Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

imam Kadiri'nin itikad risalesi

E Çevrimdışı

ebu-musa

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Hamd Alemlerin Rabbi Olan Allah'a Mahsustur



El-itikadul Kadiriyye – Kadiriyye metni – Metni Akideti imam Kadiri – imam Kadiri'nin itikad risalesi



BÜYÜK EHLİ SÜNNET İMAMI OLAN İMAM KADİRİ'NİN İTİKAD KİTABI



Hamd alemlerin Rabbi olan Alah'a mahsustur. Salat selam Muhammed'in s.a.v. ve ailesinin ve ashabının uzerine olsun. Bundan sonra:



İmam "Ebu Abbas" "el-Kadir Billah" Ahmed bin İshak bin Muktedir. Imam Kadiri diye bilinmektedir


Hicri olarak 336 yılında dogmuş ve 423 yılında vefat etmistir.


Kendisi Abbasi'lerin Halifelerinden birisidir.


Imam Bağdadi ondan bahsederken şöyle der: O Dindar ve gece namazını devamlı kılan ve tanıdıklarınıçokça ziyaret eden ve çokça Sadaka veren birisi idi. Kendisinin bu vasıflara mensup oldugu bilinirdi. Böyle olduğunu herkes bilirdi. Kendisi; Guzel görüşlü ve İtikadı Sahih birisi idi(Tarihul Bagdad 4.clt. 37.s.).


Imam Zehebi "el-Uluv" adlı eserinde imam Kadiri'nin zikredecegimiz risalesinden bazı alıntılar zikretmiştir. imam Zehebi şöyle demiştir: Onun itikadda güzelbir eseri vardır. Bağdad'da bir sürü Alimin ve imamın bulunduğu bir mecliste okundu. Bu görüşün Ehli Sunnet ve Cemaat görüşü olduğu söylendi. içinde de güzel şeyler vardır.


İşte bu imam, hem Alim hemde Halife olan ender kişilerden birisidir. Allah ona rahmet eylesin.


Imam Kadiri'nin yaşadığı zamanda bir sürü sapık mezhepler ortaya cikmıştı. İmam Kadiri de bunları önlemek adına kendisi kısa ve öz olan bir itikad metni yazdı. Bu eseri de günümüze kadar ulaşti. Elhamdulillah.


Imam ibni Cevzi "el-Muntezam fi Tarihil umem" adli eserinde, imam Kadiri'nin itikaddaki metninin tamamını zikretmiştir(9.clt. 303.s.).


Imam ibni Cevzi ayni eserinde ve imam Kadi Ebu Yala "Tabakat"ında bu kitap hakkında önemli bilgiler vermişlerdir. Şimdi bizler o bilgileri kısaca özetliyelim:


Bu kitabin okunacaği zaman bir sürü Ehli Sünnet alimleri ve büyük imamlar, imam Kadiri'nin meclisinde toparlanmışlardı.


Gelenlerin arasında imam "Ebu Hasan Ali bin Ömer el-Kazvini" vardı. Imam Kazvini, imam Kadiri'nin bu metninin altına şöyle yazdi: "Bu Müslümanlarin inancıdır. Kim bunun dışında başka bir şey söylerse Fasık ve Kafir olur".


Bundan sonra da alimler imam Kazvini'nin yazdığını yazdılar ve imam Kadiri'nin bu itikadının Ehli Sünnet itikadı ve doğru itikad oldugunu onayladılar.


Gelenlerin arasinda Hadis alimlerinden olan imam "Ebu Muslim el-Leysi el-Buhari" vardiı. Meclise geldiğinde herkese imam ibni Huzeyme'nin Tevhid adli eserinu çıkardi ve okudu.


Imam ibni Forak'ta meclise gelen alimlerdendi. Kendisi imam Kadiri'nin itikaddaki risalesi hakkında şöyle dedi: "Bunun içerdigi şey dışında başka bir şey ile itikad etmeyiz".


Derim ki: Buda imam ibni Forak'ın Eş-ari akidesini terk edip tövbe ettiğini göstermektedir. Çünkü bu olay, ibni Forak'in Sıfatlar hakkinda batıl eserlerini yazdiktan sonra ve imam Ebu Yala'nin ona reddiye vermesinden sonra gerçekleşmiştir. Buda ibni Forak'ın tovbe ettiğini göstermektedir.


Yine ibni Forak'a "ibtalut Tevilat" adli eserini yazarak reddiye veren imam Ebu Yala'da bu meclise gelmişti. O günde imam Ebu Yala'ya yazdığı eserlerinden dolayı teşekkür edilmiştir.


Şimdide konuyu uzatmadan imam Kadiri'nin metnini aktaralım.


İmam Kadiri'nin bu itikad risalesini en güzel iki kişi tahkik yapmıştır:


1- Şeyh Ebu Yala el-Beydavi'nin tahkiki.


2- Şeyh Abdulaziz bin Abdullatif Al Abdullatif'in tahkiki.


Bu iki tahkikte internette mevcuttur. İsteyen bakabilir.


Ben, genel olarak Şeyh Ebu Yala'nin tahkikine itimad ederek tercume ettim.


Bu metin madde madde siralanarak zikredilmiştir. Ben de ayni sekilde madde madde zikredeceğim inşallah.




Kadiri itikadının Metni:





1- İnsanın bilmesi gerekir ki: Allah "azze ve celle" Tek'tir. Onun bir ortağı yoktur.


2- O Doğmamıştır ve Doğurmamıştır.


3- Onun bir benzeri yoktur.


4- (Allah) Arkadaş ve ortak edinmemiştir.


5- Mülk'ünde ona ortak koşan yoktur.


6- O hala var olan ilk'tir.


7- Hala olan(sonu olmayan) Ahir'dir.


8- Her şeye kadir'dir(gücü yetendir).


9- Hiç bir seyden aciz degildir.


10- Eger bir şey isterse ona "Ol" der, hemen oluverir.


11- Zengindir. Hiç bir seye ihtiyacı yoktur.


12- Ondan başka bir ilah yoktur. O Hay'dır. Kayyum'dur.


13- Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama.


14- O yedirir, ama kendisi yemez.


15- Tek başına olması ile zorluk çekmez. Kimse ile de sohbet etmez(Bunlara insanlar gibi ihtiyacıda yoktur).


16- O herşeyden daha zengindir.


17- Dönemler ve zamanlar ona (Allah'a) etki yapmaz. Hem o dönemleri ve zamanları yaratan olduğu halde nasıl bunlar onu degiştirebilir ki? Yine o Geceyi, Gündüzü, Işığı, Karanlığı, Gökleri, Yeri, ikisinin arasında olan bütün yaratık şeyleri, karayı, denizi, ikisinde bulunan her şeyi, yaşayan ve ölü olan her şeyi ve kuru yerde biten her şeyi o yaratmıştır.


18- Önceden Rabbimiz tek başına idi. Onunla birlikte hiç bir şey yoktu. Nede onu bir Mekan kapsardı.


19- Kendi kudreti ile her şeyi yarattı. Arş'ıda yarattı. Ama ihtiyacı oldugundan yaratmadi. Ona istedigi şekilde istiva etti. Yaratıklarin dinlenmesi gibi dinlenme ile istikrar etmedi(Allah'in Arş'a istikrari ihtiyacsiz oldugu gibi, dinlenme amaci ile degildir).


20- O yerleri ve gökleri ve ikisinin arasindakileri ve denizdeki ve karadaki işleri yerli yerince idare eder. Ondan başka işleri yerli yerince idare eden hiç kimse yoktur. Ondan başka koruyucuda yoktur.


(Burada Gunumuzun Muşrik Sufi'lerine reddiye vardir. Çünkü gunumuzun Kafir'lerinin bir kismi, Allah disinda evliyalarinda yerdeki ve gokteki işleri yerli yerince yapabilecegini iddia etmekteler. Yine 22. Maddede de boyle itikad eden Kafir'lere reddiye vardir)


21- (Allah kullarına) rızık verir ve hastalandırır ve afiyet verir ve öldürür ve yaşatır.


22- Yaratıkların hepsi (bu sifatlardan) acizdirler. İster melekler olsun, ister Peygamberler(Nebi'ler), ister Rasuller. Butun yaratıklar acizdirler.


23- O Kudret ile Kadir'dir.


24- Ezeli ilme(bilgiye) sahip olup sonradan bilen degildir.


25- Duyma (sifati) ile Duyandir.


26- Gorme (sifati) ile gorendir.


27- Bu iki sifatı kendi nefsinde bilendir.


28- Onun (Allah'in) yarattığı hiç bir şey, onun (bu sifatlarının) keyfiyyetinin nasıl olduğunu bilemez.


(imam Kadiri, burada sunu demek ister: Allah'in gorme ve Duyma sifatlarinin nasil oldugunu bizler bilemeyiz. Bunlarin keyfiyyetini "nasil oldugunu" sadece Allah c.c. bilir. Bu iki sifatin kendisinde nasil oldugunu bilen sadece Allah'tır. Derim ki: imam Kadiri'nin burada bu kurali zikrederken sadece Duyma ve Gorme sifatlari hakkindakullansa, bu dedigi kural butun sifatlar icin gecerlidir. Yani Allah'in elinin ve ayaginin olmasinin, istiva etmesinin, bilmesinin, konusmasinin ve butun sifatlarinin keyfiyyetini kimse bilemez. Bunlarin keyfiyyetini bilen sadece kendisidir. Bizler ise sadece iman ederiz. Nasil oldugunu bilemeyiz. Sadece bunlarin manasini bilebiliriz. Yine unutulmamasi gerekir ki imam Kadiri'nin bu dediginde Mutekellimlere reddiye vardir. Mutekellimler, Selef ulemasinin ve onlardan sonra gelenlerin sifatlarin keyfiyyetini bilmedigini soyledikleri sozlerini ele alip, Selefin sifatlarinin manasini bile bilmedigini iddia etmekteler. Halbuki bu yalanin ta kendisidir. Eger oyle olsaydı Selef uleması Allah'ın duymasini ve görmesinide bilememeleri gerekirdi. Yani Selef Allah duyuyor derken bunun ne demek oldugunu bilmeden iman etmeleri gerekirdi. Buda asla mumkun degildir. Allah'in duymasinin ne demek oldugunu bilmeyen kisi onun duymasinda tereddut etmesi gerekir. Kimde Allah'in duymasinda tereddut ederse Kafir olur. Kuran'in zahirine muhalefet etmiş olur. Selefe de bu akideyi nisbet eden ne kadar çirkin bir şey yapmış olur. En dogrusunu Allah c.c. bilir.)


29- Konuşma ile konuşandir. Konuşması ondan çıkar. (Konuşması) Yaratıklarda oldugu gibi yaratılmış bir alet ile degildir.


(Konuşması ondan çıkar ifadesi, bu akideyi zikreden bazi nushalarda zikredilmemiştir. Ama Allah'in konusmasinin ondan ciktigi dogrudur. Allah'in sozlerinin ondan ciktigina dair Hadis'ler ve Eser'ler mevcuttur. Imam Ahmed Musned'inde, Tirmizi Sunen'inde, Hakim Mustedrek'inde Peygamberimizden s.a.v. bu manada bir Hadis rivayet etmislerdir. Habbab bin Eret'ten de r.a. bu konuda bir Eser rivayet olunmustur. Imam Buhari Halku Efali el-ibad adli eserinde rivayet etmistir. Hem Hadis, hemde Eser Sahih'tir)


30- O sadece kendini nasil vasfetmiş ise o şekilde vasfedilir. Veya Peygamberi "Aleyhisselam" onu nasıl vasfetmiş ise o şekilde vasfedilir.


31- (Allah'in) Kendisini vasfetmesi, veya Peygamberinin (s.a.v.) vasfetmesi; "Hakiki Sıfat olup, mecaz değildir".


(Burada da butun sapik firkalara reddiye vardir. Allah'in sifatlarini hakikatten alip mecaze sarfeden sapiklarin hepsinin sozunun batil oldugunu burada goruyoruz.)


32- Bilinmesi gerekir ki; Allah'in sözleri(kelamı) yaratilmiş degildir. Allah (sozleri ile) konuştu. (Sözlerini) Allah'tan duyduktan sonra (Allah'in) Peygamberine s.a.v Cibril'in dili ile indirdi. Cibril'de bunu Muhammed'e sa.v. okudu. Muhammed'de s.a.v. ashabına okudu. Ashabıda ümmete okudular.


33- (Allah'in sozlerinden olan Kuran) yaratiklarin okuması ile yaratık olmadı. Çünkü o sözlerin ta kendisi ile Allah konuştu.


34- Boylelikle o (Kuran) her halukara gore yaratilmis degildir. Okunurken de, ezberlenirken de, yazılıyken de, dinlenirkende (yaratılmış değildir).


35- Kim her hangi bir halukarda "o (Kuran) yaratılmıştır" derse, o kişi Kafir olur. Tövbe ettirildikten sonra (tövbe etmezse) kanı helal olmuş olur.


36- Bilinmesi gerekir ki: İman söz ve Amel ve niyyet'tir. ( Yani: ) Dil ile söylemek ve uzuvlar ile Amel etmek ve bunu tasdiklemektir.


37- (iman) Artar ve eksilir. (Allah'a karşı) itaat ile artar. Günah ile azalir.


38- İmanın kısımlari ve bölümleri vardır. imanin en yüksegi "La ilehe illallah"(Allah'tan başka bir ilah yoktur)tır. İmanın en alçağıda Zarar verici şeyleri yoldan çekmektir.


Utanmakta imanın bölümlerinin bir bölümüdür. Sabır'da iman'dandır. Tıpkı Cesedin kafası gibidir(yani: iman kişideki kafanın önemi gibi imanda öyle önemlidir).


39- İnsan kendisinin Allah katinda nasıl yazildigini bilmemektedir. Nede kendisinin nasıl oleceginide bilmemektedir.


Bu nedenle şöyle der(demesi gerekir) : (Ben) Mümin(im) inşallah. Ve ( şöyle der: ) Mümin olmayı dilerim.


Kişinin iman'daki istisnası (yani; Mümin olmasini Allah'in dilemesine baglamasi) ve Mumin olmayi istemesi ona(kişinin imanına) zarar vermez. Boyle demek ile şüphe içinde de olmaz. Çünkü o böyle demek ile (inşallah Müminim demesi ile) kendisinin bilmedigi ahiret ile ilgili olan kısmını ve İman üzere ölecegini bilmedigini kasd eder.


(yani: "Allah isterse Müminim" demek, Allah'ın kendisini Mümin olarak yazmasini bilmediginden ve bunun Uhravi olan şeylerden olduğundan dolayı böyle demekte bir sakınca olmaz. Bilakis böyle demesi gerekir).


40- Allah'u teala'ya yakınlaştıran her şey ve sırf (Allah'in) Yüzü için yaptığı bütün hayırlı ameller, bu hayır amellerinin farzı ve sünneti ve faziletlerinin hepsi imana nisbet edilir.


41- Asla imanın bir sonu olamaz. Çünkü faziletlerin bir sonu yoktur. Nede farzlardan sonra yapılan ibadetlerin bir sonu vardir.


42- (Muslumanin) Peygamberin s.a.v. Ashabı olan Sahabelerin hepsini sevmesi gerekir.


43- Bizler Peygamberden s.a.v. sonra Allah'ın yarattığı en hayırlı kişilerin onlar (Sahabeler) olduğunu bilmekteyiz.


44- Allah Rasulunden s.a.v. sonra hepsinin arasindaki en hayirli ve en faziletlisi; Ebu Bekir es-Sıddık, sonra Ömer bin Hattab, sonra Osman bin Affan, sonra Ali bin Ebi Talib'dir. Allah hepsinden razı olsun.


45- Aşaranın(Cennetle müjdelenen on Sahabenin) Cennette olduklarına(gireceklerine) şehadet edilir(iman edilir).


46- Allah Rasulunun s.a.v. Hanımlarına rahmet okunur.


47- Kim Hz. Aişe'yi söverse onun İslam'la bir alakası kalmaz(Kafir olmuştur).


48- (Musluman kişi) Hz. Muaviye hakkinda sadece Hayır söyler.


49- Kendi aralarında çıkan sorunlara hiç girilmez. Onlarin cemaatine (Sahabelere) Rahmet okunur.


Allah'u teala şöyle demiştir: [10] Bunların arkasından gelenler şöyle derler: Rabbimiz! Bizi ve bizden önce gelip geçmiş imanlı kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin bırakma! Rabbimiz! Şüphesiz ki sen çok şefkatli, çok merhametlisin! (hasr suresi)


Onlar (Sahabeler) hakkinda şöyle demiştir: [47] Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık; onlar artık köşkler üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olacaklar. (Hicr suresi)


50- Her hangi bir Farzı bırakmak ile (kimse) tekfir edilmez. Sadece Beş vakit Namaz hariç. Kim boş (vakti var) ve mazereti yok bir şekilde Bir namazı diğer namazın vakti girene kadar bırakırsa, o Kafir olmuştur. İstihlal (cuhud) etmese bile(Namazi birkamanin kufur oldugunu inkar etmese bile kafir olur. Namazı bırakmanın kendisi Küfür'dür).


Çünkü Peygamberimiz s.a.v. şöyle demiştir: Kul ile Küfür arasında Namazı bırakmak vardır. Kim onu bırakırsa Kafir olur(Hadisi bu lafzı ile imam Muslim Sahih'inde tahric etmiştir).


(Namazı bırakan) Kişi pişman olup namazı tekrarlıyana kadar Kafir olarak kalır. Pişman olup Namazı tekrar kılmadığı takdirde, veya namazı tekrar etmeyi aklına getirmezse; O kişiye (Cenaze) namaz(ı) kılınmaz ve Firavun ve Haman ve Karun ve Ubey bin Halef ile birlikte haşrolunur.


Bunun dışında genel olarak Amelleri terk etmek ile kişi kafir olmaz. İstihlal(Cuhud) etmediği müddetçe Fasık olarak kalır.


İşte bu Ehli Sunnet ve Cemaatin görüşüdür. Kim bunlara sımsıkı tutunursa Apaçık hak üzere ve Dinin yolu uzerinde olur. İnşallah bu kişinin Ateşten kurtulması ve Cennete girmesi umulur.


Peygamberimiz s.a.v. şöyle demiştir: Din nasihattir.


Denildi ki: Kim için Ey Allah'ın Rasulü?


Dedi ki: Allah için, Kitabı için, Rasulü için, Müminlerin imamları ve avamları içindir(imam Müslim tahric etmiştir).


Ve (Peygamberimiz) Aleyhisselam şöyle demiştir: Hangi kula dininde Allah'tan bir öğüt geldi ise; o Allah'tan ona sevkedilen bir nimettir. Eğer onu kabul ederse şükretsin. Eger kabul etmezse onun aleyhine bir hüccet olur. Vallahi (kisi kabul etmediği müddetçe) günahlari çogalir ve Allah'ın ona karşi öfkesi artar(Senedi Zayif'tir. İbni Asakir Dimeşk'in tarihinde tahric etmiştir).


Allah bizleri, onun nimetlerine şükredenlerden eylesin. Onun bize yardımını devamlı hatırlıyanlardan eylesin. Sünnet üzere sımsıkı tutunanlardan eylesin. Bizi ve bütün Müslümanları affetsin.



Mubarek İmam Kadiri'nin muhteşem itikad risalesi bitmiştir



Kardeşiniz: Ebu Musa el-Medeni



Dualarınızda bizleride unutmayınız
 
Lalekai Çevrimdışı

Lalekai

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Allah razı olsun mükemmel ve muazzam bir eser. Allah Müminlerin emiri Kadir Billaha rahmet etsin kendisi hem alim hem zahiddi. Rabbim Allah subhanelehu ve teala hilafetsiz devletsiz kalmış muvahhidlerin başına böyle emirler nasib etsin. Amin
 
Lalekai Çevrimdışı

Lalekai

Üyeliği İptal Edildi
Banned
böyle fitne ve fesat döneminde Allah o insanlara rahmet etmiş ki 40 sene boyunca bu salih imam insanlara halifelik yapmış. o kadar zahid bir kimseymişki öldüğünde çocuklarına bırakacak mirası yokmuş. Allah'ın rahmeti üzerine olsun İslam tarihinde benzerine ender rastlanılan bir imamdı. ve hiç kimse Müslümanlar üzerine ondan uzun süre halifelik yapmadı.

gerçekten imam kazvininin İmam'ın risalesi hakkındaki sözleri çok yerinde ve güzelmiş.

"Bu Müslümanlarin inancıdır. Kim bunun dışında başka bir şey söylerse Fasık ve Kafir olur".
 
Üst Ana Sayfa Alt