Şarttan kastınız vacip ise, böyle bir vacip ilahi teklifte geçmemektedir.
Mezhep, görüş ayrılığı olduğu yerlerde gündeme girer. Vahyin getirdikleri kimseye has mezhep (gidilen yol) değildir. Dolayısıyla ilk önce bu ortak temel itikadı / usûlüddin'i öğrenmek gerekir.
İtikatta genel ilahi ölçü şudur (bir tanesi):
"Ey Kitab ehli! Dininizde sınırları aşmayın ve Allah hakkında ancak hakkı söyleyin. Meryem oğlu İsa Mesih, ancak Allah’ın peygamberi, Meryem’e ulaştırdığı (emriyle onda var ettiği) kelimesi ve kendisinden bir ruhtur. Öyleyse Allah’a ve peygamberlerine iman edin, “(Allah) üçtür” demeyin.[136] Kendi iyiliğiniz için buna son verin. Allah, ancak bir tek ilâhtır. O, çocuk sahibi olmaktan uzaktır. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nundur. Vekil olarak Allah yeter" (Nisa 171 meali).
De ki: "Rabbim ancak, açık ve gizli çirkin işleri, günahı, haksız saldırıyı, hakkında hiçbir delil indirmediği herhangi bir şeyi Allah'a ortak koşmanızı ve Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." Araf 33 meal'
Allah hakkında bilmeden konuşmak Kuranı Kerimde bir çok yerde yerilmekte ve yasaklanmaktadır. Sahih itikadi mezhepler de bu kaideyi tatbik eder, Allah'tan gelen ilmi
tahriç eder, yani ayrıntıyla açıklarlar. Batıl fırkalar ise, Allah tealanın Yahudiler ve Hristiyanlar'dan bahisle açıkladığı üzere,
ilim yerine
hevâlarına (arzu ve isteklerine) tabi olurlar. Mesnetsiz kavillere tutunurlar. Batıl adet ve ameller için de aynısı geçerlidir, müşriklerin evlatlarını öldürmeleri, Allah'ın haram kılmadığı yiyeceğin haram kılınması gibi.
Ehli Sünnetin itikadi mezhepleri, insanları batıl itikatlara düşmekten korumak için gelişmiştir. Gelenekte Maturidiyiz, Eşariyiz veya Selefiyiz (ya da "itikatta imamlarımız şunlardır..") denmesi de yine doğru inancın sahasını tanımlamak amacıyladır, yoksa avamdan Maturidiyim diyenin ben İmam Maturidi'nin tüm görüşlerini bilir, muhaliflerine karşı savunurum diye bir iddiası yoktur.
Bana sorarsanız böyle bir kimlik tanımlamasına ihtiyaç yoktur günümüzde. Ki zaten bugün din konusunda daha fazla etkiyle yayılan şüpheler, İslami ilahiyatla alakalı değildir. Dehrilik, Ateizm, Agnostisizm, Deizm, modernist akılcılık, materyalizm ve evrim nazariyesi gibi modern asırda yaygın türlü batıl öğretiler ve bunları yayan zındıklar karşısında Müslümanlar tek saf olmalıdırlar.