I
Çevrimdışı
Kitap, sünnet ile teyemmüm meşrûdur; Kitaptan delili; Allah Azze ve Celle buyuruyor ki; “Ey iman edenler! Siz sarhoş iken -ne söylediğinizi bilinceye kadar- cünüp iken de -yolcu olan müstesna- gusül edinceye kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hasta olur veya bir yolculuk üzerinde bulunursa nız, yahut sizden biriniz ayak yolundan gelirse, yahut kadınlara dokunup da (bu durumlard a) su bulamamışsanız o zaman temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinize ve elleriniz e sürün. Şüphesiz Allah çok affedici ve bağışlayıcıdır.”(Nisa 43)
Sünnetten deliline gelince, bu konuda pek çok hadis vardır. Bunlardan birisi de Cabir r.a.’ın rivayet ettiği hadiste geçen şu ifadelerd ir; “Bana, benden önce kimseye verilmemiş beş şey verildi;… bir de bana yeryüzü temiz bir mescid kılındı. Ümmetimden biri her nerede namaz vaktine yetişirse orada namaz kılar.”
Meşru kılınış sebebi; Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Rasululla h (aleyhissa lâtu vesselâm)'la bir seferde beraber idik. Beydâ adlı mevkiye veya Zâtu'l-Ceyş denen yere gelmiştik ki benim bir kolyem kayboldu. Rasululla h (aleyhissa lâtu vesselâm) onu aramak için kaldı, O'nunla birlikte herkes orada kaldı. Bir su başında da değillerdi. Üstelik beraberle rinde su da yoktu. Halk Hz. Ebu Bekr (radıyallahu anh)'e uğrayıp:
"Aişe'nin yaptığını gördün mü! Hem Rasululla h'ı, hem de herkesi burada oyaladı. Bir su başında değiller, beraberle rinde su da yok!" demişler. Rasululla h başını dizlerimi n üzerine koymuş uyurken Ebu Bekr (radıyallahu anh) çıkageldi.
"Sen Rasululla h aleyhissa latu vesselam'ı da halkı da, burada hapsettin . Bir su başında değiller, beraberle rinde su da yok!" diyerek, babam beni azarladı ve Allah'ın dilediğince başka şeyler de söyledi. (Öfkesini daha da yenemeyip) eliyle böğrüme böğrüme dürterek (canımı yaktı). Rasululla h'ın başı dizimin üzerinde olduğu için kımıldamamaya çalıştım.
Rasululla h aleyhissa latu vesselam sabaha kadar, susuz olarak uyudu. Sabah olunca Allah Teâla Hazretler i, teyemmüm ayeti'ni inzal buyurdu: "...Su bulamazsa nız temiz toprağa teyemmüm edin, yüzlerinizi ve elleriniz i onunla meshedin. Allah size sorluk yapmak murad etmez, bilakis sizi temizleme k, ve üzerinizdeki nimetini tamamlama k ister, ola ki şükredersiniz" (Maide 6).
Üseyd, Hz. Aişe'ye: "Allah sana rahmetini bol kılsın, senin başına hoşlanmadığın her ne gelmiş ise onda Allah senin için de müslümanlar için de bir ferec (sıkıntıdan kurtulma) kılmıştır '' dedi.''
(Hz. Aişe) sözüne devam ederek) dedi ki: "Bindiğim deveyi dürtüp kaldırdım. (Kaybolan) kolye altında çıktı."
Sünnetten deliline gelince, bu konuda pek çok hadis vardır. Bunlardan birisi de Cabir r.a.’ın rivayet ettiği hadiste geçen şu ifadelerd ir; “Bana, benden önce kimseye verilmemiş beş şey verildi;… bir de bana yeryüzü temiz bir mescid kılındı. Ümmetimden biri her nerede namaz vaktine yetişirse orada namaz kılar.”
Meşru kılınış sebebi; Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Rasululla h (aleyhissa lâtu vesselâm)'la bir seferde beraber idik. Beydâ adlı mevkiye veya Zâtu'l-Ceyş denen yere gelmiştik ki benim bir kolyem kayboldu. Rasululla h (aleyhissa lâtu vesselâm) onu aramak için kaldı, O'nunla birlikte herkes orada kaldı. Bir su başında da değillerdi. Üstelik beraberle rinde su da yoktu. Halk Hz. Ebu Bekr (radıyallahu anh)'e uğrayıp:
"Aişe'nin yaptığını gördün mü! Hem Rasululla h'ı, hem de herkesi burada oyaladı. Bir su başında değiller, beraberle rinde su da yok!" demişler. Rasululla h başını dizlerimi n üzerine koymuş uyurken Ebu Bekr (radıyallahu anh) çıkageldi.
"Sen Rasululla h aleyhissa latu vesselam'ı da halkı da, burada hapsettin . Bir su başında değiller, beraberle rinde su da yok!" diyerek, babam beni azarladı ve Allah'ın dilediğince başka şeyler de söyledi. (Öfkesini daha da yenemeyip) eliyle böğrüme böğrüme dürterek (canımı yaktı). Rasululla h'ın başı dizimin üzerinde olduğu için kımıldamamaya çalıştım.
Rasululla h aleyhissa latu vesselam sabaha kadar, susuz olarak uyudu. Sabah olunca Allah Teâla Hazretler i, teyemmüm ayeti'ni inzal buyurdu: "...Su bulamazsa nız temiz toprağa teyemmüm edin, yüzlerinizi ve elleriniz i onunla meshedin. Allah size sorluk yapmak murad etmez, bilakis sizi temizleme k, ve üzerinizdeki nimetini tamamlama k ister, ola ki şükredersiniz" (Maide 6).
Üseyd, Hz. Aişe'ye: "Allah sana rahmetini bol kılsın, senin başına hoşlanmadığın her ne gelmiş ise onda Allah senin için de müslümanlar için de bir ferec (sıkıntıdan kurtulma) kılmıştır '' dedi.''
(Hz. Aişe) sözüne devam ederek) dedi ki: "Bindiğim deveyi dürtüp kaldırdım. (Kaybolan) kolye altında çıktı."