Ağlayanı Olmayan Bir Din için Ağlıyorum Ana
Ancak sana defalarca söylemiştim ya anacığım! ALLAH’ın dini bizim için her şeyden daha değerlidir…
Ve ALLAH’ın tevhidi bize herkesten daha sevgili…
Eğer üzüntünün ve gözyaşlarının artmasına sebep olduysam, bil ki mazeretim budur anacığım… Sabret…
Sana daha önce tekrar tekrar söylediğim gibi zindanda oluşumun sebebi yüce bir amaç uğrunadır…
O da ALLAH’ın dini ve tevhididir. Bu onur payesini alnında gururla taşı anacığım…
“Neden korkuyoruz anne!
Diyeceğimizi dedik…
Sen yine de gülümse,
Gözyaşlarının arasından…
Şu sevgili esir oğlunu,
Bir gün onu sana getirecek olan
Akşamlara emanet et…”
Anacığım… Daha önceleri de sana defalarca anlattığım gibi biz, insanların çoğunun ALLAH’ın dinine yardım etmekten yüz çevirdiği bir zamanda bizce çok değerli ve gurur veren bir suçla suçlanıyoruz… İnsanlar tağutun darbelerine boyun eğmiş, zillet içinde bir hayata razı olmuşlar… Kendilerini bu yolda sıkıntılardan kurtaracak bir sessizliği seçmişler… ALLAH’ın bize layık görmüş olduğu bu değerli armağandan dolayı gurur duymalı ve mağrur olmalısın… Ve O’ndan bu yolda sebat edip bu yolda hayatımızı sonlandırmasını istemelisin. Davamızın (suçumuzun) “La İlahe İllALLAH” demek olduğunu sana anlatmıştım…
Artık bundan öteye söyleyecek sözümüz yok!
“Bana değil ey anam, şu kara güne ağla,
Ağlayanı kalmamış yaralı dine ağla.
Şu karanlık zindanlar diz çöktüremez bana,
Ben ki, tüm hayatımı adamışım Rahman’a.
Hapishane dediğin daha evla zilletten,
Zillete boyun eğen, diz çökmüş bir milletten.
Benim yüce davamı zindanlar hapsedemez,
Onun sönmez nurunu hiç bir güç söndüremez.
Bak yine özgürüm ben zincirler arasında,
Ruhumu kamçılayan, hizmete Hak uğrunda
Ben özgürüm anacığım! Zincir, pranga neymiş,
Sen sakla gözyaşını, boyun eğmiş halkıma…
Selam senin üzerine olsun anacığım…”
Sana bu yolun mahiyetini, resullerin, onlara tabi olanların ve dostlarının yolu olduğunu açıklamaya çalıştım. Öyleyse bu ağlayışlar neden…? Neden bu gözyaşın…?
Ancak sana defalarca söylemiştim ya anacığım! ALLAH’ın dini bizim için her şeyden daha değerlidir…
Ve ALLAH’ın tevhidi bize herkesten daha sevgili…
Eğer üzüntünün ve gözyaşlarının artmasına sebep olduysam, bil ki mazeretim budur anacığım… Sabret…
Sana daha önce tekrar tekrar söylediğim gibi zindanda oluşumun sebebi yüce bir amaç uğrunadır…
O da ALLAH’ın dini ve tevhididir. Bu onur payesini alnında gururla taşı anacığım…

“Neden korkuyoruz anne!
Diyeceğimizi dedik…
Sen yine de gülümse,
Gözyaşlarının arasından…
Şu sevgili esir oğlunu,
Bir gün onu sana getirecek olan
Akşamlara emanet et…”

Anacığım… Daha önceleri de sana defalarca anlattığım gibi biz, insanların çoğunun ALLAH’ın dinine yardım etmekten yüz çevirdiği bir zamanda bizce çok değerli ve gurur veren bir suçla suçlanıyoruz… İnsanlar tağutun darbelerine boyun eğmiş, zillet içinde bir hayata razı olmuşlar… Kendilerini bu yolda sıkıntılardan kurtaracak bir sessizliği seçmişler… ALLAH’ın bize layık görmüş olduğu bu değerli armağandan dolayı gurur duymalı ve mağrur olmalısın… Ve O’ndan bu yolda sebat edip bu yolda hayatımızı sonlandırmasını istemelisin. Davamızın (suçumuzun) “La İlahe İllALLAH” demek olduğunu sana anlatmıştım…
Artık bundan öteye söyleyecek sözümüz yok!

“Bana değil ey anam, şu kara güne ağla,
Ağlayanı kalmamış yaralı dine ağla.
Şu karanlık zindanlar diz çöktüremez bana,
Ben ki, tüm hayatımı adamışım Rahman’a.
Hapishane dediğin daha evla zilletten,
Zillete boyun eğen, diz çökmüş bir milletten.
Benim yüce davamı zindanlar hapsedemez,
Onun sönmez nurunu hiç bir güç söndüremez.
Bak yine özgürüm ben zincirler arasında,
Ruhumu kamçılayan, hizmete Hak uğrunda
Ben özgürüm anacığım! Zincir, pranga neymiş,
Sen sakla gözyaşını, boyun eğmiş halkıma…
Selam senin üzerine olsun anacığım…”

Sana bu yolun mahiyetini, resullerin, onlara tabi olanların ve dostlarının yolu olduğunu açıklamaya çalıştım. Öyleyse bu ağlayışlar neden…? Neden bu gözyaşın…?