Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Hamaney: Mehdi'nin yardımcısıyım

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
O Çevrimdışı

Oğuz

Üyeliği İptal Edildi
Banned
76262.jpg


İran’ın dini lideri Ayetullah Hamaney siyasi açıklamalarının yanı sıra uhrevi açıklamalarda bulunmaya devam ediyor. Hamaney, "Mehdi'nin gelişi yaklaştı, İslam dünyası Batı'ya karşı silahlı güçlerini birleştirsin" çağrısında bulunmuştu. Şimdiki açıklamasında ise kendisini Mehdi’nin yardımcısı ilan etti. Dini lider Hamaney, kendisinin gelmesi yakın görünen Mehdi’nin yardımcı olduğunu, dini konum olarak velayetin bunu hak ettiğini kaydetti.

Hamaney daha önceki açıklamalarında Türkiye de dahil İslam ülkelerine, Batı'ya karşı salihlı güçlerini birleştirme çağrısı yapmış,Mehdi'nin gelişinin, Batı ülkelerince engellenebileceğini belirtmişti.

Mehdi'nin dönüşü Şii mezhebinde yer alan kuvvetli bir inanç. Mehdi'nin, 1141 yıl önce ortadan kaybolan 12'nci imam olduğuna inanılıyor.

Habertaraf/ Dış Haberler
 
M Çevrimdışı

muvahhid 2

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Mehdi'nin gelişinin, Batı ülkelerince engellenebileceğini belirtmişti.

Bu nasıl bir zırva böyle. Allah'a inandığını söyleyen bir adam Allah'ın göndereceği Mehdi'yi Batılıların engelleyebileceğini nasıl düşünebilir?

Bu arada ben Mehdi'nin geleceğini zannetmiyorum. En azından şüphe ile bakıyorum.
 
E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Ozaman senin akiden'de bozukluk var bizde sana öyle bakıyoruz muhavvid2 çünkü akidevi konularda şüphe olmaz kesin olmak zorundadır...
 
M Çevrimdışı

muvahhid 2

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Mehdi'nin gelişi akidevi bir konu değildir. Herhangi bir kesinliği yoktur. Müslüman buna inanmak zorunda değildir. İnanmaması herhangi bir vebal doğurmaz. Alimler bu konuda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Sitede sürekli yazılarını yayınladığınız Ahmed Kalkan'ın bir de bu konu ile ilgili yazılarını okuyun.
 
E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Kalkan filan beni bağlamıyor İnannılması gereken bir şey değildir diyorsun ve bunun akidevi bir konu olmadığını iddia ediyorsun ozaman başka bir müşkilat ortaya çıkıyor sen Hadislerin vahiy olduğuna İman ediyormusun ......
 
M Çevrimdışı

muvahhid 2

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Elbette Allah rasulu heva ve hevesinden bir şey söylemez. Fakat bu konudaki hadisler zayıftır. Kesinlik ifade edecek derecede değildir. Dolayısıyla imanı ilgilendiren bir konu değildir ve inanılması zorunlu değildir.
 
M Çevrimdışı

muvahhid 2

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Oraya bakınca hadislerin zayıf mı sahih mi olduğu anlaşılmıyor. Sen bana söyler misin Hz Muhammed'den sonra Peygamber gelmeycekse Hz İsa nasıl tekrar yeryüzüne geliyor?
 
E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
konu İsa as değil başka konuya geçmeyide hiç sevmem hadislerin zayıf olduğunu sen İddia ediyorsun bende sana seni yönlendirmiş olduğum yazıda bunların zayıf değil bilakis sahih senedler ile gelenlerinde olduğunu göstermek istedim ..senin ise teslim olman gerekirken hala diretiyorsun zayıf diyorsan ordaki hadislere sen ıspatla bunların zayıf olduğunu böyle bir şey yapamıyorsan sahih olanlara iman edip teslim olman gerekir......
 
M Çevrimdışı

muvahhid 2

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Başka konuya geçmedim. Beni yönlendirdiğin yazıdaki hadislerin içinde İsa'nın da geleceği yazıyor. Ben de sana diyorum ki Hz Muhammed'den sonra Peygamber gelmeyecekse İsa da ne oluyor arkadaşım. Sirkil de kendine gel. Teslim olması gereken sensin.
 
ibni kayyım Çevrimdışı

ibni kayyım

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
YA HEPİNİZ ZIRVALAMIŞSINIZ ÇIKMIŞ BİR Şİİ KAFİR BİŞİ DEMİŞ SİZ DE ONU TARTIŞIYORSUNUZ.....EĞER ÇEKİNMESE BEN MEHDİYİM DİYECEK DE YEMİYOR...
 
E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Konu Mehdi a.s konusu zırvalıyan filanda yok diğer arkadaş bunu kabul etmiyor yani kısacası bunu inkar ediyor ...inkar sebebide bu konuda sahih hadis olmadığını iddia ediyor bu iddiası ise sadece kuru bir sözden ibaret bu konuda sahih hadislerin mevcut olduğunu ispat ettim ama o hala direniyor İsa a.s ın nuzülü konusu buda haktır İsa gelecektir...yeni bir şeriat getirmeyecektir.biz sadece geleceğine iman ediyoruz bu konuda da sahih hadisler mevcuttur.Mehdi ve İsa a.s geleceğini inkar edenin ise akidesi bozuktur ........Ehl-i-Sünnet menhecin'den çıkmış sapık dalalet fırkalarında birisine uymuştur.......
 
E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Beni yönlendirdiğin yazıdaki hadislerin içinde İsa'nın da geleceği yazıyor. Ben de sana diyorum ki Hz Muhammed'den sonra Peygamber gelmeyecekse İsa da ne oluyor arkadaşım.

Ebu Hüreyre radıyallahu anh rivayet ediyor; Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;

"Nefsimi elinde tutana (Allah'a) yemin olsun ki; İsa İbni Meryem'in adil bir imam olarak aranıza nüzul etmesi yakındır. Haçı kıracak, domuzu öldürecek, cizyeyi kaldıracak, hiç kimsenin mal kabul etmeyeceği şekilde malı artıracak. Bir tek secde dünyadan ve içindekilerden hayırlı olacak" sonra Ebu Hüreyre dedi ki; İsterseniz şu ayeti okuyun;

"Kitap ehlinden, ölmeden önce, İsa'ya inanmayacak yoktur. O (gerektiği gibi inanmadıklarından) kıyamet günü onların aleyhine şahid olur" (Nisa, 159)

Müslim(1/135) Buhari(2/774,875,3/1272) İbni Hibban(15/227) Ebu Nuaym Müsnedul Mustahrec(1/217,220) Ebu Avane(1/98,105) Tirmizi(2233) Beyhaki(1/244,9/180) İbni Mace(4078) İbni Ebi Şeybe(7/494) Taberani Müsnedi Şamiyyin(1/84) Taberani Evsat(2/89,8/86) Ahmed(2/411,437,483,493) İbni Mende el İman(1/512-13) ed Dani Sünenül Varide(6/1234) Nuaym Bin Hammad(2/569,570,572) Temhid(14/202) İbni Adiy el Kamil(3/261) el İsabe(4/766) Nevevi Tehzibul Esma(2/358) Darekutni İlel(9/190) İbni Hazm Muhalla(7/296,391)


Meryem oğlu İsa aleyhis selam, mel'un Deccal'in çıkışından sonra nüzul eder. Ehl-i Sünnet vel Cemaat indinde Onun nüzulü haktır. Bu konuda sahih hadisler vardır. Akıl onu iptal edemez, isbatı vaciptir.

Bunu bazı Mutezile, Cehmiyye ve onlara uyanlar inkar etmişlerdir. Şu ayet ile bu hadislerin merdud olduğunu iddia ederler;

"Peygamberlerin sonuncusudur" (Ahzab,40)

Şu hadisi de delil tutarlar; "Benden sonra peygamber yoktur. İmam Ahmed bunu; Sa'd Bin Ebi Vakkas'tan(1/182), Ebu Said'den(3/32) ve Sevban radıyallahu anhum ecmain(5/278) rivayet etti.


Ve derler ki; "Peygamberimiz Sallallahu aleyhi ve sellem'den sonra peygamber gelmeyeceği hususunda Müslümanların icması vardır. Onun şeriatı kıyamet gününe kadar bâkidir, nesh olunmaz..."

Onların bu sözleri fasit bir istidlaldir. Zira şüphesiz İsa aleyhis selam’ın nüzulü ile murad edilen, Onun yeni bir şeriat getirip, şeriatımızı nesh etmesi değildir. Bu hadislerde ve diğerlerinde böyle bir şey yoktur! Doğrusu; şüphesiz İsa aleyhis selam, Şeriatımızla hükmeden adil bir hakem olarak nüzul edecek, şeriatımızdan insanların terk ettiklerini ihya edecektir. Nevevi Şerhu Sahihi Müslim(18/75)


 
F Çevrimdışı

ferdiosman

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Beni yönlendirdiğin yazıdaki hadislerin içinde İsa'nın da geleceği yazıyor. Ben de sana diyorum ki Hz Muhammed'den sonra Peygamber gelmeyecekse İsa da ne oluyor arkadaşım.





Hz. İsa (a.s)'ın nüzulüne naklî zeminde getirilen "ciddiye alınabilir" iddialardan birisi, nüzul-i İsa (a.s) inancının, Efendimiz (s.a.v)'den sonra peygamber gelmeyeceği gerçeğiyle çelişki teşkil etmesi. Kur'an, Efendimiz (s.a.v)'in "Hâtemu'n-nebiyyyîn" (Nebilerin sonuncusu) olduğunu açıkça bildirmiş, Efendimiz (s.a.v) de kendisinden sonra Nebi gelmeyeceğini haber vermiştir. Buna bağlı olarak ileri sürülen bir diğer iddia da, Efendimiz (s.a.v)'den sonra gelmesi halinde Hz. İsa (a.s)'ın "peygamberlik" vasfından söz edilemeyeceği, bir anlamda "tenzil-i rütbe"ye maruz kalmasının söz konusu olacağı şeklinde ifade edilmektedir.

Bu işkale birkaç yönden cevap verebiliriz:
1. Hz. İsa (a.s), bir İsrailoğulları peygamberi olarak Hz. Musa (a.s) şeriatını tamamen nesh etmemiş, sadece kısmî bir ta'dilde bulunmuştur. Bu, söz konusu kısmî ta'dilat dışındaki hususlarda O'nun, Hz. Musa (a.s) şeriatına bağlı kaldığını gösterir. Bu durumun O'nun peygamberliği için "tenzil-i rütbe" anlamına gelmemesi gibi, Efendimiz (s.a.v)'in şeriatına tabi olması da bu anlama gelmez.
2. Esasen İsrailoğlları'na gönderilen peygamberlerin büyük çoğunluğu Tevrat'a ve Hz. Musa (a.s) şeriatına tabi olmuş, yeni bir kitap ve şeriat getirmemişlerdir.
3. Kur'an'da şöyle buyurulur: "Hani Allah, nebilerden şöyle söz almıştı: "Ben size Kitap ve hikmet verdikten sonra nezdinizdekini tasdik eden bir Resul geldiğinde mutlaka ona iman ve yardım edeceksiniz." "Bunu kabul ettiniz mi ve bu husustaki ağır ahdi üzerinize aydınız mı?" buyurdu. "Kabul ettik" dediler. (Allah) buyurdu ki: "Şahit olun! Ben de sizinle beraber şahitlerdenim."
et-Taberî; Hz. Ali, İbn Abbâs (r.anhuma) ve es-Süddî'nin bu ayeti, Efendimiz (s.a.v) kendi zamanlarında gönderildiği takdirde O'na iman ve yardım edecekleri konusunda evvelki peygamberlerden ahit alındığı şeklinde tefsir ettiklerini senedleriyle rivayet etmiştir. Bu ayetin delalet vecihlerinden birisi olarak bu hususun söz konusu edildiğini mufassal rivayet ve dirayet tefsirlerinde görmek mümkündür.
Bu rivayetlerin, "önceki" peygamberlerden Efendimiz (s.a.v)'e iman ve yardım edeceklerine dair ahit alındığını anlattığı, nüzul-i İsa (a.s) meselesinde ise Efendimiz (s.a.v)'den "sonra" bir peygamberin gelmesinin söz konusu olduğu ileri sürülerek bu söylediğime itiraz edilebilir. Ancak burada önemli olan şudur: Madem ki önceki peygamberlerden (hepsine selam olsun) Efendimiz (s.a.v)'e iman ve yardım etme sözü alınmış olması onların "tenzil-i rütbe"ye tabi tutulması anlamına gelmiyorsa, Hz. İsa (a.s)'ın durumu da bundan farklı değildir. Malumdur ki Hz. İsa (a.s) yeni bir Kitap ve şeriatla değil, Kur'an'a ve Efendimiz (s.a.v)'e tabi olarak gelecektir.
Bir diğer itiraz şekli de şöyle olabilir: "3/Âl-i İmrân, 81. ayeti, Efendimiz (s.a.v) söz konusu edilmeksizin, önceki peygamberlerden, kendi zamanlarında gönderilecek olan diğer bir peygambere iman ve yardım edeceğine dair ahit alındığı ya da Ehl-i Kitap'tan Efendimiz (s.a.v)'e iman ve yardım edeceklerine dair söz alındığı şeklinde de tefsir edilmiştir. Dolayısıyla önceki peygamberlerden Efendimiz (s.av)'e iman ve yardım edeceklerine dair ahit alındığını söylemek, Hz. İsa (a.s)'ın durumunun da buna kıyas edileceğini ileri sürmek doğru olmaz."
Ancak hemen belirtelim ki bu itirazda yer alan tefsir şekillerinden ikincisi muteber bulunmamıştır. Zira ayetin zahiri, "Ehl-i Kitap"tan değil, "peygamberlerden" ahit alındığını ifade etmektedir.
İlk tefsir tarzına gelince, burada benim zikrettiğim delalet vechine aykırı bir durum yoktur. Zira önceki peygamberlerden, kendi zamanlarında gönderilecek diğer bir peygambere iman ve yardım ahdi alınmış olmasının, onlar için "tenzil-i rütbe" anlamına gelmeyeceği açıktır. Dolayısıyla nüzul ettiğinde, Efendimiz (s.a.v)'e (O'nun getirdiği Kitab'a ve şeriata) iman ve yardım edecek olması da Hz. İsa (a.s) için "tenzil-i rütbe" anlamına gelmeyecektir.
 
O Çevrimdışı

Oğuz

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Hz. İsa Yeni Bir Din Getirmeyecektir
Ebu Şeyh, Kitab-ül Fiten'de Ebu Hureyre'den tahric etti, Resulullah buyurdu: İsa bin Meryem iner, Deccal'i etkisiz hale getirir ve kırk (40) yıl Allah'ın kitabı ve benim sünnetimle hükmeder, vefat eder. (Kitab ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy il Ahir Zaman, s. 92)
İmam Nevevi: Hz. İsa Ümmeti Muhammed'e Peygamber olarak değil; Şeriat-ı Muhammediyyeyi tatbik etmek için gelecektir, demektedir.
(El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 68)
Hz. İsa (a.s.) inecek ve hatem'ür rüsul Resulullah (sav) efendimizin şeriatına tabi olacaktır. (Mektubat-ı Rabbani, 2/1309)
Kadı İyaz: "İsa (a.s.)'in inmesi, Deccal'i etkisiz hale getirmesi haktır ve gerçektir. Ehl-i Sünnet mezhebi ve yolu bu konuda varid olan hadisler nedeniyle budur. Ne aklı yönden ne de Şer-i Şerif'te bu görüşü iptal edebilecek hiçbir delil yoktur. Bu itibarla bu hüküm sabittir. Mütezile ve Cehemiye mezheplerine mensub bazı kimseler ve onlara katılanlar bu konudaki hadislerin, Allah'ın 33/40- "Muhammed, ... ancak o, Allah'ın Resulü ve peygamberlerin sonuncusudur." mealindeki ayete, Peygamber Efendimiz''in "Benden sonra hiçbir peygamber yoktur" mealindeki hadisine ve Peygamberimiz'den (s.a.v.) sonra hiçbir peygamberin olmadığına ve şeriatının kıyamete dek ebedi olup, hükümlerinin yürürlükten kalkmayacağına dair Müslümanların icma'ına ters düştüğü gerekçesiyle reddedilmiş olduğunu ileri sürmekteler ise de; Bu iddia ve gerekçe batıldır. Çünkü İsa (a.s.)'ın inmesinden maksat onun şeriatımızı yürürlükten kaldırıcı bir şeriatla ve Peygamber olarak inmesi değildir. Ne bu hadislerde ne de başka hadislerde böyle birşey yoktur. Bilakis İsa (a.s.)'ın şeriatımızla hükmedecek adil bir hakim ve halkın terk ettiği şeriatımızın hükümlerini ihya edici olarak ineceği sahih hadislerle sabittir." demiştir. (Sünen-i İbn-i Mace, 10/338)
Hz. İsa (a.s.) ahir zamanda yeryüzüne indirildiği vakit, peygamberlikle vazifeli olarak yeni bir şeriat getirmeyecektir. Sahih hadislerin ve İslam alimlerinin ifadelerinde belirtildiği şekilde, Peygamberimiz'in yoluna uyacaktır, Kuran ayetlerine göre hükmedecektir.
 
O Çevrimdışı

Oğuz

Üyeliği İptal Edildi
Banned
HADİSLERDE HZ. İSA
Hz. İsa'nın İnmesine Dair Hadisler Tevatür Derecesindedir
Tevatür: Kuvvetli haber, içinde yalan ihtimali olmayan ve bir cemaate dayanan kuvvetli haber. (Büyük Lugat-Tür-Dav, 3003)
Şevkani de İsa'nın ineceğine dair hadislerin sayısının 29'a ulaştığını söyleyerek, bunları bir bir nakletmiş ve sonunda: "Bizim naklettiğimiz hadisler görüldüğü gibi tevatür haddine ulaştı. Bu beyanımızla şu sonuca varılıyor ki, beklenen Mehdi hakkındaki hadisler, Deccal hakkında hadisler ve İsa'nın inmesine dair hadisler mütevatirdir" demiştir. (Sünen-i İbn-i Mace 10/338)
Kıyametin büyük alametlerinden biri olmak üzere ahir zamanda Hz.İsa'nın gökten yere ineceğini bildiren hadisler tevatür derecesindedir. (Sahih-i Müslim, 2/58)
Allah Resulu (sav)'den mütevatir olarak rivayet edilen hadislere göre Allah'ın Resulu Hz.İsa'nın kıyamet gününden önce adaletli bir imam ve hakem olarak ineceğini haber vermiştir. (İbn-i Kesir, Hadislerle Kur'an Tefsiri, 13/7163)
Hz. İsa'nın Geleceğini Bildiren Sahih Hadisler
Benliğime hakim olan zata yemin ederim ki, Meryem'in oğlunun adaletli bir hakem olarak size inmesi pek yakındır. O, Haç'ı kıracak (haça tapınmayı kaldıracak), domuzu öldürecek (domuz eti yemenin haram olduğunu bildirecek), cizyeyi kaldıracak; mal çoğalacak ki, kimse onu kabul etmeyecektir. (Sünen-i Tirmizi, 4/93)
Hayatım elinde olan Allah'a yemin ederim ki, Meryem oğlu (İsa Aleyhisselam)'ın adil bir hakim olarak sizin içinize inmesi muhakkak yakındır. O, salibi (haçı) kıracak (haça tapınmayı kaldıracak), domuzu öldürecek (domuz eti yemenin haram olduğunu bildirecek), cizyeyi kaldıracaktır, mal o kadar çoğalıp taşacak ki, hiç kimse mal kabul etmez olacaktır. (Sahih-i Müslim, 6/532)
İsa bin Meryem adil bir hakim ve adaletli bir imam (devlet başkanı) olarak (gökten yere) inmedikçe kıyamet kopmayacaktır. O, (indiğinde) haçı kıracak (haça tapınmayı kaldıracak), domuzu öldürecek (domuz eti yemenin haram olduğunu bildirecek), cizyeyi kaldıracaktır. Mal da o kadar çoğalacaktır ki hiçbir kimse mal kabul etmeyecektir. (Sünen-i İbni Mace, 10/340)
İsa bin Meryem (a.s.) benim ümmetim içinde;
1- Adaletli bir hakim ve (yönetimde) adil bir imam olacak,
2- Haçı kırıp ezecek (haça tapınmayı kaldıracak) ve domuzu (domuz eti yemenin haram olduğunu bildirecek)öldürecektir.
3- (Zimmilerden) Cizyeyi kaldıracak,
4- Zekatı terk edecektir. Artık ne koyun, keçi, sığır sürüsü, ne de deve sürüsü üzerine zekat memuru çalıştırılmayacaktır.
5- Kap su ile dolduğu gibi yeryüzü barışla dolacaktır.
6- Din birliği de olacak, artık Allah'tan başkasına tapılmayacaktır.
(Sünen-i İbni Mace, 10/334)
Yukarıdaki hadisler incelendiğinde Hz. İsa ile ilgili olarak karşımıza çıkan sonuç şudur:
- Hz. İsa adaletli bir yönetici olacaktır.
- Hadiste Hz. İsa'nın haçı kırıp (haça tapınmayı kaldırıp), domuzu öldüreceği (domuz eti yemenin haram olduğunu bildireceği) belirtilmiştir. Şerhü's Sünne'de ve başka hadis kitaplarında; Hz. İsa'nın tahrif olmuş, aslından uzaklaşmış olan Hıristiyanlığı iptal ederek İslamiyetle hükmedeceği belirtilmiştir. Hz. İsa tekrar geldiği zaman teslis inancı, haça tapınma, ruhbaniyet gibi Hıristiyanlığın da aslında bulunmayan hurafeleri kaldıracak, bu dini indirildiği ilk haline döndürecektir.
- Hz. İsa (a.s.)'ın cizyeyi, yani Ehl-i Kitab'tan alınan vergiyi kaldırmasına dair cümle de şöyle yorumlanmıştır : Yani Hz. İsa (a.s.), Ehl-i Kitap olan insanları İslam dinine davet edecek ve böylece cizye vermelerini kabul etmeyecektir. Diğer bir yorum şekli de şöyledir: Cizye hiçbir gayr-ı müslimden alınmayacaktır. Bu nedenle cizye almaya da gerek kalmayacaktır. Çünkü cizye Müslümanların ihtiyaçlarında kullanılmak üzere alınır. İhtiyaç kalmayınca cizye almaya da gerek kalmaz.
- Hz. İsa'nın zekatı terk etmesi de malın bolluğu ve zekata ihtiyacı olan fakirin kalmaması sebebiyledir. Bu hüküm de cizye ile ilgili hüküm gibidir.
- Hz. İsa (a.s.) zamanında, bütün dünyayı hakimiyeti altına almış olan Mesih-i Deccal’in fikir sistemi yok edilecek ve dünyadaki hakimiyeti tam anlamıyla son bulacaktır. Masonluk v.s. gibi nifak odakları tamamen yok edilecek, bütün dünya huzur içinde yaşayacaktır.
- Bir hadis-i şerifte Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: Muhakkak o yeryüzüne inecektir... İnsanları İslama davet edecektir. Onun zamanında Allah Teala İslam dışında bütün dinleri kaldıracaktır. (Tezkiret-il Kurtubi,499)
Yukarıdaki hadislerde Hz. İsa (a.s.)ın yeryüzüne indiriliş alameti olarak bildirilen durumların hiçbirisi gerçekleşmemiştir. Hıristiyanlık bozulmus, tahrif edilmiş şeklini muhafaza etmekte, teslise (üçleme) inanılmakta, haram olmasına rağmen domuz eti yenmektedir. Dünya karışıklıklar içindedir; huzur, güven, barış ortamı yoktur, savaşlar, iç savaşlar devam etmektedir. Bolluğun aksine yokluk hakimdir. Bu durumda Hz. İsa (a.s.)’ın henüz zuhur etmediği anlaşılmaktadır. Fakat bu üstün Peygamber’in geliş zamanı çok yakındır. Peygamberimiz (sav)’den rivayet edilen hadisler ve din alimlerinin verdikleri bilgiler, Hz. İsa (a.s.)’ın, Hz. Mehdi (a.s.) ile Hicri 14. yüzyılda dünyaya tekrar geleceğini müjdelemektedir. İçinde bulunduğumuz yüzyıl, Hicri 14. yüzyıldır.
Mehdi, Hz. İsa ile Buluşacaktır
"..İmamınız (devlet reisiniz) kendinizden olduğu halde Meryem oğlu (İsa aleyhisselam) içinize indiği (imamınıza iktida ettiği) zaman acaba nasıl olursunuz?"buyurdu. (Sahih-i Müslim, 2/56 Sahih-i Buhari, 9/182)
İbn-i Hacer Askalani de Fethü'l-Bari'de Mehdi'nin bu ümmetten olacağı ise (a.s.) onun arkasında namaz kılacağına dair hadisler tevatür etmiştir, der. (Sünen-i İbn Mace, 10/338)
Bu hadislerde görüldüğü gibi Mehdi, Hz. İsa ile buluşacak, birlikte namaz kılacaklardır. Bir rivayette de Mehdi'nin Hz. İsa'yı tanıyıp halka takdim edeceği nakledilmiştir. Mehdi ve Hz. İsa belirli bir dönem yeryüzünde birlikte hüküm süreceklerdir. Deccali fikir sistemini de birlikte yardımlaşarak ortadan kaldıracaklardır. Mehdi'nin vefatından sonra ise bütün idare Hz. İsa'ya geçecektir. (En doğrusunu Allah bilir)
Hadislerde geçen Mehdi'nin Hz. İsa'ya namaz kıldırmasıyla ilgili bir başka yorum ise şöyledir:
Araplar o gün azdır ve büyük çoğunluğu Beytü'l Makdis'te bulunacaktır. İmamları da salih bir adamdır. Sonra imamları öne geçip onlara sabah namazını kıldıracağı sırada sabahleyin onların üzerine İsa bin Meryem (a.s.) inecektir. Bunun üzerine İsa (a.s.)'ın öne geçip cemaate namaz kıldırmasını için imam geri geri yürümeye başlayacak. Fakat İsa (a.s.) elini onun omuzları arasına koyarak. "Öne geç de namaz kıldır. Çünkü kamet senin için getirildi." diyecektir. Bunun üzerine imamları onlara namaz kıldıracaktır.
Hz. Mehdi, müminlerle beraber Beytül Mukaddes'te sabah namazı kılarken o sırada nüzul eden İsa (a.s.)'ı takdim edecek ve Hz. İsa, ellerini onun omuzlarına koyarak, "Namazın kaameti senin için getirilmiş, bu yüzden sen kıldır" diyecek ve nihayet Hz.Mehdi, İsa (a.s.) ve müminlere imam olarak namazı kıldıracaktır.
(Kitab ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy il Ahir Zaman, s. 79; Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahir zaman Alametleri, s. 438)
Hz. Mehdi bu ümmetin vasatı, Hz. İsa'da ahir olacaktır. Vasattan kastedilen, Mehdi'nin Hz. İsa'dan çok az bir süre önce geleceğini ifade etmek içindir. Hz. İsa da, ondan hemen sonra geldiği için ahir olarak vasıflandırılmıştır.
(Kitab-ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy -il Ahir Zaman , s. 78)
Nasıl namazda Müslümanlar başlarındaki imama uyarlar, aynı o şekilde Hz. İsa ve beraberindeki Hıristiyan grubu da İslam aleminin başında imam olarak bulunan Mehdi'ye uyarlar, ona bağlanırlar, imamlığını böylece kabul etmiş olurlar. (En doğrusunu Allah bilir)
Kuran'da bazı peygamberlerin yanlarında yardımcı olarak bir müminin daha olabildiği haber verilmiştir. Mehdi ve Hz. İsa beraberliğine işari olarak bakan bu durumlardan biri şöyledir:
(Allah) Dedi ki: "Pazunu kardeşinle pekiştirip güçlendireceğiz; sizin ikinize de öyle bir 'güç ve yetki' vereceğiz ki, ayetlerimiz sayesinde size erişemeyecekler. Siz ve size uyanlar galip olanlarsınız." (Kasas Suresi, 35)
Andolsun, biz Musa'ya kitabı verdik ve onunla birlikte kardeşi Harun'u yardımcı kıldık. (Furkan Suresi, 35)
"İkiniz Firavun'a gidin, çünkü o, azmış bulunuyor." (Taha Suresi, 43)
Hz. İsa Zamanında Yeryüzü Barışla Dolacak
Hz. Mehdi (a.s.) ve Hz. İsa (a.s.) Mesih-i Deccal'in tüm fikir sistemini ortadan kaldırıp, sistemini dağıttıktan sonra dünyaya hakim olacaklardır. O zaman tek bir dinin yani İslamiyetin yeryüzüne yayılması ile ırkçılık, milli egoizm yok olacak; sevgi, kardeşlik, güzel ahlak ana düşünce haline gelecek; ayrıca masonluk, siyonizm, materyalist felsefe, komünizm, faşizm, kapitalizm gibi diğer sapkın ideolojiler de tarih sahnesinden silinecek; egoistlik, bencillik, kin, düşmanlık gibi her türlü sapkınlık anlamını kaybederek yok olacaktır. Savaşların, çatışmaların sebepleri yok olacağı için, savaş sanayine harcanan tirilyonlarca para, bu sefer meşru ihtiyaçlara, gıda, imar, teknoloji, bilim, kültür, sağlık harcamaları gibi son derece gerekli ve önemli ihtiyaçlara ve bunun yanında da insanların mutluluğu için gerekli diğer yatırımlara harcanacaktır. Elbette doğrusunu Allah bilir.
Kap su ile dolduğu gibi yeryüzü barışla dolacaktır.
-Hiçbir kimse arasında bir düşmanlık kalmayacaktır.
-Ve bütün düşmanlıklar, boğuşmalar , hasetleşmeler muhakkak kaybolup gidecektir. (Sahih-i Müslim, 1/136)
Savaş (erbabı) da ağırlıklarını (silah ve malzemelerini) bırakacak.
(Sünen-i İbn-i Mace, 10/334)
Harp (erbabı) ağırlıklarını (yani silah ve saireyi) bırakır.
(Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 496)
Hz. İsa Zamanında Büyük Bolluk Olacak
...Mal da o kadar çoğalacaktır ki, hiçbir kimse mal kabul etmeyecektir. (Sünen-i İbn-i Mace, 10/340)
Meryem oğlu (İsa) iner ve Deccal'i etkisiz hale getirir. Ondan sonra kırk yıl bol nimet içinde yaşarsınız.
(Kitab ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy il Ahir Zaman, s. 90)
Her tarafta yemek kazanları kaynayacak, misli görülmemiş bir bolluk yaşanacak, mala rağbet olmayacak.
(El-Kavlul Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, 66)
İsa (Aleyhisselam)'ın zekatı terk etmesi de malın bolluğu ve zekata muhtaç fakirin kalmaması sebebiyledir. (Sünen-i İbn-i Mace, 10/339)
Hz. İsa zamanında, bilimin gelişmesiyle hayvansal ve bitkisel gıdaların üretimi artırılacak, bilim ve teknoloji son safhaya ulaşacak, dünya kurulduğundan bu yana teknolojik olarak en gelişmiş çağ yaşanacaktır. İnsanlar teknolojinin imkanlarıyla çok rahat ve bolluk içinde yaşacaklardır. Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.)’ın öncülüğünü yaptığı bu kutlu dönem, insanların rahatlık, huzur, güven ve mutluluk içinde yaşadıkları bir refah dönemidir. Bu döneme bu yüzden "Altın Çağ" adı verilmiştir.
 
O Çevrimdışı

Oğuz

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Hz. isa'nın Hilyesi
Peygamber efendimiz (sav) buyurmuştur ki:
Onu [Hz. İsa (a.s.)’ı] gördüğünüz zaman şu alametlerle tanıyınız:
1.Uzuna yakın orta boylu
2.Rengi kırmızı ile beyaza yakın
3.Üzerinde herd boyası ile boyanmış iki elbise vardır.
4.O derece temiz ki kendisine ıslak dokunmadığı halde başı su damlatır gibidir.
(Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s.499)
Geceleyin yürütüldüğüm zaman Musa Aleyhisselam'a kavuştum. (Peygamber onu tavsif ederek:) Bir de gördüm ki, O Şenüe kabilesi erkeklerinden biri gibi kara yağız, uzun boylu, balık etli, düz saçlı bir zattır. İsa'ya da kavuştum (Peygamber onu da tavsif ederek: İsa, orta yapılı, sanki hamamdan çıkmış gibi al çehreliydi.
(Sahih-i Müslim, 2/1053)
Ben bu gece kendimi rüyamda Kabe'de buldum. Ansızın esmer bir kişi gördüm. Sanki o esmer insanlardan en güzeli, başının saçı iki omuzu arasında sarkıyordu. (Yeni) taranmış ve arınmıştı da baş'ının saç)ı su damlatıyordu. İki elini iki kişinin iki omuzuna koyarak Beyt'i tavaf ediyordu. (Orada bulunanlara) Bu kimdir? diye sordum. Onlar : Bu Meryem'in oğlu Mesih (İsa)'dır dediler. (Sahih-i Buhari, 9/177)
Hz. İsa (a.s.), Peygamberimiz (sav)'in Kabri Yanına Defnedilecektir
"İsa aleyhisselam yeryüzüne inecek, evlenecek çoluk çocuk sahibi olup, kırk beş sene yaşıyacak, sonra ölecek, benimle ayrı kabire gömülecek, sonra ben ve İsa aynı kabirden Ebu Bekir ile Ömer arasından kalkacağız!" (Kıyamet Alametleri, 246/247)
Hz. İsa (a.s.), yeryüzünde iken evlenecek ve bir çocuğu olacaktır. Ölünce, Müslümanlar onun namazını kıldıktan sonra Ravza-i Mutahhare'ye defnedeceklerdir.
El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, 65
Muhakkak ki, Meryem oğlu İsa yeryüzüne indiği zaman evlenecek, çocuğu olacak, yeryüzünde 45 yıl kalacaktır. (Miskatü-l Meşabih, 3/47)
Hz. İsa (a.s.) yeryüzüne indikten ve 40 yıl kalıp yaşadıktan sonra ölür. Müslümanlar, O'nun cenaze namazını kılarak O'nu toprağa verirler. (Bu hadis, Ebu Davud et Tayalisi'nin Müsned'inden rivayet edilmiştir.)
Hz. İsa (a.s.) yeryüzünde kırk sene yaşadıktan sonra vefat edecektir. Müslümanlar O'nun cenaze namazını kılarak defnedecekler.
(Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 498-499)
Kuran ayetlerinden ve hadislerdeki ifadelerden anladığımız kadarıyla, Hz. İsa (a.s.) yeryüzünde yaklaşık 40-45 sene kaldıktan sonra vazifesini tam yapmış olarak vefat edecektir. Müslümanlar onu, Peygamber Efendimiz (sav)'in kabri yanına defnedeceklerdir.
 
O Çevrimdışı

Oğuz

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Ve: "Biz, Allah'ın Resulü Meryem oğlu Mesih İsa'yı gerçekten öldürdük" (katelna) demeleri nedeniyle de (onlara böyle bir ceza verdik.) Oysa onu öldürmediler (ma katelehu) ve onu asmadılar (ma salebe). Ama onlara (onun) benzeri gösterildi (şubbihe). Gerçekten onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, kesin bir şüphe içindedirler. Onların bir zanna uymaktan başka buna ilişkin hiçbir bilgileri yoktur. Onu kesin olarak öldürmediler (ma katelehu). Bilakis (bel); Allah onu Kendine yükseltti (refea). Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. (Nisa Suresi, 157-158)
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Ana Sayfa Alt