Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Haber 5G'nin Sağlığa Etkisi Hakkında İddialar

Ömer2 Çevrimdışı

Ömer2

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Aslında söylede de olabilir elimizdeki telefonlar internet altyapıları 5g hızını desteklemekte.
Sonuçta sinyalleri dağıtılmaya başladığı anda bundan herkez etkilenmektedir.
Benım anlayamadıgım kısım insanları neden evlere hapsettiler.Bu virus olarak diyorum acaba herkez dinlengin olduğu için daha kolaymı bağışıklık kazanılıyor. ?
Yada insanların bağışık kazanmaları içinmi dir. acaba.

Cunku toplu halde radyasyon sevıyesi daha yuksek bir hale gelıyor misal insanların kalabalık olduğu sehirlerde.

Bunu da kırsal-şehirsel oranında incelemekte fayda olacaktır. En azından çoğu köylerde baz istasyonu yok.
 
Ummu Aişe Çevrimiçi

Ummu Aişe

حسبي الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Şu uyuyan %90'ı uyandırabilsek senaryo bu kadar korkunç olmazdı.

%1 Dünyayı kontrol ediyor.

%4 İhanet eden, satılmış kuklalar.

%90 Uyuyor

%5 Biliyor ve %90'nı uyandırmaya çalışıyor.

%1, %5'in %90'ı uyandırmasını istemiyor.

Kilit nokta: Yüzde 1, yüzde 5'ten korkuyor.

Yüzde 5'in potansiyeli büyük; "yüzde 95 kadar" bir potansiyeliz biz.. Uyandırmayı başarabilirsek, inşaAllah.


Ekli dosyayı görüntüle 25347

Bu mesajı buraya kopyala yapıştır yapıyorum, çünkü:

Yeterince büyük bir kampanya sanırım, varsa daha büyüğünü bulana kadar destek buna.
Change.org bu ve dünya genelindeki benzer kampanyaları habersizce siliyor. Neden siliyor? Yüzde 90 uyanmasın diye. Uyuyan kesim görünürde "güdülmeyi hak eden" kesim gibi görünse de, potansiyeli korkunç onlar için; çünkü kötülerin tüm planları altüst olur.

Öyleyse ne yapıyoruz?

Bireysel çabalarımızla: Uyandırıyoruz )
 
Ömer2 Çevrimdışı

Ömer2

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Rusya, dünyada bir Covid-19 cesedinin otopsisini (post mortem) gerçekleştiren ilk ülke oldu. Kapsamlı bir araştırmanın ardından Covid-19'un bir virüs olarak var olmadığını, bunun radyasyona uğra mış bir bakteri olduğunu ve kanda pıhtılaşma yaparak insanın ölümüne sebep olduğunu keşfetti.
COVID-19'un insanlarda tromboza neden olan kanın pıhtılaşmasına neden olduğu ve damarlarda kan pıhtılaşmasına neden olarak beyin, kalp ve akciğerler oksijen alamadığı için kişinin nefes almasını zorlaştırdığı ve insanların hızla ölmesine neden olduğu tespit edildi.

Solunum enerjisi eksikliğinin nedenini bulmak için Rusya'daki doktorlar WHO protokolünü dinlemedi ve covid-19'un cesetlerine otopsi yaptı. doktorlar kollarını, bacaklarını ve vücudunun diğer kısımlarını açıp doğru bir şekilde inceledikten sonra kan damarlarının genişlediğini ve damarların kan pıhtılarıyla dolduğunu fark ettiler, bu da genellikle kan akışını engelliyor ve oksijen akışını da azaltıyor. vücutta, hastanın ölümüne neden olur. Bu araştırmanın öğrenilmesi üzerine Rusya Sağlık Bakanlığı, Covid-19 için tedavi protokolünü derhal değiştirdi ve pozitif hastalarına aspirin verdi. 100 mg ve Empromak almaya başlandı. sonuç olarak hastalar iyileşmeye ve sağlıkları iyileşmeye başladı. Rusya Sağlık Bakanlığı bir günde 14.000'den fazla hastayı taburcu ederek evine gönderdi.
Rusya'daki doktorlar, bir süre bilimsel keşif sonrasında "fellium-intravasküler pıhtılaşmadan (tromboz) başka bir şey olmadığını ve tedavi yönteminin iyileştirici olduğunu" hastalığın küresel bir aldatmaca olduğunu söyleyerek tedavi yöntemini açıkladılar.
Antibiyotik tabletler
Antiinflamatuar ve
antikoagülanlar (aspirin) alın.
Bu da hastalığı iyileştirmenin mümkün olduğunu gösteriyor.
Diğer Rus bilim adamlarına göre ise, ventilatörlere ve yoğun bakım ünitesine (YBÜ) hiçbir zaman ihtiyaç duyulmadı. Bu etkiye yönelik protokoller Rusya'da çoktan yayınlandı.
ÇİN bunu zaten biliyordu, ancak raporunu asla yayınlamadı.
Bu bilgiyi aileniz, komşularınızla, tanıdıklarınızla, arkadaşlarınızla, iş arkadaşlarınızla paylaşın ki Covid-19 korkusundan kurtulsunlar ve bunun bir virüs değil, sadece 5G radyasyonuna maruz kalmış bir bakteri olduğunu anlasınlar. Sadece bağışıklığı çok düşük olan kişiler dikkat etsinler. Bu radyasyon ayrıca iltihaplanma ve hipoksiye neden olur. Mağdur olanlar Asprin-100mg ve Apronik veya Paracetamol 650mg almalıdır.

Kaynak: Rusya Sağlık Bakanlığı

Alman basınında yer alan habere göre, Hamburg'da COVID-19'dan hayatını kaybeden yaklaşık 170 hastaya yapılan otopsi, hastaların büyük bölümünün tromboz veya akciğer embolisi nedeniyle yaşamını yitirdiğini ortaya koydu.
Tagesschau’nun haberine göre, Hamburg-Eppendorf Üniversite Kliniği (UKE) Adli Tıp Enstitüsü'nde geçen haftalarda COVID-19'dan hayatını kaybeden yaklaşık 170 hastaya otopsi yapıldı. Otopsi sonuçlarına göre hastaların büyük bölümünde tromboz (bir damarın trombüs yani damar içinde pıhtı tarafından tıkanması) ve akciğer embolisine (akciğerlerdeki damarların birinde pıhtı ya da başka bir materyal nedeniyle gelişen tıkanıklık) rastlandı.

Amerikan tıp dergisi "Annals of Internal Medicine"de yayımlanan araştırmaya dayandırılan habere göre, 52 ila 87 yaşları arasındaki 12 vakada yapılan detaylı incelemeler sonucunda bunların yedisinde söz konusu rahatsızlıklara rastlandı. Dördünün ölüm nedeninin ise akciğer embolisi olduğu belirtildi. Enstitü Başkanı Klaus Püschel diğer otopsilerde de akciğer embolisi belirtileri tespit edildiğini kaydetti.
Bulgular tedavide yardımcı olabilir
Haberde, UKE Adli Tıp Enstitüsü Başkanı Klaus Püschel ile Yoğun Bakım Kliniği Başkanı Stefan Kluge’nin bu nedenle COVID-19 hastalarında kan sulandırıcı ilaç tedavisinin olumlu etkisi olabileceğine dikkat çektiği belirtiliyor. Püschel'in hastalarda tromboz ve emboli oluşumunun önüne geçilmesi gerektiğini vurguladığı kaydediliyor.
Habere göre, klinikteki tedavi sırasında COVID-19'un alışılmadık sayıda hastada tromboz ve akciğer embolisine neden olduğunu gördüklerin kaydeden Kluge, otopsilerin bu durumu onaylar nitelikte olduğunu belirtiyor. Kluge dikkatli bir şekilde hastaları birincil olarak kan sulandırıcı ilaçlarla tedavi edip edemeyeceklerini değerlendirdiklerini kaydediyor.
ARD / BW,ET
©Deutsche Welle Türkçe
 
Ömer2 Çevrimdışı

Ömer2

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Tedirgin olan ve ölen halk ama rahat olan rahat davranan ise devletlerin başlarıdır. 5g bir pasta herkez o pastadan bir dilim alabilmek için kendilerini feda ediyor lar cunku buyuk bir teknolojik adımdır 5g buna ilk çin mudahil oldu sonrasıda malum zaten nezaman 5g temeli atıldı işte kayıplar birbir çoğaldı.

5g bir savaş anatomisi zannımca cunku teknolojinin aksamadan veri transferine ihyiyacı var ne kadar hızlı veri o kadar ustunluk.şöyle düşünün insansız bir hava aracınız var bunu km lerce degilde binlerce km herhangi bir kayıp olmadan kullanabiliyorsunuz.yani yuksek hızda bir veri transferi

Turkiyede turkcell in alt yapısı hazır mesela cinde 6 g için 2030 demiş bu corona bitmez bitmeyecek. Eger gercektende bu radyasyonsa sebeb daha beteri insanoğlunu beklıyor...
 
Ömer2 Çevrimdışı

Ömer2

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
İnsanlık şimdi de 5G teknolojisinin istilasıyla karşı karşıya. Henüz deneme çalışmaları yapılan bu teknolojiye karşı bir şuurlanma meydana gelmişse de düzey henüz yeterli değil. Birçoğu ise bu teknolojinin koronayı yaydığına inanıyor. Kimi ise 5G’nin zararlarının farkında ama henüz sadece çok azının… Bunun en bariz örneği geçtiğimiz haftalarda İngiltere’de yaşandı. Ülkenin farklı şehirlerinde baz istasyonlarına ve telekom altyapısına zarar verildi. Bu saldırıların, video paylaşım sitesi Youtube’da bir profesörün çektiği video sonrası yapıldığı öne sürüldü. Söz konusu video Youtube tarafından sansürlendi. Bununla da kalmadı Youtube’ın 5G aleyhinde yayın yapan videoları sileceği ve bunların reklam gelirlerini engelleyeceği kaydedildi. 5G teknolojisi şu an birçok ülkede kullanılan 4G/4,5G’ye kıyasla daha yüksek hızda veri aktarımı sağlayacak. Bu aktarımı sağlarken kullanacağı frekans aralığı da insanlara hayvanlara ve bitkilere zarar verecek. Tâbiri caizse uzun soluklu ve katlanarak büyüyecek bir çevre felaketiyle karşı karşıya kalacağız. Virüsle 5G teknolojisinin bağlantısını, bu teknolojinin hayatımıza nasıl etki edeceğini, oluşturacağı zararları, bu hususta çok sayıda eser kaleme almış olan Prof. Dr. Selim Şeker hocayla konuştuk. Hoca kasıtlı verilen bir zarardan ziyade teknolojinin kullanacağı frekans bandının insan ve tabiat üzerindeki yan etkilerinin bulunduğunu aktarıyor. 5G’ye ilişkin olarak yayacağı radyasyon, kısırlık, kanser ve güvenlik açığı en öne çıkan yönleri. Keyfinizi kaçıracak bu mülakatı okuyun ve okumakla kalmayıp okutun. Çünkü geleceğinizi sizden başka kimse koruyamaz!

 Her yıl yeni bir teknolojiyle karşılaşıyoruz. Şimdi de 5G konuşuyoruz, nereye kadar gidecek bu?

5G ile paralel olarak 6G çalışmaları başladı. Ağırlıklı olarak dünya çevresine binlerce alçak irtifalı uydularla dünyada radyasyonsuz en ufak alan kalmayacak. ABD ve Çin uyduları yollamaya başladılar bile…

 Dünya üzerinde 5G’ye kimler geçti?

Dünya üzerinde Çin, Güney Kore, Japonya, ABD gibi pek çok ülkede yerel olarak kullanılıyor. Birçok yerde pilot çalışmaları yapıldı ve yapılıyor. Ama uluslararası kullanıma daha geçilmedi.

 Son haftalarda 5G ile koronayı ilişkilendirenler oldu. Özellikle dolaşan bir video üzerinden birçok insan endişe duymaya başladı. Korona ile 5G’nin ilgisi var mı?

İnternette dolaşan videodaki kadın, bilimsel referanslarla 5G’nin virüsle ilgisini incelemiş. Kendisine katılmamak mümkün değil. Anlatmadığı daha çok şey var. Elektromanyetik dalgalar insanlara yaptığı biyolojik etkilerden başka bütün elektrik-elektronik cihazları da etkiler ve normal fonksiyonları yaptırmayan, bozan interferans etkisine neden olurlar. Hastanedeki hastalar ve insanlar zarar görür. Bunu önlemek için elektromanyetik uyumluluk diye bir bilim dalı gelişmiştir. Koronayla interferans ayrı şeyler.

DÜNYADA RADYASYONSUZ YER KALMAYACAK

 “5G ile insanlara zarar vermeye çalışılıyor” demek yerinde mi?

Kasıtlı olarak değil tabi ki. Yan etki olarak zararlara neden oluyor. İlaçların da yan etkilerini inkâr edemeyiz. Ama 2G, 3G, 4G, 5G cihazları sağlığa olan yan etkileri hiçbir şekilde araştırılmadan piyasaya sunuluyor. Sigara kanser yapıyor, içki öldürüyor ama satışları serbest. 5G/Nesnelerin İnternetinin (IOT) aynı zamanda 7 Trilyon dolarlık bir pazarı getireceği tahmin ediliyor. 5G ve 6G için 20 bin alçak seviyeli yörünge uyduları dünyanın en ufak alanını bile radyasyona maruz bırakacak.

 Koronayı yaydığı tartışmasıyla en merak edilen konu 5G’nin sağlığa başka bir tür etkisi var mı oluyor hâliyle. Yapılan araştırmalar ne diyor?

Deriye etkisi var. 4G radyasyonundan farkı olarak milimetrik dalgaların yüzde 90’ından fazlası epidermis ve dermis tabakası tarafından yutulur. Göze etkileri var. Isı etkiler göz yüzeyinin altına geçerler ve değişik seviyede katarakt gibi hasar oluşturur. Biyolojik olarak savunma sistemine, hücre büyümesine, organlara etki ederek kansere sebep olur. İnsanın normal faaliyetlerini etkiler. 1992’de 53-78 GHz frekanslarında Rusya’da yapılan çalışmalarda kalbin çalışmasını etkilediği deneyle ispatlandı. Bağışıklık sistemine zayıflatıcı etkileri ve spermlere zarar verici etkisi bulunuyor. 5G insanlardan daha fazla bitkilere etki ediyor. Atmosfere, tabii ekosistemi etkileyerek, böceklerin ve kuşların uzaklaşmasına neden oluyor. Yüksek nüfuz kabiliyetli 5G milimetrik radyasyonunu, uzaydan yollamayı planlıyorlar. Bu durumda dünyada radyasyonsuz güvenli yaşanacak yer kalmayacak.

ENERJİ İHTİYACI İÇİN 400 YENİ NÜKLEER SANTRAL GEREK

 Geçtiğimiz kasım ayında Türkiye’de de 5G’nin sağlık alanında denemesi yapıldı… 5G’nin sağlık sektöründe deneniyor olması bir risk mi?

Yapılan çok basit bir deney, pilot çalışmaydı. Türkiye’de olduğu gibi dünyanın pek çok ülkesinde 5G ile pilot çalışmalar yapılıyor. Sağlık sektörü en çok uygulama alanı ve en kârlı bir imkân tanıdığından ilk tercihtir. Dolayısıyla 5G’nin zararlarını en çok bu alanda göreceğiz. Tıp camiasının elektromanyetik konusunda yeterli donanımları olmadığından, hastanelerdeki cihazların ve 5G’nin yaydığı radyasyonlar insanlar ve cihazlar da istenmeyen zararlara neden olabilir.

 Nesnelerin interneti denilip duruyor bunu biraz açabilir miyiz?

Avusturalya ve İngiltere’de yapılan sosyal araştırmalara göre 5G ile beraber IOT enerji ihtiyacını artırıyor. IOT’nin gerçek enerji ve data maliyeti hâlen kesinleşmedi. Bir araştırmaya göre data sunucuların internet kullanmak için ürettiği sera gazı, (yaklaşık bütün emisyonun yüzde 2’si) uçak endüstrisininkiyle aynıdır. Bu sunucuların elektrik ihtiyacı gelecekte daha da artacaktır. Buna data merkezleri, kontrol odaları, ev ağları, ısıtma ve soğutma sistemleri, yedek güç sistemleri gibi birimleri de eklemek gerekir. Bir tahmine göre dünyada bu sisteme bağlı cihazlar 2020’de 30-50 milyar adedi bulacaktır. Eğer elektrik talebi yüzde 17 dolayında artarsa bu 400 yeni nükleer santrali getirecek demektir. Akkuyu Nükleer Santralı Türkiye’nin elektrik talebinin yüzde 6/10’unu karşılayacak. Dünya çapındaki 400’den fazla nükleer santral, toplam elektrik enerjisi ihtiyacının yüzde 17’sini karşılıyor.

TAYYİP ERDOĞAN’A ÇAĞRI

 5G diğer teknolojilere göre hangi farklılıklar getirecek?

İnsanlık tarihinde ilk defa 3G ve 4G’ye ilaveten 1 milyondan fazla yeni baz istasyonuyla daha değişik özellikleri olan milimetrik dalgaların 5G’siyle bütün insanlar ve canlılar, yeterli testlerden geçmemiş insan yapımı cihazların yaydığı iyonize etmeyen radyasyona maruz bırakılacaktır. Resmi olarak 5G cep telefonların ve baz istasyonlarının güçlerini açıklamadılar. Bilim adamları, politikacılar, yöneticiler, sivil toplum örgütleri, endüstri ve en çok etkilenecek olan medyanın sorumluluk anlayışları nerede? Yoksa lobilerden mi korkuyorlar. Şimdi ve ilerleyen dönemde artacak kanser gibi sağlık problemlerinden sorumlu kişiler, ya emekli olmuş ya da toprak altında olmuş olacak. Peki, geri kalanların günahı ne? Kainattaki canlıların Mâruz kalacağı zulmün hesabını Yaratan sormaz mı sanıyorlar?

YATARKEN RADYASYON BOMBASINA MÂRUZ KALACAĞIZ

 5G’de kullanılan frekansların diğer frekanslara göre farklılaşan etkileri neler?

Betzalal ve arkadaşları 2018 yılında yayınlanan makalesinde, derideki ter salgı bezi özgül soğurma oranını (SAR) veya ısı yutulmasını milimetrik dalgalarla (5G) çok fazla artırdığını ifade ediyor. Le Quement’in 2012 yılındaki çalışmasında, kablosuz iletişim uygulamalarında kullanılan milimetrik dalgaların genleri etkileme özelliklerine vurgu yapılır. Baz istasyonu, gücünü aynı anda bağlı olan cihazlar arasında dağıtır. Her telefon kullanılırken yavaşlar ve az ışıma yayar. Mesela gece yarısı evde sadece siz varsanız hızı artar ve baz istasyonunun gücünün çoğu size gelir.

TABİÎ DENGEYİ BOZUYOR

Faz dizi antenlerinin radyasyonu en fazla duvara ve insan vücuduna girer. Elektromanyetik dalgalar vücuda girince elektrik yüklerinin hareketine ve akıma neden olur. Fakat çok çok ufak elektromanyetik darbeler vücuda girince hareket eden yükler, ufak birer anten olurlar. Tekrar elektromanyetik alanlar oluşturup onu vücudun daha derinine yollarlar. Bu dalgalar, 5G’deki gibi dalganın güç veya fazı hızlı değiştiğinde önemlidir. Dolayısıyla milimetrik dalgalar çok ufak dalga boyunda olduğundan vücuda giremezler görüşü yanlıştır. Atmosferde ve parçacık bulutlarında bulunan pek çok parçacıkların milimetrik dalgalarla aynı veya yakın ölçülerde olması onların elektrik yüklenmelerini ve dolayısıyla yapay bulutlar oluşturmalarına veya rezonansa neden olurlar. Tabiî dengede bozulmuş olur.

****

DEVLET RİCALİ İÇİN GÜVENLİK Mİ KANSER Mİ?

 Alışveriş merkezlerinde, devlet dairelerinde insanlar hiç gerekli olmamasına rağmen X-ray iyonize eden doğrudan kanser yapan radyasyona maruz kalmaktadır.

 Ülkemizde Sağlık Bakanlığı, cıva içerdiği için termometreleri yasaklarken, çok zararlı cıva, flor ve başka kimyevî maddeleri ihtiva eden baz istasyonu gibi radyasyon yayan ekonomik olmayan sözde ekonomik lambaları başka bir bakanlık tavsiye ediyor. Tezat ve uyumsuzluğu görüyor musunuz?

 Güvenlik için bilhassa devlet reisi ve bakanların kullandığı jammerler yüksek değerde radyasyon yaymakta ve uzun sürede kanser için zemin hazırlamaktadır.

 Genetiği değiştirilmiş gıdalar için kamuoyunun duyarlığı herkesçe biliniyor. Diğer taraftan genetik bozukluklara, DNA zararlarına neden olan radyo frekans dalgalarıyla ilgili hiçbir şey yapılmıyor.

 İnsan anatomisinin her şeyi elektromanyetiktir. Beyin dalgaları, kalp atışları, hücre bölünmeleri, nöronların haberleşmeleri hep elektrik enerjisiyle olur. Hormon ve enzimlerin faaliyetleri elektrik olarak düzenlenmektedir. İnsan vücudu 87 MHz’de rezonansa girer ki bu frekans FM radyo bandındadır.

 İnsan beyin dokusu UHF bandında en fazla yutma seviyesine ulaşır. İnsan vücudu belli frekanslarda anten gibi çalışır.

Kaynak: gercek hayat
 
Ömer2 Çevrimdışı

Ömer2

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
İnsanlık şimdi de 5G teknolojisinin istilasıyla karşı karşıya. Henüz deneme çalışmaları yapılan bu teknolojiye karşı bir şuurlanma meydana gelmişse de düzey henüz yeterli değil. Birçoğu ise bu teknolojinin koronayı yaydığına inanıyor. Kimi ise 5G’nin zararlarının farkında ama henüz sadece çok azının… Bunun en bariz örneği geçtiğimiz haftalarda İngiltere’de yaşandı. Ülkenin farklı şehirlerinde baz istasyonlarına ve telekom altyapısına zarar verildi. Bu saldırıların, video paylaşım sitesi Youtube’da bir profesörün çektiği video sonrası yapıldığı öne sürüldü. Söz konusu video Youtube tarafından sansürlendi. Bununla da kalmadı Youtube’ın 5G aleyhinde yayın yapan videoları sileceği ve bunların reklam gelirlerini engelleyeceği kaydedildi. 5G teknolojisi şu an birçok ülkede kullanılan 4G/4,5G’ye kıyasla daha yüksek hızda veri aktarımı sağlayacak. Bu aktarımı sağlarken kullanacağı frekans aralığı da insanlara hayvanlara ve bitkilere zarar verecek. Tâbiri caizse uzun soluklu ve katlanarak büyüyecek bir çevre felaketiyle karşı karşıya kalacağız. Virüsle 5G teknolojisinin bağlantısını, bu teknolojinin hayatımıza nasıl etki edeceğini, oluşturacağı zararları, bu hususta çok sayıda eser kaleme almış olan Prof. Dr. Selim Şeker hocayla konuştuk. Hoca kasıtlı verilen bir zarardan ziyade teknolojinin kullanacağı frekans bandının insan ve tabiat üzerindeki yan etkilerinin bulunduğunu aktarıyor. 5G’ye ilişkin olarak yayacağı radyasyon, kısırlık, kanser ve güvenlik açığı en öne çıkan yönleri. Keyfinizi kaçıracak bu mülakatı okuyun ve okumakla kalmayıp okutun. Çünkü geleceğinizi sizden başka kimse koruyamaz!

 Her yıl yeni bir teknolojiyle karşılaşıyoruz. Şimdi de 5G konuşuyoruz, nereye kadar gidecek bu?

5G ile paralel olarak 6G çalışmaları başladı. Ağırlıklı olarak dünya çevresine binlerce alçak irtifalı uydularla dünyada radyasyonsuz en ufak alan kalmayacak. ABD ve Çin uyduları yollamaya başladılar bile…

 Dünya üzerinde 5G’ye kimler geçti?

Dünya üzerinde Çin, Güney Kore, Japonya, ABD gibi pek çok ülkede yerel olarak kullanılıyor. Birçok yerde pilot çalışmaları yapıldı ve yapılıyor. Ama uluslararası kullanıma daha geçilmedi.

 Son haftalarda 5G ile koronayı ilişkilendirenler oldu. Özellikle dolaşan bir video üzerinden birçok insan endişe duymaya başladı. Korona ile 5G’nin ilgisi var mı?

İnternette dolaşan videodaki kadın, bilimsel referanslarla 5G’nin virüsle ilgisini incelemiş. Kendisine katılmamak mümkün değil. Anlatmadığı daha çok şey var. Elektromanyetik dalgalar insanlara yaptığı biyolojik etkilerden başka bütün elektrik-elektronik cihazları da etkiler ve normal fonksiyonları yaptırmayan, bozan interferans etkisine neden olurlar. Hastanedeki hastalar ve insanlar zarar görür. Bunu önlemek için elektromanyetik uyumluluk diye bir bilim dalı gelişmiştir. Koronayla interferans ayrı şeyler.

DÜNYADA RADYASYONSUZ YER KALMAYACAK

 “5G ile insanlara zarar vermeye çalışılıyor” demek yerinde mi?

Kasıtlı olarak değil tabi ki. Yan etki olarak zararlara neden oluyor. İlaçların da yan etkilerini inkâr edemeyiz. Ama 2G, 3G, 4G, 5G cihazları sağlığa olan yan etkileri hiçbir şekilde araştırılmadan piyasaya sunuluyor. Sigara kanser yapıyor, içki öldürüyor ama satışları serbest. 5G/Nesnelerin İnternetinin (IOT) aynı zamanda 7 Trilyon dolarlık bir pazarı getireceği tahmin ediliyor. 5G ve 6G için 20 bin alçak seviyeli yörünge uyduları dünyanın en ufak alanını bile radyasyona maruz bırakacak.

 Koronayı yaydığı tartışmasıyla en merak edilen konu 5G’nin sağlığa başka bir tür etkisi var mı oluyor hâliyle. Yapılan araştırmalar ne diyor?

Deriye etkisi var. 4G radyasyonundan farkı olarak milimetrik dalgaların yüzde 90’ından fazlası epidermis ve dermis tabakası tarafından yutulur. Göze etkileri var. Isı etkiler göz yüzeyinin altına geçerler ve değişik seviyede katarakt gibi hasar oluşturur. Biyolojik olarak savunma sistemine, hücre büyümesine, organlara etki ederek kansere sebep olur. İnsanın normal faaliyetlerini etkiler. 1992’de 53-78 GHz frekanslarında Rusya’da yapılan çalışmalarda kalbin çalışmasını etkilediği deneyle ispatlandı. Bağışıklık sistemine zayıflatıcı etkileri ve spermlere zarar verici etkisi bulunuyor. 5G insanlardan daha fazla bitkilere etki ediyor. Atmosfere, tabii ekosistemi etkileyerek, böceklerin ve kuşların uzaklaşmasına neden oluyor. Yüksek nüfuz kabiliyetli 5G milimetrik radyasyonunu, uzaydan yollamayı planlıyorlar. Bu durumda dünyada radyasyonsuz güvenli yaşanacak yer kalmayacak.

ENERJİ İHTİYACI İÇİN 400 YENİ NÜKLEER SANTRAL GEREK

 Geçtiğimiz kasım ayında Türkiye’de de 5G’nin sağlık alanında denemesi yapıldı… 5G’nin sağlık sektöründe deneniyor olması bir risk mi?

Yapılan çok basit bir deney, pilot çalışmaydı. Türkiye’de olduğu gibi dünyanın pek çok ülkesinde 5G ile pilot çalışmalar yapılıyor. Sağlık sektörü en çok uygulama alanı ve en kârlı bir imkân tanıdığından ilk tercihtir. Dolayısıyla 5G’nin zararlarını en çok bu alanda göreceğiz. Tıp camiasının elektromanyetik konusunda yeterli donanımları olmadığından, hastanelerdeki cihazların ve 5G’nin yaydığı radyasyonlar insanlar ve cihazlar da istenmeyen zararlara neden olabilir.

 Nesnelerin interneti denilip duruyor bunu biraz açabilir miyiz?

Avusturalya ve İngiltere’de yapılan sosyal araştırmalara göre 5G ile beraber IOT enerji ihtiyacını artırıyor. IOT’nin gerçek enerji ve data maliyeti hâlen kesinleşmedi. Bir araştırmaya göre data sunucuların internet kullanmak için ürettiği sera gazı, (yaklaşık bütün emisyonun yüzde 2’si) uçak endüstrisininkiyle aynıdır. Bu sunucuların elektrik ihtiyacı gelecekte daha da artacaktır. Buna data merkezleri, kontrol odaları, ev ağları, ısıtma ve soğutma sistemleri, yedek güç sistemleri gibi birimleri de eklemek gerekir. Bir tahmine göre dünyada bu sisteme bağlı cihazlar 2020’de 30-50 milyar adedi bulacaktır. Eğer elektrik talebi yüzde 17 dolayında artarsa bu 400 yeni nükleer santrali getirecek demektir. Akkuyu Nükleer Santralı Türkiye’nin elektrik talebinin yüzde 6/10’unu karşılayacak. Dünya çapındaki 400’den fazla nükleer santral, toplam elektrik enerjisi ihtiyacının yüzde 17’sini karşılıyor.

TAYYİP ERDOĞAN’A ÇAĞRI

 5G diğer teknolojilere göre hangi farklılıklar getirecek?

İnsanlık tarihinde ilk defa 3G ve 4G’ye ilaveten 1 milyondan fazla yeni baz istasyonuyla daha değişik özellikleri olan milimetrik dalgaların 5G’siyle bütün insanlar ve canlılar, yeterli testlerden geçmemiş insan yapımı cihazların yaydığı iyonize etmeyen radyasyona maruz bırakılacaktır. Resmi olarak 5G cep telefonların ve baz istasyonlarının güçlerini açıklamadılar. Bilim adamları, politikacılar, yöneticiler, sivil toplum örgütleri, endüstri ve en çok etkilenecek olan medyanın sorumluluk anlayışları nerede? Yoksa lobilerden mi korkuyorlar. Şimdi ve ilerleyen dönemde artacak kanser gibi sağlık problemlerinden sorumlu kişiler, ya emekli olmuş ya da toprak altında olmuş olacak. Peki, geri kalanların günahı ne? Kainattaki canlıların Mâruz kalacağı zulmün hesabını Yaratan sormaz mı sanıyorlar?

YATARKEN RADYASYON BOMBASINA MÂRUZ KALACAĞIZ

 5G’de kullanılan frekansların diğer frekanslara göre farklılaşan etkileri neler?

Betzalal ve arkadaşları 2018 yılında yayınlanan makalesinde, derideki ter salgı bezi özgül soğurma oranını (SAR) veya ısı yutulmasını milimetrik dalgalarla (5G) çok fazla artırdığını ifade ediyor. Le Quement’in 2012 yılındaki çalışmasında, kablosuz iletişim uygulamalarında kullanılan milimetrik dalgaların genleri etkileme özelliklerine vurgu yapılır. Baz istasyonu, gücünü aynı anda bağlı olan cihazlar arasında dağıtır. Her telefon kullanılırken yavaşlar ve az ışıma yayar. Mesela gece yarısı evde sadece siz varsanız hızı artar ve baz istasyonunun gücünün çoğu size gelir.

TABİÎ DENGEYİ BOZUYOR

Faz dizi antenlerinin radyasyonu en fazla duvara ve insan vücuduna girer. Elektromanyetik dalgalar vücuda girince elektrik yüklerinin hareketine ve akıma neden olur. Fakat çok çok ufak elektromanyetik darbeler vücuda girince hareket eden yükler, ufak birer anten olurlar. Tekrar elektromanyetik alanlar oluşturup onu vücudun daha derinine yollarlar. Bu dalgalar, 5G’deki gibi dalganın güç veya fazı hızlı değiştiğinde önemlidir. Dolayısıyla milimetrik dalgalar çok ufak dalga boyunda olduğundan vücuda giremezler görüşü yanlıştır. Atmosferde ve parçacık bulutlarında bulunan pek çok parçacıkların milimetrik dalgalarla aynı veya yakın ölçülerde olması onların elektrik yüklenmelerini ve dolayısıyla yapay bulutlar oluşturmalarına veya rezonansa neden olurlar. Tabiî dengede bozulmuş olur.

****

DEVLET RİCALİ İÇİN GÜVENLİK Mİ KANSER Mİ?

 Alışveriş merkezlerinde, devlet dairelerinde insanlar hiç gerekli olmamasına rağmen X-ray iyonize eden doğrudan kanser yapan radyasyona maruz kalmaktadır.

 Ülkemizde Sağlık Bakanlığı, cıva içerdiği için termometreleri yasaklarken, çok zararlı cıva, flor ve başka kimyevî maddeleri ihtiva eden baz istasyonu gibi radyasyon yayan ekonomik olmayan sözde ekonomik lambaları başka bir bakanlık tavsiye ediyor. Tezat ve uyumsuzluğu görüyor musunuz?

 Güvenlik için bilhassa devlet reisi ve bakanların kullandığı jammerler yüksek değerde radyasyon yaymakta ve uzun sürede kanser için zemin hazırlamaktadır.

 Genetiği değiştirilmiş gıdalar için kamuoyunun duyarlığı herkesçe biliniyor. Diğer taraftan genetik bozukluklara, DNA zararlarına neden olan radyo frekans dalgalarıyla ilgili hiçbir şey yapılmıyor.

 İnsan anatomisinin her şeyi elektromanyetiktir. Beyin dalgaları, kalp atışları, hücre bölünmeleri, nöronların haberleşmeleri hep elektrik enerjisiyle olur. Hormon ve enzimlerin faaliyetleri elektrik olarak düzenlenmektedir. İnsan vücudu 87 MHz’de rezonansa girer ki bu frekans FM radyo bandındadır.

 İnsan beyin dokusu UHF bandında en fazla yutma seviyesine ulaşır. İnsan vücudu belli frekanslarda anten gibi çalışır.

Kaynak: gercek hayat
Bu yazıda su cok onemli insan anatomisi elektromanyetiktir bunlar bu hızla insanları kontrol altına almayı planlıyor olabılır gel sana cip takalım deseler söversin ama aynı çipi sana telefonla veriyorlar sende 10 bin tl vererek severek alıyorsun pazarlama taktıgı super
 
Ummu Aişe Çevrimiçi

Ummu Aişe

حسبي الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Son mesajım 1 yıl önceymiş. O dönem yoğun şekilde araştırdım ve iddialara ciddi şekilde inanıyorum. Virüsle ilgisini tam bilemesem de, bağışıklığı alt üst etmemesi imkansız. Basit bir saç kurutma makinesinin bile yaydığı elektromanyetik dalgaların zararı çoook öncelerden beri anlatılan birşey, "uzun süreli ve yakından kullanmayın" önerileri verilir. Diğer elektronik cihazlar da aynen. 5G ne peki? Daha mı masum? Değil...

Değil ama, halkın mevcut zeka düzeyi (kusuruma bakmasınlar) o denli düşmüş durumdaki, günlük hayatlarını idame ettirmenin ve dizilerle eğlenmenin ötesinde bir etkinlik kapasitesi göremiyorum. Sadece bu konuda değil, her önemli (dünyevi veya ahirete dair) konuda vurdumduymazlık yüzde 99 olarak karşımıza çıkıyor. Ülkenin sözde yüzde 99'u müslümandı ya (çocukluğumdan beri bu oran hep %99'dur, ne azalır, ne çoğalır) aynı oran bu da, tesadüf mü??

Hayır değil. Ülkede evvela dini gerçek anlamda bilen ve yaşayan insan sayısı aşırı ötesi az; müslümanların çoğu sözde müslüman, bununla birlikte dünyaya getirdikleri çocukları ise kendilerinden kat ve kat beterler (ki önemli bir kısmı müslüman bile değil)

Peki insanlar dinden bu kadar habersiz olur da, dini bu kadar yaşamın ötelerine atarlar da, Allah böyle bir belaya uyanacak zeka/kavrayış verir mi? Hayır. Dinine gereken önemi vermeyenlerin sonu ancak rezilliktir.

Bu yüzden, bunu anladığımdan beri, 5G konusunu gündemimden kaldırdım. Rabbimin içimizdeki beyinsizler yüzünden bizleri helak etmemesi duamdır. Bununla birlikte, insanların devekuşu gibi kafalarını kuma gömmelerinin önündeki yegane engelin öncelikle dini hakkıyla öğrenmek ve yaşamak olduğuna inanıyorum. Yoksa, Rabbim ne diye üzerimizden bu belayı kaldırsın... Şu ayetlerin sırası gelmeyecekse tabi:

En'âm Suresi - 44-45 . Ayetler

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

"﴾44﴿
Onlar, kendilerine yapılan uyarıları unutunca her şeyin kapılarını onlara açtık. Nihayet kendilerine verilenler yüzünden şımardıkları zaman onları ansızın yakaladık! Böylece onlar birden bire bütün ümitlerini yitirdiler.
﴾45﴿
Sonunda zulmeden kavmin kökü kesildi. Her türlü övgü, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur."

Elhamdülillahi Rabbil Alemin...

Rabbim, Sen bu insanlara hidayet eyle, cümlemizi muhaza eyle, amiinn...
 
Ummu Aişe Çevrimiçi

Ummu Aişe

حسبي الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Not: Bu bela sadece müslüman kesime değil, tüm dünyaya geldi ancak, biz müslüman kesimin (iddiası müslümanlık olanların) haline bakarsak, üzerimize alınma biçimimiz ancak bu olabilir:

﴾30﴿
Başınıza gelen herhangi bir musibet, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir. (Bununla beraber) Allah çoğunu affeder.

Şûra:30

Rabbim affetsin...
 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt