Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

EN kısa HADİS...LA TAĞDAB!...

H Çevrimdışı

hasna

Üye
İslam-TR Üyesi
Lâ tağdab!
Sahîh-i Buhârî, Sünen-i Tirmizî ve Muvatta’da yer alan ve Ebu Hureyre radıyallahu anh’ın rivayet ettiği bu hadis, çok latif vecihler taşıyor. Ashabın Resûl-i Ekrem’e ne derece safi bir kalble muhatap olduğunun da nişanesi olan bu hadis rivayetinden anladığımıza göre, bir adam Resûl-i Ekrem’e geliyor ve "Yâ Rasûlallah!" diyor. "Bana kısa bir nasihatta bulun, uzun yapma! Tâ ki, nasihatini unutmayayım." Ve, bu sözünü birkaç kez tekrarlıyor. İddiasız, saf, samimi bir hal içinde kendi unutkan halini de ivazsız ve hesapsız biçimde dile getirerek nasihat isteyen bu sahabiye, Resûl-i Ekrem arzusuna muvafık kısa bir nasihat ile cevap veriyor: "Lâ tağdab!" Yani, "Öfkelenme!"

Ahmed b. Hanbel ve İbn Hibbân’ın kaydettikleri bir rivayetin sonunda, ismi belirtilmeyen bir kimseden şu açıklama ziyade edilmekte imiş: "Resûlullah’ın söylediğini düşününce, gördüm ki, öfke bütün kötülükleri cem’etmektedir." Ki, bu bakımdan, öfke bütün kötülükleri cem’eden bir haslet olduğuna göre, "Öfkelenme!" buyurarak Resûl-i Ekrem’e adı geçen hafızası zayıf sahabiye esasında çok nasihatlar içeren câmi’ bir nasihatta bulunmuş oluyor.

Nitekim, İbnu’t-Tîn demiş ki: "Aleyhissalâtu vesselâm, ‘Öfkelenme!’ sözünde dünya ve ahiretin hayrını cem’etmiştir. Çünkü öfke, kişileri birbirlerinden kopmaya, rıfkı bertaraf etmeye götürür. Bazan, kızılan kimseye eza vermeye sevkeder. Bu ise kişinin dinini noksanlaştırır."

Bu meyanda, İbn Hacer ise, şu açıklamayı getirmiş: "Hadisin büyüğü zikrederek küçüğe uyarıda bulunmuş olması da ihtimal dahilindedir. Zira, kişinin en büyük düşmanı, şeytanı ve nefsidir. Öfke de bu iki şeyden neş’et eder. Kim bu iki düşmanla bütün zorluğuna rağmen onları yeninceye kadar mücadele ederse, nefsinin şehvetini ezmede daha kuvvetli olur." Bazı alimler, benzer bir çerçevede şöyle bir tahlilde bulunmuşlar: "Öfkelenme, zira öfkenin neş’et ettiği en büyük kaynak kibirdir. Zira kişinin arzu ettiği birşeye muhalefetten kibir vukua gelir. Kibir de onu öfkeye atar. Bu durumda, mütevazi olan kimseden izzet-i nefis çabuk zâil olacağı için, öfkenin şerrinden selamette kalır." Başka bazı alimler ise, "Hadisin mânâsı, ‘Öfkenin emrettiği şeyi yapma!’ demektir" demişler. Ki, "Kadı öfkeli iken hükmedemez" mealinde başka bir hadis de var ki, bu mânâyı açıyor ve destekliyor.

et-Tûfî İSE Her bir hali ve her bir sözü ile bize tevhid ve ubudiyet dersi veren Resûl-i Ekrem’in bu kısacık sözünden, şu tevhid dersini çıkarmış Tûfî:

"Öfkeyi defetmenin en kuvvetli çaresi, hakikî tevhidi hatıra getirmektir. Bu, Allah’tan başka failin olmadığını, O’nun dışındaki her failin O’nun bir aleti olduğunu bilmektir. Kime bir başkasından hoşuna gitmeyen birşey gelecek olursa, hemen hatırlasa ki eğer Allah dileseydi bu olmazdı, öfkesi dağılır. Çünkü, böyle düşündüğü halde öfkesinin devamı, onun Allah’a öfkelendiğini ifade eder. Bu ise, ubudiyete aykırıdır."

Vâkıa, zannımca budur. O yüzden, her ne yaratılmış ise O’nun izni dahilinde cereyan ettiğinin bilinmesinde fayda vardır ve zaten, mü’minin âyette vasfedildiği üzere "öfkesini tutanlar"dan olması, ancak öfkelendiği anda bu tevhid sırrını hatırlamasıyla mümkün olabilecektir.

Rabbimizin bizi böylelerden kılması duasıyla...

M.Karabaşoğlu......
 
U Çevrimdışı

uksimu

Aktif Üye
Frm. Yöneticisi
paylaşım için Allah razı olsun . çok güzel olmuş. selamun aleykum .
 
H Çevrimdışı

hasna

Üye
İslam-TR Üyesi
en kısa hadis olması bile onu en çok unutulan hadislerden olmaktan kurtaramadı sahabe(ra) bizleri görse (unutkanlık) haline şükrederdi heralde..Aleykumu's-selam..
 
deli Çevrimdışı

deli

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
çok kısa bir hadis olmasına rağmen gerçektende ciltler dolusu kitabı dolduracak bir içeriğe sahip.
"Öfkeyi defetmenin en kuvvetli çaresi, hakikî tevhidi hatıra getirmektir. Bu, ALLAH’tan başka failin olmadığını, O’nun dışındaki her failin O’nun bir aleti olduğunu bilmektir. Kime bir başkasından hoşuna gitmeyen birşey gelecek olursa, hemen hatırlasa ki eğer ALLAH dileseydi bu olmazdı, öfkesi dağılır. Çünkü, böyle düşündüğü halde öfkesinin devamı, onun ALLAH’a öfkelendiğini ifade eder. Bu ise, ubudiyete aykırıdır."
ya bu açıklamaya ne demeli... insanın düşündükçe sakinleşesi geliyor. korkutucu bir düşünce Allaha öfkelenileceği çağrışımını yapabilecek her hangi bir söz. rabbim sakındırsın inşaAllah.
hatırlatmalarından ötürü Rabbim razı olsun :cemaat
 
Üst Ana Sayfa Alt