Enbiya Yıldırım'ın bu tiviti üzerine
Selçuk uni. Islami ilimler ogretim uyesi Huseyin Gokalp'in konu uzerine tw zinciri.
Batı’nın çöküyor oluşu tezi esasta Müslümanların bir iddiası değil. Bunu en sesli 1923’te Oswald Spengler Der Untergang des Abendlandes’ta ortaya attı. Fransa’da Varoluşçuluk veya Almanya’da Nihilizm veya bunların 30’larda ekonomiye 50’lerde edebiyata yansıması, çöküşle ilgili.
Batının küresel hakimiyeti hepi topu 1850-1950 arasıdır. Batı’nın 1850 öncesi küresel egemenliği ne kadar abartılıyorsa 1950 sonrası küresel etkinliği de o kadar abartılıyor. Çöküş sebebi de halkı Müslüman ülkelerin de dahil olduğu sömürülmüş bölgelerin uyanış ve zaferi değil.
Bir de çökmek, çöküyor olmak basit güncel gözlemlerle anlatılamaz, tersi de böyle. Tarihten koparak, Çin’i görmeden, Çin’i anlamadan ya da Rusya’yı çözmeden ya da bu medeniyetleri genelleyip Batı mukallitleri olduğu zannıyla Batı’ya ebed müddetlik affederek hüküm vermek hata.
Batıyla ilgili bu tür değerlendirmeler, çoğu zamanın ruhuyla alakalıdır. Bir zaman Venedikliler ya da İspanyolların hisleri gibi. Ne geçmişin travmaları ne de gelecek melankolisi bizi bugünün rekabet vazifesinden kurtarabilir.
Batıyı inkişaf ettiren de zaten buydu. Erasmuslar, Fontenelliler, Vicolar, bunları destekleyen aileler vs. hem Yunan’ın nostaljisinden hem de İslam dünyasının travmalarından kurtulmayı tasavvur ettikten sonra işler tersine döndü. İşler böyle, döner durur, yavaş döner, çok yavaş.
Hüseyin Gökalp
Selçuk uni. Islami ilimler ogretim uyesi Huseyin Gokalp'in konu uzerine tw zinciri.
Batı’nın çöküyor oluşu tezi esasta Müslümanların bir iddiası değil. Bunu en sesli 1923’te Oswald Spengler Der Untergang des Abendlandes’ta ortaya attı. Fransa’da Varoluşçuluk veya Almanya’da Nihilizm veya bunların 30’larda ekonomiye 50’lerde edebiyata yansıması, çöküşle ilgili.
Batının küresel hakimiyeti hepi topu 1850-1950 arasıdır. Batı’nın 1850 öncesi küresel egemenliği ne kadar abartılıyorsa 1950 sonrası küresel etkinliği de o kadar abartılıyor. Çöküş sebebi de halkı Müslüman ülkelerin de dahil olduğu sömürülmüş bölgelerin uyanış ve zaferi değil.
Bir de çökmek, çöküyor olmak basit güncel gözlemlerle anlatılamaz, tersi de böyle. Tarihten koparak, Çin’i görmeden, Çin’i anlamadan ya da Rusya’yı çözmeden ya da bu medeniyetleri genelleyip Batı mukallitleri olduğu zannıyla Batı’ya ebed müddetlik affederek hüküm vermek hata.
Batıyla ilgili bu tür değerlendirmeler, çoğu zamanın ruhuyla alakalıdır. Bir zaman Venedikliler ya da İspanyolların hisleri gibi. Ne geçmişin travmaları ne de gelecek melankolisi bizi bugünün rekabet vazifesinden kurtarabilir.
Batıyı inkişaf ettiren de zaten buydu. Erasmuslar, Fontenelliler, Vicolar, bunları destekleyen aileler vs. hem Yunan’ın nostaljisinden hem de İslam dünyasının travmalarından kurtulmayı tasavvur ettikten sonra işler tersine döndü. İşler böyle, döner durur, yavaş döner, çok yavaş.
Hüseyin Gökalp