Bir Devlette Şeriat Olsa Nasıl Olurdu ?

güncel

selamun aleykum

akhiler bu soruya oyle basit cevab verilmez .. en buyuk sikinti Allah swt nin muradini anlamadan ŞERİAT karşıtı insanlar'a kuran ve sunnetten delillendirme yaparak seriati anlatmaktir ( Allahualem ben oyle dusunuyorum)..


islam seriatinin diger beseri hukuk sistemlerinden ustunlugunu ancak Allah swt nin kor ettigi insanlar kavrayamazlar, kisi seriatin gerekliliginden once yada diger sistemlerden daha ustun oldugunu kavramadan once neden yaratildiginin bilincinde olmasi lazim, sen hirsizin elinin kesilecegini ayetle anlatirsin .. uygulama seklini hadin uygulanma sartlarinida sunnetten delillendirirsin lakin kafir neden yaratildigi konusunda bilgiye sahip olmadimi bu sorunuda yine kendi dunyevi gorusu, fikri ile algilar yerine gore humanist yerine gor baska bir seytani gozlukle olaya bakar ..

yoksa fitrati bozulmamis her sahis biraz akli varsa seriatta rahmet oldugunu gorur (Ey akıl sahibleri! Kısasta sizin için hayat vardır. Artık, Allah'a karşı gelmekten sakınırsınız. bakara 179 )

yasam en buyuk delildir .. bugun aman idam olmasin el kesme olmasin diyenler malini calani yakaladimi linc etmeye kalkiyor, adam zina eden karisini birak sadece pencereye cikti diye karisini olduruyor .. vallahi ben ilk islama girdim dedimki Allah svt nin hukmu gerek recm, gerek hirsizin elini kesmek gerek diger kisaslar yeryuzunun en mukemmel ceza sistemidir, ki bu meseleler gercekten uzun uzun anlatilmasi fikih edilmesi gereken konulardir , cunki HAD lerin uygulanmasi icinde SARTLARIN olusmasi lazimdir,

Vallahi seriat rahmettir, kimki yasamini Allah svt nin seriati ile gecirmis ve o sekilde yasamdan ayrilmis ise Allah ona merhamet etmistir ama siz bunlari kafirlere anlatamazsiniz ayrica HADLER kisiyi gunahtan temizler cennete girmesine vesile olur ve kafirde saglam bir ahiret inanci olmadimi gunahindan dunyada temizlenmeyi anlatamazin ...Ali ra rivayetle Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim bir hadd cürmü işler de, cezası dünyada verilirse, Allah'ın adaleti kuluna ahirette ikinci sefer ceza vermeye müsaade etmez. Kim de bir hadd cürmü işlemiş, Allah da onun günahını örtmüş ve affetmiş ise, Allah'ın keremi affettiği şeyden dolayı ona dönüp ceza vermeye müsaade etmez"...

DIN BIR BUTUNDUR islama teslim olmamis seriat dusmanlarina yada ahiret inaci saglam olmayan kisilere yada sizin bahsettiginiz kisilere ( Müslümanım ! Ama şeriat istemiyorum " veya " Şeriat mi ! Aman el keser kol keser " gibi tepkiler veren insanlara HAD leri yada şeriatin bir insan topluluğunu nasıl " Huzur ve Refah'a " ulaştıracağını anlatmak sahsimca mumkun degildir ( Allah en dogrusunu bilir ) ozelikle ayet ve hadislerle bunu anlatmak, adam musluman olmaliki ayet hadis kalbinde yer etsin muslumanim ama seriati istemiyorum diyen adam hayatinin hic bir doneminde islama girmemis oldugu icindirki seriati istemiyordur .. DIN SERIATTIR ZATEN BASKA BIR SEY DEGIL .. bu sebeble sen once onlari islama cagir..


umulurki asagidaki hadislerde SERIAT karsiti insanlara, SERIATIN tatbiki hakkinda bir bilgi verebilir,




Resulullah (sav) dedi ki: "Elinizden geldikçe hadd cezalarını Müslümanlardan defedin. (Muteber) bir özrü varsa hemen salıverin. Zira imamın yanlışlıkla affetmesi yanlışlıkla ceza vermesinden daha hayırlıdır."
Ravi: Aişe
Kaynak: Tirmizi, Hudud 2, (1424)


"Zira imamın yanlışlıkla affetmesi yanlışlıkla ceza vermesinden daha hayırlıdır." iste islam budur kardes ..

oyle baklava calana 15 yil veripte devletten trilyon calanlari serbest birakan bir sisem degildir ..


İbnu Ömer'den naklettiğine göre, İbnu Ömer (ra) Resulullah (sav)'ın şöyle söylediğini işitmiştir: "Kim şefaat ederek, Allah'ın haddlerinden birinin tatbik edilmesine mani olursa Aziz ve Celil olan Allah'a muhalefet etmiş olur. Kim bilerek batıl bir davayı kazanmaya çalışırsa ondan vazgeçinceye kadar Allah kendisine buğzeder. Kim mü'mine onda olmayan bir kötülüğü nisbet öderse, bundan tevbe edinceye kadar cehennemliklerin vücudlarından çıkan irinlerden hasıl olan çirkefin içine iskan eder. Kim haksız bir davaya yardımcı olursa, Allah'ın gazabını kazanmış olarak döner."
Ravi: Yahya İbnu Ebi Raşid
Kaynak: Ebu Davud, Akdiye 14, (3597, 3598)


Anlattığına göre, hırsızı yakalayıp sultana götürmekte olan bir adama rastlar. Zübeyr adamı salıvermesi için lehinde şefaatte bulunur. Adam: "Hayır, sultana ulaştırıncaya kadar onu salmam" der. Zübeyr (ra) şu açıklamayı yapar: "Şefaat, sultana ulaşmadan önce caizdir. Sultana ulaştı mı, ondan sonra şefaat yapan da, şefaati kabul eden de mel'undur."
Ravi: Zübeyr İbnu'l-Avvam
Kaynak: Muvatta, Hudud 29, (2, 835)


Mescide uyumak üzere ridasını yastık yaparak uzanmıştı. Uyurken bir hırsız gelip ridasını aldı. Ama Saffan (uyanarak) hırsızı yakaladı, doğru Hz. Peygamber (sav)'e götürdü. Resulullah (sav) derhal elinin kesilmesini emretti. Saffan: "Ey Allah'ın Resulü, ben bunu istememiştim, ridam ona sadaka olsun!" dedi. Resulullah (sav): "Onu bana getirmezden önce niye yapmadın?" diyerek, teklifi reddetti."
Ravi: Saffan İbnu Ümeyye
Kaynak: Ebu Davud, Hudud 14, (4394); Nesai, Sarik 4, (8, 68); Muvatta, Hudud 28, (2, 834)


Eşlem kabilesinden Hezzal denen bir adam, bir başkasını Resulullah (sav)'a zina isnad ederek şikayet etti. Bu hadise: "Namuslu ve hür kadınlara (zina isnadıyla) iftira atan, sonra (bu babda) dört şahit getirmeyen kimselerin her birine de seksen deynek vurun." (Nur 4) ayetinin nüzülündan önce idi. Resulullah (sav) adama: "Ey Hezzal, onu ridan ile örtseydin, senin için daha hayırlı idi" dedi."
Ravi: İbnu'l-Müseyyeb
Kaynak: Muvatta, Hudud 3, (2, 821); Ebu Davud, Hudud 6, (4377)


Resulullah (sav): "Allah'ın haddlerinden bir hadd olmadıkça hiç kimse on kırbaçtan fazla dayağa mahkum edilemez" buyurdu.
Ravi: Hani' İbnu Niyar
Kaynak: Buhari, Hudud 42; Müslim, Hudud 40, (1708); Ebu Davud, Hudud 39, (4491); İbnu Mace, Hudud 32, (2601)


Resulullah (sav) mescidde kısas infazını, şiir okunmasını ve haddierin tatbik edilmesini yasakladı.
Ravi: Hakim İbnu Hizam
Kaynak: Ebu Davud, Hudud 38, (4490)



Resulullah (sav)'ın Ensari bazı sahabelerinden naklen anlatıyor: "Ensar'dan bir adam hastalandı ve çöktü, öyleki bir kemik bir deriye döndü. Bir ara Ashab'dan birine ait bir cariye hastanın yanına girmişti. Adam, ona müncezib oldu ve temasta bulundu. Bu sırada, kavminden kendisine geçmiş olsun ziyaretine gelenler oldu. Yaptığı işi onlara haber verdi ve: "Benim için Resulullah (sav)'a sorun, ben yanıma giren bir cariyeye temasta bulundum" dedi. Durumu Hz. Peygamber (sav)'e anlattılar ve ilaveten: "Hiç kimsede hastalığın bu derece şiddetlisini de görmedik. Adamı sana getirmeye kalksak kemikleri kırılıp dağılacaktır, bir kemik bir deriden başka bir şey değil!" dediler. Resulullah (sav) "Yüz tane hurma çubuğu alın, (bunları tek bir sopa halinde bağlayıp) adama bir kere vurun!" diye emretti.
Ravi: Ebu Ümame İbnu Sehl İbni Huneyf
Kaynak: Ebu Davud, Hudud 34, (4472); Nesai, Hudut 22, (8, 242); İbnu Mace, Hudud, 18, (2574)



Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim bir hadd cürmü işler de, cezası dünyada verilirse, Allah'ın adaleti kuluna ahirette ikinci sefer ceza vermeye müsaade etmez. Kim de bir hadd cürmü işlemiş, Allah da onun günahını örtmüş ve affetmiş ise, Allah'ın keremi affettiği şeyden dolayı ona dönüp ceza vermeye müsaade etmez"
Ravi: Ali
Kaynak: Tirmizi, İman 11, (2628)



Resulullah (sav) buyurdular ki: " Kalem üç kişiden kaldırılmıştır: Uyanıncaya kadar uyuyandan, ihtilam oluncaya kadar çocuktan, aklı erinceye kadar mecnundan." [Ebu Davud, diğer bir rivayette şu ziyadeyi kaydetmiştir: "...yaş sebebiyle aklı fesada uğrayandan..."]
Ravi: Ali
Kaynak: Ebu Davud, Hudud 16, (4398, 4403); Tirmizi, Hudud 7, (1423); Nesai, Talak 21, (6, 156)

ve Aleykumselam ve Rahmetullahi ve Berekad

insanlara eğer Allah'ın hükümlerinin en güzel ve insanlar için en uygun olanı olduğunu göstermek istiyorsak önce o insanların bunu görecek gözlere ihtiyaçları var aksi halde Allah ile sınır yarışına girip Allahtan daha merhametli oldukları düşüncesi kendilerinde oluşacaktır ve Allah'ın hükümleri yerine daha ılımlı hükümler getireceklerdir iş imanda bitiyor kısaca ömer -rh-'ın oğlu abdullah içki içtiğinde kendisi gelip beni temizle(Allah'ın hükmünü uygula) diyordu... Tüm bunlardan önce Allah'a İsmail as'ın teslim olduğu gibi teslim olabilmek lazım ve insanın kelimei tevhidi yalnızca dili ile söylemeyi bırakıp kalbine işlemesi gerekir sahabelerin resulullah'ın ahlakını görüp etkilenmemesi elde değildi ve kur'anı amel etmek için okuyorlardı bu yüzden Allah onların imanını tertemiz kıldı daha islama yeni girmişken ammar b. yasirin ailesi nasıl da dininden taviz vermeden işkence altında iken bile davasından vazgeçmedi sorunu kimde aramalıyız bilmiyorum davetçilerde mi yoksa davete uyduklarını iddia edenlerdemi müslümanlık iddiasında olan çok ama yaşayan ne kadar Allah bilir islamın nasıl yayıldığı hakkındaki bilgileri aklıma getirdiğimde resulullah ya da ashabı bizim gibi küçülerek bazıları gibi kapı kapı dolaşarak tebliğ etmemişler islamı gerçekten yaşadıkları için zaten kendiliğinden gelmiş insanlar

" Müslümanım ! Ama şeriat istemiyorum " demek "Cennete girmek istiyorum ancak cehenneme atILIyorum" demektir. $eriatI kabul etmeyen MuslumanLIgI kabul etmemi$tir.

Burada dünya hayatında mahkemede hesap verirken beşeri kanunlar esas alınıyor ise suçlu(şeriat açısından günahkar) olup olmaman bu sistemin ilahlarıyla belirleniyor.Yüce Allah,burada çektiğin cezaları kefaret olarak şeriata tabi olmak istemediğin ve onun için mücadele etmediğin sürece kabul etmiyor.Oysa şeriata göre verilen cezalar için ahirette tekrar hesap ve ceza verilmeyeceği hadislerde bildirilmiştir.Hiç kimse burada çekilen cezayı ahiretle kıyaslamaz.Çünkü cehennem azabı burasının azabının çok ötesinde olduğu bildirilmektedir.Biz müslüman olarak cezamızı dünyada çekip ahirete yüz akıyla gitmek isteriz.Bunu engelleyen işte bu çok tanrılı sistemin varlığıdır.Namaz kılarsın,oruç tutarsın ama bunlar tek başına bir kurtuluş sağlamıyor.İlk önce bütün ilahları red etmek ve dini sadece Allaha has kılmak,sonra ibadetleri ihlas ile yapmak gerekiyor.Namaz ibadetinin manası,Allaha karşı onun yüceliğini ve hakimiyetini kabul etmeyi ona secde yaparak göstermektir.Eğer bu namaz,şeriatın ilk kelimesi olan tevhidi içinde barındırmıyorsa namazın doğruluğu yok olur.Bir insan şirk inancı ile namaz kılsa ne olur,oruç tutsa ne olur.Bu yüzden şeriata göre yaşamak bir müslümanın hem dünyada hem ahirette kurtuluşudur.Ona tabi olmak istemeyen ve mücadele etmeyen kaybedenlerin en kötüleri olacaktır.Şeriat olsaydı olmasaydı kelimeleri ise,senaryo yazmak gibi bir fikir gibi geliyor bana.Bunun yerine şeriat nasıl diriltilir ve hayatımıza geçirilir ve ebedi saadetin temelleri atılır sorusu sorulması daha yerinde olur.Olmayan bir şeyin ne sonucu nede sorumluluğu vardır.

seyfuAllah' Alıntı:

" Müslümanım ! Ama şeriat istemiyorum " demek "Cennete girmek istiyorum ancak cehenneme atILIyorum" demektir. $eriatI kabul etmeyen MuslumanLIgI kabul etmemi$tir.

Genişletmek için tıkla ...

Sözünü çok beğendim yapacağım videoda kullanacağım İnşALLAH