Çevrimdışı
Diyanet'den Hadis'i Şerif'e Sansür
Cuma namazında okunan hutbelerde, 'hırsızlıkla' igili hadis-i şerif'in hüküm kısmına makas atıldığı ortaya çıktı...
Rize'de 5 Şubat 2010'da Cuma günü, camilerde okunan hutbelerde, hırsızlıkla ilgili Asr-ı saadet'te yaşanmış bir olayın anlatıldığı hadis-i şerif'in 'el kesme'yle ilgili sonuç kısmı çıkarıldı.
Konun takipçisi olan Rizeli bir vatandaş, aynı hutbenin Ankara'da da okunduğunu ve yine hutbede, 'el kesme' hükmüyle biten hadisin makaslandığını belirledi.
Diyanet tarafından Rize camiilerinde okutulan hutbede geçen hadis-i şerifte ''Bazı kişiler bu kadının cezalandırılmaması için Peygamberimizin çok sevdiği Hz. Üsame'yi aracı olarak gönderdiler. Bu duruma üzülen Peygamberimiz (sav) yüksek bir yere çıkarak şu konuşmasını yaptı:“Ey İnsanlar! Geçmiş milletlerin ne yüzden yollarını sapıttığını biliyor musunuz? Onların itibarlıları, bir suç işleseler onu cezalandırmazlar, itibarı az olanları suç işleseler onu cezalandırırlardı. Allah'a yemin ederim ki böylesine adi bir işi o Fatıma değil de kızım Fatıma yapmış olsaydı onu da cezalandırırdım.” ifadeleri yer alıyor.
Buhari'nin Sahih-i Buhari adlı eserinde ise hadis-i şerifin orijinali şöyle aktarılıyor ''Mahzûm oğulları (eşrâf)ından (Fâtıma adlı) bir kadın (mücevherat) çalmıştı. (Kureyş): - Bu (kadının cezâdan affı)nı Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e kim arzedebilir? diyorlardı ve hiç bir kimse Resûlullah`a söylemeğe cesâret edemiyordu. Nihâyet Üsâme İbn-i Zeyd (cesâretlenerek) söyledi. Bunun üzerine Resûlullah: - (Tuhaf şey? Vaktiyle) Benî İsrâli, bunların arasında büyükler ve nüfûz sâhipleri çalarsa, onları bırakırlardı da zayıf olanlar çalarsa, onların ellerini keserlerdi. (Emîn olmalıdır ki Eğer (kızım) Fâtıma çalmış olsaydı, onun da elini keserdim! buyurdu.''
Diyanet, bugünün insanına fecaat olarak geldiği söylenen hırsızlığa el kesme ile ilgili hükmü makaslayarak, kendince bir sansüre gidiyor. Yani Diyanet, Avrupalılar istemiyor diye, kendince hadisleri aylıklayabiliyor.
Hadis-i şeriflerle ilgili Avrupa Birliği'nin öteden beri Diyanet yetkililerine baskısı olduğu biliniyor. AFP, 20 Haziran 2007 tarihli bir haberinde, Avrupa Birliği'ne katılmak isteyen Türkiye'nin, kadınlara yapılan şiddete karşı çıkması ve kadın erkek eşitliğini sağlaması konusunda baskılara maruz kaldığını, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 35 uzmanı, yeni bir hadîs külliyatı hazırlamakla vazifelendirdiğini, Başkan Yardımcısı Mehmet Görmez'in NTV televizyonuna, kadınları ayrı gören hadîslerin geçmiş asırlarda uydurulduğunu açıkladığını yazmıştı. Beş ciltlik yeni hadîs külliyatı, AFP'ye göre 2008'nin sonunda yayınlandı.
dünyabülteni
Cuma namazında okunan hutbelerde, 'hırsızlıkla' igili hadis-i şerif'in hüküm kısmına makas atıldığı ortaya çıktı...
Rize'de 5 Şubat 2010'da Cuma günü, camilerde okunan hutbelerde, hırsızlıkla ilgili Asr-ı saadet'te yaşanmış bir olayın anlatıldığı hadis-i şerif'in 'el kesme'yle ilgili sonuç kısmı çıkarıldı.
Konun takipçisi olan Rizeli bir vatandaş, aynı hutbenin Ankara'da da okunduğunu ve yine hutbede, 'el kesme' hükmüyle biten hadisin makaslandığını belirledi.
Diyanet tarafından Rize camiilerinde okutulan hutbede geçen hadis-i şerifte ''Bazı kişiler bu kadının cezalandırılmaması için Peygamberimizin çok sevdiği Hz. Üsame'yi aracı olarak gönderdiler. Bu duruma üzülen Peygamberimiz (sav) yüksek bir yere çıkarak şu konuşmasını yaptı:“Ey İnsanlar! Geçmiş milletlerin ne yüzden yollarını sapıttığını biliyor musunuz? Onların itibarlıları, bir suç işleseler onu cezalandırmazlar, itibarı az olanları suç işleseler onu cezalandırırlardı. Allah'a yemin ederim ki böylesine adi bir işi o Fatıma değil de kızım Fatıma yapmış olsaydı onu da cezalandırırdım.” ifadeleri yer alıyor.
Buhari'nin Sahih-i Buhari adlı eserinde ise hadis-i şerifin orijinali şöyle aktarılıyor ''Mahzûm oğulları (eşrâf)ından (Fâtıma adlı) bir kadın (mücevherat) çalmıştı. (Kureyş): - Bu (kadının cezâdan affı)nı Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e kim arzedebilir? diyorlardı ve hiç bir kimse Resûlullah`a söylemeğe cesâret edemiyordu. Nihâyet Üsâme İbn-i Zeyd (cesâretlenerek) söyledi. Bunun üzerine Resûlullah: - (Tuhaf şey? Vaktiyle) Benî İsrâli, bunların arasında büyükler ve nüfûz sâhipleri çalarsa, onları bırakırlardı da zayıf olanlar çalarsa, onların ellerini keserlerdi. (Emîn olmalıdır ki Eğer (kızım) Fâtıma çalmış olsaydı, onun da elini keserdim! buyurdu.''
Diyanet, bugünün insanına fecaat olarak geldiği söylenen hırsızlığa el kesme ile ilgili hükmü makaslayarak, kendince bir sansüre gidiyor. Yani Diyanet, Avrupalılar istemiyor diye, kendince hadisleri aylıklayabiliyor.
Hadis-i şeriflerle ilgili Avrupa Birliği'nin öteden beri Diyanet yetkililerine baskısı olduğu biliniyor. AFP, 20 Haziran 2007 tarihli bir haberinde, Avrupa Birliği'ne katılmak isteyen Türkiye'nin, kadınlara yapılan şiddete karşı çıkması ve kadın erkek eşitliğini sağlaması konusunda baskılara maruz kaldığını, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 35 uzmanı, yeni bir hadîs külliyatı hazırlamakla vazifelendirdiğini, Başkan Yardımcısı Mehmet Görmez'in NTV televizyonuna, kadınları ayrı gören hadîslerin geçmiş asırlarda uydurulduğunu açıkladığını yazmıştı. Beş ciltlik yeni hadîs külliyatı, AFP'ye göre 2008'nin sonunda yayınlandı.
dünyabülteni
Moderatör tarafında düzenlendi:
