Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Makale Özellikle Gençlerimiz Okusun.." Müslüman Flörtçüler" Üzerine Ibretli Bir Mektup!

ruveyda Çevrimdışı

ruveyda

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
Bu yazı genç kızlarımızı ilgilendirdiği kadar, genç beyleri de ilgilendiriyor kanaatindeyim ... Çünkü burda yaşanan olayda her ne kadar genç kızımız madur edilip günaha girmişse de, buna sebeb olanın da elbette kat be kat hatası ve de günahı var..

Yani hanıma haram olan şey erkeğe helal değildir ... Onun için genelde paylaşmak istedim ... Herkez okusun yorumunu kendi iç dünyasında vicdanında yapsın... Hakikaten bu yazıyı yazan öyle samimi ve de pişmanlıklar içerisinde yazmış ki okuyup da duygulanmamak üzülmemek içten değil..

Lütfen genç kızlarımız çok iyi okuyun, çünkü burdaki yazılanlar herkesin başına gelebilecek cinsten, hayatın kendisinden birebir yaşanmış ibret sahneri dolu bir yazı.. Onun içindir ki bu yazıyı defalarca çok dikkatli okumanızı tavsiye ederim...

RABBİM hepimizin yar ve yardımcısı olsun..



Müslüman flörtçüler" üzerine ibretli bir mektup!


Sizlere ibretli bir mektup sunacağım. Neredeyse yoruma hiç gerek yok; gerçekler tüm açıklığıyla ortada. Evet, Dilruba rumuzuyla yazan kardeşimizin mektubunu aktarıyorum:.

Çok değerli Cemil Ağabey! Son zamanlarda evlilik, cinsellik ve gençlik üzerine kaliteli çalışmalar yapıyorsunuz. Ben de bir genç olarak yarama parmak bastığınız için bu yazıyı yazmak ihtiyacı duydum.

Ben erkeklerle hiçbir zaman muhatap olmadım. Lisede hocalarımla bile konuşurken başımı öne eğer, edep ve saygıyla onlarla konuşurdum. Hayatımda erkek olarak sadece babam ve ağabeyim vardı. Üniversiteye geldiğimde dindar, müsbet ve İslâmî bir bölümde okuyan bir beyle tanıştım. Ciddi olarak görüşüyorduk. Bu görüşmeler sırasında ben, kendi hayamla oturmaya, kalkmaya ve konuşmaya dikkat ederdim. Bildiğim dinî ve imanî hakikatları açıklamaya çalışırdım. Sonuçta muhatabım, sadece iman hakikatlarından haberdardı, ama içli dışlı değildi. Evliliğimizi, ileride nasıl bir hayat kuracağımızı, dünya ve ahiret saadetini, kısacası her şeyi meşru daire içinde konuşmuştuk. Bu görüşmeler sıklaşınca işin içine ister istemez nefis ve şeytan karışmıştı. Ben ise ona, bazı tutum ve davranışlarının yanlış olduğunu, yapmaması gerektiğini, meşru olmayan lezzetlerin haram olduğunu, branşı gereği bunları asıl kendisinin anlatması gerektiğini ifade etmeye çalıştımsa da, nafile... Sonunda bir nefis taşıdığım için ben de bu havaya kapılmıştım. İş ciddiye dönüşünce ailesinden sorun çıktı. Böylece bütün söylemler suya düştü. Yaptığım hatalar, günahlar, haram lezzetler bana kaldı.

Olayın üzerinden uzun bir zaman geçmesine rağmen ben sürekli vicdan azabı duyuyorum, her zaman, her namazda tevbe ediyorum. Ağlamadığım gün ve gece yoktur. Ben kendimi affedemediğim halde Rabbim beni nasıl affedecek, onu düşünüyorum; düşündükçe kahroluyorum. Üzüldüğüm şey, dinî ve imanî hakikatlardan haberdar olan birisi olmama rağmen nasıl oluyor da, bu tür şeyleri yapmışım? Benim gibi olan yüzlerce kız var. Size anlatamayacağım hüzün ve pişmanlıklar içerisindeyim. Bunu Cenab-ı Haktan başka kimse bilemez herhalde.

Benim suçum, ciddi olarak evliliği düşünmemdi. Benim suçum dindar, dinî hakikatlardan haberdar bir insana güvenmekti. Suçum, Doğu kökenli olup, ailesinin beni kabul etmemesiydi. Suçum, dünya ve ahiret saadetini sağlamayı düşünmem, lüks ve şatafatlı bir hayatı istemememdi. Suç üstüne suç sayabilirsiniz...

Bu olaydan sonra dindar bile olsa erkeklerden nefret etmeye başladım. İçimde onlara karşı kin ve düşmanlık vardı. Evliliğe kapalı kalmıştım.

Ben artık şefkat tokatlarını yemiştim, aklım başıma gelmişti. Bu mektubu gençlere örnek olsun diye yazıyorum. Hiç kimse, Benim konuştuğum, görüştüğüm kişi temizdir, dürüsttür, dindardır, güvenilirdir, muhafazakârdır deyip, kendini kaptırmasın. Çünkü olaylar başka mecralara kayıyor. İnsan geçmişine dönüp baktığında ahlar, hüzünler, senelerce unutulmayacak izler, gözyaşları ve günahların kara lekesi belleğinde kalacaktır.

Bu musibet bana ne kadar aciz, zayıf ve çaresiz olduğumu, dünyanın gayri meşru lezzetlerinin bir yedirip bin tokat vurdurduğunu, bir an bile nefis ve şeytanla baş başa kalmanın ne büyük yaralar açtığını öğretti. Belâ ve musibetlere karşı sürekli istiğfar etmek gerektiğini, tevbe kapısının açık olduğunu, her şeyde bir hayır ve hikmet bulunduğunu, esma-i hüsnadan birinin de Tevvab olduğunu, hata işleyip nefis muhasebesi yapmakla Hz Yunus'un (a.s.), sabrederek Hz. Eyyub'un (a.s.) meyvelerine ulaştığımı gösterdi.

Bunları hiç kimseye anlatmış değilim. Siz gençlik sorunlarıyla ilgilendiğiniz için, gençlerin ibret alması niyetiyle yazıyorum.
Evet, acı bir tecrübe yaşamış bir kardeşimizin bu içler acısı feryadına, umarım genç kardeşlerimiz kulak verir.

Bu mektup gösteriyor ki, kız erkek arkadaşlığında, tarafları mutsuz edecek sayısız sorun ve tuzak var. Meşru ölçülerin dışına taşıldığında telâfisi zor, belki imkânsız kayıplar söz konusu olabiliyor.

Okuyucum, Bu görüşmeler sıklaşınca işin içine ister istemez nefis ve şeytan karışmıştı. Ben ise ona, bazı tutum ve davranışlarının haram olduğunu ifade etmeye çalıştımsa da, nafile... Sonunda bir nefis taşıdığım için ben de bu havaya kapılmıştım diyor mektubunda. Acaba bugüne değin, İki namahrem baş başa kaldıklarında üçüncüleri şeytandır hadisini duymamış mıydı? Peygamberimizin (a.s.m.) bu uyarısı, insanların kendi fıtratlarını iyi tanımalarıyla yakından ilgili. İnsan bu şekilde yaratılmış. Onun fıtratı dün nasılsa bugün de öyle ve yarın da aynı olacak.

İş ciddiye dönüşünce ailesinden sorun çıkması, neredeyse bütün erkek kız ilişkilerinde ortaya çıkan bir sorun. Gençlerin kendi kendilerine gelin güvey olmaları, olumlu bir sonuç doğurmuyor. İlişkilerin duygularla değil, akılla yönlendirilmesi, hikmet ve muhakemenin şekillendirdiği bir stratejinin olması şart. Aşk, sadece maddeden ve duygudan ibaret görülürse, önündeki engellerle savaşmak güçleşir. Kişi sevmesini bildiği kadar, sağlıklı ve kalıcı bir mutluluğun önündeki engellerle savaşmasını ve sonuç almasını da bilmelidir.

Eğer bunlar dikkate alınmazsa, Yaptığım hatalar, günahlar, haram lezzetler bana kaldı diyen genç gibi, ah vah edilir, ama mutsuz sonuç değişmez.

Bu gencin, şu uyarısı da, pahalıya mal olan önemli bir tecrübe: Hiç kimse, Benim konuştuğum, görüştüğüm kişi temizdir, dürüsttür, dindardır, güvenilirdir, muhafazakârdır deyip, kendini kaptırmasın. Çünkü olaylar başka mecralara kayıyor.

Bir kişi temiz, dürüst ve dindar olunca, dinî emir ve yasakların muhatabı olmaktan çıkıyor mu? Hiç kimse Peygamberimiz (a.s.m.) ve ashabı kadar temiz, dürüst ve dindar olamaz. Oysa Rabbimizin cinsellik, iffet ve edeb konusundaki emir ve yasaklarının ilk muhatabı onlar değil miydi? ALLAH'ın Resulüne yasak olan bir davranış, kime serbest olabilir ki?

Ağır tahrik ve baskı altında bulunan gençlerin meşruiyet dışına çıkarak kendilerini tatmin etmeleri mümkün değil. Ancak evlenmeden bu ağır imtihanı göğüsleyebilmeleri de zor.

Tabiî evlilik gibi önemli bir sünneti gerçekleştirmek istediğinizde bir dizi imtihanla karşılaşacağınızı da hesaba katacaksınız. Bu imtihanlara hazır olmak, başarıyla çıkmak için de gereken bilgi ve beceriyi edinmek şarttır.

Cemil Tokpınar
 
Ö Çevrimdışı

özgürlüğe hasret

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Bizleri doğru yola ilet,
Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna; gazaba uğrayanların ve sapıkların yoluna değil. -fatiha-6~7-
 
raba_84 Çevrimdışı

raba_84

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
ALLAH RAZI OLSUN RUVEYDA KARDEŞ
RABBİM BİZLERİ DOĞRU YOLDAN AYIRMASIN
 
E Çevrimdışı

EBUS@DIK

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum

2 - İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece "İman ettik" demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar

3 - Andolsun ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette Allah, doğruları ortaya çıkaracak, yalancıları da mutlaka ortaya koyacaktır.

vallahi abla imtihan dünyasııı seninde bundan uzaklaşman lazımdı sende haksızlığın karşısında susmayaydın
haksızlığın karşısında susan dilsiz şeytandır
şanı yüze olan ALLAH (CC) EVLENME NOKTASINDAKİ KANUNUDA KOYMUŞTUR


26 - Kötü kadınlar, kötü erkeklere, kötü erkekler ise kötü kadınlara; temiz kadınlar temiz erkeklere, temiz erkekler de temiz kadınlara yaraşır. İşte bu temiz olan, (iftiracıların) söylediklerinden çok uzaktırlar. Kendileri için bağışlanma ve güzel bir rızık vardır.

NUR SÜRESİ26

NEFSİN İSTEKLERİNE UYMAMAK

Ebu Hureyre (r.a)’den rivayete göre Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurmuştur:

«Cehennem nefse hoş gelen şeylerle, cennet de nefsin hoşlanmadığı şeylerle kuşatılmıştır.»

(Buhari-Müslim)


Kişinin cennete girmesine engel olan ve cehenneme girmesini sağlayan iki faktör vardır: Nefis ve şeytan. Zira bu iki faktör kişinin Allah’ın rızasını kazandırıcı amelleri işlememesini, daima harama yönelmesini telkin eder. Bu vesveselere uyan kimse nefse hoş gelen ve yapılması şeytan tarafından da desteklenen, fakat neticede cehenneme sürükleyici amelleri işlemiş olur. Allah’ın yapılmasını emrettiği hayırlı işler de bunun tersidir. Bunlar, her ne kadar nefse hoş gelmese de, neticede daima mutluluk ve kurtuluşa sevk eder. Zira bu güzel amellerin işlenmesine karşılık cennet vaadedilmiştir.



PEYGAMBER EFENDİMİZ KADININ EŞİNİN KARDEŞİ İLE BERABER KALMASINA ÖLÜM DİYOR SANA NİKAHI OLMAYAN BİR ERKLE NASIL BİR ARDA TEK BULUNURSUN

Ukbe b. Amir (r.a)'den rivayete göre Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

«Ashabım! (Yanında mahremi bulunmaksızın) kadınların yanına girmekten sakınınız.» buyurmuştur. Bunun üzerine ensardan birisi:

«Yâ Rasulallah! Ya kocanın erkek kardeşi hakkında ne dersiniz?» diye sordu. Rasulullah:

«Kadının onunla yalnız kalması ölüm gibidir» buyurdu.

(Buhari-Müslim)


Allah, İslam toplumunda herhangi bir hayasızlığın oluşmasını yada şeytanın fırsat bilerek kullanacağı ve , müslümanlar arasında haramları yayacağı açıkların bulunmasını önlemek için bir takım emir ve yasaklar bildirmiştir. Bu işlevi yerine getiren yasaklardan birisi de erkeğin, nikahlanması kendisine helal olan bir kadının yanında yalnız olarak ve kapalı bir yerde bulunmasıdır. Zira bu halde şeytana fırsat verilmiş ve kişileri vesveselerle harama teşvik etmesi daha muhtemel hale gelmiş olur.

Rasulullah, kadının kaynı ile ayni odada yalnız kalmasını ölüm olarak vasıflandırarak, konunun önemini belirtmeyi ve insanların bu konuda daha dikkatli olmalarının gerekliliğini vurgulamak istiyor.
KARDEŞLER BU YAZDIĞIM ÖĞÜT BAINDA KİMSE KIZAMSIN SERT Bİ CEVAP OLDU SANIRIM

SELAM VE DU İLE RUVEYDA ABLA ALLAH RAZIOLSUN
 
ruveyda Çevrimdışı

ruveyda

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
EBUS@DIK ' Alıntı:
selamun aleykum

2 - İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece "İman ettik" demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar

3 - Andolsun ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette ALLAH, doğruları ortaya çıkaracak, yalancıları da mutlaka ortaya koyacaktır.

vALLAHi abla imtihan dünyasııı seninde bundan uzaklaşman lazımdı sende haksızlığın karşısında susmayaydın
haksızlığın karşısında susan dilsiz şeytandır
şanı yüze olan ALLAH (CC) EVLENME NOKTASINDAKİ KANUNUDA KOYMUŞTUR


26 - Kötü kadınlar, kötü erkeklere, kötü erkekler ise kötü kadınlara; temiz kadınlar temiz erkeklere, temiz erkekler de temiz kadınlara yaraşır. İşte bu temiz olan, (iftiracıların) söylediklerinden çok uzaktırlar. Kendileri için bağışlanma ve güzel bir rızık vardır.

NUR SÜRESİ26

NEFSİN İSTEKLERİNE UYMAMAK

Ebu Hureyre (r.a)’den rivayete göre Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurmuştur:

«Cehennem nefse hoş gelen şeylerle, cennet de nefsin hoşlanmadığı şeylerle kuşatılmıştır.»

(Buhari-Müslim)


Kişinin cennete girmesine engel olan ve cehenneme girmesini sağlayan iki faktör vardır: Nefis ve şeytan. Zira bu iki faktör kişinin ALLAH’ın rızasını kazandırıcı amelleri işlememesini, daima harama yönelmesini telkin eder. Bu vesveselere uyan kimse nefse hoş gelen ve yapılması şeytan tarafından da desteklenen, fakat neticede cehenneme sürükleyici amelleri işlemiş olur. ALLAH’ın yapılmasını emrettiği hayırlı işler de bunun tersidir. Bunlar, her ne kadar nefse hoş gelmese de, neticede daima mutluluk ve kurtuluşa sevk eder. Zira bu güzel amellerin işlenmesine karşılık cennet vaadedilmiştir.



PEYGAMBER EFENDİMİZ KADININ EŞİNİN KARDEŞİ İLE BERABER KALMASINA ÖLÜM DİYOR SANA NİKAHI OLMAYAN BİR ERKLE NASIL BİR ARDA TEK BULUNURSUN

Ukbe b. Amir (r.a)'den rivayete göre Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

«Ashabım! (Yanında mahremi bulunmaksızın) kadınların yanına girmekten sakınınız.» buyurmuştur. Bunun üzerine ensardan birisi:

«Yâ RasulALLAH! Ya kocanın erkek kardeşi hakkında ne dersiniz?» diye sordu. Rasulullah:

«Kadının onunla yalnız kalması ölüm gibidir» buyurdu.

(Buhari-Müslim)


ALLAH, İslam toplumunda herhangi bir hayasızlığın oluşmasını yada şeytanın fırsat bilerek kullanacağı ve , müslümanlar arasında haramları yayacağı açıkların bulunmasını önlemek için bir takım emir ve yasaklar bildirmiştir. Bu işlevi yerine getiren yasaklardan birisi de erkeğin, nikahlanması kendisine helal olan bir kadının yanında yalnız olarak ve kapalı bir yerde bulunmasıdır. Zira bu halde şeytana fırsat verilmiş ve kişileri vesveselerle harama teşvik etmesi daha muhtemel hale gelmiş olur.

Rasulullah, kadının kaynı ile ayni odada yalnız kalmasını ölüm olarak vasıflandırarak, konunun önemini belirtmeyi ve insanların bu konuda daha dikkatli olmalarının gerekliliğini vurgulamak istiyor.
KARDEŞLER BU YAZDIĞIM ÖĞÜT BAINDA KİMSE KIZAMSIN SERT Bİ CEVAP OLDU SANIRIM

SELAM VE DU İLE RUVEYDA ABLA ALLAH RAZIOLSUN
sendende kardeşim ne güzel açıklamışsın öyle maşallah...........selametle
 
D Çevrimdışı

duman46

Üye
İslam-TR Üyesi
Allah razı olsun kardeşim güzel bir paylaşım emegine saglık selamet ve dua ile
 
ruveyda Çevrimdışı

ruveyda

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
amin hepimizden inşallah......
ders alanlardan olmak dileğiyle selametle kalın
 
Rudeyha Çevrimdışı

Rudeyha

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Bur dan birçok alınması gereken örnekler var ister sanal alem de olsun ister real de insanın dikkat etmesi gereken birçok husus var...
Real başlı başına, insanın hayal alemin de oluşan, kişileri gözün de büyütme yahut ilgi duyulmasıyla bağlılık sağlayan birşeydir...
Onun için insan kendini firenleyip sonra dan pişman olacağı hatalar yapmamasıdır..
İnterneti ilişki amaçlı kullanmamak ve şiddetle sakınmak gereklidir.. Çünki bu tür ortamlar da , insanın, aklını, ruhunu bulandıran leş kargaları mevcut..
Her pisliği kendi kararıyla yiyen leş herifler bir hayatın kararması veya yeşermesi gibi can alıcı noktada anne babayı hala dayıyı ileri sürmeleri bahaneden öte değildir. Oyalandı tattı usandı ve mundar suratını başkasına çevirdi.. başka değil.

"Hepiniz hatalı ve günahkarsınız, hatalıların hayırlısı tövbekarlarınızdır." Hadis

Allah bizleri ve o bacımızı ve benzer vartalara düşen, nefsine mağlup olan kardeşlerimizi affeylesin.

Ves'selam..
 
F Çevrimdışı

furkan89

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Şeytanın düzeni baştan yanlış bir kere... Kız ve erkek üniversite beraber ana baba uzakta... :) Şeytan müthiş bir iş başardı. Tebrik ettikten sonra Allah laneti üzerine daim olsun diyoruz ve kız mı erkek mi suçlu müslümanın tutumu nasıl olmalı bunu sizlere bırakıyorum...
 
Muzzammil Çevrimdışı

Muzzammil

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Ayni sıkıntı bugun tevhidi kardeslerin de baslarindan geciyor, hikayelerine baktigimizda cogu hep ayni yerden vurulmus, sinsi seytan '' sen kendine hakim olursun, tanimadan nasil olacak, bugun memlekette duzgun insan kalmadi, internetten tanimak daha iyi hem gormemis olursun '' gibi vesveseler ile yaklasiyor.
Ne yazik ki bugun belli basli paylasim sitelerinde bu kardeslerin bayan erkek demeden birbirlerine rahatca yazilar yazdiklarini, gulucukler gonderdiklerini ve birbirlerine sirlarini anlattiklarini goruyoruz.
Tesetture riayet ediliyor olabilir, ama Iffet bam baska birseydir, Rabb'im hakki ile olabilenlerden eylesin.

Allah'im sen bizleri nefislerimiz ile basbasa birakma, Allah'im sen bizleri kendi halimize de birakma, amin !
 
U Çevrimdışı

Ummu Ubeida

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Bur dan birçok alınması gereken örnekler var ister sanal alem de olsun ister real de insanın dikkat etmesi gereken birçok husus var...
Real başlı başına, insanın hayal alemin de oluşan, kişileri gözün de büyütme yahut ilgi duyulmasıyla bağlılık sağlayan birşeydir...
Onun için insan kendini firenleyip sonra dan pişman olacağı hatalar yapmamasıdır..
İnterneti ilişki amaçlı kullanmamak ve şiddetle sakınmak gereklidir.. Çünki bu tür ortamlar da , insanın, aklını, ruhunu bulandıran leş kargaları mevcut..
Her pisliği kendi kararıyla yiyen leş herifler bir hayatın kararması veya yeşermesi gibi can alıcı noktada anne babayı hala dayıyı ileri sürmeleri bahaneden öte değildir. Oyalandı tattı usandı ve mundar suratını başkasına çevirdi.. başka değil.

"Hepiniz hatalı ve günahkarsınız, hatalıların hayırlısı tövbekarlarınızdır." Hadis

Allah bizleri ve o bacımızı ve benzer vartalara düşen, nefsine mağlup olan kardeşlerimizi affeylesin.

Ves'selam..


SubhanAllah ya...! ne kadar 'Allah razı olsun' desem azdır.. Rabbim cennetine koysun sizleri.. ayaklarınızı dogru yol üzere sabit kılsın İnsaAllah....!

Kahrolası nefis..!

Sanal ortamda yapılanda pek farklı degil... Rabbim affetsin....!
 
eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
paylaşım için ALLAH razı olsun


Müslim anne ve babalara çok büyük görev düşüyor bu konularda

Fakat anne ve babası müslim olmayanlar nasıl bir yöntem ve yol izlemelerini bilmiyorum ?
 
Muzzammil Çevrimdışı

Muzzammil

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
paylaşım için ALLAH razı olsun


Müslim anne ve babalara çok büyük görev düşüyor bu konularda

Fakat anne ve babası müslim olmayanlar nasıl bir yöntem ve yol izlemelerini bilmiyorum ?

Anne ve baba Muslim olmayan kardeslerimizin isi daha zor, laakin mukaafatlari daha buyuk olur insAllah.
Bir de, sahabelerin (r.a) evlilige bakis sekli ile bakmak gerekmez mi ahi, mesela Abdullah ibn Mes'ud (r.a) kendisine sorulan '' Ey ebi Abdillah, evlilik hakkinda ne dersin '' sorusuna ; '' Hayatimda son 10 gunun kaldigini bilsem, fitneden korkar yine evlenirim '' sozu mesela, Allahu Akbar !
Tevhidi kardeslerimizin arasinda da gec evlenmeler ( guc yetiremeyenler haric ), usule gore hareket etmemeler olabiliyor.

'' Ey ademoğulları; size çirkin yerlerinizi örtecek bir giyimlikle, bir de sizi süsleyecek elbise gönderdik. Takva örtüsü ise daha hayırlıdır. Bunlar; Allah'ın ayetlerindendir. Belki onlar öğüt alırlar. '' ( Surat-al A'raf / 26 )
 
F Çevrimdışı

furkiab01

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Bravo Ruheyda Ben islam KardeşlerimLe gurur duyuyorum ve Buzamana kadar hiç pişman olmadım olmam da ...
 
ummeti Çevrimdışı

ummeti

Üye
İslam-TR Üyesi
insanın içindeki önemlidir ! eğer öğrenmek istediği ilmi ve islami bir bilgi ise onu alır istediği şer ise oda burda ve bizim gerçekten mümin ve mümine dediğimiz kardeşlerimizde ve burda yoktur.

konuşsam ne çare sussam gönül razı değil ! (FUZULİ)
 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt