Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Haber Dokko: Hariciliği Ve Aşırılığı Reddediyoruz

farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
10:05, 21 Ağustos 2013 Çarşamba



dokko.jpg



Dokko: Hariciliği ve aşırılığı reddediyoruzKafkasya direnişinin lideri Dokko Umarov, İslam dünyasına yönelik yaptığı konuşmada, "radikalizm, Haricilik ve aşırılığı" reddeditlerini orta yolda olduklarını söyleyerek Kafkas halklarına birlik çağrısı yaptı

Rus işgaline karşı Çeçenistan başta olmak üzere Kafkasya'nın pek çok bölgesinde savaş veren direnişçilerin lideri Dokko Umarov, Çeçen milliyetçilerine ve İçkerya Cumhuriyet'inin devamından yana olanlara birlik çağrısı yaptı.
Umarov, her türlü radikalizmi ve aşırıcılığı reddettiklerini vurguladığı konuşmasında Kafkasya Emirliği'nin İçkerya Cumhuriyeti'nin bir devamı olduğunu söyledi.
Umarov'un açıklamaları direnişin resmi haber ajansı Kavkazcenter'da yayınlandı.
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla...
Allah'ın selamı ve rahmeti üzerinize olsun!
Bu hitap, yurtdışındaki kardeşler içindir. Oradaki pek çok kardeşimiz bize sorular soruyor. Cevaplanması gereken pek çok soru var ancak biz bunların hepsini cevaplamaya kalkarsak çok zaman alır.
Bu yüzden ben, cevapları buradaki durumu anlamanıza yardımcı olacak üç tane temel soruyu seçtim. Bunları cevaplamaya çalışacağım ve umarım bu, İslam için iyi olacaktır.
Sorulara geçmeden evvel Kafkasya, Irak, Somali, Afganistan, Suriye dahil olmak üzere çeşitli cihad beldelerindeki mücahidlerin kayıplarından dolayı Müslümanlara taziyelerimi sunuyorum. Allah onları Firdevs Cennetleriyle mükafatlandırsın! Bizlere de onların takipçileri kılsın!
Ayrıca şu an Ramazan ayındayız. Bildiğimiz gibi zaman çok çabuk geçiyor. Bu vesileyle tüm Müslümanların bu mübarek ayını tebrik ederim. Tüm Müslümanlar için sağlık ve dinleri üzerinde sabır ve sebat dilerim. Allah, Müslümanların dualarını cevapsız bırakmasın!
Hepimiz birbirimizin kardeşiyiz. Bizleri dualarınızda unutmamanızı temenni ediyorum.
Bildiğimiz gibi İslam ümmeti, bugün oldukça zor bir durumda. Bu nedenle Müslümanların duası çok önemli ve sizden bunu asla unutmamanızı istiyoruz.
Çeçenya ve tüm Kafkasya'daki durum hakkında pek çok soru aldık. Şuna dikkati çekmek isteriz ki; bizim memleketteki durumu dünyadaki genel durumdan ayırt etmek imkansızdır. Kafkasya'daki durum ve dünyadaki durum birbirine bağlıdır. Yine unutmayın ki; İslam ümmeti tek bir varlıktır ve bizler de kardeşleriz. Gerçekten tüm dünya da birleşmiş vaziyettedir.




***

Her durumun kendi sebepleri vardır. Ve en büyük sebep, Allah'ın şimdi mevcut olan durumu yaratmasıdır. Bu da Allah'ın bir imtihanı ve Müslümanların İslam'dan kopmalarından dolayı verdiği bir ceza da olabilir.
İslam ümmetine göz atacak olursak bugün onun zayıflığını görürüz. Ve bu, Müslümanların dinlerinden sapmalarıyla doğrudan bağlantılıdır. Bu yüzden Allah, böyle imtihanlarla cezalandırıyor. Umarız dinimizin saflığı, niyetlerimizin sahihliği bu durumu düzeltecektir.
Kafkasya'daki durum, yine kafirlerin durumuyla doğrudan alakalıdır. Her şey, birbiriyle bağlantılıdır. Çoğu kimse, burada ne olduğunu anlamıyor. Durum, büyük ölçüde kontrol dışında bulunuyor. Kafkasya'daki statüko da yine Rusya'daki ile bağlantılı. Rusya bu dönemde para, askeri ekipman ve diğer araçlara sahip ve tüm bu faktörlerin Kafkasya'daki durum üzerinde direk etkisi vardır.
Fakat bu durum, bizleri umutsuzluğa sevk etmemeli. Her şey değişiyor ve dünyadaki tüm bu süreçler, birbirleriyle ilişkilidir. Bizler de mevcut durum ve kendi kapasitemize uygun olarak çalışıyoruz.
Dağlarda Mücahidler vardır ve silahlı çatışmalar yaşanmaktadır. Dağlardaki Mücahidlerin sayısını çok tutmak, onların güvenliği açısından mümkün değil. Ayrıca Mücahidlerin sayısını arttırmak, kafirler için hedefleri bulmayı ve onlara zarar vermeyi kolaylaştırır.
Mücahidler hem dağlarda hem de düzlüklerde mevcutlar. Bize katılmak isteyen çok kişi var. Yine bizi destekleyen, bize sempati duyan pek çok kişi var. Onların hepsi de bizim kardeşlerimiz. Çağrılır çağrılmaz bizim saflarımıza katılmaya hazır olanlar da dahil pek çok kişi var.
Şu anda eğitim gören, İslam'ı öğrenen ve diğer bilimleri tahsil eden bir sürü genç var. Allah'ın izniyle onlar bizim geleceğimizdir ve bilgilerini Müslümanlara aktaracaklardır.
Yine aceleyle cennete girmek isteyen ve bu dünyada ekstradan geçirilen zamanın çok uzun olduğunu düşünenler var. Tıpkı Rasulullah(s. a. s. )'ın sahabelerinden ağzındaki lokmayı çiğnemenin çok uzun geldiğini söyleyen ve cenneti kazanmak için bekleyemeyen kişinin durumunda olduğu gibi.
Aynı şekilde düşünen oldukça çok kişi var. Onlardan birçoğu, bizim kendilerini kabul edemeyişimizden dolayı farklı yerlerdeki cihadi hareketlere katılmak üzere buradan ayırılıyor. Çoğu Suriye'ye gitti ve bunların bazıları şehid(İnşha'Allah) oldular. Bir kısmı ise Afganistan, Pakistan gibi bölgelere gidiyorlar.
Genel olarak iyi bir durumdayız ve cesaretimizi kaybetmedik. Biz buradayız ve biz ayrılsak bile Cihad, her zaman devam edecek ve bunu sürdüren birileri daima bulunacaktır.
Dünyadaki statüko değişiyor. Bu durum, memleketimizdeki durumda da bir değişime sebep olacaktır. İslam güç kazanıyor. Kafirler tarafından enjekte edilen demokrasiye gelince; açıktır ki o, artık kendini tüketmiştir.
Bizlerin kendi aramızdaki birlik ve kardeşliği güçlendirmeye ihtiyacımız var. Eğer bunu yaparsak bizim durumumuz değişecektir. Ve İnşha'Allah, daha kötüye gidiş olmayacaktır. Bu yüzden bizim için dua edin! Bize kardeşler olun ve bizi destekleyin! Eğer kardeşliği pekiştirirsek o zaman Allah bize zafer bahşedecek ve hiç şüphesiz Kafkasya'da Allah'ın hükümlerini hakim kılacağız İnşha'Allah!
Sık sık sorulardan biriyse; bizim Kafkasya Emirliği'ni ilan etmemizin toplum içinde bölünmelere sebep olduğu söylentisidir. Bu doğru değildir. Kafkasya Emirliği'nin kurulması, hiçbir şeyi bölmedi. Belki birileri memnun olmadı ancak ben, kıyamet günü arifesinde bütün dünyanın kafirler ve Müslümanlar olarak ikiye ayrılacağını söyleyen Rasulullah(s. a. s. )'ın sözlerini hatırlatırım (Müslümanların arasından da kafirleri destekleyecek olanlar çıkacaktır). Bu ayrışma, git gide belirgin bir şekilde ortaya çıkıyor.
Yani Emirlik kimseyi bölmedi. "Emirlik" ismi, yalnızca İslami bir sıfatı çağrıştırır. Bizler, çocuklarımıza kafirlerin isimlerini koymuyoruz, öyle değil mi? O halde neden İslam'ı temsil etmeyen şeyleri koruyacağız?
Emirlik kurumunun devletin temellerini sarstığını iddia eden tüm konuşmalar tamamen boştur. Mesela Tapa Çermoyev tarafından kurulan "Dağlı Cumhuriyeti"ni hatırlayalım. Bu cumhuriyet, pek çok devlet tarafından da tanınmıştı. İçkeriya, bu Dağlı Cumhuriyeti'nin temeli üzerine kurulmadı mı?
Öyleyse bizden sonra gelecek olanlar, İçkerya'nın temeli üzerine bir devlet inşa etmeyecekler. Eğer bu dönemde İslam dünyaya hakim olursa bir Hilafet kurulacaktır. Bu demektir ki burada da bir Emirlik olacaktır. Eğer 20. yüzyılın sonlarında olduğu gibi dünya demokrasisi galebe çalacak olursa o zaman farklı bir isim olacaktır: İçkerya, Borz(Kurt) veya başka bir şey; bilemiyorum. Bu nedenle İçkeriya'yı savunanların imanlarını güçlü tutmaları, dedikoducu sınıfına düşmemeleri ve günaha düşmemeleri daha iyi olur.

Bu kişilere soruyorum: "İçkerya'yı kim tanıdı?" İçkerya hakkında tiranların yanında güç arayan bu kişiler, haydi cevap versinler: Kafirler ve tiran liderler, İçkerya'ya ne zaman ve nerede saygı gösterdiler? Aslan Mashadov'un ailesi, O'nun defni için cenazesini alma ümidiyle Strasbourg mahkemesine başvurmadı mı? Peki cenaze geri verildi mi? (Strasbourg Mahkemesi, Mashadov'un öldürülmesi olayında Rusya'yı suçlu bulmadı. KC'nin notu)
Öyleyse Kafkasya Emirliği ilanının İçkerya'yı tahrip ettiği hakkındaki konuşmalar katıksız nifaktır. Bu herkese aşikardır.
Bilmiyor musunuz ki; batının kafirleri Rus kafirlerine karşı bir şey yapmayacak ve sizin haklarınızı korumayacaktır?
Bizler, Şeriat'ın gerektirdiği ve Kafkas Mücahidlerinin çoğunluğunun görüşlerine dayanarak Emirliği ilan ettik. Bununla birlikte, gerçekte 2002 yılında toplanan ÇİC Danışma Meclisi'nin kararlarını uyguladık. Bunun yapılması gerekiyordu ve biz de yaptık Elhamdülillah.
Dünyadaki tüm Müslümanlar biliyorlar ki biz haklıyız ve Cihadı sürdüren İslam ümmetinin bir parçasıyız. Bu konu üzerinde hata yapamayız. Bizim ayrılığa sebep olduğumuz iddiası kesinlikle gerçek dışıdır.
Bu nedenle İçkerya hakkında endişelenenlere seslenmek istiyorum. Ki gerçekten onların arasında samimi, Rus kafirlerini düşman olarak gören ve bu mücadelede kan dökmüş insanlar var. Onlara derim ki; artık dünya değişti!
Cahar, 1996'da öldürüldü. O'nun ardından 17 yıl geçti. Bu süre zarfında dünya çok değişti. Bunun yanı sıra insanlar değişti ve algılarda değişim meydana geldi. Ve bu değişime ayak uyduramayanlar geçmişte kaldı. Bu ise anlayışsızlığa götürür.
Ben bu kişileri tevbe etmeye, bizim yanımızda durmaya ve bizleri desteklemeye davet ediyorum. Bizim İçkerya'da da Emirlik'te de misyonumuz, İslam'ın, Şeriatın tesis edilmesi ve Müslümanların bağımsızlığıdır. Bunu anlıyoruz.
Aynı zamanda bizler, aşırı-Harici görüşleri, ekstremizmi reddediyoruz. Ben ilk savaşta da savaştım; hala da savaşıyorum. Beni pek çok kişi tanıyor. Ben de biliyorum ki; insanların ayrıştıran bir ideolojiyi benimsemiyorum. Ben, aşırılık ve radikalizmi benimsemiyorum ve şimdi olduğum gibi her zaman da bunların karşısında olacağım.
İnsanları birleştirecek ve aramızdaki kardeşliği güçlendirecek bir şey arıyoruz. Allah'ın izniyle çabamız bunun içindir. Çünkü Rasullah(s. a. s. )'ın Medine'ye hicretten sonra yaptığı ilk şey, mescid inşası yahut şehrin etrafına birlikler yerleştirmek veya bir savunma sistemi kurmak olmadı. Bilakis yaptığı ilk şey, insanlar arasında, ensar ve muhacir arasındaki kardeşliği tesis etmek olmuştu. Bu bir stratejidir.
Bugün herkese sesleniyorum: kardeşliği güçlendirin! Haydi, ne İçkeryacılar ne de Emirlikçiler olarak bölünmeyelim! Bugünün Emirliği, dünün İçkerya'sının devamı, bir sonraki aşamasıdır. Tüm Kafkasya ve Kafkas Mücahidleri, Emirliğin bir parçasıdırlar. Müslümanlar ve Mücahidler bugün, Hilafetin kurulacağı geleceğin bir parçası ve kurulmakta olan bu Hilafetin temellerinden olmayı istemektedirler.
Bizler, kendi isteklerimizi empoze etmiyoruz. Bizim halkımız her zaman sabırlı ve başkalarına saygılı olmuştur. Bu yüzden bu konula r(ayrışma vs. ) gerekli değildir.
Allah, bizleri kendi yolunda sabit kılsın ve zulme karşı bizi korusun!
Ramazan dolayısıyla tüm Müslümanları tebrik ederiz. Allah, amellerinizi kabul etsin ve dualarınıza icabet etsin!
Hamd, alemlerin rabbi olan Allah'a aittir.
Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun!
Dokko Umarov



pressmedya
 
Üst Ana Sayfa Alt