ÖZEL' Alıntı:Allah Rasulü (sav) şöyle buyurmakta: "Sizden biriniz bıçağını keskinleştirsin ve boğazladığını rahat ettirsin (ona işkence yapmasın)." "Şüphesiz ki, Allah her hususta sizlere ihsan -iyilik- ile davranmayı farz
kılmıştır. Öldürdüğünüz zaman en güzel bir şekilde boğazlayın."
Es Selamun aleykum ve rahmetullah
Abi ben bu hadisi şeyh Abdullah Azzam'ın "Tevbe Sûresi Işığında Cihad Dersleri" adlı kitabında gördüm ama kaynağı yazmıyordu.
Sahih mi bu hadis?
"Bu soruyu açıktan (genel olarak) cevaplarımızın abi sana zahmet"
Âleykum selam we rahmetullah;
Şeddâd bin Evs (Radıyallâhu anh)'den rivayet edildiğine göre; Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur :
"Allah (Azze ve Celle), şubhesiz her şey hakkında ihsanı (yâni iyi ve yumuşak davranmayı) emretmiştir, (veya inşânı her şeyden üstün tutmuştur). Bu itibarla siz (kısas veya had olarak bir kimseyi) öldüreceğiniz zaman öldürmeyi güzel (yâni maktule en kolay biçimde) yapınız, (hayvan) boğazlayacağınız zaman da boğazlamayı güzel yapınız. Biriniz (hayvanı boğazlayacağı) bıçağını keskinleştirsin ve boğazladığı hayvanı rahat ettirsin."
(İbn Mâce, Zebaih, Bab 3, Hadis no: 3170)
Bu hadîsi Muslim, Ebû Dâvûd, Nesâi, Şafii, ve Ahmed'de rivayet etmişlerdir.
Hadîsin ilk cümlesi iki şekilde yorumlanabilir. Birincisi Allah'ın her işte iyi ve yumuşak davranmayı emretmiş olmasıdır. İkincisi Allah'ın iyi ve yumuşak davranmayı faziletçe üstün kılmasıdır.
Hayvanı güzel boğazlamak şöyle olur :
Hayvanı boğazlama yerine götürürken eziyet etmeden güzel götürmek, yere yatırırken incitmeden yatırmak, onu başka hayvanların yanında boğazlamamak ve boğazlamadan önce onun önüne su vermek.
Boğazlanan hayvanı rahat ettirmek de; onu yumuşak yere yavaşça yatırmak, bilenmiş bıçağı hızlıca sürmek, bıçağı ondan gizlemek ve boğazladıktan sonra vücûdu soğuyuncaya kadar bekleyip yüzmemek suretiyle olur.
Hadîsten çıkan fıkıh hükümleri yukarıdaki cümlelerden anlaşılır.
Bize Muhammed b. Yusuf, Sufyan'dan, (O) Halid el-Hazza'dan, (O) Ebu Kılâbe'den, (O) Ebu'l-Eş'as es-San'ani'den, (O da) Şeddad b. Evs'ten, (naklen) rivayet etti ki, O şöyle dedi:
Rasulullah'tan (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) iki şey belledim. (Bunlardan birinde) O şöyle buyurmuştur: "Muhakkak ki Allah, her şeyin güzel yapılmasını istemiştir. Binaenaleyh, (kısas gibi bir sebeble birini) öldüreceğiniz zaman güzelce öldürün, (bir hayvanı) boğazlayacağınız zaman güzelce boğazlayın. Biriniz (bir hayvan keseceği vakit) bıçağını keskinleştirsin, sonra boğazlayacağı hayvanı rahat ettirsin!"
(Dârimi, Kurban , 1976; Muslim, Sayd, 57 (3/1548); Ebu Davud, Edâhi, 12 (3/100); Nesai, Dahayâ, 23 (7/200); Tirmizi, Diyat, 14 (4/23); İbn Mâce, Zebâih, 3 (2/1058); Musned, 4/123-125; Tayâlisî, s. 152; İbn Hibban)
Hayvanın kesilmesi, öldürülmesi esnasında canının yandığı, zulmedildiği endişesiyle yemekten uzak durmak şeytanın vesvesesindendir. Allah (c.c.)nun helal kıldıklarını kendinize haram kılmayın.
Olmadı kendiniz güzelce kesin, ya da kesen birini araştırın. Aksi taktirde cihad eden mucahidlerin atın, devenin sırtına binmesini de zulum görmeniz gerekirdi. Halbuki bineklerin asli hizmetlerindendir ve Rabbin buyruklarındandır.
Bunun haricinde bir kişi, sütten, etten hoşlanmayabilir, vejeteryan olabilir. Bunda bir vebal yoktur. Fakat bunu hayvana eziyeti bahane ederek yapması durumunda gunaha girer.
Rasulullah (s.a.v.) önüne getirilen pişmiş keler etini yememiş, sebeb olarakta hoşlanmadığını söylemiştir. Buna rağmen kelerin öldürülmesini, hatta ne kadar az taş atılarak öldürülmesi durumunda sevabının daha çok olacağını buyurmuştur.
(Sahih-i Buhari Şerhi; İbn Hacer el Askalani: Fethu'l Bari ; C. 11, S: 280 - 282)
(Muslim Selam 147 (2240); Metin Muslim'den alınmadır. Ebu Davud, Edeb 75 (5263 5264); Tirmizî Ahkâm 1 (1482). Bazı Tirmizî tertibinde Sayd bölümünde 13. babta.)