Çevrimdışı
Adana F Tipi Kapalı Cezaevinde yatmakta olan babasını ziyarete giden genç kız, çarşaflı olduğu gerekçesiyle görüşe alınmadı.
Edinilen bilgiye göre; Adana F Tipi Kapalı Cezaevi’ne hükümlü bulunan babası Veysi Ülsen’i ziyarete giden Rümeysa Ülsen (18), çarşafı bahane edilerek görüşe alınmadı. Daha önceleri de babasını ziyaret ederken çarşafının bahane edilerek zorluklar çıkartıldığını belirten Ülsen, cezaevi idaresinin mahkûm yakınlarına yönelik keyfi uygulamalarda bulunduğunu söyledi.
Sabah 09.00’da yapılacak haftalık kapalı görüş öncesi cezaevine annesiyle birlikte geldiğini belirten Rümeysa Ülsen; “Görüş öncesi her zaman yapılan rutin kontroller yapıldı. Üstümüz bayan gardiyan tarafından arandı. Kimlik bilgilerimizi aldılar. Ziyaretçi görüşü için gerekli kimlik kartı öncesi yüzümüz açık resmimizi çektiler. Parmak izimizi aldılar. Son olarak girişte üstümüz aranacaktı. Tam bu arama noktasında genç erkek bir gardiyan yüzümüzü açarak görüş yerine gitmem gerektiğini söyleyip, bu şekilde içeri giremeyeceğimi söyledi. Bu uygulamalarının hiçbir dayanağının olmadığını belirtmeme ve tüm ısrarlarıma rağmen beni içeri almayarak geri çevirdiler.” dedi.
Önce Keyfi Yasak, Sonra Hakaret
İçeri alınmayınca duruma itiraz etmesi üzerine hakarete uğradığını belirten Ülsen; ” Beni içeri almamaları üzerine, ‘buna hakkınız yok. Varsa bir genelge veyahut bir belge bana göstermeniz lazım. Bu uygulamanız hakkında sizi şikâyet edeceğim’ dedim. Bunu söyleyince bana bağırarak ‘ defol git! Git istediğin yere bizi şikâyet et’ diyerek bana hakaret edip dışarı çıkardılar.” şeklinde konuştu.
Kimsenin Kızıma Hakaret Etmeye Hakkı Yok!
Cezaevi idaresinin söz konusu uygulamasının hukuk tanımaz bir anlayış olduğunu savunan anne Nurgül Ülsen ” Bu gün eşimin görüş günüydü, kızımla birlikte görüşüne geldik. Giriş noktasında ilada yüzünüzü açacaksınız dediler. Özellikle kızıma çok baskı kurup, hakaret ettiler. Benim kızıma kimsenin hakaret etmeye hakkı yok, yaptıkları bu uygulamanın kanunda ve hukukta hiçbir yeri yok, tamamıyla keyfi bir uygulamadır” dedi.
Ben, 18 Yıldır Cezaevine Gidip Geliyorum, Böyle Bir Yasak Görmedim
Eşinin 18 yıldır cezaevinde olduğunu belirten Nurgül Ülsen; ” Ben 18 yıldır cezaevine gidip geliyorum. Bu benim geldiğim altıncı cezaevi. Ben şimdiye kadar hiçbir cezaevinde böyle bir uygulamaya, hakarete tanık olmadım. Kimse bize yüzünüzü açacaksınız, dememişti” şeklinde konuştu.
Müdür Bey’in Söylediği Başka, Yapılan Uygulama Başka
Bayan arama yerlerinde ve gerekli yerlerde zaten yüzlerini açtıklarını belirten Nurgül Ülsen; “Tüm arama ve kayıt noktalarında yüzümüzü açıyoruz. Yoksa zaten kayıtlarımız yapılmaz. Bunların istediği, görüş yerine giderken de cezaevi koridorlarında da yüzümüzü açmamız. Daha önceleri de bu sorunu çıkardılar. Bununla ilgili Cezaevi Müdürü ile görüşmüştük. Müdür bey bize; ‘sadece kayıt yerinde yüzünüzü açın, kim olduğunuz belli olsun, gerisi önemli değil’ demişti.”şeklinde konuştu.
Suç Duyurusunda Bulunup Hakaret Davası Açacağız
Cezaevi görevlilerinin kendilerini görüşten men etmeye ve hakaret etmeye hakları olmadığını belirten Nurgül Ülsen; “Böyle bir zulmü yapmaya hakları yok. Biz de yüzümüzü açmayarak direnmeye devam edeceğiz, bunu böyle bilsinler. Şimdi burada çıkınca Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunup hakaret davası açacağız.”dedi.
Haber İçin Gittik Gözaltına Alınmak İstendik
Öte yandan; söz konusu olayın bildirilmesi üzerine haber yapmak için Adana F Tipi Kapalı Cezaevi’ne gittik. Cezaevi dış kapısında karşılaştığımız Rümeysa Ülsen’den olayın gelişimi hakkında bilgi alıp, resmini çektik. Cezaevi kapısındaki görevli askerlerin durumu komutanlarına bildirmesi üzerine beni içeriye davet edip kimliğimi aldılar. Daha sonra polisi arayarak adli sicilim hakkında araştırma yaptılar. Ben de kendilerine, cezaevi idaresi tarafından başörtülü bayan görüşçülere yasakçı bir uygulamanın söz konusu olduğunu, mağdur şahısların beni araması üzerine burada bulunduğumu, haber yaparken de cezaevine 40 metre uzakta olmama rağmen cezaevi kontrol bölgesine çağrılarak tutulmamın hukuksuz bir uygulama olduğunu söyledim. Bir süre sonra gidebilirsin, diyerek beni bıraktılar.
İLKHA
