*Yemin olsun ki Allah Rasulün de sizin için güzel bir numune örnek vardır.(Ahzab 21)
* Hiç şüphe yok ki sen en yüce bir ahlak üzerinde bulunuyorsun (Kalem 4)
*Rasulullah (sav)insanların en güzel yüze en tatlı görünüşe sahip olanı idi. Rasulullah (sav) ne çok uzun ne de çok kısa idi, yüzü ne bembeyazdı, ne de esmer, saçları kıvırcıkta değildi,düz de değildi. Vefatında başında ve sakalındaki beyazların sayısı yirmiyi bulmuyordu.(Buhari el-Menakıb)
*Rasulullah (sav) bazen kulaklarına bazen omuzlarına kadar dökülen saçlarını, sakalını hiçbir zaman dağınık halde bırakmamış, bunu bir başkası için de hoş görmemiştir (Buhari el-Menakıb,Müslim El Hayz,Ebu Davud 4163)
*Rasulullah (sav) kendi vücudu hatta teri çok güzel koktuğu halde ayrıca koku sürünmeyi ihmal etmemiştir.( Buhari el-Menakıb,Müslim el-Fezail)
* Rasulullah (sav) dinleyiciyi usandırmaz nefret ettirmezdi.Kur'an bu konuyu şöyle anlatır <Allah'tan gelen rahmet ve merhamet duygusuyla onlara tatlı söz söyledin, yumuşak davrandın, şayet kaba ve sert tabiatlı, katı kalpli bir insan olsaydın, onlar etrafında dağılıp giderlerdi >(Ali İmran 159)
*Dinleyiciye göre bir ses ayarına çok dikkat etmiştir. Geceleyin ashabı saffanın yanına geldiği zaman, uyuyanı uyandırmayacak, uyanık olan duyacak bir sesle selam verdiğini biliyoruz. (Müslim el eşribe 32/174/1625) * Rasulullah (sav) Arafat'ta yapmış olduğu konuşma ayrıca Rabi'a bin.Ümeyye bin Halef(ra)tarafından cümle cümle tekrarlanmış.Minada kuşluk vakti boz bir deve üzerinde yaptığı konuşmada ise tekrarlama vazifesi Hz.Ali bin.Ebu Talib'e verilmiştir.(Ebu Davud 1956)
*Medine valisi Bişr bin.Mervan'ın hutbede iki elini birden kaldırarak dua etmesini gören Umare bin.Ruveybe ona ağır sözler söylemiş ve < * Rasulullah (sav) şehadet parmağını kaldırmaktan öteye bir hareket yapmazdı demiştir>(Nesei,Müslim 884,Tirmizi ebvabü's salat)
*Nitekim veda hutbesinde yüzbin kişilik bir topluluğa hitab ederken bile şehadet parmağını yukarı kaldırdıktan sonra insanlara çevirerek
<Şahit ol Allah'ım >dediğini biliyoruz.(Ebu Davud)
*Allah Rasulü (sav) öfkesi, üzüntüsü, usanç belirtileri yüzünde hemen belirirdi Hz.Aişe birgün yanında süt kardeşi varken yanına gelen Rasulullah'ın(sav) yüz hatlarından
hoşlanmadığını anlamış <Bu benim süt kardeşimdir>deme mecburiyeti hissetmiştir. Rasulullah (sav) kardeşlerinizin kim olduğuna dikkat edin süt ancak açlık sebebi ile emzirilme neticesi sabit olur>demiştir. (Buhari )
*Konuşurken bakışlarıyla cemaati sürekli kontrol altında bulundurmuş tekbir ferde veya bir noktaya bakmamıştır. Mesela Cuma hutbesinde oturan bir kişiye <filan namazı kıldın mı?>diye sormuş kılmadığını anlayınca <kalk namazı kıl>demiştir.(Buhari el Cuma )
*Mescidde sohbet ederken -bil hassa sabah namazlarından sonra- oturduğu yerde kalır, görülen rüyalar dahil olmak üzere çeşitli konular görüşürdü. (Müslim 1781)
*Bir hutbe esnasında mescide giren ve Rasulullah (sav)in sözünü keserek <Ya Rasulallah bir garip geldi dinini bilmiyor ve öğrenmek istiyor>diyen kişinin isteğini yerine getirmek için mimberden inerek ona gerekli bilgileri verdiğini, daha sonra mimbere çıkarak konuşmasını tamamladığını biliyoruz.(Müslim el Cuma 596/597)
*Kuranı Kerim insanlara en tatlı söz olarak takdim edilir, Zümer 23 İnsanlara güzel söz söylemeye davet edilir İsra 53/Bakara 83
<Sözü dikkatle dinleyen ve en güzellerine uyan kularıma müjde ver>buyurulur. Zümer 18
*Nebi (sav) <Onların içlerine işleyerek,ruhlarına nufuz edecek söz söyle Nisa 63
Ve Firavunu hakka davet edmek üzere vazifelendirilen Musa ve Harun (As)ma <O na yumuşak söz söyleyin olur ki düşünür, yahut korkar.Taha 44
*Allah Rasulu (sav) 23 sene süren tebliğ hayatı gündüz ve gece, yaz, kış, evde, mescidde, çarşıda, savaşta, hastalıkta, sıhhatli gününde, bolluk ve darlık içinde hiç aksatmadan devam etmiştir. Bu tebliğ vazifesi için belli bir mesai saati ayrılmamış, haftalık tatil günleri, yıllık izinler ve dinlenme zamanları tayin edilmemiş
tam gün değil bütün ömür bu gayeye tahsil edilmiş, emeklilik devresi beklenmemiş ve düşünülmemiştir. Vazifenin yapılması sebebi ile kimseden ücret alınmamış
teşekkür beklenmemiş ve başa kakıcılık yapılmamıştır. En güç şartlarda bile, bütün desteklerin kesildiği bir sırada <<Vallahi amcacığım Güneşi sağ tarafıma, Ayı sol tarafıma koysalar ölürüm bu vazifeyi bırakmam>>demesini bilmiştir.
Rasulullah (sav) göre hatib sadece hakkı söyleyecek, iki yüzlü olamayacak, duyduğu herşeyi değil, doğrulunu kesin olarak bildiğini söyleyecek(Ebu Davud )
* Hiç şüphe yok ki sen en yüce bir ahlak üzerinde bulunuyorsun (Kalem 4)
*Rasulullah (sav)insanların en güzel yüze en tatlı görünüşe sahip olanı idi. Rasulullah (sav) ne çok uzun ne de çok kısa idi, yüzü ne bembeyazdı, ne de esmer, saçları kıvırcıkta değildi,düz de değildi. Vefatında başında ve sakalındaki beyazların sayısı yirmiyi bulmuyordu.(Buhari el-Menakıb)
*Rasulullah (sav) bazen kulaklarına bazen omuzlarına kadar dökülen saçlarını, sakalını hiçbir zaman dağınık halde bırakmamış, bunu bir başkası için de hoş görmemiştir (Buhari el-Menakıb,Müslim El Hayz,Ebu Davud 4163)
*Rasulullah (sav) kendi vücudu hatta teri çok güzel koktuğu halde ayrıca koku sürünmeyi ihmal etmemiştir.( Buhari el-Menakıb,Müslim el-Fezail)
* Rasulullah (sav) dinleyiciyi usandırmaz nefret ettirmezdi.Kur'an bu konuyu şöyle anlatır <Allah'tan gelen rahmet ve merhamet duygusuyla onlara tatlı söz söyledin, yumuşak davrandın, şayet kaba ve sert tabiatlı, katı kalpli bir insan olsaydın, onlar etrafında dağılıp giderlerdi >(Ali İmran 159)
*Dinleyiciye göre bir ses ayarına çok dikkat etmiştir. Geceleyin ashabı saffanın yanına geldiği zaman, uyuyanı uyandırmayacak, uyanık olan duyacak bir sesle selam verdiğini biliyoruz. (Müslim el eşribe 32/174/1625) * Rasulullah (sav) Arafat'ta yapmış olduğu konuşma ayrıca Rabi'a bin.Ümeyye bin Halef(ra)tarafından cümle cümle tekrarlanmış.Minada kuşluk vakti boz bir deve üzerinde yaptığı konuşmada ise tekrarlama vazifesi Hz.Ali bin.Ebu Talib'e verilmiştir.(Ebu Davud 1956)
*Medine valisi Bişr bin.Mervan'ın hutbede iki elini birden kaldırarak dua etmesini gören Umare bin.Ruveybe ona ağır sözler söylemiş ve < * Rasulullah (sav) şehadet parmağını kaldırmaktan öteye bir hareket yapmazdı demiştir>(Nesei,Müslim 884,Tirmizi ebvabü's salat)
*Nitekim veda hutbesinde yüzbin kişilik bir topluluğa hitab ederken bile şehadet parmağını yukarı kaldırdıktan sonra insanlara çevirerek
<Şahit ol Allah'ım >dediğini biliyoruz.(Ebu Davud)
*Allah Rasulü (sav) öfkesi, üzüntüsü, usanç belirtileri yüzünde hemen belirirdi Hz.Aişe birgün yanında süt kardeşi varken yanına gelen Rasulullah'ın(sav) yüz hatlarından
hoşlanmadığını anlamış <Bu benim süt kardeşimdir>deme mecburiyeti hissetmiştir. Rasulullah (sav) kardeşlerinizin kim olduğuna dikkat edin süt ancak açlık sebebi ile emzirilme neticesi sabit olur>demiştir. (Buhari )
*Konuşurken bakışlarıyla cemaati sürekli kontrol altında bulundurmuş tekbir ferde veya bir noktaya bakmamıştır. Mesela Cuma hutbesinde oturan bir kişiye <filan namazı kıldın mı?>diye sormuş kılmadığını anlayınca <kalk namazı kıl>demiştir.(Buhari el Cuma )
*Mescidde sohbet ederken -bil hassa sabah namazlarından sonra- oturduğu yerde kalır, görülen rüyalar dahil olmak üzere çeşitli konular görüşürdü. (Müslim 1781)
*Bir hutbe esnasında mescide giren ve Rasulullah (sav)in sözünü keserek <Ya Rasulallah bir garip geldi dinini bilmiyor ve öğrenmek istiyor>diyen kişinin isteğini yerine getirmek için mimberden inerek ona gerekli bilgileri verdiğini, daha sonra mimbere çıkarak konuşmasını tamamladığını biliyoruz.(Müslim el Cuma 596/597)
*Kuranı Kerim insanlara en tatlı söz olarak takdim edilir, Zümer 23 İnsanlara güzel söz söylemeye davet edilir İsra 53/Bakara 83
<Sözü dikkatle dinleyen ve en güzellerine uyan kularıma müjde ver>buyurulur. Zümer 18
*Nebi (sav) <Onların içlerine işleyerek,ruhlarına nufuz edecek söz söyle Nisa 63
Ve Firavunu hakka davet edmek üzere vazifelendirilen Musa ve Harun (As)ma <O na yumuşak söz söyleyin olur ki düşünür, yahut korkar.Taha 44
*Allah Rasulu (sav) 23 sene süren tebliğ hayatı gündüz ve gece, yaz, kış, evde, mescidde, çarşıda, savaşta, hastalıkta, sıhhatli gününde, bolluk ve darlık içinde hiç aksatmadan devam etmiştir. Bu tebliğ vazifesi için belli bir mesai saati ayrılmamış, haftalık tatil günleri, yıllık izinler ve dinlenme zamanları tayin edilmemiş
tam gün değil bütün ömür bu gayeye tahsil edilmiş, emeklilik devresi beklenmemiş ve düşünülmemiştir. Vazifenin yapılması sebebi ile kimseden ücret alınmamış
teşekkür beklenmemiş ve başa kakıcılık yapılmamıştır. En güç şartlarda bile, bütün desteklerin kesildiği bir sırada <<Vallahi amcacığım Güneşi sağ tarafıma, Ayı sol tarafıma koysalar ölürüm bu vazifeyi bırakmam>>demesini bilmiştir.
Rasulullah (sav) göre hatib sadece hakkı söyleyecek, iki yüzlü olamayacak, duyduğu herşeyi değil, doğrulunu kesin olarak bildiğini söyleyecek(Ebu Davud )