E
Çevrimdışı
• İslamcı Gazze için ağlar; cemaatçi Hendek Savaşı için.
• İslamcı konferansa gider; cemaatçi sohbete.
• İslamcı kulaklığında ezgi dinler; cemaatçi Hocaefendi'nin vaazını.
• İslamcının şehit denince aklına Metin Yüksel, Şeyh Ahmet Yasin gelir; cemaatçinin Hz. Hamza, gittikleri ülkelerde hayatını kaybeden öğretmenler.
• İslamcı laik dünyada Müslüman gettosunda yaşamaya razıdır; cemaatçi ehl-i dünya ile birlikte yaşayıp onları da dindar yapmaya taliptir.
• Bir İslamcı başörtüsü yasaksa üniversiteyi bırakır, kapı önünde eylem yapar; cemaatçi perukla, şapkayla, olmadı başını açarak okula girer, onun için mezun olmak başörtüsü mücadelesi vermekten mühimdir.
• İslamcı iktidar ister; cemaatçi sızmak. İslamcı yönetmek ister, cemaatçi dönüştürmek.
• İslamcı meydan okumaktan, posta koymaktan hoşlanır; cemaatçi diyalog kurmaktan, ortak nokta bulmaya çalışmaktan.
• İslamcı eyleme, partiye, derneğe çağırır; cemaatçi eve maklube yemeğe.
• Cemaatçi Bediüzzaman'ın vaadi gereği samimiyetle Avrupa Birliği ister; İslamcı Seyyid Kutup'un, Ali Şeriati'nin vasiyeti gereği ilk fırsatta İslam Birliği.
• İslamcı 'ümmetin meselelerini' kafasına takar; cemaatçi Afrika'da kolej açılmayan ülkeleri.
• İslamcı işadamı belediyelere yanaşıp yol yapar; cemaatçi işadamı Asya bozkırlarında terlik satar.
• İslamcı telefonu "Selamünaleyküm" diyerek açar; cemaat mensubu telefonda "Selamünaleyküm" demez. Hatta telefonda hiç bir şey dememeye gayret eder.
• İslamcı için en büyük şeytan İsrail'dir, ABD'dir; cemaatçi için İran fitnecidir, kolejleri kapatan Rusya düşman.
• İslamcının komplo teorilerinin başkarakteri MOSSAD'dır; cemaatçinin ETÖ (Ergenekon Terör Örgütü).
• İslamcı için bütün provokasyonların arkasında Amerika, İsrail vardır; cemaatçi için ordu.
• İslamcıya göre cemaatçi Amerikancıdır; cemaatçiye göre İslamcı İrancı.
• İslamcıya göre cemaatçi pasifisttir, diyalogcudur, tavizcidir; cemaatçiye göre İslamcı takvası zayıf, namazı eksik, aceleci, fevri.
• İslamcı Kuran meali okur; cemaatçi Risale.
• İslamcı kendini korumak için karate, kungfu salonlarına gider; cemaatçi cevşen okur.
• İslamcı sigara içer; bir şakirt için sigara içmek neredeyse içki içmek gibi bir şeydir.
• İslamcı sakal bırakır; cemaatçi bıyık, tedbir için belki keçi sakal.
• Varlıklı bir İslamcının pasaportu Suudi Arabistan Krallığı mührü ile doludur. Altı hac, 22 umre şaşırtıcı değildir. Cemaat mensupları bir hac iki üç umre ile yetinir. Pasaportlarında bolca ABD mührü vardır. Kostarika, Gine gibi ülkelerin mühürlerini görmek de sürpriz olmaz.
• Bir İslamcı için namaz kıyamdır, cami ümmetin biraraya gelmesi; bir cemaatçi için namaz tesbihattır, cami de ışık ev.
• Cemaatçilerin ağabeyleri vardır; İslamcıların üstatları, hocaları.
• Cemaatçinin hayali Hocaefendi'nin Türkiye'ye dönmesidir; İslamcının ümmetin Kudüs'te toplu namaz kılması.
• Cemaatçi Afrikalı çocuğun Sezen Aksu şarkısı okumasıyla gurur duyar; İslamcı Filistinli çocuğun İsrail askerine taş atmasıyla.
Bayağı fark varmış değil mi?
taraftan alınrı/ bir kesit
• İslamcı konferansa gider; cemaatçi sohbete.
• İslamcı kulaklığında ezgi dinler; cemaatçi Hocaefendi'nin vaazını.
• İslamcının şehit denince aklına Metin Yüksel, Şeyh Ahmet Yasin gelir; cemaatçinin Hz. Hamza, gittikleri ülkelerde hayatını kaybeden öğretmenler.
• İslamcı laik dünyada Müslüman gettosunda yaşamaya razıdır; cemaatçi ehl-i dünya ile birlikte yaşayıp onları da dindar yapmaya taliptir.
• Bir İslamcı başörtüsü yasaksa üniversiteyi bırakır, kapı önünde eylem yapar; cemaatçi perukla, şapkayla, olmadı başını açarak okula girer, onun için mezun olmak başörtüsü mücadelesi vermekten mühimdir.
• İslamcı iktidar ister; cemaatçi sızmak. İslamcı yönetmek ister, cemaatçi dönüştürmek.
• İslamcı meydan okumaktan, posta koymaktan hoşlanır; cemaatçi diyalog kurmaktan, ortak nokta bulmaya çalışmaktan.
• İslamcı eyleme, partiye, derneğe çağırır; cemaatçi eve maklube yemeğe.
• Cemaatçi Bediüzzaman'ın vaadi gereği samimiyetle Avrupa Birliği ister; İslamcı Seyyid Kutup'un, Ali Şeriati'nin vasiyeti gereği ilk fırsatta İslam Birliği.
• İslamcı 'ümmetin meselelerini' kafasına takar; cemaatçi Afrika'da kolej açılmayan ülkeleri.
• İslamcı işadamı belediyelere yanaşıp yol yapar; cemaatçi işadamı Asya bozkırlarında terlik satar.
• İslamcı telefonu "Selamünaleyküm" diyerek açar; cemaat mensubu telefonda "Selamünaleyküm" demez. Hatta telefonda hiç bir şey dememeye gayret eder.
• İslamcı için en büyük şeytan İsrail'dir, ABD'dir; cemaatçi için İran fitnecidir, kolejleri kapatan Rusya düşman.
• İslamcının komplo teorilerinin başkarakteri MOSSAD'dır; cemaatçinin ETÖ (Ergenekon Terör Örgütü).
• İslamcı için bütün provokasyonların arkasında Amerika, İsrail vardır; cemaatçi için ordu.
• İslamcıya göre cemaatçi Amerikancıdır; cemaatçiye göre İslamcı İrancı.
• İslamcıya göre cemaatçi pasifisttir, diyalogcudur, tavizcidir; cemaatçiye göre İslamcı takvası zayıf, namazı eksik, aceleci, fevri.
• İslamcı Kuran meali okur; cemaatçi Risale.
• İslamcı kendini korumak için karate, kungfu salonlarına gider; cemaatçi cevşen okur.
• İslamcı sigara içer; bir şakirt için sigara içmek neredeyse içki içmek gibi bir şeydir.
• İslamcı sakal bırakır; cemaatçi bıyık, tedbir için belki keçi sakal.
• Varlıklı bir İslamcının pasaportu Suudi Arabistan Krallığı mührü ile doludur. Altı hac, 22 umre şaşırtıcı değildir. Cemaat mensupları bir hac iki üç umre ile yetinir. Pasaportlarında bolca ABD mührü vardır. Kostarika, Gine gibi ülkelerin mühürlerini görmek de sürpriz olmaz.
• Bir İslamcı için namaz kıyamdır, cami ümmetin biraraya gelmesi; bir cemaatçi için namaz tesbihattır, cami de ışık ev.
• Cemaatçilerin ağabeyleri vardır; İslamcıların üstatları, hocaları.
• Cemaatçinin hayali Hocaefendi'nin Türkiye'ye dönmesidir; İslamcının ümmetin Kudüs'te toplu namaz kılması.
• Cemaatçi Afrikalı çocuğun Sezen Aksu şarkısı okumasıyla gurur duyar; İslamcı Filistinli çocuğun İsrail askerine taş atmasıyla.
Bayağı fark varmış değil mi?
taraftan alınrı/ bir kesit