aleyhi we sellem) arasında son bir diyalog gerçekleşti. Peygamber, düşmanıyla kişisel olarak konuşmadı, ancak Ömer(radıyallahu anh)'e ne söyleyeceğini söylerdi ve Ömer, cevabı Ebu Süfyan'a seslenerek bildirirdi.

    Ebu Sufyan:"Uzza'ya hamd olsun! Hubal'a hamd olsun!"...
    kâtib
    kâtib
    Peygamber(sallallahu aleyhi we sellem):"En Yüce ve Kadir Olan ALLAH'a hamd olsun!"

    Ebu Sufyan:"Bizde(arkamızda)Uzza ve Hubal var. Sizde Uzza yok, Hubal yok."

    Peygamber(sallallahu aleyhi we sellem):"Bizim Rab'bimiz ALLAH var. Sizin Rab'biniz yok."...
    kâtib
    kâtib
    Ebu Sufyan:"İş bitti. Bu, sizin Bedir gününüze karşılık bizim günümüzdü. Savaşın kaderi
    sabit değildir. Gelecek yıl Bedir'de tekrar buluşacağız.
    "

    Peygamber(sallallahu aleyhi we sellem):"Bedir'de buluşacağız. Bizim yeminimizi aldın."...
    kâtib
    kâtib
    Ebu Suyfan:"Ölüleriniz arasında sakatlanmış bazılarını bulacaksınız. Ben de bunu ne emrettim ne de onayladım. Bunun için beni suçlama."
    Bu son sözü söyledikten sonra, Ebu Sufyan geri döndü ve ordusuna doğru yürüdü."...
    (Khalid bin Al-Waleed-ALLAH'ın Kılıcı)
    Uzza putunun yıkılması

    "Peygamber(sallallahu aleyhi we sellem), Kabe'deki putları yok ettikten sonra, yerel tapınaklarda başka putların bulunduğu bilinen komşu yerleşimlere küçük seferler gönderdi. Halid(Halid bin Velid radıyallahu anh), tanrıçaların en önemlisi olan Uzza'yı yok etmek için Nakhla'ya gönderildi. 30 atlı ile yola çıktı.
    ...
    kâtib
    kâtib
    Halid(radıyallahu anh) yaptığı hataya kızarak bir kez daha Nakhla'ya gitti ve bu sefer gerçek Uzza'yı buldu. Uzza tapınağının muhafızı hayatı için kaçmıştı, ama tanrıçasını terk etmeden önce, kendisini koruyabileceğini umarak boynuna bir kılıç asmıştı.
    Halid(radıyallahu anh) tapınağa girdiğinde, önünde durup feryat eden/yakınan kıyafetsiz siyahi bir kadınla karşılaştı..."
    kâtib
    kâtib
    Halid(radıyallahu anh), onun kendisini baştan çıkarmak için mi yoksa putu korumak için mi orada olduğuna karar vermek için durmadı, kılıcını çekti ve güçlü bir darbeyle kadını ikiye böldü. Sonra putu parçaladı ve Mekke'ye dönerek gördüklerini ve yaptıklarını Peygamber(sallallahu aleyhi we sellem)'e anlattı..."
    kâtib
    kâtib
    "..."Evet," dedi Peygamber, "o Uzza'ydı ve bir daha asla senin memleketinde ona ibadet edilmeyecek.""

    (Khalid bin al-Waleed-ALLAH'ın Kılıcı)
    "ALLAH'ın Resûlüne karşı gelerek (sefere çıkmayıp) geri bırakılanlar, oturup kalmalarına sevindiler. ALLAH yolunda mallarıyla canlarıyla cihad etmek hoşlarına gitmedi ve "Bu sıcakta sefere çıkmayın" dediler. De ki: "Cehennem"in ateşi daha sıcaktır." Keşke anlasalardı." [Tevbe-81]
    kâtib
    kâtib
    "Artık kazandıklarının karşılığı olarak, az gülsünler, çok ağlasınlar." [Tevbe-82]
    kâtib
    kâtib
    "Eğer (bundan böyle) ALLAH seni onlardan bir zümrenin yanına döndürür de, onlar (sefere) çıkmak için senden izin isterlerse, de ki: "Artık siz benimle birlikte ebediyyen çıkmayacak ve benimle birlikte hiçbir düşmanla asla savaşmayacaksınız. Çünkü siz baştan yerinizde oturup kalmaya razı oldunuz. Şimdi de geri kalan (kadın ve çocuk)larla birlikte oturun."" [Tevbe-83]
    "Servet ve oğullar, dünya hayatının süsüdür; ölümsüz olan iyi işler ise Rabb'inin nezdinde hem sevapça daha hayırlı, hem de ümit bağlamaya daha lâyıktır." [Kehf-46]
    kâtib
    kâtib
    "Nefsanî arzulara, (özellikle) kadınlara, oğullara, yığın yığın biriktirilmiş altın ve gümüşe, salma atlara, sağmal hayvanlara ve ekinlere karşı düşkünlük insanlara çekici kılındı. Bunlar, dünya hayatının geçici menfaatleridir. Halbuki varılacak güzel yer, ALLAH'ın katındadır." [Âl-i İmran-14]
    kâtib
    kâtib
    "ALLAH, doğru yola gidenlerin hidayetini artırır. Sürekli kalan iyi işler, Rabb'inin nezdinde hem mükâfat bakımından daha hayırlı, hem de âkıbetçe daha iyidir." [Meryem-76]
    "Rabb'inizin bağışına, ve genişliği göklerle yer arası kadar olan, ALLAH'a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanmış bulunan Cennet'e koşun." [Âl-i İmran-133]
    kâtib
    kâtib
    "Onlar bollukta ve darlıkta ALLAH yolunda harcayanlar, öfkelerini yenenler, insanları affedenlerdir. ALLAH iyilik edenleri sever." [Âl-i İmran-134]
    kâtib
    kâtib
    "Yine onlar, çirkin bir iş yaptıkları, yahut nefislerine zulmettikleri zaman ALLAH'ı hatırlayıp hemen günahlarının bağışlanmasını isteyenler -ki ALLAH'tan başka günahları kim bağışlar- ve bile bile, işledikleri (günah) üzerinde ısrar etmeyenlerdir." [Âl-i İmran-135]
    "Safvan bin Süleym, Ebu Hûreyre'nin şöyle sorduğunu söyledi: "Sizden biriniz dinlenmeden devamlı namaz kılıp, bozmadan devamlı oruç tutabilir mi?" “Ey Ebu Hûreyre, bunu kim yapabilir!” dediler. "Ruhum Ellerinde Olan'ın Adı'na yemin ederim ki, mücahidin uykusu bundan daha hayırlıdır!" Dedi.
    kâtib
    kâtib
    Eğer uykularının hâli bu ise, namazları ne olacak? Yarışanların yarışmaları ve diğerlerinin kaçırdığı için ağlamaları gereken şey budur."
    (İbn Nahhas, Cihad)
    Bize Humeyd et-Tavîl, Enes ibn Mâlik (radıyallahu anh)'ten tahdîs etti ki, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sabahleyin veya akşamleyin her hangi bir zamanda ALLAH yolunda bir kere (cihâd için) yürüyüş, hiç şübhesiz dünyâdan ve dünyâdaki şeylerin hepsinden hayırlıdır" buyurmuştur.
    kâtib
    kâtib
    Yine Rasûlullah: "Sabahleyin veya akşamleyin herhangi bir zamânda ALLAH yolunda (cihâda çıkıp) bir yürüyüş yapmak, üzerine güneş doğup batan şeylerin hepsinden hayırlıdır" buyurmuştur.
    kâtib
    kâtib
    Sehl ibn Sa'd (radıyallahu anh)'dan. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem): "ALLAH yolunda (cihâd için) bir akşam yürüyüşü, bir sabah yürüyüşü dünyâdan ve dünyâdaki herşeyden daha faziletlidir" buyurmuştur.
    [Buhâri,56/5]
    "Silahınız paslanıyorsa bilin ki imanımız da paslanıyor demektir. İman sahibi kişi asla haksızlığa sabredemez." -Selahaddin Eyyubi(rahmetullahi aleyh)

    "Madem ölümden korkuyoruz, niçin evlerimizde oturup da çocuklarımızla keyfimize bakmadık, askerliğe girdik? Bizim borcumuz, düşmanın azlığını çokluğunu kıyaslamak değil, ona karşı durmaktır." -Selahaddin Eyyubi(rahmetullahi aleyh)
    Bize Süleyman ibn Bilâl, Mûsâ ibn Ukbe'den; o da Ebû Seleme ibn Abdirrahmân'dan; o da Âişe (radıyallahu anha)'den tahdîs etti ki, Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): “Doğru yolu tutunuz,.."
    kâtib
    kâtib
    "...(işleriniz ve ibâdetlerinizde) ifrat etmeyiniz. Şunu iyi biliniz ki, sizlerden hiçbirinizi kendi ameli Cennet'e girdiremiyecektir. Amellerin ALLAH'a en sevgili olanı da, az olsa bile en devamlı yapılanıdır." buyurmuştur.
    kâtib
    kâtib
    Âişe (radıyallahu anha) şöyle demiştir: Bir kerresinde Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'e: "Amellerin hangisi ALLAH'a daha sevimlidir?" diye soruldu da,
    Peygamber: "Az olsa da en devamlı yapılanıdır." buyurdu ve: "Sizler amellerden takat yetirebileceğiniz kadarını üzerinize alınız!" tavsiyesini de ilâve etti.
    kâtib
    kâtib
    [Buhâri,81/18]
    Ebû Hureyre (radıyallahu anh) şöyle demiştir: Ben Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'tan işittim, şöyle buyuruyordu: "ALLAH, (kullarının birbirine rahmet edegeldikleri) rahmeti yarattığı gün, onu yüz rahmet olarak yarattı da kendi yanında doksan dokuz rahmeti tutup alıkoydu,.."
    kâtib
    kâtib
    "...geri kalan tek bir rahmeti de bütün mahlûkları arasına salıverdi. Eğer kâfir, ALLAH yanında bulunan rahmetin hepsini bilir olsaydı, Cennet'ten ümidini kesmezdi. Eğer mü'min de ALLAH yanındaki azabın hepsini bilir olsaydı, ateş azabından emîn olmazdı!" [Buhâri,81/19]
    "Eğer sevdiğim güzel bir kadınla evlenecek olsam, ya da bana yeni doğmuş bir oğlum olduğu haberi verilse, bunlar benim kalbim için soğuk buzlu bir gecede bir orduyla beraber ertesi sabah düşmanımla karşılaşmak için beklemekten daha az sevgili ve tatlıdır. Size cihada devam etmenizi/gitmenizi nasihat ediyorum." -Halid bin Velid(radıyallahu anh)
  • Yükleniyor…
  • Yükleniyor…
  • Yükleniyor…
Üst