Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Düşmanlıkta Haddi Aşmamak

AbdulFettah Çevrimdışı

AbdulFettah

94.7 - Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyul.
İslam-TR Üyesi
"Allah sizi, din hakkında sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilik etmekten, onlara adaletli davranmaktan men etmez. Çünkü Allah adalet yapanları sever.12
Allah sizi, ancak sizinle din hakkında savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran ve çıkarılmanız için yardım eden kimselere dost olmaktan men eder. Kim onlarla dost olursa işte zalimler onlardır.13" (Mumtehine 8 - 9)

Ayetin Tefsiri(Mevdudi - Tefhımul Kuran)

12. Bu noktada, "Düşmanca bir tavır takınmayan kafirlere adaletli davranmak elbette makuldür ama sadece onlara mı adaletli davranılacaktır? Diğer kafirlere adaletsizce davranılabilir mi?" gibi sorular bazılarımızın zihnini karıştırabilir. Ancak ayetin siyak ve sibakından da anlaşılacağı üzere, "adalet" kavramı burada özel bir anlam içinde kullanılmıştır. Yani, "Şayet bir kimse size düşmanlık yapmıyorsa, sizin de ona karşı düşmanlık yapmamanız adaletin gereğidir. Düşmanlık yapan ile yapmayanın aynı kefeye konması adaletsizliktir. Size sırf Müslüman olduğunuz için zulmeden, ülkenizi terketmenize neden olan ve daha sonra bile peşinizi bırakmıyan kimselere gelince, onlara karşı şiddetli (sert) bir tavır takınmak sizin hakkınızdır. Ancak size zulmetmemiş olan kafirlerin -ki sizlerin yakın akrabalarıdır- üzerinizde hakları varsa, onlara hakkını eksiksiz ödeyin ve iyilikte bulunun.
13. Önceki ayetlerde kafirlerle ilişkinin kesilmesi emrediliyordu. Ancak bundan kafirler ile her türlü münasebetin koparılması gerektiği gibi yanlış bir anlam çıkabileceğinden, bu ayetlerde onlarla ilişkiyi kesmenin sebebinin kafir olmaları değil, müminlere zulüm ve şiddet uygulamaları olduğu tasrih edilmektedir. Bu bakımdan Müslümanlar, kendilerine karşı düşmanca bir tutum izleyen kafirlerle, izlemeyenlerin arasını ayırmalıdırlar. Müslümanlara bir kötülük yapmamış olan kafirlere iyi davranmak gerekir. Nitekim bunun en güzel açıklaması, Hz. Esma binti Ebu Bekir ile kafir annesi arasındaki olaydır. Hz. Ebu Bekir'in hanımlarından Kuteyle binti Abdüluzza kafirdi ve kocasının hicret etmesinden sonra bile Mekke'de kalmayı tercih etmişti. Hz. Esma ise onun kızıdır. Hudeybiye Antlaşması'ndan sonra Mekke ile Medine arasında gidiş gelişin başlaması üzerine, o da kızını görmek için Medine'ye gelerek, ona birtakım hediyeler getirir. Hz. Esma'nın rivayet ettiğine göre, kendisi Hz. Peygamber'e (s.a) "Annem ile görüşeyim mi" diye sorar ve Hz. Peygamber'de (s.a) kendisine "Evet, ona iyi davran" diye cevap verir. (Müsned-i Ahmed, Müslim, Buharî) Hz. Esma'nın oğlu Abdullah bin Zübeyr bu olayı daha ayrıntılı bir şekilde şöyle anlatır: "Annem (Hz. Esma) annesiyle önce görüşmek istememişti ama daha sonra Hz. Peygamber'in (s.a) izin vermesi üzerine onunla görüştü." (Müsned-i Ahmed, İbn Cerir, İbn Ebi Hatim) Bu olaydan, bir Müslümanın kafir olan anne ve babasına hizmette bulunmasının, kardeşlerine ve akrabalarına yardım etmesinin İslâm düşmanı olmamaları şartıyla caiz olduğu anlaşılmaktadır. Hatta bir Müslüman, Zimmî fakirlere de sadaka verebilir. (Ahkam-ul Kur'an, El-Cassas)
 
Ömer2 Çevrimdışı

Ömer2

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
"Allah sizi, din hakkında sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilik etmekten, onlara adaletli davranmaktan men etmez. Çünkü Allah adalet yapanları sever.12
Allah sizi, ancak sizinle din hakkında savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran ve çıkarılmanız için yardım eden kimselere dost olmaktan men eder. Kim onlarla dost olursa işte zalimler onlardır.13" (Mumtehine 8 - 9)

Ayetin Tefsiri(Mevdudi - Tefhımul Kuran)

12. Bu noktada, "Düşmanca bir tavır takınmayan kafirlere adaletli davranmak elbette makuldür ama sadece onlara mı adaletli davranılacaktır? Diğer kafirlere adaletsizce davranılabilir mi?" gibi sorular bazılarımızın zihnini karıştırabilir. Ancak ayetin siyak ve sibakından da anlaşılacağı üzere, "adalet" kavramı burada özel bir anlam içinde kullanılmıştır. Yani, "Şayet bir kimse size düşmanlık yapmıyorsa, sizin de ona karşı düşmanlık yapmamanız adaletin gereğidir. Düşmanlık yapan ile yapmayanın aynı kefeye konması adaletsizliktir. Size sırf Müslüman olduğunuz için zulmeden, ülkenizi terketmenize neden olan ve daha sonra bile peşinizi bırakmıyan kimselere gelince, onlara karşı şiddetli (sert) bir tavır takınmak sizin hakkınızdır. Ancak size zulmetmemiş olan kafirlerin -ki sizlerin yakın akrabalarıdır- üzerinizde hakları varsa, onlara hakkını eksiksiz ödeyin ve iyilikte bulunun.
13. Önceki ayetlerde kafirlerle ilişkinin kesilmesi emrediliyordu. Ancak bundan kafirler ile her türlü münasebetin koparılması gerektiği gibi yanlış bir anlam çıkabileceğinden, bu ayetlerde onlarla ilişkiyi kesmenin sebebinin kafir olmaları değil, müminlere zulüm ve şiddet uygulamaları olduğu tasrih edilmektedir. Bu bakımdan Müslümanlar, kendilerine karşı düşmanca bir tutum izleyen kafirlerle, izlemeyenlerin arasını ayırmalıdırlar. Müslümanlara bir kötülük yapmamış olan kafirlere iyi davranmak gerekir. Nitekim bunun en güzel açıklaması, Hz. Esma binti Ebu Bekir ile kafir annesi arasındaki olaydır. Hz. Ebu Bekir'in hanımlarından Kuteyle binti Abdüluzza kafirdi ve kocasının hicret etmesinden sonra bile Mekke'de kalmayı tercih etmişti. Hz. Esma ise onun kızıdır. Hudeybiye Antlaşması'ndan sonra Mekke ile Medine arasında gidiş gelişin başlaması üzerine, o da kızını görmek için Medine'ye gelerek, ona birtakım hediyeler getirir. Hz. Esma'nın rivayet ettiğine göre, kendisi Hz. Peygamber'e (s.a) "Annem ile görüşeyim mi" diye sorar ve Hz. Peygamber'de (s.a) kendisine "Evet, ona iyi davran" diye cevap verir. (Müsned-i Ahmed, Müslim, Buharî) Hz. Esma'nın oğlu Abdullah bin Zübeyr bu olayı daha ayrıntılı bir şekilde şöyle anlatır: "Annem (Hz. Esma) annesiyle önce görüşmek istememişti ama daha sonra Hz. Peygamber'in (s.a) izin vermesi üzerine onunla görüştü." (Müsned-i Ahmed, İbn Cerir, İbn Ebi Hatim) Bu olaydan, bir Müslümanın kafir olan anne ve babasına hizmette bulunmasının, kardeşlerine ve akrabalarına yardım etmesinin İslâm düşmanı olmamaları şartıyla caiz olduğu anlaşılmaktadır. Hatta bir Müslüman, Zimmî fakirlere de sadaka verebilir. (Ahkam-ul Kur'an, El-Cassas)
JAZAKALLAHU HAYR AKHI
ALLAH zulcelali vel ıkram hayr uzere işlerinde bereket ve guzellıkler ıhsan eylesın.
 
Üst Ana Sayfa Alt