M
Çevrimdışı
Suriye muhalefetinin kimlerden oluştuğunu daha iyi anlamak için bu tabloyu inceleyebilirsiniz..
İslami muhalefeti az çok bildiğimiz için daha çok radikal grupların tepkiyle yaklaştığı Özgür Suriye Ordusu hakkında yazmak istiyorum.
İlk olarak bunlar benim gördüklerim -dışarıdan ve içeriden - yani kesintisiz bu doğrudur gibi bir tutumum yok.
Özgür suriye ordusu (ÖSO) bildiğiniz üzere, Esad rejiminin katliamlarına ortak olmak istemeyen, Suriye ordusundan ayrılarak kurulan tugayların geneline verilen isimdir.
Devrim öncesi Suriye ordusu şuan nasıl ise o zaman da öyleydi. Yani bu katliamı yapan vahşi ordu birden gökten inmedi, yıllardır halkın boğazında duran ve onlara maddi manevi çeşitli işkenceler yapan bir orduydu. Bunu bilmek önemli. Suriye devrimi öncesi yapılan katliam ve zulümler bırakın dunyanın bilmesini Suriye halkının büyük kısmı bile bilmiyordu.
Düşünün ki, böyle bir ordudasınız ve bu iğrençlikleri görüyorsunuz. (katliam, zulüm, tecavüz) Görmenize rağmen de hala bu orduda asker, subay olarak görev alıyorsunuz. Türk ordusunu düşünün misal olarak. ve bundan daha berbat bir orduda görev almayı düşünün...
Şimdi, olaylar gelişiyor Esad ordusu haklarını talep eden halkı öldürüyor ve askerlerine de öldürmelerini söylüyor. Bunu reddeden askerler ise ordudan ayrılıyor. Kimi ateş etmeyi kendi halkı olduğu için, kimi sunni olduğu için, kimi de vicdan sahibi olduğu için reddediyor. Ve bunların topluluğu Özgür Suriye Ordusunu oluşturuyor.
Devrim öncesi Esad ordusunu şunun için anlattım. Bu orduda bir zamanlar görev yapan bir askerden ne kadar bilinç beklersiniz? (tevbe edenler v.s dışında)
Bu insanların bir kısmının "özgürlük" adı altında "demokrasi" istemeleri çok normal.. Bir kere türkiye'de anlaşılan demokrasi ile arap dünyasında anlaşılan demokrasi farklı. bu adamlar özgürlük adı altında demokrasi'yi istiyorlar. Aslında tam ne istediklerini bile bilmiyorlar. Bunlar bir kenara...
Diğer taraftan halk bu kadar vahşete ve zulme dayanamayıp, o kadar barışçıl gösteriler yapmasına ve karşılığında daha fazla ölüm almalarına karşılık silahlandılar. Bölük bölük silahlandılar ve tugaylar kuruldu. ÖSO altında yaklaşık 200'den fazla tugay var. Düşünün ki Dera bir 30 kişilk tugay kuruyor. Şam'da 50 kişilk tugay kuruluyor. Ve bunların hepsi ÖSO altında toplanıyor. Askerde halkta aynı adı taşıyor yani. Bunların hepsinin birbirinden haberi olduğunu söyleyemeyiz.
ÖSO içerisinde bahsettiğim gibi demokrasi isteyenler var. Ama gördüğümüz kadarıyla Suriye halkının büyük bir kısmı İslami söylemlerden yana.
Bunların içerisinde ÖSO'ya dahil olan tugaylarda mevcut.
ÖSO, karışık bir yapılanma. Yani kesin şunu şunu düşünüyor şöyle bir menhecleri var diyemeyiz. Ancak şu komutan şöyle düşünüyor, şu tugay şunu istiyor gibi söyleyebiliriz. ÖSO komutanı Riyad el Esed'in Nusret hakkında iyimser söylemlerini duymuşsunuzdur.
Velhasıl bunların hepsini şunun için anlattım. Bazı aşırı kardeşlerimizin "Esad sonrası ÖSO ile savaşacağız!" gibi boş ve anlamsız laflar söylemesi büyük bir vebal taşımaktadır. Bunu söyleyenlerin Allah'tan korkmaları gerekiyor. Askerler arasında bazıları tevbe edip gerçek İslam'a döndü, halkın kendisi ABD'nin getireceği bir demokrasiyi asla istemiyor. Bu yüzden karışık bir yapılanma olan ÖSO'ya direk ithamlarda bulunmak, gerçekten cahil cesareti ile yapılacak bir iştir. Bizim ağzımızdan çıkan her kelime Allah tarafından sorulacaktır. Evet, Öso içinde bazı askerlerin demokrasi söylemleri olabilir. Bu onları kapsar ve Esad sonrası onlar ile görüşüleceği anlamına gelir. ÖSO içinde müslüman halkta vardır. Belkide çoğunluğunu bunlar oluşturur. Müslümanlara karşı dilimizin bu kadar keskin olması, belkide düşmanımızı yenememizin en büyük sebeplerindendir.
Bu konuda forumda birkaç defa sert çıkışlara rastladım. O zaman cevap veremedim ama bunların cevap niteliğinde olacağını ümid ediyorum.
Demokrasiyi savunanlar ile asla aynı safta olamadığımız gibi gerektiğinde onlarla savaşırız. Ama bu içeride olan insanların bileceği bir iş. Dışarıdan oturduğumuz yerden ve çoğu şeyi bilmediğimize rağmen, bir grubu suçlayarak içlerindeki masum samimi müslümanlarıda dahil edip fitne yayamayız.
Esad sonrası demokrasi isteyenler ayrı bir konu, benim burada anlatmak istediğim bilmediğimiz konular hakkında kesin, sert sözler ve vaadlerde bulunmamamızdır. Ve gerçekten bu konuda benim kesin bir bilgim var diyecek birinide göremiyorum. ben de dahil. Çünkü Milyonları içeren bir halktan, bir ülkeden bahsediyoruz.
Bu ve diğer konularda konuşmadan önce Allah'ın bu yazdığımız veya söylediğimiz sözden bizi hesaba çekeceğini unutmayalım lütfen. Müslümanlara karşı daha merhametli olmayı ve kafirlere karşı şiddetli olmayı emreder yüce Kur'anımız.
Bu yazının altına da demokrasiyi mi savunucaz yani, onlarla aynı safta olamayız, onlara sessiz kalamayız gibi yorumları boşuna yazmayalım. Anlatmak istediğim konu umarım anlaşılmıştır..
Selam ile..
İslami muhalefeti az çok bildiğimiz için daha çok radikal grupların tepkiyle yaklaştığı Özgür Suriye Ordusu hakkında yazmak istiyorum.
İlk olarak bunlar benim gördüklerim -dışarıdan ve içeriden - yani kesintisiz bu doğrudur gibi bir tutumum yok.
Özgür suriye ordusu (ÖSO) bildiğiniz üzere, Esad rejiminin katliamlarına ortak olmak istemeyen, Suriye ordusundan ayrılarak kurulan tugayların geneline verilen isimdir.
Devrim öncesi Suriye ordusu şuan nasıl ise o zaman da öyleydi. Yani bu katliamı yapan vahşi ordu birden gökten inmedi, yıllardır halkın boğazında duran ve onlara maddi manevi çeşitli işkenceler yapan bir orduydu. Bunu bilmek önemli. Suriye devrimi öncesi yapılan katliam ve zulümler bırakın dunyanın bilmesini Suriye halkının büyük kısmı bile bilmiyordu.
Düşünün ki, böyle bir ordudasınız ve bu iğrençlikleri görüyorsunuz. (katliam, zulüm, tecavüz) Görmenize rağmen de hala bu orduda asker, subay olarak görev alıyorsunuz. Türk ordusunu düşünün misal olarak. ve bundan daha berbat bir orduda görev almayı düşünün...
Şimdi, olaylar gelişiyor Esad ordusu haklarını talep eden halkı öldürüyor ve askerlerine de öldürmelerini söylüyor. Bunu reddeden askerler ise ordudan ayrılıyor. Kimi ateş etmeyi kendi halkı olduğu için, kimi sunni olduğu için, kimi de vicdan sahibi olduğu için reddediyor. Ve bunların topluluğu Özgür Suriye Ordusunu oluşturuyor.
Devrim öncesi Esad ordusunu şunun için anlattım. Bu orduda bir zamanlar görev yapan bir askerden ne kadar bilinç beklersiniz? (tevbe edenler v.s dışında)
Bu insanların bir kısmının "özgürlük" adı altında "demokrasi" istemeleri çok normal.. Bir kere türkiye'de anlaşılan demokrasi ile arap dünyasında anlaşılan demokrasi farklı. bu adamlar özgürlük adı altında demokrasi'yi istiyorlar. Aslında tam ne istediklerini bile bilmiyorlar. Bunlar bir kenara...
Diğer taraftan halk bu kadar vahşete ve zulme dayanamayıp, o kadar barışçıl gösteriler yapmasına ve karşılığında daha fazla ölüm almalarına karşılık silahlandılar. Bölük bölük silahlandılar ve tugaylar kuruldu. ÖSO altında yaklaşık 200'den fazla tugay var. Düşünün ki Dera bir 30 kişilk tugay kuruyor. Şam'da 50 kişilk tugay kuruluyor. Ve bunların hepsi ÖSO altında toplanıyor. Askerde halkta aynı adı taşıyor yani. Bunların hepsinin birbirinden haberi olduğunu söyleyemeyiz.
ÖSO içerisinde bahsettiğim gibi demokrasi isteyenler var. Ama gördüğümüz kadarıyla Suriye halkının büyük bir kısmı İslami söylemlerden yana.
Bunların içerisinde ÖSO'ya dahil olan tugaylarda mevcut.
ÖSO, karışık bir yapılanma. Yani kesin şunu şunu düşünüyor şöyle bir menhecleri var diyemeyiz. Ancak şu komutan şöyle düşünüyor, şu tugay şunu istiyor gibi söyleyebiliriz. ÖSO komutanı Riyad el Esed'in Nusret hakkında iyimser söylemlerini duymuşsunuzdur.
Velhasıl bunların hepsini şunun için anlattım. Bazı aşırı kardeşlerimizin "Esad sonrası ÖSO ile savaşacağız!" gibi boş ve anlamsız laflar söylemesi büyük bir vebal taşımaktadır. Bunu söyleyenlerin Allah'tan korkmaları gerekiyor. Askerler arasında bazıları tevbe edip gerçek İslam'a döndü, halkın kendisi ABD'nin getireceği bir demokrasiyi asla istemiyor. Bu yüzden karışık bir yapılanma olan ÖSO'ya direk ithamlarda bulunmak, gerçekten cahil cesareti ile yapılacak bir iştir. Bizim ağzımızdan çıkan her kelime Allah tarafından sorulacaktır. Evet, Öso içinde bazı askerlerin demokrasi söylemleri olabilir. Bu onları kapsar ve Esad sonrası onlar ile görüşüleceği anlamına gelir. ÖSO içinde müslüman halkta vardır. Belkide çoğunluğunu bunlar oluşturur. Müslümanlara karşı dilimizin bu kadar keskin olması, belkide düşmanımızı yenememizin en büyük sebeplerindendir.
Bu konuda forumda birkaç defa sert çıkışlara rastladım. O zaman cevap veremedim ama bunların cevap niteliğinde olacağını ümid ediyorum.
Demokrasiyi savunanlar ile asla aynı safta olamadığımız gibi gerektiğinde onlarla savaşırız. Ama bu içeride olan insanların bileceği bir iş. Dışarıdan oturduğumuz yerden ve çoğu şeyi bilmediğimize rağmen, bir grubu suçlayarak içlerindeki masum samimi müslümanlarıda dahil edip fitne yayamayız.
Esad sonrası demokrasi isteyenler ayrı bir konu, benim burada anlatmak istediğim bilmediğimiz konular hakkında kesin, sert sözler ve vaadlerde bulunmamamızdır. Ve gerçekten bu konuda benim kesin bir bilgim var diyecek birinide göremiyorum. ben de dahil. Çünkü Milyonları içeren bir halktan, bir ülkeden bahsediyoruz.
Bu ve diğer konularda konuşmadan önce Allah'ın bu yazdığımız veya söylediğimiz sözden bizi hesaba çekeceğini unutmayalım lütfen. Müslümanlara karşı daha merhametli olmayı ve kafirlere karşı şiddetli olmayı emreder yüce Kur'anımız.
Bu yazının altına da demokrasiyi mi savunucaz yani, onlarla aynı safta olamayız, onlara sessiz kalamayız gibi yorumları boşuna yazmayalım. Anlatmak istediğim konu umarım anlaşılmıştır..
Selam ile..
Moderatör tarafında düzenlendi:
