Çevrimdışı
Son zamanlarda boykot kavramı kendisini sıkça acizane göstermektedir. Görüyorum ki bir kesim boykotun azımsanacak negatif sonuçlarını ele alarak boykota karşı çıkıyor. İslâmiyet'te müslüman olmayan birine kötü davranacaksın, ürünlerini ya da ürettiklerini almayarak onları zor duruma düşüreceksin diye bir şey söz konusu değildir. Lâkin konu İsrail ve Siyonizm olunca durum değişiyor. Nüfusları yirmi milyon olan bir kitlenin birbirleriyle yardımlaşmaması düşünülenemez. Hele ki İsrail Devleti'nin "Gazze Katliamı"nı destekleyen kitlesinin %94 gibi ezici bir üstünlüğü varken. Doğrudur, her kitlenin içinden iyi niyetli insanlar sivrilir. Bu bir elin parmaklarını her ne kadar geçmesede? Her Yahudi bu insanlık dışı eylemi ve müslümanlığa karşı olan tutumu savunuyor demiyorum ama maalesef destekleyen kesim gereğinden fazla. Bu da doğal olarak o ufak kesiminde işini zorlaştırıyor. Müslümanlığın zor durumda olduğu şu dönemlerde Mü'minlerin yapmakta oldukları bu boykot engellenmemeli. Bazı başlıca firmalar var ki bunların direk ordu ve hükümet ile bağlantısı olduğunu biliyoruz. Bağlantı konusunda net bir bilgiye sahip olunmayan ama Yahudi'lerin olan firmalar da belli. Bu hususta çeşitli listeler açıklandı. Bunların çoğunda kaynak belirtilmemiş, ama duruma hem Müslüman olarak hem de Türk olarak baktığımız zaman bu firmaların Yahudi ve ya başka bir dinden olmasının bir önemi yok. Demek istediğim şudur ki azımsanmayacak bir kesim boykota karşı çıkıyor ve zararlı olduğunu düşündüğü bir iki ufak sebep gösteriyorlar. Oysa bu gösterdikleri sebebin gerekçesi olan "Faşizm" boykotla alakası olmayan bir husustur. Bunun adı "Faşizm" değil, "Dayanışma"dır. Ve bu bir duvarın tuğlaları gibi olmaları gereken Müslümanların vazgeçemeyecekleri bir durumdur. Bu durumu "Faşizm"e dönüştüren insanlar da yok değil, ama söz konusu durum "Faşizm"e dönüştürmeyen büyük kesimin önünü kesmemelidir, kesemeyecektir de. Bir tarafta diğerleri kadar nam salmamış olsalarda Müslüman ürünleri varken %90 bir ihtimalle Siyonizmi destekleyen kitlenin ürünlerini almanın gerekçesi ne olabilir? Müslümanlığın temel prensiplerinden bazıları hoşgörü, iyilikseverlik, kin beslememek gibi hususlardır, ancak bu tavırlar kime ve neye göre olmalıdır? İslâmiyet sadece hoşgörüden ibaret değildir. Yeri geldiğinde Müslümanın tutumu sert olmalıdır. Bu Allah'ın emridir ve kayıtsız şartsız kabul edilmelidir. Özellikle kaynak belirtilen Yahudi ürünleri kesinlikle alınmamalıdır. Alınırsa günahtır diyemiyoruz, çünkü bu Allah'ın nezdindedir. Takva sahiplerinin tutumu nettir. Bu tutumu tüm topluma yaymalıyız. Siyonizm maddi anlamda zayıflamalıdır. Zayıflamasa bile biz üzerimize düşeni yapmalıyız. Bizim onlardan ürün almamız onlara zarar versede açlıktan öldürmeyecektir. Burada -acitasyon- yapmanın bir anlamı yoktur. Siyonizm zihniyeti ilk olarak maddi anlamda gelişmeye başlamıştır. Ümmet-i Muhammed'in en büyük sorunlarından biri de maddiyattır. Ve dünyada ki en zengin insanların başını da Yahudiler çekmektedir. Durum böyleyken boykota olan bu tepkiler nicedir? Buradan herkesi boykot ürünlerini kullanmamaya ve almamaya, akabinde aldırtmamaya çağırıyorum. Tepkimiz, tavrımız her alanda olmalıdır. Bizlere Allah'tan başka kimse yardım etmez, etmeyecektir de. Rabbimize güvenelim ve gerisini düşünmeyelim. Varsın sıkıntılar çekelim. Bizlere Allah yeter, O ne güzel vekildir!
