Çevrimdışı
İsrail eski Başbakanlarından Ariel Şaron'un beyin kanaması geçirerek siyaset sahnesinden tamamen ayrılmasının üzerinden tam dört yıl geçti.
Dört yıl boyunca bitkisel yaşamda kalan Şaron'un, artık destek olmadan nefes alabildiği belirtilse de, doktorları iyileşmesinin asla mümkün olmadığını belirtiyor.
4 Ocak 2006'da beyin kanaması geçiren Ariel Şaron, bugüne kadarki zamanını Tel Aviv'de bulunan 18 yatak kapasiteli Sheba Tıp Merkezi'nde iki yataklı özel odasında bilinci kapalı olarak geçirdi. Hemşirelerin basınçtan etkilenmemesi için her gün düzenli olarak yatış şeklini değiştirdikleri Şaron, ayrıca başka bir hemşire tarafından da 24 saat gözetim altında tutuluyor.
ŞARON'UN İSRAİLLİ VERGİ MÜKELLEFLERİNE YÜKÜ YILLIK 400 BİN DOLAR
Her gün bir tüp yardımıyla beslenen 81 yaşındaki Şaron'un, bir zamanlar kilolu olmasına rağmen bu dönemde 50 kilo kaybetmiş. Her gün iki oğlu Omri ve Gilad'dan en az biri tarafından ziyaret edilen Şaron'a da geceleri, gereklilikten çok tedbir amaçlı olarak da oksijen maskesi takılıyor.
Tedavi masrafları devlet tarafından karşılanan Şaron'un her yıl İsrailli vergi mükelleflerine getirdiği yük ise 400 bin Avustralya Doları civarında. Doktorları Şaron'un gözlerinin bazen açıldığını ve saatlerce açık kaldığını belirtiyor. Bu Şaron için bir umut ışığı olarak değerlendirilse de doktorları, İsrail eski Başbakanı'nın iyileşme şansının neredeyse hiç bulunmadığını söylüyor.
DOKTORU: BEYNİ NEREDEYSE BİR GREYFURT BÜYÜKLÜĞÜNDE
Sheba Tıp Merkezi'nin Şaron'un tedavisinden özel olarak sorumlu yöneticisi ise Şaron'un durumunu "Beyni neredeyse bir greyfurt kadar" diyerek özetliyor. İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, "Şaron'un beyninin, vücudun ve hayati organların çalışmasından sorumlu kısmı hala faal. Ancak bunun ötesinde bir şey yok, sadece sıvı" diye konuşuyor. İçgüdüsel olarak umutlarının olduğunu ve yaşadığı için bir şansı olduğunu söylediklerini belirten yetkili, "Ama bu asla olmayacak." diye konuşuyor.
Her ne kadar durumu belirsizliğini sürdürse de Şaron için kesin olan bir şey de var: ailesi, beslenme tüplerinin bırakılmasını kabul etmiyor.
Kaynak: Cihan
Dört yıl boyunca bitkisel yaşamda kalan Şaron'un, artık destek olmadan nefes alabildiği belirtilse de, doktorları iyileşmesinin asla mümkün olmadığını belirtiyor.
4 Ocak 2006'da beyin kanaması geçiren Ariel Şaron, bugüne kadarki zamanını Tel Aviv'de bulunan 18 yatak kapasiteli Sheba Tıp Merkezi'nde iki yataklı özel odasında bilinci kapalı olarak geçirdi. Hemşirelerin basınçtan etkilenmemesi için her gün düzenli olarak yatış şeklini değiştirdikleri Şaron, ayrıca başka bir hemşire tarafından da 24 saat gözetim altında tutuluyor.
ŞARON'UN İSRAİLLİ VERGİ MÜKELLEFLERİNE YÜKÜ YILLIK 400 BİN DOLAR
Her gün bir tüp yardımıyla beslenen 81 yaşındaki Şaron'un, bir zamanlar kilolu olmasına rağmen bu dönemde 50 kilo kaybetmiş. Her gün iki oğlu Omri ve Gilad'dan en az biri tarafından ziyaret edilen Şaron'a da geceleri, gereklilikten çok tedbir amaçlı olarak da oksijen maskesi takılıyor.
Tedavi masrafları devlet tarafından karşılanan Şaron'un her yıl İsrailli vergi mükelleflerine getirdiği yük ise 400 bin Avustralya Doları civarında. Doktorları Şaron'un gözlerinin bazen açıldığını ve saatlerce açık kaldığını belirtiyor. Bu Şaron için bir umut ışığı olarak değerlendirilse de doktorları, İsrail eski Başbakanı'nın iyileşme şansının neredeyse hiç bulunmadığını söylüyor.
DOKTORU: BEYNİ NEREDEYSE BİR GREYFURT BÜYÜKLÜĞÜNDE
Sheba Tıp Merkezi'nin Şaron'un tedavisinden özel olarak sorumlu yöneticisi ise Şaron'un durumunu "Beyni neredeyse bir greyfurt kadar" diyerek özetliyor. İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, "Şaron'un beyninin, vücudun ve hayati organların çalışmasından sorumlu kısmı hala faal. Ancak bunun ötesinde bir şey yok, sadece sıvı" diye konuşuyor. İçgüdüsel olarak umutlarının olduğunu ve yaşadığı için bir şansı olduğunu söylediklerini belirten yetkili, "Ama bu asla olmayacak." diye konuşuyor.
Her ne kadar durumu belirsizliğini sürdürse de Şaron için kesin olan bir şey de var: ailesi, beslenme tüplerinin bırakılmasını kabul etmiyor.
Kaynak: Cihan
