BASİT DÜŞÜNELİM- VAHİY TEMELLİ YENİ BİR EKONOMİ SİSTEMİ
Bismillahirrahmanirrahim
Gökten bereketli bir yağmur yağdıran, yerden coşkun kaynaklar halinde sular fışkırtan bununla taneler, zeytinler,hurmalar, iri ve sık ağaçlı bahçeler ,meyveler ve otlaklar bizim ve hayvanlarımız için bir meta olarak bitiren Allah a hamdu senalar olsun.
O Allah ki bize bir taşı başka taşla ile bir ilimle vurup eğip, bükmeyi, şekillendirmeyi öğreten daha sonra onu güneşe tutup, rüzgara tutup, yerden çıkan siyah bir sıvı ekleyip vs. vs. öğreten rabbimizdir sonra bir bakıyoruz buzdolabı olmuş, araba olmuş, orak oluş, traktör olmuş çeşit çeşit nimet olmuş saymaya kalksak bitiremeyiz .
Bakalım yeryüzüne yerden bol bir şey varmı? Yağmurda yağmakta, su da fışkırmakta …
Bakalım yeryüzüne taştan madanlerden bol bir şey var mı? Sana bunun ilmide verilmiş nasıl nimete çevireceğin yeryüzünde güçden düşürülmüş(muztasaf) fellik fellik dolaşan işsizler ordusuda var getirin onu biz yaparız diyen hal böyle iken yeryüzünün yarısından fazlası yoksul milyarı aç o halde burada bir zülüm var.
Öyle ki yüce Allah; Oku rabbin nihayeti olmayan kerem sahibidir(alak) demekte ilk ayetlerinde bizde okuduk Elhamdülillah.
Hiç şüphe yok ki yüce Allah hiç kimseye zülüm etmez ancak insanlar bir birine zülüm eder.()
Öyle ise, yeryüzünü kendimizi, çevreyi, kainati yaradan rabbin adıyla okursak-anlamlandırırsak şüphesiz doğru bir tasavvurunuz olacaktır.
Bu tasavvur ile;
Doğru bir algıya ulaşmamıza mani olan bizleri gafil bırakan işin ilginçi kendileride gafil kalan kelli felli ekonomi uzmanlarının toplumları nasıl büyülediğini daha rahat görebileceğiz kanaatindeyim.
Şimdi bir zülüm varsa ona karşı durma bilinci olacak kadar rabbini bilenler buna dur demeleri gerekir öyle ki bu dur değişimiz bir batıl nizamı deşifre edişimiz ve yerine hak olanı gösterişimiz ile mümkündür.
Ve benim hak olarak gördüğüm vahiy temelli ekonomik nizamın temeli şunlara dayanmaktadır.
Bügün var olan sistem neyi, niçin, neden öğütler buraya girmiyorum çünkü hitap ettiğim kesimin bu konuda tefekkürü var hüsnü zannındayım. Ancak şunu söylüyorum bu zülmün yapı taşları Allahın haramlarının helal , helallerinin bir kısmının haram sayılmasıdır. Ve benim iddiam o ki yapısal olarak helalleri haramları yerli yerine oturtan bir otorite başa geçerse bu ümmetin bu imanıyla veya imansızlığıyla ekonomik manada ki zülüm biter. Bunu belirtmemde amaç İslam ekonomisi ile ilgili yazılar genelde beşer gayretine dayanıyor olması dır. Bu önemli bir özellik lakin kötülükten men eden iyiliği emreden bir fırkanın başa geçmesi ile ki kötülükten men etmek iyiliği emretmek yapısal önlemleride içine alır.Yapısal önlemlerde ancak bir sistem dahilinde yapılır.
Bir ekonomik sistemden söz ediyorsak temelinde mülk olması gerekir . Vahiy temelli ekonomik görüşümün temellinde de mülk vardır
Mülk Allahındır biz kullarına geçiçi bir zimmet hakkı vermiştir. Bireye bu mülkün nasıl helal olduğu fıkıh kitaplarında açıklanmıştır. Bugünden pek farklı değil ! Bunun üzerinde durmanın pek anlamı yok şuda bir gerçek kimsede bu hakkı gasp edemez savaş ganimeti olması müstesna…
Bununla beraber ümmeti n ortak mülkiyetine vermiş olduğu mülkte vardır. Bunlar hiçbir çaba sarf etmeden ve bir değer atfeden metalardır. Bunların arasında madenler başı çeker.
Var olan tuğyan sisteminde bu ortak şeyler birilerinin zimmetine geçiyor bir zümreye peşkeş çekiliyor
İşte İslam ekonomisinin olmazlarından biri bu ortak malların muhakkak sahibi ümmet-millettir.(bkz resullullahın uygulamaları)
Buraya kadar yeni bir ekonomi modeline işaret yoktu, ancak bundan sonrasına dikkat çekerim.
Bu ortak mallar günümüz hammaddelerinin büyük çoğunluğunu içermektedir. Ortak malların yetkilendirme ve fiyatlandırma işlemlerini millet adına devlet yapacaktır. Fiyatlandırmada aşağıda ki esasa göre yapılacaktır.
Bir örnekle açıklarsak;
Bugünkü sistemle 1oo lira satılan ürünün basit gider gelir tablosu
20 Lira kar
30 Lira vergi
20 lira yönetim gideri.
20 Lira işçilik gideri
10 Lira hammadde gid.
Yarın ki sistemle 1oo lira satılan ürünün basit gider gelir tablosu
20 Lira kar
5 Lira vergi
20 Lira yönetim gideri
20 Lira işçilik gideri
35 Lira hammadde gid.
Tabloda görüldüğü üzere sadace vergi ve hammadde fiyatlarında değişiklik vardır.
İşçi ücretlerinde bir değişiklik yoktur.
İslamda karşılıklı rıza dahilinde işçi ücretleri oluşmaktadır. Dolayısıyla ücretlerin bugünden yarına değişmez, bir süreç sonunda ancak değişir.Tuğyan sistemi yapısal olarak zenginini daha zengin ve yoksulu daha yoksul hala getirmekte ancak görülüceği üzere bu sistem tam tersi bir işlev üstleneceğinden dolayı işçi ücretleri kısa zamanda yaşanılır bir hayat seviyesinde ulaşacaktır.
Yönetim giderleri değişmiyor
İşletme sahibinin karıda değişmiyor
Patron karını ancak rekabet olduğunda değiştirecektir.
Değişen sadece vergi yüzdeleri ve hammadde fiyatları
Bugün devletler %50 civari vergi alırlar, toplumun maslahatı gereği çalışandan alım yapandan da alırlar burada ki adaletsizliklere doğal olarak islama sığmayan uygulamalara girmiyorum buna rağmen bu yüksek oranlar bile devletleri borç içinde yüzmekten kurtaramamaktadır. Haliyle yüksek oranlar kayıt dışılığı tetiklemektedir.tabloda 100 liralık üründen 30 lira vergi alınıyorken 5 tl oranına çekelim yani; vergi oranlarını düşürüp buna mükabil hammadde fiyatlarını yükseltelim.
Tabloya bir daha göz atarsak bugünden yarına ne değişiyor diyorsak kim daha fazla kazanıyor kimden alıp kime veriyoruz diyorsak herkesin cebine ne kadar giriyorsa yine o kadar giriyor,ne çıkıyorsada yine okadar çıkıyor patronun karı aynı çalışanın ücreti aynı devlete aldığı tutar aynı hatta maden sahiplerinin de bugün mülkiyeti onlarda yarın devlette olacak ve devletin belirlediği bugün kazandıklarına nispetle bir işletme tutarı ile madenlerin işletmelerine devamı sağlanarak bu madenlerin yalnızca çıkarımına pekalada devam edebilirler.
Peki ne anlamı var-hikmetleri
1* Bugün esasında dünyayı seçilmiş iktidarlar değil, çok uluslu şirketler hedefleri yalnızca üyelerini büyütmek olan işadamları toplulukları, dernekleri yönetmektedirler. Halbuki bu sistemle ekonomik güç tamamıyla devlete geçeçektir
Örnekle açıklarsak bor madeni geleceğin teknolojisi hammaddesi olarak görülmekte bugün devlet bora yatırım yapın dese kaç kişi yatırım yapar ancak fabrikayı kurar anahtarları verirse başka ,benim paramı.!
Ancak bu sistemle hükümet bor madenini, bor madeninin yerine gecebileceği teknolojilerinin hammaddelerinden daha düşük tutarsa piyasa pek ala yönlendirilebilir. Devlet istediği sektörü canlandırabilir bu sistemle sözün özü sermaye sahipleri tarafından istediği tarafa çekilen bir devletten yöneten bir devlet moduna geçilecektir.
2*şu muhakkak ki kişinin mal sevgisi çoktur ister üst üste yığıp nefsini tatmin için olsun ister Süleyman a.s gibi rabbin zikrine vesile olduğu için ister kazanıp Allah yolunda infak etmek için olsun. Ve bu mal sevgisi niyetler farklıda olsa hep var olacaktır.
Bu sistem gelirse de bugün olacak olan olacak holding ceo su yönetim kurulu toplantısında bakacağı ilk şey kar zarar bilançosu söyliyeceği ilk şey karımızı artırmamız lazım
Cevap olarak hammadde fiyatlarını kısarsak arttırırız söylenecek
Hammadde fiyatını kısmanın cevabını da 1 sigara paketi büyüklüğün deki ürünü 1 kibrit kutusu büyüklüğünde yapmayı bulacaklardır
İşletmeler argeye önem verecek
İşletmeler hammaddenin pahalı verginin düşük olması nedeniyle katma değeri yüksek ürünlere yöneleceklerdir.
İşletmeler nano ve biyo teknolojiye yöneleceklerdir bu vesileler ile teknolojide yeni bir çağın kapısı aralanacaktır.
3*Dünya rekabet dengesi bize dönecektir.
4*işletmelerde işcinin değeri artacaktır tüm işletmeler 0 hatayı hedefleyecekler . toplam kalite vs sistemleri işletmelere kurucaklardır .çünkü hammadde pahalı olduğundan hatayı enaza indirme işletme politikaları olacaktır. işçilere eğitim , işletmeye sahip cıkması için gönlü hoş tutulmak istenecektir. Eğitim alan işci kendinde yeter görecek daha sonra değinneceğim kısımda sermaye boluğunda kendi işletmesini kurabilecektir.bu ayrıca ürün kalitesini artıracaktır.
5* bu sistem oto kontrolüde beraberinde getirecektir devlet işletmelere ne kadar hammadde girdiğini bilmesi çıkışta ki mal ile ölçüsüz olması işletmede bir şeylerin ters gittiğinin habercisi olacaktır
Yani bir örnekle acıklarsak;Bir işletmeye 1000 ton demir 500 ton bakır gitti bunun ile 10000 birim mal elde ediliyor kayıtlarda 8000 birim mal var hammadde yok o halde bu işlemede usulsüzlük var demektir. Böylelikle ekonomi üretim esnasında kayıt altına alınacak bu kayıt diğerlerini doğuracaktır işletmeler isteyerek veya istemeyerek kayıt altına girecektir.
6*hurda mal fiyatı yüksek olacağından dolayı yeni mamule olan talep hiç durmayacak piyasa daim canlı olacaktır.
Örneğin; hiç hurda araba indirimimi beklenmeyecektir
(Belirtmekte fayda var geri dönüşüm yerel yönetimlerin sorumluluğundadır)
7*Bugün denizlerin altı üstüne getiriliyor dağlar biri bitmeden diğeri oyuluyor, ormanlar bitip tükeniyor , bir çöp yığını doluyor diğerine başlanıyor her taraf atık ürün dolu bütün bunlar hammaddenin bu kadar ucuz olmasından kaynaklanmakta bu bizi bir felakete götürüyor( küresel ısınma ) hiç şüphesiz Allah bundan endişe etmez(şems)
Hammaddenin değerli olması kullandıktan sonra da ürünü değerli kılacak geri dönüşüm hızlanacak öyle ki belediyeler geri dönüşüm politikalarını bir poşet dahi zahi olmasın diye kurguluyacaklardır
Yeryüzüne adalet ve ıslah için gönderilen ve böylelikle rabbe kulluk da bulunan insan imarından da sorumlu olduğu dünyada nadide imarına talan etmeye böylelikle kendine dur diyebilecekdir
Bundan sonra şunu açıklamakta fayda var
Para nedir
Para insanların ve toplumların birbiriyle olan güveninin somut bir varlık olan kağıda dökülmüş halidir
Bu algıyı yani insanlar arasında ki güveni kağıda değil de soyut bir şeye rakama yani banka hesabına dökelimde insanlar isteyerek veya istemeyerek gölgeleri ile beraber boğun eğsinler infak etsinler.
Ama önce bütün bankaları kapatalım daha önce faizsiz bankacılık söyleminde bulunan kendilerini aldatıp Allah ı ve müminleri aldatamayanların bankalarını kapatalım
Sonra bir banka açalım yalnızca bir bankamız olsun beytülmal bankası
Herkesin bir hesap numarası olsun t.c no gibi 12 yaşına gelince kartı olsun işletmelerin ayrı hesabı olsun. Kağıt para tedavülde kalsın biz yeryüzüne hakim olana kadar
Bu surede filmler reklamlar programlar ile bankart kullanımı özendirilsin desteklensin .
Diyelim ki benim bankada 1000 liram var bakkala gittim 1 liraya ekmek aldım. kart dıt dıd öttü, cep telefonuma 1 lira lık alışveriş yaptın hesabında 999 lira var. Banka kasasında borç olarak dağıtılıyor ne zaman istersen kullanabilirsin mesajı geldi dükkandan çıktım Allah resulü 3 günden fazla yanında para durmaz dağıtırmış infak edermiş, borç verirmiş sünneti aklıma geldi vicdanımı rahatlatarak sünnete uyduğumu düşünerek çıktım.
Böyle bir banka ile devletin , toplumun borç ve sermaye sorunu olur mu?
Bu bankadan her evlenene 8-10 yıllık borç
Evi olmayana ev borcu, ihtiyaç borçu ,taşıt borcu,işletme borcu,fırsat girişimciliği borcu,yenilikçi girişimcilik borcu
Elbet tüm bu borçlar birilerinin insafı ile değil belli prensipler çerçevesinde verilir.Bu prensipler temelini elbet vahiyden alır
Tabi İslam da karaborsa, tekelleşme, spekilosyon, haksız kazanç yoktur. Tümbunlarda doğru bir planlama ile kolayca hal olunacak mevzular hele ki tamamı ile piyasa 3-5 şaşkının elinden, anayasası kuran olan bir hükümetin eline geçince ,
Hal böyle olursa gelir artacak, işsizlik bitecek, toplumda denklik olacak, Kişi Allahın hakkı indirdiğine şahit olacak, böylece teoride olan hak pratikte rahatlıkla görülecek ve elbet batıl zail olacak
o her tepe başından tuğan eden akın eden Kapitalist ve sosyalistlere karşı bizim demir ve bakırdan sapa sağlam bir seddimiz olacak inşallah ve bunu delmelerinin bir yolu yok içinde bulundukları sistemde
O, Gökten su indirdi de vadiler kendi hacimlerince sel olup aktı. Bu sel, üste çıkan bir köpüğü yüklenip götürdü.Süs veya eşya yapmak isteyerek ateşte erittikleri şeylerden de buna benzer köpük olur. İşte Allah hak ile batıla böyle misaller verir. Köpük atılıp gider.insanlara fayda veren şeye gelince ,o yeryüzünde kalır.işte Allah böyle misaller getirir.(rad/17)
Bismillahirrahmanirrahim
Gökten bereketli bir yağmur yağdıran, yerden coşkun kaynaklar halinde sular fışkırtan bununla taneler, zeytinler,hurmalar, iri ve sık ağaçlı bahçeler ,meyveler ve otlaklar bizim ve hayvanlarımız için bir meta olarak bitiren Allah a hamdu senalar olsun.
O Allah ki bize bir taşı başka taşla ile bir ilimle vurup eğip, bükmeyi, şekillendirmeyi öğreten daha sonra onu güneşe tutup, rüzgara tutup, yerden çıkan siyah bir sıvı ekleyip vs. vs. öğreten rabbimizdir sonra bir bakıyoruz buzdolabı olmuş, araba olmuş, orak oluş, traktör olmuş çeşit çeşit nimet olmuş saymaya kalksak bitiremeyiz .
Bakalım yeryüzüne yerden bol bir şey varmı? Yağmurda yağmakta, su da fışkırmakta …
Bakalım yeryüzüne taştan madanlerden bol bir şey var mı? Sana bunun ilmide verilmiş nasıl nimete çevireceğin yeryüzünde güçden düşürülmüş(muztasaf) fellik fellik dolaşan işsizler ordusuda var getirin onu biz yaparız diyen hal böyle iken yeryüzünün yarısından fazlası yoksul milyarı aç o halde burada bir zülüm var.
Öyle ki yüce Allah; Oku rabbin nihayeti olmayan kerem sahibidir(alak) demekte ilk ayetlerinde bizde okuduk Elhamdülillah.
Hiç şüphe yok ki yüce Allah hiç kimseye zülüm etmez ancak insanlar bir birine zülüm eder.()
Öyle ise, yeryüzünü kendimizi, çevreyi, kainati yaradan rabbin adıyla okursak-anlamlandırırsak şüphesiz doğru bir tasavvurunuz olacaktır.
Bu tasavvur ile;
Doğru bir algıya ulaşmamıza mani olan bizleri gafil bırakan işin ilginçi kendileride gafil kalan kelli felli ekonomi uzmanlarının toplumları nasıl büyülediğini daha rahat görebileceğiz kanaatindeyim.
Şimdi bir zülüm varsa ona karşı durma bilinci olacak kadar rabbini bilenler buna dur demeleri gerekir öyle ki bu dur değişimiz bir batıl nizamı deşifre edişimiz ve yerine hak olanı gösterişimiz ile mümkündür.
Ve benim hak olarak gördüğüm vahiy temelli ekonomik nizamın temeli şunlara dayanmaktadır.
Bügün var olan sistem neyi, niçin, neden öğütler buraya girmiyorum çünkü hitap ettiğim kesimin bu konuda tefekkürü var hüsnü zannındayım. Ancak şunu söylüyorum bu zülmün yapı taşları Allahın haramlarının helal , helallerinin bir kısmının haram sayılmasıdır. Ve benim iddiam o ki yapısal olarak helalleri haramları yerli yerine oturtan bir otorite başa geçerse bu ümmetin bu imanıyla veya imansızlığıyla ekonomik manada ki zülüm biter. Bunu belirtmemde amaç İslam ekonomisi ile ilgili yazılar genelde beşer gayretine dayanıyor olması dır. Bu önemli bir özellik lakin kötülükten men eden iyiliği emreden bir fırkanın başa geçmesi ile ki kötülükten men etmek iyiliği emretmek yapısal önlemleride içine alır.Yapısal önlemlerde ancak bir sistem dahilinde yapılır.
Bir ekonomik sistemden söz ediyorsak temelinde mülk olması gerekir . Vahiy temelli ekonomik görüşümün temellinde de mülk vardır
Mülk Allahındır biz kullarına geçiçi bir zimmet hakkı vermiştir. Bireye bu mülkün nasıl helal olduğu fıkıh kitaplarında açıklanmıştır. Bugünden pek farklı değil ! Bunun üzerinde durmanın pek anlamı yok şuda bir gerçek kimsede bu hakkı gasp edemez savaş ganimeti olması müstesna…
Bununla beraber ümmeti n ortak mülkiyetine vermiş olduğu mülkte vardır. Bunlar hiçbir çaba sarf etmeden ve bir değer atfeden metalardır. Bunların arasında madenler başı çeker.
Var olan tuğyan sisteminde bu ortak şeyler birilerinin zimmetine geçiyor bir zümreye peşkeş çekiliyor
İşte İslam ekonomisinin olmazlarından biri bu ortak malların muhakkak sahibi ümmet-millettir.(bkz resullullahın uygulamaları)
Buraya kadar yeni bir ekonomi modeline işaret yoktu, ancak bundan sonrasına dikkat çekerim.
Bu ortak mallar günümüz hammaddelerinin büyük çoğunluğunu içermektedir. Ortak malların yetkilendirme ve fiyatlandırma işlemlerini millet adına devlet yapacaktır. Fiyatlandırmada aşağıda ki esasa göre yapılacaktır.
Bir örnekle açıklarsak;
Bugünkü sistemle 1oo lira satılan ürünün basit gider gelir tablosu
20 Lira kar
30 Lira vergi
20 lira yönetim gideri.
20 Lira işçilik gideri
10 Lira hammadde gid.
Yarın ki sistemle 1oo lira satılan ürünün basit gider gelir tablosu
20 Lira kar
5 Lira vergi
20 Lira yönetim gideri
20 Lira işçilik gideri
35 Lira hammadde gid.
Tabloda görüldüğü üzere sadace vergi ve hammadde fiyatlarında değişiklik vardır.
İşçi ücretlerinde bir değişiklik yoktur.
İslamda karşılıklı rıza dahilinde işçi ücretleri oluşmaktadır. Dolayısıyla ücretlerin bugünden yarına değişmez, bir süreç sonunda ancak değişir.Tuğyan sistemi yapısal olarak zenginini daha zengin ve yoksulu daha yoksul hala getirmekte ancak görülüceği üzere bu sistem tam tersi bir işlev üstleneceğinden dolayı işçi ücretleri kısa zamanda yaşanılır bir hayat seviyesinde ulaşacaktır.
Yönetim giderleri değişmiyor
İşletme sahibinin karıda değişmiyor
Patron karını ancak rekabet olduğunda değiştirecektir.
Değişen sadece vergi yüzdeleri ve hammadde fiyatları
Bugün devletler %50 civari vergi alırlar, toplumun maslahatı gereği çalışandan alım yapandan da alırlar burada ki adaletsizliklere doğal olarak islama sığmayan uygulamalara girmiyorum buna rağmen bu yüksek oranlar bile devletleri borç içinde yüzmekten kurtaramamaktadır. Haliyle yüksek oranlar kayıt dışılığı tetiklemektedir.tabloda 100 liralık üründen 30 lira vergi alınıyorken 5 tl oranına çekelim yani; vergi oranlarını düşürüp buna mükabil hammadde fiyatlarını yükseltelim.
Tabloya bir daha göz atarsak bugünden yarına ne değişiyor diyorsak kim daha fazla kazanıyor kimden alıp kime veriyoruz diyorsak herkesin cebine ne kadar giriyorsa yine o kadar giriyor,ne çıkıyorsada yine okadar çıkıyor patronun karı aynı çalışanın ücreti aynı devlete aldığı tutar aynı hatta maden sahiplerinin de bugün mülkiyeti onlarda yarın devlette olacak ve devletin belirlediği bugün kazandıklarına nispetle bir işletme tutarı ile madenlerin işletmelerine devamı sağlanarak bu madenlerin yalnızca çıkarımına pekalada devam edebilirler.
Peki ne anlamı var-hikmetleri
1* Bugün esasında dünyayı seçilmiş iktidarlar değil, çok uluslu şirketler hedefleri yalnızca üyelerini büyütmek olan işadamları toplulukları, dernekleri yönetmektedirler. Halbuki bu sistemle ekonomik güç tamamıyla devlete geçeçektir
Örnekle açıklarsak bor madeni geleceğin teknolojisi hammaddesi olarak görülmekte bugün devlet bora yatırım yapın dese kaç kişi yatırım yapar ancak fabrikayı kurar anahtarları verirse başka ,benim paramı.!
Ancak bu sistemle hükümet bor madenini, bor madeninin yerine gecebileceği teknolojilerinin hammaddelerinden daha düşük tutarsa piyasa pek ala yönlendirilebilir. Devlet istediği sektörü canlandırabilir bu sistemle sözün özü sermaye sahipleri tarafından istediği tarafa çekilen bir devletten yöneten bir devlet moduna geçilecektir.
2*şu muhakkak ki kişinin mal sevgisi çoktur ister üst üste yığıp nefsini tatmin için olsun ister Süleyman a.s gibi rabbin zikrine vesile olduğu için ister kazanıp Allah yolunda infak etmek için olsun. Ve bu mal sevgisi niyetler farklıda olsa hep var olacaktır.
Bu sistem gelirse de bugün olacak olan olacak holding ceo su yönetim kurulu toplantısında bakacağı ilk şey kar zarar bilançosu söyliyeceği ilk şey karımızı artırmamız lazım
Cevap olarak hammadde fiyatlarını kısarsak arttırırız söylenecek
Hammadde fiyatını kısmanın cevabını da 1 sigara paketi büyüklüğün deki ürünü 1 kibrit kutusu büyüklüğünde yapmayı bulacaklardır
İşletmeler argeye önem verecek
İşletmeler hammaddenin pahalı verginin düşük olması nedeniyle katma değeri yüksek ürünlere yöneleceklerdir.
İşletmeler nano ve biyo teknolojiye yöneleceklerdir bu vesileler ile teknolojide yeni bir çağın kapısı aralanacaktır.
3*Dünya rekabet dengesi bize dönecektir.
4*işletmelerde işcinin değeri artacaktır tüm işletmeler 0 hatayı hedefleyecekler . toplam kalite vs sistemleri işletmelere kurucaklardır .çünkü hammadde pahalı olduğundan hatayı enaza indirme işletme politikaları olacaktır. işçilere eğitim , işletmeye sahip cıkması için gönlü hoş tutulmak istenecektir. Eğitim alan işci kendinde yeter görecek daha sonra değinneceğim kısımda sermaye boluğunda kendi işletmesini kurabilecektir.bu ayrıca ürün kalitesini artıracaktır.
5* bu sistem oto kontrolüde beraberinde getirecektir devlet işletmelere ne kadar hammadde girdiğini bilmesi çıkışta ki mal ile ölçüsüz olması işletmede bir şeylerin ters gittiğinin habercisi olacaktır
Yani bir örnekle acıklarsak;Bir işletmeye 1000 ton demir 500 ton bakır gitti bunun ile 10000 birim mal elde ediliyor kayıtlarda 8000 birim mal var hammadde yok o halde bu işlemede usulsüzlük var demektir. Böylelikle ekonomi üretim esnasında kayıt altına alınacak bu kayıt diğerlerini doğuracaktır işletmeler isteyerek veya istemeyerek kayıt altına girecektir.
6*hurda mal fiyatı yüksek olacağından dolayı yeni mamule olan talep hiç durmayacak piyasa daim canlı olacaktır.
Örneğin; hiç hurda araba indirimimi beklenmeyecektir
(Belirtmekte fayda var geri dönüşüm yerel yönetimlerin sorumluluğundadır)
7*Bugün denizlerin altı üstüne getiriliyor dağlar biri bitmeden diğeri oyuluyor, ormanlar bitip tükeniyor , bir çöp yığını doluyor diğerine başlanıyor her taraf atık ürün dolu bütün bunlar hammaddenin bu kadar ucuz olmasından kaynaklanmakta bu bizi bir felakete götürüyor( küresel ısınma ) hiç şüphesiz Allah bundan endişe etmez(şems)
Hammaddenin değerli olması kullandıktan sonra da ürünü değerli kılacak geri dönüşüm hızlanacak öyle ki belediyeler geri dönüşüm politikalarını bir poşet dahi zahi olmasın diye kurguluyacaklardır
Yeryüzüne adalet ve ıslah için gönderilen ve böylelikle rabbe kulluk da bulunan insan imarından da sorumlu olduğu dünyada nadide imarına talan etmeye böylelikle kendine dur diyebilecekdir
Bundan sonra şunu açıklamakta fayda var
Para nedir
Para insanların ve toplumların birbiriyle olan güveninin somut bir varlık olan kağıda dökülmüş halidir
Bu algıyı yani insanlar arasında ki güveni kağıda değil de soyut bir şeye rakama yani banka hesabına dökelimde insanlar isteyerek veya istemeyerek gölgeleri ile beraber boğun eğsinler infak etsinler.
Ama önce bütün bankaları kapatalım daha önce faizsiz bankacılık söyleminde bulunan kendilerini aldatıp Allah ı ve müminleri aldatamayanların bankalarını kapatalım
Sonra bir banka açalım yalnızca bir bankamız olsun beytülmal bankası
Herkesin bir hesap numarası olsun t.c no gibi 12 yaşına gelince kartı olsun işletmelerin ayrı hesabı olsun. Kağıt para tedavülde kalsın biz yeryüzüne hakim olana kadar
Bu surede filmler reklamlar programlar ile bankart kullanımı özendirilsin desteklensin .
Diyelim ki benim bankada 1000 liram var bakkala gittim 1 liraya ekmek aldım. kart dıt dıd öttü, cep telefonuma 1 lira lık alışveriş yaptın hesabında 999 lira var. Banka kasasında borç olarak dağıtılıyor ne zaman istersen kullanabilirsin mesajı geldi dükkandan çıktım Allah resulü 3 günden fazla yanında para durmaz dağıtırmış infak edermiş, borç verirmiş sünneti aklıma geldi vicdanımı rahatlatarak sünnete uyduğumu düşünerek çıktım.
Böyle bir banka ile devletin , toplumun borç ve sermaye sorunu olur mu?
Bu bankadan her evlenene 8-10 yıllık borç
Evi olmayana ev borcu, ihtiyaç borçu ,taşıt borcu,işletme borcu,fırsat girişimciliği borcu,yenilikçi girişimcilik borcu
Elbet tüm bu borçlar birilerinin insafı ile değil belli prensipler çerçevesinde verilir.Bu prensipler temelini elbet vahiyden alır
Tabi İslam da karaborsa, tekelleşme, spekilosyon, haksız kazanç yoktur. Tümbunlarda doğru bir planlama ile kolayca hal olunacak mevzular hele ki tamamı ile piyasa 3-5 şaşkının elinden, anayasası kuran olan bir hükümetin eline geçince ,
Hal böyle olursa gelir artacak, işsizlik bitecek, toplumda denklik olacak, Kişi Allahın hakkı indirdiğine şahit olacak, böylece teoride olan hak pratikte rahatlıkla görülecek ve elbet batıl zail olacak
o her tepe başından tuğan eden akın eden Kapitalist ve sosyalistlere karşı bizim demir ve bakırdan sapa sağlam bir seddimiz olacak inşallah ve bunu delmelerinin bir yolu yok içinde bulundukları sistemde
O, Gökten su indirdi de vadiler kendi hacimlerince sel olup aktı. Bu sel, üste çıkan bir köpüğü yüklenip götürdü.Süs veya eşya yapmak isteyerek ateşte erittikleri şeylerden de buna benzer köpük olur. İşte Allah hak ile batıla böyle misaller verir. Köpük atılıp gider.insanlara fayda veren şeye gelince ,o yeryüzünde kalır.işte Allah böyle misaller getirir.(rad/17)
