Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Ashab Peygamberin Kabri Yanında Nasıl Dua Ederdi?

E Çevrimdışı

ebuhasanelmakdisi

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Ashab Peygamberin Kabri Yanında Nasıl Dua Ederdi?


O kadar ki Velid b Abdülmelik zamanında Peygamber Efendimizin Hücre-i Saadetlerine ibadet türünden olan namaz dua ya da başka bir şey için girmezlerdi. Bütün bunları mescitte yaparlardı. Herhangi birileri Peygamber efendimize selam verecek olupta dua etmek istedi mi kıbleye yönelir, sırtını da kabrin duvarına döner, sonra dua ederdi. Bu hususta ilim adamları arasında herhangi bir görüş ayrılığı yoktur. Onların ayrıldıkları husus ona ne zaman selam verileceği hakkındadır.
Ebu Hanife dedi ki: Selam vereceği vakitte de kıbleye yönelir kabre yönelmez. Başkaları ise dua esnasında kabre yönelmez, demişlerdir. Hatta şunu söylemişlerdir: Dua edeceği vakit kıbleye yönelir kabre yönelmez ta ki dua kabir yanında olmasın çünkü merfu hadiste sabit olduğu üzere dua ibadetin kendisidir: “Şüphesiz dua ibadetin ta kendisidir”[55]
Ashab ve tabiinin teşkil ettiği selefi salih ibadeti katıksız olarak Allah’a tahsis etmişler, kabirler yanında Peygamber sallallahu aleyhi vesellem’in izin verdiği kabir sahiplerine selam vermek, Allah’tan onlara rahmet, mağfiret ve esenlik dilemek dışında ibadet türünden hiç bir şey yapmamışlardır. Bunun sebebi ise şudur: Ölenin ameli artık sona ermiştir. O kendisine dua edecek kendisi için şefaatte bulunacak birisine muhtaçtır. Bundan dolayı ölüye vacip ya da mendup olarak namaz esnasında dua etmek hayatta olana meşru olmayan bir şekilde meşru kılınmıştır. Bizler herhangi bir cenaze namazını kılmak üzere durduğumuzda ona dua eder onun için şefaat talebimizi iletiriz. Defnedilmesinden sonra ona dua edip şefaatçi olmak için yalvarmak daha da öncelikle söz konusudur. Çünkü defnedilmekten sonra kabrinde nââş üzerinde iken ki halinden daha çok duaya muhtaçtır. Çünkü artık o vakit sorgulanmaya ve başka hususlara maruzdur. Nitekim Osman b. Afvan’dan rivayete göre Peygamber sallallahu aleyhi vesellem ölünün defnedilmesi işi bittikten sonra kabri başında durur ve şöyle dermiş “Kardeşiniz için mağfiret dileyiniz ve ona sebat verilmesi için dua ediniz, çünkü şu anda ona soru sorulacaktır.”[56]

[55] Ahmed, IV, 27, 267, 276-277; Ebu Davud, II, 161 h.n.: 1479; Tirmizi, V, 211, h.n.: 2969, 374, h.n.: 3247, 456, h.n.: 3372 de rivayet etmiş hasen sahih bir hadistir demiştir; İbn Mace, II, 1258, h.n.: 3828; Buhari, el-Edebu’l-Müfred, s.105; İbn Ebi Şeybe, Musannef, VI, 21, h.n.: 29167; İbn Hibban, II, 124, h.n.: 887; Beyhaki, Şuab, II, 37, h.n.: 1105; Hakim, I, 491 de: Senedi sahih olmakla birlikte Buhari ve Müslim rivayet etmemişlerdir demiş, Zehebi de bu husuta ona muvafakât etmiştir; İbn Cerir, Tefsir, XXIV, 78-79; Hepsi de Yesi’ el-Kindi en-Numan b. Beşir’den Peygamber Efendimiz’e merfu bir hadis olarak rivayet etmişlerdir. el-Elbani, Sahihu’l-Cami, I, 641, 3407 de sahih olduğunu belirtmiştir.

[56] Ebu Davud, III, 550, h.n.: 3221; Hakim, I, 370 de sahih olduğunu belirmekte ve Zehebi de ona muvafakat etmiş bulunmaktadır. Hadisi Osman b. Afvan’ın azadlısı Hani Osman (r.a.)’dan merfu olarak rivayet etmiştir. El-elbani, Sahihu’l-cami, I, 224, h.n.: 945 te sahih olduğunu belirtmektedir.

Ahmed er-Rûmî el-Hanefî

 
Üst Ana Sayfa Alt