Çevrimdışı
Osmanlı Devleti ile diplomatik anlamda iyi geçinmek amacıyla, Avusturya Devleti 1912’de bünyesine kattığı Bosnalı Müslümanlar için İslam dinini resmi din olarak kabul etmişti. O günden bu tarafa Avusturya’da resmi olarak bir din hoşgörüsü hakimdir.
Müslümanların dinlerini rahat bir şekilde yaşayabildigi Avusturya’da 350.000 müslüman yaşıyor.
Bu müslümanların bir çoğunluğu ise Avusturya’nın başkenti Viyana’da yaşıyor.
Viyana, çesitlilik bakımından insanlar için büyük bir zemin oluşturuyor. Dünyanın hemen hemen her tarafından insanın hep beraber yaşadığı Viyana, bu anlamda medeniyetler arasi kültür alışverişine de zemin hazırlıyor.
Müslümanların Avrupa’da belki de en rahat yaşayabildiği yer olan Avusturya’yı bu bakımdan diğer ülkelere oranla örnek olarak görmek mümkün.
Müslümanların her alanda boy gösterdiği Avusturya’da son zamanlarda yaşanan büyük gelişmeler Avrupalıları dahi korkutmayi başarıyor. Gün geçmiyor ki yeni bir dernek açılmasın, yeni bir faaliyet yapılmasın.
Toplumsal ve kültürel bir renkliligin yaşandığı Avusturya’da İslam adına yasananlar da göz doldurucu bir durumda. Her ne kadar bazı politikacılar Islama çirkin hakaretlerde bulunsalar da onlar sadece küçük bir kısım olarak kalmaktan kurtulamamışlardır. İslami cemaatlerin hemen hepsinin yaptıgı faaliyetlerde İslam adına yapılan hizmetlerin kıyasıya bir yarışı yaşanmaktadır Avusturya’da.
Devlet erkanında ise müslümanlar çeşitli türk ve arap siyasetçiler tarafından temsil edilmektedir.
Tüm bunların devlet erkanına yansımasıyla, müslümanlar cumhurbaşkanı tarafından iftarlara davet edilmiş, Başbakan tarafından resepsiyonlara cağrılmıştır.
Devlet yönetimi ve Müslüman temsilcilerinin daha çok ramazan ayında yaşadığı dayanışma örneği sonucu, müslümanlar cok rahat bir sekilde dini yükümlüklerini ifa edebiliyorlar.
Egitim alanında ise müslümanlar, okullar acabiliyorlar bunlara,Islam lisesi ve islam akademisinide dahil edebiliriz.
Egitim ve ögretime, müslümanlar gün geçtikce, verilen haklardan faydalanmaktalar ve islam dinini çok rahat bir şekilde ögrenebilmektedirler.
Ana okulundan, üniversiteye kadar olan bölümde islami ögrenmek mümkündür. Ayrica devletin resmi okullarında da din dersleri verilmektedir.
Resmi rakamlara göre 35.000 öğrencinin bulunduğu Avusturya’da ilk ve orta dereceli okullar icinde bayram tatillerinde ögrencilere izin hakkı verilebiliyor. Müslüman kuruluslar tarafindan olusturulan 100’lerce mescitle müslümanlara rahat ibadet etme fırsatı veriliyor.
Tüm bunların yanı sıra orduda görev yapan müslüman askerler için, yine devlet tarafından mescitler hazırlanmış ve o askerlerin başına imam verilmiştir.
Tüm bunları ise müslümanları devlet düzeyinde temsil eden Diyanet İşleri Başkanlığı takip ediyor.
Müslüman mezarlığı ve kurban kesme hakkınında tanındıgı Avusturya’da, Müslümanlar defin işlerini islami kurallara uygun olarak yapabilmektedirler. Kurban kesme konusunda ise belirli konulara uyuluduğu takdirde cok rahat bir sekilde bu ibadetide yerine getirebilmek mümkün.
Sonuç olarak Avusturya, müslümanlara hitap eden ülkeler arasında ilk sıralarda bulunuyor.
Müslümanların dinlerini rahat bir şekilde yaşayabildigi Avusturya’da 350.000 müslüman yaşıyor.
Bu müslümanların bir çoğunluğu ise Avusturya’nın başkenti Viyana’da yaşıyor.
Viyana, çesitlilik bakımından insanlar için büyük bir zemin oluşturuyor. Dünyanın hemen hemen her tarafından insanın hep beraber yaşadığı Viyana, bu anlamda medeniyetler arasi kültür alışverişine de zemin hazırlıyor.
Müslümanların Avrupa’da belki de en rahat yaşayabildiği yer olan Avusturya’yı bu bakımdan diğer ülkelere oranla örnek olarak görmek mümkün.
Müslümanların her alanda boy gösterdiği Avusturya’da son zamanlarda yaşanan büyük gelişmeler Avrupalıları dahi korkutmayi başarıyor. Gün geçmiyor ki yeni bir dernek açılmasın, yeni bir faaliyet yapılmasın.
Toplumsal ve kültürel bir renkliligin yaşandığı Avusturya’da İslam adına yasananlar da göz doldurucu bir durumda. Her ne kadar bazı politikacılar Islama çirkin hakaretlerde bulunsalar da onlar sadece küçük bir kısım olarak kalmaktan kurtulamamışlardır. İslami cemaatlerin hemen hepsinin yaptıgı faaliyetlerde İslam adına yapılan hizmetlerin kıyasıya bir yarışı yaşanmaktadır Avusturya’da.
Devlet erkanında ise müslümanlar çeşitli türk ve arap siyasetçiler tarafından temsil edilmektedir.
Tüm bunların devlet erkanına yansımasıyla, müslümanlar cumhurbaşkanı tarafından iftarlara davet edilmiş, Başbakan tarafından resepsiyonlara cağrılmıştır.
Devlet yönetimi ve Müslüman temsilcilerinin daha çok ramazan ayında yaşadığı dayanışma örneği sonucu, müslümanlar cok rahat bir sekilde dini yükümlüklerini ifa edebiliyorlar.
Egitim alanında ise müslümanlar, okullar acabiliyorlar bunlara,Islam lisesi ve islam akademisinide dahil edebiliriz.
Egitim ve ögretime, müslümanlar gün geçtikce, verilen haklardan faydalanmaktalar ve islam dinini çok rahat bir şekilde ögrenebilmektedirler.
Ana okulundan, üniversiteye kadar olan bölümde islami ögrenmek mümkündür. Ayrica devletin resmi okullarında da din dersleri verilmektedir.
Resmi rakamlara göre 35.000 öğrencinin bulunduğu Avusturya’da ilk ve orta dereceli okullar icinde bayram tatillerinde ögrencilere izin hakkı verilebiliyor. Müslüman kuruluslar tarafindan olusturulan 100’lerce mescitle müslümanlara rahat ibadet etme fırsatı veriliyor.
Tüm bunların yanı sıra orduda görev yapan müslüman askerler için, yine devlet tarafından mescitler hazırlanmış ve o askerlerin başına imam verilmiştir.
Tüm bunları ise müslümanları devlet düzeyinde temsil eden Diyanet İşleri Başkanlığı takip ediyor.
Müslüman mezarlığı ve kurban kesme hakkınında tanındıgı Avusturya’da, Müslümanlar defin işlerini islami kurallara uygun olarak yapabilmektedirler. Kurban kesme konusunda ise belirli konulara uyuluduğu takdirde cok rahat bir sekilde bu ibadetide yerine getirebilmek mümkün.
Sonuç olarak Avusturya, müslümanlara hitap eden ülkeler arasında ilk sıralarda bulunuyor.
