Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İlmi Konu İnsanların Çoğunun Şirke Girmesinin Sebebi İnat Değil, Cehalet ve Te'vildir

أهل الحديث Çevrimdışı

أهل الحديث

لا إله إلا الله
Moderatör
بِسْــــــــــــــــــمِ ﷲِالرَّحْمَنِ الرَّحِيم

Kitabu'l-Hakaiki fi't-Tevhîd

"Alemde Şirkin Çoğuna Sebep: Cehalet Ve Te'vildir, İnat Değil" Bâb'ı ve Şerhi

Şeyh Ali bin Hudayr



"İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler." (Rum 30)
İbn Kesir, 'İşte bunun için onların çoğu müşriktir.' demektedir.

“Andolsun ki, onlardan önce eski milletlerin çoğu dalâlete düştü. Kuşkusuz biz onlara uyarıcılar göndermiştik” (Saffat 71-72)

"(Rasûlüm!) De ki: (Allah’a) ortak koştuklarınız arasında, (birini yokken) ilk defa yaratacak, arkasından onu (ölümünden sonra hayata) yeniden döndürecek biri var mı?... Onların çoğu zandan başka bir şeye uymaz. Şüphesiz zan, haktan (ilimden) hiçbir şeyin yerini tutmaz." (Yûnus 34 ve 36)

Yüce Rabbimiz, Şuara suresinde İbrahim (aleyhisselâm) ve Nuh (aleyhisselâm), Hud (aleyhisselâm), Salih (aleyhisselâm), Lut (aleyhisselâm) ve Şuayb (aleyhisselâm) kıssalarını, kavimlerinin helak edilmelerinden sonra “Onların çoğu iman etmezler” (Şuara, 190) diye bitirmiştir.

Müslim, Ebû Hureyre’den merfu olarak şu hadisi nakleder:
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: «İnsanları (salih amel işlemek için) doğru yola çağıran kimseye, kendisine uyanların sevabı gibi sevap verilir. Ona uyanların sevaplarından da hiçbir şey eksiltilmez. Başkalarını sapıklığa çağıran kimseye de, kendisine uyanların günahı gibi günah verilir. Ona uyanların günahlarından da hiçbir şey eksiltilmez.» (Müslim, (2674))

Abdullatif, İbn Kayyım'dan nakille mukallidler hakkında: “İşte bu onlara tabi olanların küfrüne delalet eder. Çünkü o sadece tabi olmak ve taklidden ibarettir” demektedir. (el-Minhac, 224)

Muhammed bin Abdulvahhab: “Bununla birlikte kendilerine Allah’ın delili gelmesine rağmen onu anlamadılar tıpkı ayette olduğu gibi; 'Sen yoksa onların çoğunun işitip anladıklarını mı zannediyorsun?' (Furkan,44)"
(Tarihu Necd, 410)

İbn Sehman, Keşfu'ş-Şubheteyn'de: “Allah’ın varlığı ve birliği, ibâdetin sadece ve sadece ona yapılacağı meselesine gelince ne İslâm ulemâsından, ne heva ehlinden, ne de diğerlerinden bunun vacib olduğuna hiç kimse itiraz etmedi. Mâlumdur ki bu dinin zâruretidir” der. (Keşfu'ş-Şubheteyn, syf: 93)

İbn Sehman, Şeyhi Abdullatif’ten nakille: Nuh aleyhisselam'dan günümüze kadar kâfir ve müşriklerin çoğu vahiy hususunda cahil davrandılar, tevil ettiler. Hulul ve ittihat ehli(Allah’ın bir cisme hulul ettiğini iddia edenler) İbn Arabi, İbn Fariz, Tilmisani gibi sofiler te'vil ettiler, kabirlere tapınanlar ve müşrikler... Hristiyanlar da te’vil ettiler.”
(Minhâcu't-Te'sis, 262)

Ebû Butayn: “Müslümanlar, Yahudi ve Hristiyanları kafir olarak görmeyen ya da şüphe duyan kimsenin küfrüne icmâ ettiler. Biz bunların (Yahudi ve Hristiyanların) çoğunun cahil olduğuna inanıyoruz” diye görüşlerini nakletti. (Risâletu'l-İntisâr)
 
Üst Ana Sayfa Alt