Selamun Aleykum ve Rahmetullah,
Bitkilerle ve sünnet üzere tedavi yöntemlerini anlatan bir kitabın hacamatla ilgili bir bölümünde şu yazıyordu: Kan bağında olduğu gibi süt kardeşleri arasında da mahremlik doğar birbirine nikah düşmez. Aynı şekilde birbirinden kan alanların kan kardeşliği durumu da aynıdır, belki daha da önemlidir.
Bunu okuyunca pek itibar etmedim fakat farklı bir sayfada kan nakli ile ilgili şunlar yazıyordu.
Peygamberimiz (s.a.v) Kıyamet alametlerini anlatırken 4 fitnenin zuhur edeceğini ve bunların ilkinin kan olacağını buyurduktan sonra ikinci ve üçüncü fitneyi söylerken de önce kanı tekrarlayarak önemine dikkat çekiyor:
"Dört fitne olacak. Kan mübah kılınacak. Kan ve mal mübah kılınacak. Kan,mal ve ırz mübah kılınacak ve dördüncü ise Deccal fitnesi olacaktır."
Bu hadisi şerifte geçen "kan", kan dökmek şeklinde anlaşılsa da anlamı daha geniştir. Kan dökmek zamanımızda olduğu gibi her devirde yaşanan olaydır. Ancak geçmiş zamana göre bugünü farklı kılan, kan alıp vermenin yaygınlaşmış olmasıdır. Ulusal ve uluslararası kan bankaları aracılığıyla bütün dünya kan bağıyla bağlanmış durumdadır.
Bütün ilmihallerin temizlik bölümüne baktığımızda kanın "galiz necasetler" (büyük pislikler) arasında yer aldığını görürüz:
"İnsanın vücudundan çıkan ve abdest akmayı gerektiren herşey galiz necasettir: İdrar, kan, ağız dolusu kusmuk, irin, sarı su gibi." ( islam ilmihali, A. Fikri Yavuz)
Kan hiçbir şekilde kullanılmaz hatta köpeğe bile verilmez, sadece toprağa gömülür. Ayrıca Bakara Suresi 173. Ayet-i Kerime'de "Allah, size leş, kan, domuz eti ve Allah'tan başkası adına kesileni haram kıldı." Buyrulmuştur.
Hem haram hem galiz necaset olan bir şeyden şifa beklenemez. Bu ancak bir tuzaktır. Halbuki "Kan gibi vücudun yenileyebileceği dokular canlı bir insandan diğerine nakledilebilir." şeklinde fetvalar verilebilmektedir.
Aynı zamanda yazının sonunda yaşanmış birşey anlatılmış. Kısaca şöyle diyeyim kan verilen kişiye kan alınan kişinin olumsuz bir özelliği geçmiş. Normalde hiç sigara içmeyen kişi vücuduna kan verildikten sonra şiddetli bir şekilde x marka bir sigarayı içmek istemiş. Ve yıllarca bununla mücadele etmiş.
Hacamatla ilgili bölümde "Bir kimse haram kana dilinin ucu ile ortak olmuş olsa, kıyamet günü alnında "Bu adamın Allah'ın rahmetinden ümidi yoktur" diye yazılı olduğu halde gelir. İbn-i Abbas (r.a)'dan, Ramuz el Ehadis.
1) Bu durumda kan bağışlamak günah mı oluyor?
2) Allah Rasulu zamanında kan bağışı yapılmış mıdır?
3) En son yazılan yerde kana dilin değmesinden bahsediliyor. Bazı insanlar eli kesilse küçük bir kan aksa ellerini hemen ağızlarına götürürler. ( En basit örneği bu. Kan içmeyi adet haline getiren kişiler de var-haberlerde izlemiştim.)
Kan necisse, haramsa basit örnek dediğime de azami ölçüde dikkat edilmesi mi gerekiyor? Uyarmalı mıyız böyle yapan insanları? Yoksa bu kitapta kanla ilgili yazılı olan yerler bilgisizce-abartılarak mı yazılmış?
Uzun oldu hakkınızı helal edin. Selamun Aleykum ve Rahmetullah..
Bitkilerle ve sünnet üzere tedavi yöntemlerini anlatan bir kitabın hacamatla ilgili bir bölümünde şu yazıyordu: Kan bağında olduğu gibi süt kardeşleri arasında da mahremlik doğar birbirine nikah düşmez. Aynı şekilde birbirinden kan alanların kan kardeşliği durumu da aynıdır, belki daha da önemlidir.
Bunu okuyunca pek itibar etmedim fakat farklı bir sayfada kan nakli ile ilgili şunlar yazıyordu.
Peygamberimiz (s.a.v) Kıyamet alametlerini anlatırken 4 fitnenin zuhur edeceğini ve bunların ilkinin kan olacağını buyurduktan sonra ikinci ve üçüncü fitneyi söylerken de önce kanı tekrarlayarak önemine dikkat çekiyor:
"Dört fitne olacak. Kan mübah kılınacak. Kan ve mal mübah kılınacak. Kan,mal ve ırz mübah kılınacak ve dördüncü ise Deccal fitnesi olacaktır."
Bu hadisi şerifte geçen "kan", kan dökmek şeklinde anlaşılsa da anlamı daha geniştir. Kan dökmek zamanımızda olduğu gibi her devirde yaşanan olaydır. Ancak geçmiş zamana göre bugünü farklı kılan, kan alıp vermenin yaygınlaşmış olmasıdır. Ulusal ve uluslararası kan bankaları aracılığıyla bütün dünya kan bağıyla bağlanmış durumdadır.
Bütün ilmihallerin temizlik bölümüne baktığımızda kanın "galiz necasetler" (büyük pislikler) arasında yer aldığını görürüz:
"İnsanın vücudundan çıkan ve abdest akmayı gerektiren herşey galiz necasettir: İdrar, kan, ağız dolusu kusmuk, irin, sarı su gibi." ( islam ilmihali, A. Fikri Yavuz)
Kan hiçbir şekilde kullanılmaz hatta köpeğe bile verilmez, sadece toprağa gömülür. Ayrıca Bakara Suresi 173. Ayet-i Kerime'de "Allah, size leş, kan, domuz eti ve Allah'tan başkası adına kesileni haram kıldı." Buyrulmuştur.
Hem haram hem galiz necaset olan bir şeyden şifa beklenemez. Bu ancak bir tuzaktır. Halbuki "Kan gibi vücudun yenileyebileceği dokular canlı bir insandan diğerine nakledilebilir." şeklinde fetvalar verilebilmektedir.
Aynı zamanda yazının sonunda yaşanmış birşey anlatılmış. Kısaca şöyle diyeyim kan verilen kişiye kan alınan kişinin olumsuz bir özelliği geçmiş. Normalde hiç sigara içmeyen kişi vücuduna kan verildikten sonra şiddetli bir şekilde x marka bir sigarayı içmek istemiş. Ve yıllarca bununla mücadele etmiş.
Hacamatla ilgili bölümde "Bir kimse haram kana dilinin ucu ile ortak olmuş olsa, kıyamet günü alnında "Bu adamın Allah'ın rahmetinden ümidi yoktur" diye yazılı olduğu halde gelir. İbn-i Abbas (r.a)'dan, Ramuz el Ehadis.
1) Bu durumda kan bağışlamak günah mı oluyor?
2) Allah Rasulu zamanında kan bağışı yapılmış mıdır?
3) En son yazılan yerde kana dilin değmesinden bahsediliyor. Bazı insanlar eli kesilse küçük bir kan aksa ellerini hemen ağızlarına götürürler. ( En basit örneği bu. Kan içmeyi adet haline getiren kişiler de var-haberlerde izlemiştim.)
Kan necisse, haramsa basit örnek dediğime de azami ölçüde dikkat edilmesi mi gerekiyor? Uyarmalı mıyız böyle yapan insanları? Yoksa bu kitapta kanla ilgili yazılı olan yerler bilgisizce-abartılarak mı yazılmış?
Uzun oldu hakkınızı helal edin. Selamun Aleykum ve Rahmetullah..