Hanbelî fakihlerinden İbn-i Receb (rahimehullah) şöyle demektedir:
‘’La İlahe İllallah’ı söyleyipte ona şehadet etmekten maksad cehennemden kurtulmayı ve cennete girmeyi gerektiren bir sebeb olmasıdır. Bu gereklilik ise söylenen sözün şartlarının hepsinin bir arada bulunması ve onu ortadan kaldıracak bir durumun olmaması halinde geçerlidir. Tevhid kelimesini söyleyen kişide bu kelimenin şartlarından bir tanesi eksik olursa yahut da tevhid kelimesini söyleyen kimse bu kelimeyi ortadan kaldıracak bir söz veya amelde bulunursa artık bu tevhid kelimesi, söyleyenin cehennemden kurtulmasını ve cennete girmesini sağlamaz. Bu görüş Hasan ve Vehb bin Münebbih’ten nakledilmiştir. Bu konu hakkında söylenenlerin en güzeli ve en kuvvetlisi bu görüştür.‘’
Bkz. İbn-i Receb El Hanbeli, Kelimetü’l İhlas
‘’La İlahe İllallah’ı söyleyipte ona şehadet etmekten maksad cehennemden kurtulmayı ve cennete girmeyi gerektiren bir sebeb olmasıdır. Bu gereklilik ise söylenen sözün şartlarının hepsinin bir arada bulunması ve onu ortadan kaldıracak bir durumun olmaması halinde geçerlidir. Tevhid kelimesini söyleyen kişide bu kelimenin şartlarından bir tanesi eksik olursa yahut da tevhid kelimesini söyleyen kimse bu kelimeyi ortadan kaldıracak bir söz veya amelde bulunursa artık bu tevhid kelimesi, söyleyenin cehennemden kurtulmasını ve cennete girmesini sağlamaz. Bu görüş Hasan ve Vehb bin Münebbih’ten nakledilmiştir. Bu konu hakkında söylenenlerin en güzeli ve en kuvvetlisi bu görüştür.‘’
Bkz. İbn-i Receb El Hanbeli, Kelimetü’l İhlas