Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
22-Allaha ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavmin, babaları, oğulları, kardeşleri veya akrabaları da olsa, Allah'a ve peygamberine düşman olanlara sevgi beslediğini göremezsin. İşte Allah, bunların kalblerine imanı yerleştirmiş ve onları katından bir ruh ile desteklemiştir. Allah onları, altından ırmaklar akan cennetlere koyacak ve onlar orada ebediyyen kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın taraftarlarıdırlar. İyi bilinmelidir ki kurtuluşa erenler ancak Allah'ın taraftarı olanlardır.(Mücadele suresi)
Taberi Tefsiri
Bu âyet-i kerime, İslam da dostluğun ve kardeşliğin dini esaslar üzere kurulduğunu, bu itibarla İslama ters düşen kişinin dostluk ve kardeşlik bağını kopardığını, bu itibarla kişinin öz babası, oğlu, kardeşi ve akrabası da olsa artık onlara karşı sevgi besleyemeyeceğini beyan etmektedir.
Bu hususta başka âyetler de de şöyle buyurulmaktadır:
"Ey müminler, eğer inkarı imana tercih ediyorlarsa, babalarınızı ve kardeşlerinizi dostlar edinmeyin. Sizden kim onları dost edinirse işte onlar zalimlerin ta kendileridir."
Bu âyet-i kerimenin, Bedir savaşında babası Abdullah b. el-Cerrah'ı öldüren Ebu Ubeyde b. el-Cerrah, kardeşi Ubeyd b. Umeyr'i öldüren Mus'ab b. Umeyr, Ubte'yi öldüren Hamza, Şeybe'yi öldüren Ali, Velid b. Utbe'yi öldüren Ubeyde b. el-Haris ve yakın bir akrabasını öldüren Hz. Ömer ve oğlu Abdurrah-man'i öldürmeye kalkan Hz. Ebubekir hakkında nazil olduğu rivayet edilmektedir.
Görüldüğü gibi sahabe-i kiram, dinlerine karşı çıkan kimseleri, akrabaları dahi olsa affetmiyor gerektiğinde onları öldürebiliyorlardı. Zira iman ve İslam her türlü değerin üzerindeydi. Kıyamete kadar da öyle olmaya devam edecektir.