
AYETLERLE DUA
سْــــــــــــــــــــــم- ِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
(Ey Muhammed) Kullarım beni sana soracak olurlarsa deki; muhakkak ki ben onlara pek yakınım.Bana dua ettiği zaman dua edenin duasına cevap veririm.Öyleyse,onlarda benim çağrıma icabet etsinler ve bana iman etsinler.Umulur ki doğru yolu bulmuş olurlar.(bakara 186)
And, olsun ki insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine neler fısıldadığını biliriz.Biz ona şah damarından daha yakınız.(kaf 16)
O halde sakın Allah ile beraber başka ilah’a dua etme, yoksa azaba uğratılanlardan olursun.
(Şuara 213)
Rabbinize gönülden ve gizlice yalvarıp dua edin.şüphesiz o aşırı gidenleri sevmez (Araf 55)
(Ey muhammed) deki; duanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin.(Furkan 77)
"Sizin Allah'tan başka dua ettikleriniz ise ne size yardım edebilirler, ne de kendi kendilerine yardımları dokunur."
(Araf:197)
Biz yanlızca sana ibadet eder ve yanlızca senden yardım dileriz.(Fatiha 4)
HADİSLERLE DUA
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
“Dua ibadetin beynidir (başıdır) diğer bir rivayette (Dua ibadettir) buyurdu.( Ebu Davud, Tirmizi, İbni Mace)
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
“Allah'tan istemeyen (dua etmeyen) kimseye Allah kızar. (Tirmizi, İbni Mace)
Ebû Hüreyre (r.a.)’dan rivayetle, dedi ki: “Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Allah-u Azze ve Celle her gece dünya semasına iner tâki son gecenin üçte birlik vakti geçene dek.
“Kim Bana duada bulunursa Onun duasına icabet edeyim. Kim bir şeyler isterse, onun da isteğini vereyim, Kim de mağfiret isterse ona (da) mağfiret edeyim?” diye buyurur.(buhari)
Enes b. Malik (r.a) şöyle demiştir:
“Rasulullah'ın vefatından sonra halk kıtlığa düşünce, Ömer b. Hattab (r.a) Rasulullah (s.a.s)'in amcası Abbas b. Abdulmuttalib (r.a)'e, yağmur yağması için Allah'a dua etmesini söyledi ve:
“İlahi! Bizler Rasulümüz hayatta iken O'na dua ettirerek senden niyazda bulunurduk da bize yağmur ihsan ederdin. Şimdi de Rasulümüzün amcasının duasıyla sana niyaz ediyoruz. Bize yine yağmur ihsan et!” diye dua ederdi.”
Ravi Enes (r.a) devamla der ki;
“Ömer (r.a) bu duayı edince yağmur yağardı.” (Buhari)
SELEFİ SALİHİNİN DUA HAKKINDA TANIMI
Ebû Zer der ki :
"Yemeğe ne kadar tuz yeterli oluyorsa duaya da o kadar salih amel yeterli olur."
Ahmed b. Hanbel'in oğlu, babasının "Kitabu'z-Zühd" ünde şunu zikretmiştir:
"İsrailoğullarının başına bir belâ geldi. Dua için bir yere çıktılar. Bunun üzerine Yüce Allah, peygamberlerine şöyle vahyetti: Size tepeye pis bedenlerle çıkıyorsunuz. Bana, kan döktüğünüz ve evinizi haramla doldurduğunuz ellerinizi açıyorsunuz. Şimdi size öfkem daha da arttı. Siz ancak, bana uzaklığınızı arttıracaksınız.
İbrahim bin ethem (r.a) zamanında halk toplanıp, duamızın neden kabul olunmadığını hakkında sormak için
hazırlanıp onun huzuruna gidip sorarlar;
Bu sözler üzerine İbrahim bin ethem (r.a) şöyle cevap verir; sizler ALLAH ın çağrısına tam manada icabet ettiniz mi ki ?
KONU HAKKINDA AÇIKLAMA
Allah (c.c), yalnız kendisine dua edilmesini emretmiştir. Bu sebeble sıkıntı veya ferahlık anında, vasıta ve aracı tayin etmeden direkt Allah'a dua etmek gerekir. Çünkü Allah (c.c):
“Ben onlara yakınım” buyuruyor. Bu gösteriyor ki dualarda aracı tayin etmenin bir anlamı yoktur. Üstelik, yalnız Allah'ın yapabildiği şeyleri Allah'tan başka varlıklardan istemek küfürdür. Çünkü bu şekilde, yalnız Allah'a yapılması gereken ibadetler Allah'tan başkasına yapılmış olur.
Şirk koşmayıp yalnız Allah'a ibadet eden, hiç günah işlemeyen, salih gördüğümüz ve hayatta olan birisine gidip, bu zat Allah'a bizden daha yakındır diyerek ona:
“Benim için Allah'a dua et” demek ve sonra Allah'a yönelerek: “Ya Rabbi! Falan kişinin duasına icabet et” demek caizdir.
Fakat ölmüş olan kişilerden; bu ölen kişi ister rasul, ister sahabe, isterse salih bir kişi olsun, herhangi bir şey istemek küfürdür. Çünkü ölüler, kim olursa olsun sağ olan kişilere hiçbir fayda sağlayamazlar. Bu sebeble ölülerden herhangi birşey istemek, kişiyi İslam milletinden çıkaran büyük şirktir.
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
“İyi bilinmelidir ki halis din Allah'ındır. Allah'ı bırakıp O'ndan başka dostlar edinenler: “Biz onlara ancak bizi Allah'a daha çok yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz” derler. Muhakkak ki Allah aralarında ayrılığa düştükleri konularda hükmedecektir. şüphesiz ki Allah yalancı ve kafir olan kimseyi hidayete erdirmez.” (Zümer: 3)
“Onlar Allah'ı bırakıp kendilerine zarar veya fayda veremeyen şeylere ibadet ederler ve: “Bunlar Allah katında şefaatçilerimizdir” derler. Ey Muhammed! De ki: “Göklerde ve yerde Allah'ın bilmediği bir şeyi mi O'na haber veriyorsunuz? Allah onların ortak koşmalarından beridir, yücedir.” (Yunus: 18)
Bu ayetlerden apaçık anlaşılıyor ki; bir kimsenin Allah'la kendisi arasında aracılar tayin etmesi, o aracılara yalvarması ve onlardan şefaat dileyip onlara güvenmesi küfür olan amellerdir.
Yukarıda ki ayette Allah (c.c), mü'minlere yakın olduğunu ve dua ettiklerinde de yalnız Allah'a dua etmeleri gerektiğini bildirmiştir. Sahabeler bunu çok iyi anlamış ve Rasulullah'ı bizden daha çok sevdikleri halde onu aracı tayin ederek Allah'a dua etmemişlerdir. Onlardan herhangi birinin böyle şirk olan bir amel işlediğine dair sahih hiç bir rivayet yoktur. Hatta böyle yapmadıklarına dair deliller vardır.
Fakat: “Ya Rabbi! Falan kişi eğer salih ise” veya “Filan kişi şehit ise onu bana şefaatçi kıl!” diye Allah'a dua etmek caizdir ve bunda bir günah yoktur.
Bu konuyu ashabı kiramın yapmış olduğu şu dua ile bitirmek istiyorum
Sa'd Bin Ebi Vakkas Anlatıyor
Uhud Savaşında... Bir Ara Baktım. Abdullah Bin Cahs Yanıma Geldi
'' Şöyle Bir Kenara Çekilsek, Ben Dua Etsem Sen Amin Desen;sonra istersen Sen Dua Et Ben Amin Diyeyim Olmaz Mı?
Ben Bu Davete icabet Ettim Ve Olur Dedim . Bir Kenara Çekildik . Önce Ben Dua Ettim:
'' ALLAHım ! Bugün Benim Karşıma , Güçlü Kuvvetli Birini Çıkar, Onunla Çarpışalım, Ben Onu Öldüreyim. Böylece Hem En Büyük Hizmeti Yapmış Olayım Hemde Ganimetini Alayım'' Abdullah Bin Cahs (ra) Bu Duaya Amin Dedi
ALLAH'a Yemin Olsun istediğim Oldu
Sonra Abdullah Bin Cahs(ra) Dua Etti
'' ALLAH'ım ! Bu Gün Benim Karşıma, Güçlü Kuvvetli, Zorba Birini Çıkar. Onunla Kıyasıya Savaşayım. Sonra O Beni Öldürsün. Bununla Yetinmeyip Karnımı Yarsın. Kulaklarımı, Burnumu Kessin . Ve Ben O Halimle Karşına Çıkayım. Sen Bana ''kulum Abdullah !sana Verdiğim Azaları Ne Yaptın ?'' Diye Sordugunda Bende :
'' Ey Rabbim! Emanet Olarak Verdiğin Azaları Yerinde Kullanamadim. Haklarını Veremedim. Sağlam Olarak Onlarla Senin Huzuruna Çıkmaktan Haya Ettim. Bunun için Onları Senin Ve Resulunun Yolunda Harcadım'' Diyeyim . Sende Bana ''dogru Söyledin '' Diyesin Ve Beni Affedesin...
Bu Duaya Amin Demek içimden Hiç Gelmedi. Fakat Sözleştiğimiz için Amin Dedim. VALLAHi Onun Duası Benimkinden Daha Hayırlıydı. VALLAHi Akşama Doğru Onu Gördüm . Burnu Ve Kulakları Bir ipte Sallanıyordu......
HAKKINIZI HELAL EDİN ARKADAŞLAR
DUALARINIZDA MÜMİN KARDEŞLERİNİZİ UNUTMAYIN