Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Makale Zamanimizda Ölçü Edinilen Değerler

C Çevrimdışı

cendel

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Her asır ve çağda olduğu gibi zamanımızd a da insanların bir takım değerleri kendilerine ölçü edindikleri görülmektedir. Bunlar sırasıyla şöyledir.

l - Kur'an ve sünnet: Bunlar da kendi aralarında bölümlere ayrılırlar:

a) Kur'an ve sünneti kendilerine gerçek manada ölçü edinip, Allah (c.c) ve rasulünün hükümlerine tam bir teslimiyetle teslim olan, körü körüne taklid, bid'at, hurafe gibi müslümana yakışmayan söz, hareket ve düşüncelerden uzak duran kimseler. Bu kimseler, Kur'an ve sünneti gerçek manada selef anlayışıyla anlayarak, onlar gibi yaşamaya çalışan kimselerdir. İşte bunlar gerçek mü'minlerdir. Bu gibi kimselerin sayıları ise oldukça azdır. Kafir sistemler bu gibi kimselerin oluşmasına, fikirlerini yaymalarına izin vermezler. Hatta böyle kimseleri yok etmek için ellerinden gelen bütün çabayı gösterirler. Gerekirse de onları yok ederler.

b) Kur'an ve sünneti ölçü edindiğini söyleyen, fakat bid'at, hurafe, körü körüne taklitten uzaklaşmayan kimseler. Bu kimseler Kur'an ve sünneti selef anlayışıyla değil de peşlerinde gittikleri hoca, şeyh, fikir adamı veya bunlar gibi etiket sahibi kimselerin anlayışıyla anlamaya çalışırlar. Bu sebeble bu gibi kimseler her ne kadar "Kur'an ve sünnet ölçümüzdür" diyor ve İslam'ın bir takım amellerini yapıyorlarsa da bunlar gerçek mü'min ve gerçek tevhid ehli değildir. Bunlar bu hal ü-zere öldükleri takdirde ahirette kaybedenlerden olacaklardır.

c) Sadece Kur'an'ı ölçü edindiğini söyleyip, sünneti tamamen reddeden kimseler. Bu kimseler Kur'an ayetlerine kendi kıt akıllarıyla mana verir ve bu şekilde a-mel ederler. Bunlar gerçekten sapık olan bir taifedir. Bu hal üzere öldükleri taktirde ahirette kaybedenlerden olacaklardır.

d) Kur'an'ı ölçü edindiğini söyleyip, sünnetten sadece işlerine geleni alan, işlerine gelmeyeni ise reddeden kimseler. Bu kimseler de işlerine geldiği yerde a-yetleri sünnetle destekler, işlerine gelmediğinde ise kendi kıt akıllarıyla ayetlere manalar verirler ve bu şekilde amel ederler. Bu kimseler de bu hal üzere ölmeleri halinde ahirette kaybedenlerden olacaktır.

e) İslamı sevmelerine ve İslam'ın bir takım emirlerini yerine getirmelerine rağmen Kur'an ve sünneti ölçü edinmeleri gerektiğini bilmeyenler. İşte bu kimseler de peşlerine takıldıkları kimseleri kendilerine ölçü edinirler ve onların anlayışıyla İslamı yaşamaya çalışırlar. Tabiki bu taife de bu hal üzere ölecek olurlarsa ahirette kaybedenlerden olacak taifedir.

2 - İslam Alimi Kılığındaki Bel'amlar: Zamanı-mızdaki insanların ölçü edindikleri değerlerden birisi de İslam alimi kılığındaki belamlardır. Bunlar sırasıyla şöyledir:

a) Cami Hocaları, Müftiler, Hatibler: Bunlar; kafir devletlerin bünyesinde görev alan, yine bu kafir devletlerin isteği doğrultusunda hareket eden, Allah (c.c)'ın hükümlerini gizleyen, insanlara gerçek İslam'ı açıkla-mayan, insanlara İslam'ın hükümlerini tevil ederek, onların anlamayacakları ve kafir sistemlere zarar vermeyecek ve onların hoşlarına gidecek şekilde açıklayan, Allah (c.c)'ın, meleklerin, mü'minlerin ve bütün lanet-çilerin kendilerine lanet ettiği parayla satın alınmış devlet memurlarıdır.

b) Cemat Veya Parti Liderleri: Bunlar; ya kafir sistemlerin kontrolü altında kasıtlı olarak ortaya çıkarılmış ya da kasıt olmaksızın kendiliklerinden ortaya çıkmış, fakat kafir sistemin bekasını sağlayacak şekilde hareket eden, bu şekilde insanları gerçek İslam'a değil de kendi anlayışları doğrultusundaki İslam'a davet e-den, böylece peşlerinde çokça sayıda kitleleri toplayan kimselerdir. Bu kimseler gerçek İslam'ı açıklamamalarının sebebi; ya cahil olmaları ya da kafir sistem tarafından görevlendirilmiş olmalarıdır. İşte bu sebeble bu gibi kimseler insanları oyalayıp durmaktadırlar. Zira öyle cemaatlar ya da partiler varki sayıları milyonları geçmiş. Bu milyonlarla, değil bir beldede dünyada Allah (c.c)'ın hükümleri hakim kılınır. Allah (c.c)'ın kendisine akıl verdiği bir kimse bu konuda biraz düşünürse ve basireti de körelmemişse bunun böyle olduğunu a-çıkca görebilir. Fakat bu kimselerin sayıları çok olmasına rağmen akideleri bozuktur. Bu bozuk akideleri sebebiyle de hiç bir zaman bu kimselerin İslam'ı getirmeleri söz konusu değildir...

c) Tarikat Şeyhleri: Bunlar da kafir sistemlerin kontrolü altında ya kasıtlı olarak veya kendiliğinden ortaya çıkan, fakat kafir sistem için zararı olmayıp bilakis faydası olan, bu kafir sistemin bekasını sağlayan kimse-lerdir. Bu kimseler de insanlara gerçek İslam'ı anlatmazlar. Üstelik İslam'da yeri olmayan bir çok hurafe, bid'at, sapıklık türetirler. İnsanlar da onlardan gördükleri, duydukları herşeyi İslam'dan zannederek yerine getirirler. Şeyhlerine öyle kudsiyet verirler ki onların her söylediğine bağlanılması ve uyulması gereken bir değer olarak bakarlar. Bu sebeble yaptıkları amellerin Allah (c.c)'in emirlerine uygun olup olmadığını hiç mi hiç düşünmezler. Zira şeyh ne söylerse, ne yaparsa onlar için doğrudur ve yapılması, bağlanılması mutlaka gereklidir. Günümüzdeki tarikatlar ve bağlıları o kadar çoktur ki, fakat küfür sistemlerini yıkmak için herhangi bir çabaları görülmemekte, bilakis onlara tam bir teslimiyetle yaşantılarını sürdürmektedirler... Her akıl sahibi bunu görerek anlar ki; bunlar insanları oyalamak ve onları gerçek İslam'dan uzaklaştırmaktan başka bir şey değildir.

3 - Allah (c.c)'ın Kendilerini Alçalttığı, Devlet Büyüğü İsmi Verilen Sefih İdareciler:

Bunlar da günümüzdeki insanların ölçü edindikleri değerlerden bir tanesidir. Bunlar; cumhurbaşkanı, başbakan, kral vs. gibi devlet yöneticileridir. Bu gibi kimseler Allah (c.c)'m hükümleriyle hiç hükmetmemelerine veya Allah (c.c)'in hükümlerinden bazılarıyla hükmedip bazılarıyla ise hükmetmemelerine ya da Allah (c.c)'in hükümleriyle tam olarak hükmediyor gözükmelerine rağmen ulul emr olarak görülen ve bu sebeble çıkardıkları her kanuna, söyledikleri her söze hiç itirazsız bağlanılan kimselerdir. İnsanlarda şayet İslam'dan biraz eser kalmış ise Allah (c.c)'ın kendilerine vermiş olduğu akıl nimetinden istifade etsinler de kimler tarafından yönetildiklerine bir baksınlar! Ya da kendilerini yöneten sefihlerin (aklı kıt kimselerin) gerçek durumlarını a-raştırsmlar! Allah (c.c)'ın karşısına hesab için çekildikleri zaman: "Ya Rabbi! Biz, bilmiyorduk. Bizi onlar saptırdılar" diyenlerden olmasınlar.

4 - Fikirlerine Saygı Duyulan Akletnıeyen Fikir Adamları ve Onların Fikirleri:

Sahib oldukları fikir ve düşünceler Allah (c.c)'m bildirdiği hükümlere ters olmasına rağmen, fikirlerine bağlanılan fikir adamları ve onların fikirleri de günümüzde ölçü edinilen değerlerden birisidir. Fikir adamı olarak fikirlerine değer verilenler:

a) Bir takım "izm"leri Ortaya Çıkaranlar: Budizm, Laikizm, Komünizm, Kemalizm vs.

b) Bir takım etiket ve diploma sahibi kimseler: Gazeteci, yazar, profesör vs.

İnsanlar işte bu gibi kimselerin peşinde giderek, sa-hib oldukları fikirlerin Allah (c.c)'ın dininden olduğuna veya Allah (c.c)'ın dinine zıt olup olmadığına bakmadan hemen onların görüşlerine teslim olmakta ve bu görüşleri yaşanılması ve de bağlamlması gereken asıl görüşler olarak görmektedirler.

5 - Allah (c.c), Sayıları Çok Nice Kafirleri, İman Sahibi Az Kimselerle Helak Ettiği Halde; Çoğunluk:

Günümüzde ölçü edinilen bir diğer değer ise çoğunluktur. Yani; insanların çoğunluğu bir şeye iyi derse o iyi, kötü derse o kötü görülür. Oysa ancak Allah (c.c)'ın iyi dediği iyi, kötü dediği kötüdür. Fakat çoğunluğa göre hareket eden kimseler, çoğunluğun iyi gördüğü bir şeyin Allah (c.c)'m sisteminde kötü olduğuna veya çoğunluğun kötü gördüğü bir şeyin Allah (c.c)'m sisteminde iyi olduğuna hiç mi hiç aldırış etmezler. Zira böyle kimselere heva ve hevesleri hakim olmuştur. Bu sebeple heva ve hevesleri neyi hoş görürse onu yapar, neyi de kötü görürse ondan uzak dururlar.
 
Üst Ana Sayfa Alt