51- Hani Musa ile kırk geceliğine sözleşmiştik de siz onun arkasından buzağıyı ilâh edinerek zalimlerden olmuştunuz.
52- Sonra bu (suçunuz)un ardından belki şükredersiniz diye sizi affettik.
53- Hani doğru yola gelesiniz diye Musa’ya Kitab’ı ve Furkan’ı verdik.
54- Hani Musa, kavmine dedi ki: “Ey kavmim, sizler buzağıyı ilâh edinmekle kendinize zulmettiniz. Gelin, yaratıcınıza tevbe edin ve nefislerinizi öldürün. Yaratıcınız katında bu sizin için hayırlıdır’: Allah da tevbenizi kabul etti. Hiç şüphesiz O, tevbeleri kabul edendir ve merhametlidir.
Bakara
“Nefislerinizi öldürün”. Yani içinizdeki itaatkârlar, asileri öldürsün. Bunu yapan, hem asiyi ve hem de kendini arındırmış olur. Bu ağır kefaret ile ilgili rivayetler, olayı böyle anlatır. Gerçekten ağır ve uygulaması son derece zor bir yükümlülük. Kardeşin kardeşi öldürmesi… İnsanın gönüllü olarak kendi kendini öldürmesi gibi birşey. Fakat bu kefaret biçimi her türlü kötülüğe balıklama dalan, hiçbir yasaktan kaçınmayan sözkonusu sefil ve perişan karakter için gerekli bir uslandırma, yola getirme metodu oluyor. Eğer onlar yasaktan kaçınsalardı, peygamberleri gözlerden kaybolunca buzağıya tapmazlardı. Madem ki, sözle kötülükten el çekmiyorlardı, zor kullanılarak kötülükten alıkonsunlar, uslanmalarını sağlayarak bu yolla kendilerine yararlı olacak sözkonusu ağır fidyeyi ödesinlerdi.