İnsanlar, (sadece) “İman ettik” diyerek, sınanmadan bırakılacaklarını mı sandılar? (Ankebut Suresi, 2)
Bu ayette Allah, “iman ettim” diyen kullarını dünya hayatında imtihan edeceğini bildirmektedir. Allah insanlardan gerçek ve samimi bir iman istemektedir. Bu ise kişinin yalnızca “ben inandım” demesiyle elde edilemez. İnsanın dünyadaki vazifesi, Yüce Allah’a ve ahirete iman etmek, Kuran’da belirtildiği şekilde güzel ahlak sahibi bir insan olmak, Allah’ın sınırlarını korumak ve O’nun hoşnutluğunu kazanmaya çalışmaktır. Dolayısıyla her insan, Allah’a ve O’nun dinine gerçekten inandığını, şeytanın kendisini saptırmak için göstereceği bütün çabalara rağmen doğru yoldan dönmeyeceğini göstermelidir. Aynı şekilde inkarcılara uymayacağını, kendi nefsinin tutkularını Allah’ın rızasına tercih etmeyeceğini de ispatlamalıdır. Bunu ise karşılaştığı olaylara verdiği tepkilerle ortaya koyacaktır. Allah, din ahlakını yaşamayı kabul eden insanın karşısına sabretmesi gereken bazı zorluklar çıkaracak, bunlara karşı gösterdiği tavırlarla onu imtihan edecektir.
Gerçek bu iken mümin, karşısına çıkan her olaya imtihan gözüyle bakmalı, Allah’a tevekkül etmeli ve O’nun rızasına uygun olan tavrı göstermelidir. Allah Kuran’da müminleri korku, açlık, mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğini bildirmektedir. (Bakara Suresi, 155)
Sadece zorluklar değil, dünya hayatındaki nimetler de Allah’ın birer imtihanıdır. Allah verdiği her nimetle beraber insanın Kendisi’ne şükredici olup olmadığını da dener. Nimetlerin yanında, Allah insanın karşısına hayatı boyunca, karar vermesi gereken pek çok olay çıkarır. Elbette yaşadıklarının bir imtihan olduğunun farkında olan ve Allah’ın rızasına uygun olduğunu düşündüğü şekilde karar veren müminler bu imtihanı kazanmayı ve Allah’ın Kuran’da bildirdiği gibi cennet hayatı ile mükafatlandırılmayı umabilirler.
Dünyadaki imtihan ortamında, müminler, vicdanlarının sesini dinleyip, Allah’ın kendilerini denemeden geçirdiğini hiçbir şekilde unutmamalıdırlar. Samimi kalple Allah’a yönelen bir insan, karşısına ne tür zorluk çıkarsa çıksın, mutlaka bir kolaylıkla karşılaşacak ve Allah’ın izniyle doğruyu bulacaktır. Bu imtihan dünyasının en büyük sırlarından biri, iman edenler için mutlak bir kazançla noktalanmasıdır. En büyük kazançlardan biri ise, iman edenlerin bu denemeler karşısında gösterdikleri güzel ahlak, cesaret ve metanetin, onların ahiretteki karşılıklarını ve derecelerini artıracak olmasıdır.
Bu ayette Allah, “iman ettim” diyen kullarını dünya hayatında imtihan edeceğini bildirmektedir. Allah insanlardan gerçek ve samimi bir iman istemektedir. Bu ise kişinin yalnızca “ben inandım” demesiyle elde edilemez. İnsanın dünyadaki vazifesi, Yüce Allah’a ve ahirete iman etmek, Kuran’da belirtildiği şekilde güzel ahlak sahibi bir insan olmak, Allah’ın sınırlarını korumak ve O’nun hoşnutluğunu kazanmaya çalışmaktır. Dolayısıyla her insan, Allah’a ve O’nun dinine gerçekten inandığını, şeytanın kendisini saptırmak için göstereceği bütün çabalara rağmen doğru yoldan dönmeyeceğini göstermelidir. Aynı şekilde inkarcılara uymayacağını, kendi nefsinin tutkularını Allah’ın rızasına tercih etmeyeceğini de ispatlamalıdır. Bunu ise karşılaştığı olaylara verdiği tepkilerle ortaya koyacaktır. Allah, din ahlakını yaşamayı kabul eden insanın karşısına sabretmesi gereken bazı zorluklar çıkaracak, bunlara karşı gösterdiği tavırlarla onu imtihan edecektir.
Gerçek bu iken mümin, karşısına çıkan her olaya imtihan gözüyle bakmalı, Allah’a tevekkül etmeli ve O’nun rızasına uygun olan tavrı göstermelidir. Allah Kuran’da müminleri korku, açlık, mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğini bildirmektedir. (Bakara Suresi, 155)
Sadece zorluklar değil, dünya hayatındaki nimetler de Allah’ın birer imtihanıdır. Allah verdiği her nimetle beraber insanın Kendisi’ne şükredici olup olmadığını da dener. Nimetlerin yanında, Allah insanın karşısına hayatı boyunca, karar vermesi gereken pek çok olay çıkarır. Elbette yaşadıklarının bir imtihan olduğunun farkında olan ve Allah’ın rızasına uygun olduğunu düşündüğü şekilde karar veren müminler bu imtihanı kazanmayı ve Allah’ın Kuran’da bildirdiği gibi cennet hayatı ile mükafatlandırılmayı umabilirler.
Dünyadaki imtihan ortamında, müminler, vicdanlarının sesini dinleyip, Allah’ın kendilerini denemeden geçirdiğini hiçbir şekilde unutmamalıdırlar. Samimi kalple Allah’a yönelen bir insan, karşısına ne tür zorluk çıkarsa çıksın, mutlaka bir kolaylıkla karşılaşacak ve Allah’ın izniyle doğruyu bulacaktır. Bu imtihan dünyasının en büyük sırlarından biri, iman edenler için mutlak bir kazançla noktalanmasıdır. En büyük kazançlardan biri ise, iman edenlerin bu denemeler karşısında gösterdikleri güzel ahlak, cesaret ve metanetin, onların ahiretteki karşılıklarını ve derecelerini artıracak olmasıdır.