Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Beraat Gecesi Hakkında Rivâyetler ve Amelin Durumu?

S Çevrimdışı

Salih63

Üye
İslam-TR Üyesi
selamın aleyküm ve rahmetullah
bu soruyu delilleriyle kuran ve sünnet kısmına hala yazı yazamadığım için buraya yazmak durumundayım. bugün imam buhari vakfının berat gecesi hakkında bir yazısını okudum kandil adı altında olan geceler hakkında ( mevlid miraç regaib gibi ) bu site sayesin (yazanlardan Allah razı olsun ) net bir düşüncem var. Ancak imam buhari vakfındaki yazıdan dolayı kafam biraz karışmış durumda. hani orda bugün için namaz ve oruçta var denilmiş ama sayı veya şöyle yaparsan şu kadar diye değil tabi. linki burda ŞABAN AYININ ON BEŞİNCİ GECESİ (BERAAT GECESİ) yazının son kısmından (Aktarılan hadisler ve alimlerin bu hadislere binaen ortaya koydukları görüşler muvacehesinde Şaban ayının on beşinci gecesini ibadet, gündüzünü oruç ile geçirmek mendup bir ameldir. Ancak şunu belirtelim. Bu geceye mahsus “şu kadar rekât namaz kılana şöyle sevap vardır” şeklinde sahih kaynaklarda herhangi bir bilgiye ulaşamadık. Hz.Ali (r.a.)’dan rivayet edilen hadis de bu gecede yapılabilecek ibadetler anlatılmıştır. Herhangi bir rekât sayısıyla sınırlı tutmaksızın namaz kılmak, istiğfarda bulunmak, dua etmek v.b. ibadetlerle bu gece ihya edilebilir. )
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh kardeşim;
Kandil geceleri ile ilgili günler tâbi ki vardır fakat bu geceye mahsus bir kutlama ameli (günümüzdeki camilerdeki kandil kutlamaları , o geceye mahsus rekatlarda namazlar) yoktur, sahih değildir.

Şaban Ay'ının 15. gecesi (Berat) hakkında rivâyet de mevcuddur. Nitekim İmam Buhari vakfının sitesinde Huseyin Nohut hocanın naklettiği rivayet de budur:

Muaz b. Cebel’den rivayet edildiğine göre Nebi (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
Allah’u teala Şaban on beşinci gecesinde kullarının hepsine muttali olur. Kullarının hepsini bağışlar. Yalnız müşrik olanları bir de aralarında küskünlük bulunanları bağışlamaz.”
Taberani rivayet etmiş, İbn Hibban sahih olduğunu belirtmiştir.
Berat gecesi yokturdan ziyâde bu geceye özel bir kutlama yoktur.

Yine bu geceden bahseden rivayet şudur :

Aişe (r.anha)’dan rivayet edildiğine göre şöyle dedi: Bir gece baktım Rasulullah (s.a.v.) yanımda yok. Aramak üzere dışarı çıktım. Baktım Baki’de başını göğe kaldırmış.
Dedi ki: Ey Aişe! Allah’ın ve rasulünün sana bir haksızlık yapmasından mı korktun!”
Ben de dedim ki: “Hayır böyle bir şey değil. Fakat ben hanımlarından birinin yanına gittiğini sandım.”
Buyurdu ki: “Şubhesiz Allah’u teala Şaban ayının onbeşinci gecesi dünya semasına nuzul eder. Bu gecede Kelb kabilesinin
(koyunlarının) tüyleri sayısından fazla kimseye mağfiret eder.
Tirmizi, İbn Mace ve İmam Ahmed rivayet etmiştir.

Bu gecenin fadileti olarak bahsettiği bu hadiste Allah (c.c.) Şaban Ay'ının on beşinci gecesi dünya semasına nüzul eder. buyurmakta. Fakat daha başka hadislerde Allah c.c. her gece dünya semasına nuzul ettiği de bildirilmektedir.

يَنْزِلُ رَبُّنَا I كُلَّ لَيْلَةٍ إِلَى السَّمَاءِ الدُّنْيَا حِينَ يَبْقَى ثُلُثُ اللَّيْلِ اْلآخِرُ يَقُولُ مَنْ يَدْعُونِي فَأَسْتَجِيبَ لَهُ مَنْ يَسْأَلُنِي فَأُعْطِيَهُ مَنْ يَسْتَغْفِرُنِي فَأَغْفِرَ لَهُحتى يطلع الفجر
"Rabbimiz her gece, gecenin son üçte biri geriye kaldığında dünya semasına iner ve:
Yok mu bana dua eden, duasını kabul edeyim. Yok mu benden istekte bulunan, ona vereyim. Yok mu benden mağfiret dileyen ona mağfiret edeyim , der."
Hadisi (Buharî , 7494 ve Muslim, 758) rivayet etmiştir.
(Buharî, Tevhid, Kavlullahi Teala: Yurîdune en yubeddilu... (Fethu’l-Bârî, XIII, 464); Teheccüd, ed-Duau ve’s-Sâlâtu fi Ahiri’l-Leyl (Fethu’l-Barî, III, 29), Deâvat, ed-Duau Nisfe’l-Leyl; Müslim, Salatu’l-Musafirin, et-Terğibu fi’d-Dua (Nevevî, VI, 282)’de rivayet ettikleri gibi Malik, Muvatta’da, Tirmizî ve Ebu Davud da rivayet etmişlerdir)



****

Yine aynı konuda benzer rivâyetler ve sıhhatleri hakkında şunlar da geçmektedir:

Tirmizî’de geçen hadis şöyledir:

حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ، حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ، أَخْبَرَنَا الْحَجَّاجُ بْنُ أَرْطَاةَ، عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِي كَثِيرٍ، عَنْ عُرْوَةَ، عَنْ عَائِشَةَ، قَالَتْ فَقَدْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيْلَةً فَخَرَجْتُ فَإِذَا هُوَ بِالْبَقِيعِ فَقَالَ ‏"‏ أَكُنْتِ تَخَافِينَ أَنْ يَحِيفَ اللَّهُ عَلَيْكِ وَرَسُولُهُ ‏"‏ ‏.‏ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّي ظَنَنْتُ أَنَّكَ أَتَيْتَ بَعْضَ نِسَائِكَ ‏.‏ فَقَالَ ‏"‏ إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ يَنْزِلُ لَيْلَةَ النِّصْفِ مِنْ شَعْبَانَ إِلَى السَّمَاءِ الدُّنْيَا فَيَغْفِرُ لأَكْثَرَ مِنْ عَدَدِ شَعْرِ غَنَمِ كَلْبٍ ‏"‏ ‏.‏
وَفِي الْبَابِ عَنْ أَبِي بَكْرٍ الصِّدِّيقِ ‏.‏ قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ عَائِشَةَ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ مِنْ حَدِيثِ الْحَجَّاجِ ‏.‏ وَسَمِعْتُ مُحَمَّدًا يُضَعِّفُ هَذَا الْحَدِيثَ وَقَالَ يَحْيَى بْنُ أَبِي كَثِيرٍ لَمْ يَسْمَعْ مِنْ عُرْوَةَ وَالْحَجَّاجُ بْنُ أَرْطَاةَ لَمْ يَسْمَعْ مِنْ يَحْيَى بْنِ أَبِي كَثِيرٍ‏.‏
ANLAMI:
“Âişe (r.anha)’dan rivâyete göre, o şöyle demiştir:
Bir gece Rasûlullah (s.a.v.)’ın yanımda olmadığını görerek çıktım ve onu Bakî’ mezarlığında buldum.
Allah ve Rasûlunu n sana haksızlık etmelerinden mi korkmuştun?” Buyurdular.
Ben de dedim ki: “Ey Allah’ın Rasûlu, hanımlarından birisinin yanına gittiğinizi zannetmiştim.”
Bunun üzerine; “Allah, Şâban Ay'ının yarısında dünya semasına iner ve Kelb kabilesinin koyunlarının kılları sayısından daha çok günahları veya günah işleyenleri bağışlar” buyurdular.”
(Tirmizî, Savm, Bab 739, Hadis no: 739 c. 3, sf: 116, 117)
Tirmizi hadisi kaydettiği yerde zayıf olduğuna işaret , ederek şöyle demektedir :

İmam Tirmizî bu hadisi nakletmiş ama altına da bir açıklama koymuştur. Açıklama şöyledir:
“Ebu İsa (Tirmizî’nin adıdır: Ebû İsâ Muhammed b. İsâ et-Tirmizî) dedi ki:
Aişe’den nakledilen bu hadisi sadece, senedde bulunan Haccac’dan gelen bu yol ile biliyoruz. Muhammed’in (İmam Buhârî’nin adıdır: Muhammed b. İsmail el-Buhârî) bu hadisi zayıf gördüğünü işitmiştim.
O şöyle demişti: “Senette bulunan Yahya b. Ebi Kesir, Urve’den; Haccac b. Ertat da Yahya b. Ebi Kesir’den hadis işitmemiştir.”
(sunen-i Tirmizi: Oruç (savm) bölümü, Bab 39, Hadis no: 739, c.1, sf: 199 - Konya Kitapçılık- hazırlayan Abdullah Parlıyan) ; El-Şevkânî ,El-Fevaid El-Mecû'a adlı eserinde işaret etmektedir. Hadisin zayıf ve senedinin kesik olduğunu söylüyor, El-Fevaid, El-Mecmû'a, s. 51; Suyutî, El-Cami'us-Sağir, c: 1, sf: 297, Hadis No: 1942, Suyuti hadisi “hasen” olarak tanımlamaktadır)

Görüldüğü gibi bu hadisi kitabına nakleden Tirmizî’nin bizzat kendisi, hadisin zayıf olduğunu hocası İmam Buhârî’den nakletmiştir. Açıklama kısmında da görüldüğü gibi senette bulunan râviler bu hadisi birbirlerinden işitmemişlerdir.

İbn Mâce de kitabında aynı hadisi naklettiği için yukarıda söylenenler onun için de geçerlidir. Fakat İbn Mâce, Berât gecesi ile ilgili olarak bundan başka iki hadis daha nakletmektedir. Bunlardan ilki şöyledir:


حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِيٍّ الْخَلاَّلُ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ، أَنْبَأَنَا ابْنُ أَبِي سَبْرَةَ، عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ مُحَمَّدٍ، عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ جَعْفَرٍ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ عَلِيِّ بْنِ أَبِي طَالِبٍ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلى الله عليه وسلم ـ ‏"‏ إِذَا كَانَتْ لَيْلَةُ النِّصْفِ مِنْ شَعْبَانَ فَقُومُوا لَيْلَهَا وَصُومُوا يَوْمَهَا ‏.‏ فَإِنَّ اللَّهَ يَنْزِلُ فِيهَا لِغُرُوبِ الشَّمْسِ إِلَى سَمَاءِ الدُّنْيَا فَيَقُولُ أَلاَ مِنْ مُسْتَغْفِرٍ فَأَغْفِرَ لَهُ أَلاَ مُسْتَرْزِقٌ فَأَرْزُقَهُ أَلاَ مُبْتَلًى فَأُعَافِيَهُ أَلاَ كَذَا أَلاَ كَذَا حَتَّى يَطْلُعَ الْفَجْرُ‏"‏ ‏.
ANLAMI:
Ali b. Ebî Tâlib (Radıyallâu anh)’ten rivayet edildiğine göre; Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
Şâban Ay'ının on beşinci gecesi olduğu zaman, o gece ibâdete kalkın. Ve o gecenin gündüzünü (on beşinci günü) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ dünyaya en yakın göğe rahmeti ile tecelli eder, (o andan) fecir oluncaya kadar:
Benden mağfiret dileyen yok mu? Ona mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu? Onu rızıklandırayım
. (Bir belâ ile) mubtela olan yok mu? Ona afiyet vereyim (Belâdan kurtarayım.) Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu? (Onlara da istediğini vereyim) buyurur.”
(İbn Mâce, İkametu's Salat, Bab 191, Hadis no: 1388 Cidden Zayıf hadis ; Beyhaki, Şuu’bu’l-İman, III, 359)

İbn Mâce’nin Sunen’inin tahkikini yapan Muhammed Fuad Abdulbaki, hadisin açıklamasında şöyle demektedir:
“el-Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid adlı kitabında, İsnadı zayıftır! Çünkü senedinde bulunan râvi İbn Ebi Sebre’den (Adı Ebû Bekir bin Abdillah bin Muhammed bin el- Besre'dir.) dolayı bu hadisin zayıf olduğunu söylemiştir. Muhaddislerden Ahmed b. Hanbel ve Yahya İbn Maîn de bu İbn Ebî Sebre’nin mevzu=uydurma hadis rivayet eder demişlerdir.”

İbn Mâce’deki diğer hadis şöyledir:


حَدَّثَنَا رَاشِدُ بْنُ سَعِيدِ بْنِ رَاشِدٍ الرَّمْلِيُّ، حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ، عَنِ ابْنِ لَهِيعَةَ، عَنِ الضَّحَّاكِ بْنِ أَيْمَنَ، عَنِ الضَّحَّاكِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَرْزَبٍ، عَنْ أَبِي مُوسَى الأَشْعَرِيِّ،
عَنْ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلى الله عليه وسلم ـ قَالَ ‏"‏ إِنَّ اللَّهَ لَيَطَّلِعُ فِي لَيْلَةِ النِّصْفِ مِنْ شَعْبَانَ فَيَغْفِرُ لِجَمِيعِ خَلْقِهِ إِلاَّ لِمُشْرِكٍ أَوْ مُشَاحِنٍ ‏"‏ ‏.
ANLAMI:
Ebu Musa el-Eşari’nin (r.anh), Peygamberimizden rivayet ettiğine göre Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:
“Şubhesiz Allah Teâlâ, Şâban Ay'ının on beşinci gecesi (kullarına rahmetle) bakar ve herkese mağfiret eder. Yalnız Ona şirk koşana veya kindarlara mağfiret etmez.”
(İbn Mâce, İkametu's Salat, Bab 191, Hadis no: 1389 Cidden zayıf hadis)

Bu hadisin açıklamasında Muhammed Fuad Abdulbaki yine Mecmeu’z-Zevâid’de bu hadisin, senette bulunan Abdullah İbn Lehia’dan dolayı zayıf olduğunu belirtmiştir. Sindî ise senetteki İbn Arzeb’in Ebu Musa el-Eşari ile karşılaşmadığını söylemiştir.
Görüldüğü gibi; Berat gecesi ile ilgili nakledilen hadisler, zayıf hadislerdir. Rivayet zincirinde bulunan kimi râviler birbirlerini görmemişler, görmüş olsalar bile birbirlerinden hadis işitmemişlerdir. Bazı râviler de hadis uydurmakla suçlanmışlardır.
Bütün bunlar gösteriyor ki, bu gece ile alakalı olduğu söylenen bu hadislerle amel edilemez. Nitekim Ahkâmu’l-Kur’an muellifi mufessir Ebu Bekir İbnu’l-Arabî, Berât gecesinin fazileti hakkında bir tek sağlam hadisin bile gelmediğini, dolayısı ile bu konu ile ilgili olarak hadis diye dolaşan sözlere itibar edilmemesi gerektiğini söylemektedir.
[Ebu Bekir İbnu’l-Arabî, Ahkâmu’l-Kur’ân, 2. Bs., y.y., 1968, c. 4, s. 1678 (Duhân Sûresi, 2. ayetin tefsiri)]


--------


Berat gecesi hakkında dönüp dolaşan rivâyetlerin genel anlamda bunlardır ve mana olarak da bu minvaldedir. Âlimler de rivâyetlerin tahric ve tahkiki hakkında zikrettikleri de buradadır.
Bu geceye has kılınan namaz, rekat sayısı, yapılması gereken özel bir ibadet hakkında sahih bir nakil yoktur. Kişi; her gecenin üçte biri kalınca göğün semasına inen Allaha dua edebilir, Şaban Ay'ının 15. gecesinde de eder, 16. gecesinde de edebilir.
İmam Buhari Vakfı'nın sitesinde yayınlanan yazı ve içeriği ; genel olarak Hanefi mezhebinin hadis usulu kaidesine göre itikadi konunun dışında nafile ameller ve fadilletler, korkutup sakındırma mevzularında gelen rivayet zayıf da olsa amel edilebilir. Kişi bu tür rivâyetleri genel olarak değerlendirerek her gece yapabileceği nafile olarak namaz kılsa, dua etse, Kuran tilavetinde bulup Allah'a (c.c.) istiğfarda bulunması câizdir anlayışıyla nakledilmiştir bu da uygundur. Yani bir kişi, günümüzdeki gibi camilerde toplanmadan, kendi evinde nafile olarak Kur'an okuyup namaz kılsa, tevbe dip dua etse her gece gibi bu gece de câizdir, bid'at kısmına girmez. Bid'at; günümüzde devlet tarafından organize edilerek, camilerde toplanarak hatta belli rekatlar ve tesbihatlarda kılınan ve yapılan uygulamalardır. Bu inceliği ayırt edelim inşeAllah.
 
Üst Ana Sayfa Alt