Aleykum selam we Rahmetullahi we BerakadEs'Selamu Aleykum ve Rahmetullahi ve Berakatuh. Kardeşler birazdan zikredeceğim kişiler hakkında ne biliyorsunuz. Güvenilirler mi? Ehl'i Sünnetler mi? Bunların kimisini hiç tanımazken kimileri hakkında da ithamlar kafamı karıştırıyor.
Bu kişiler;
Hasan El-Benna; seçimlere katılmak istediği, tağutlar ile barışçıl ilişkiler kurduğu, yahudiler ile müslümanlar arasında ki kavganın i'tikadi olmadığını iddia ettiği doğru mudur? Bir de ilmi dercesi nedir?
Mevdudi; kendisinin Pakistan'da seçimlerde bir kadın adayı desteklediği, Peygamber-Aleyhis'salatu ve's Selam-ın vahiy kesilince intihara teşebbüs ettiğini iddia ettiği, bütün islam alimlerine cahil dediği, "Peygamber-Aleyhi's Salatu ve's Selam- prygamberlik farzında kusur etti onun için Allah ona istiğfar emretti","Her peygamber günah işler","Peygamber -Aleyhi's Salatu ve's Selam- Kur'an'ın eşitlik esasıyla ameli terk etti","Peygamber-Aleyhi's Salatu ve's Selam- Deccal kendi zamanında çıkacak zannetti." dediği, "Mezhebiniz nedir?" sorusuna "Mezhebim yok." diye cevap verdiği ve şunları söylediği doğru mudur:
(Dinimizde, gayrimüslimler, müminlere verilmiş bütün medeni haklardan aynı şekilde istifade eder)
(Benim nazarımda bütün insanlar eşittir. Bizden olsun veya olmasın)
(Sahabeden Hazret-i Sa'd bin Ubade’ye, bir ictihadı için, (Kabilecilik taassubu) dediği )
(Dördünün değil de, ilk iki halifenin icraatı numune kabul edilir)
(Hulefa-i raşidinin aydınlattığı meşaleyi Osman söndürdü)
(Hulefa-i raşidinin doğru yolu gösterdiklerini, fakat o yolda gitmediklerini belirtmek için, Bu zevat-ı kirama Hulefa-i raşide yani doğru yolda giden halifeler değil de, Hulefa-i mürşide yani doğru yolu gösteren halifeler demek daha doğrudur)
(Beni Ümeyye [yani Hazret-i Osman sülalesi]nin memleket idaresinde söz sahibi olmasının kabiliyetle izahı mümkün olamaz)
(Hazret-i Osman'ın siyaseti hatalıydı)
(Bugünkü modern usullerle bir seçim yapılmış olsaydı Hazret-i Ali kazanacaktı)
(Talha, Zübeyir ve diğer kan davası peşinde koşanlar)
(Muaviye, Osman'ın kanını isterken gayri kanuni yolda yürüyordu)
(Muaviye, Osman'ın katillerinden değil, halifeden kan istiyordu)
(Hazret-i Osman'ın katilinin Hazret-i Ali'nin olduğunu söylemesi için, sahabeden beş tane yalancı şahit bulundu)
(Hazret-i Osman'ın katline iştirak eden iki sahabiyi vali yaptı) diyerek, (İşte Hazret-i Ali'nin tek hatalı meselesi budur)
(Politik gayeler uğruna şeriat hükümlerini tahrif etti)
(Şirkten başka günahların affedilebileceği, Mürcie’nin itikadıdır)
(İslam âlimleri, cumhuriyet esasları için çalıştılar).
Muhammed Hamidullah; Kur'an'a Allah kelamı dışında vasıflar yakıştırdığı, bazı mucizeleri inkar ettiği ve ğayri müslimler ile ilgili hükümlere te'vil getirdiği doğru mudur?
Muhammed Kutub; kimdir ilmi derecesi nedir?
Said Havva; kimdir ilmi derecesi nedir?
Abdulaziz bin Baz; Dünya'nın dönmediğini, döner diyenin mürted olarak öldürüleceğini söylediği doğru mudur? Birde Suud ailesi ile ilişkisine nasıl bakmalıyız.
İbn Useymin; Suud vizesi olmaksızın yapılan haccın sahih olmadığını söylediği doğru mudur? Suud ailesi ile ilişkisi nasıldır?
Elbani; Saddam'ı İslam üzere gördüğü doğru mudur? Malum kendisi yukarıda adı geçen iki şeyh ile birlikte murcilerin çok övdüğü birisidir.
Şeyh Tartusi; Kendisi hakkında kafam net.Kendisini seviyorum ancak sorum şu: Bildiğim kadarı ile kendisi Kaide cemaatini tasvib etmiyor sebebi ne acaba.
Faruk Furkan; kimdir?
Kardeşim tabiri caizse meyva veren ağacı taşlayan çok olur, özellikle mevdudi(rha)ye karşı atılan iftiraların bir yerlerden kesme-bırlestırme uydurma olduğu ortada, en basitinden mevdudiyi az çok okuyan tanıyan birinin mevdudinin "(İslam âlimleri, cumhuriyet esasları içinçalıştılar)." böyle bir şey söylemesine ihtimal bile veremez, hemen hemen her kitabında mevdudi batıdan ithal edilen sistemleri (cumhuriyet-demolrası-laıklık) eleştirmiş yermıstır, (Gelin bu dünyayı değiştirelim kıtabını okumanı tavsiye ederim) ayrıca bu sözün manası her yere çekilebilir, cümlenin tamamını yazmamış kırpıp biçip işine yarar biçime sokmaya çalışmış
Bu tür şeyler birilerinin karalama kampanyası olduğu ortada, çamur at izi kalsın mantığı, şahısları öldürebilirler ama fikirleri öldüremeyecklerı için tahrif etmeye çalışıyorlar, günümüzde ibn teymıyyeyı sofi ya da tekfirci yapmaya çalıştıkları gibi, her insanın hatası yanlışı da olabilir kimse hatasız masum değildir ancak, takvalı bir müslüman onun bunun kusurlarıyla değil kendi kusurlarıyla meşgul olmalıdır, kendini her zaman başkalarına karşı alim değil cahil görmelidir, küçümsememelidir. Selefın yolu böyle değildir,
İmam Ahmed, Ebü’d-Derdâ’nın şöyle dediğini rivayet eder: “İnsan, Allah’ın himayesinde insanları kötü görünce
ye ve sonra kendine dönüp, kendinden herkesten daha fazla nefret edinceye kadar tam fakih olamaz.”
Mutarrif b. Abdullah da şöyle demiştir: “Eğer kendi kusurlarımı bilmeseydim, insanlardan nefret ederdim.”
Yine Mutarrif Arafat’taki duasında şöyle demiştir: “Allah’ım! İnsanların duasını benden dolayı geri çevirme.”
Ebü Bekir b. Abdullah el-Muzâ şöyle demiştir: “Arafat’taki insanlara baktığımda düşündüm ki, içlerinde ben olmasaydım, hepsinin günahlarının bağışlanacaktı.”
Eyyüb es-Sahtiyânî şöyle demiştir: “Salihlerden söz açıldı mı ben bir vâdide, onlar başka bir vâdidedir.”
Ibn Ebü’d-Dünya da Hâlid b. Eyyüb’un şöyle dediğini nakleder: “İsrail oğulları toplumunda, altmış yıldır sinagogunda ibadet eden bir haham vardı. Bir gece bir rüya gördü. Rüyasında ona: “Falan el-İskâfî senden daha hayırlı.” denildi. Bu rüyayı peş peşe birkaç gece gördü. Bunun üzerine o adama geldi ve nasıl ibadet ettiğini sordu. Adam: “Ben bana gelen. herkesin cennetlik, kendimin ise cehennemlik olduğumu düşünürüm.” dedi. Adam hahamı kendinden üstün gördüğü için ondan üstündü.”
Davud et-Tâî bazı yöneticilerin yanında anıldı. Ondan övgüyle söz ettiler. Davud bunu duyunca: “İnsanlar bizim
hâlimizi bilselerdi, asla bizi iyilikle anmazlardı.” diye karşılık verdi.
İbn Kayyım el Cezviyyenin(rha) nefis terbiyesi isimli kitabından alıntıdır.
Bu arada yazdıklarım yanlış anlaşılmasın, batıl ehli elbette deşifre edilir, cübbeli, mustafa ıslamoglu, yaşar nuri öztürk gibi modern sapık tahrifçiler deşifre edilir, ama hayati boyunca müslümanların ıslahı için çalıştığı güneş gibi ortada olan alim diyebileceğimiz şahsiyetlerin 3-5 yerden sözleri kesilip zanlarla bir delile dayanmadan kaynak göstermeden onları karalamayaca çalışmak, bunları yapanların onların bu akımdan gerçek islamdan rahatsız olduklarini gösterir.
Bu tur şeyler o kadar çok ki bi ara Seyyid kutubu az kala sofi yapacaklardı..
Sana tavsiyem kardeşim bu şahsiyetleri ve fikirlerini daha yakından tanımak istiyorsan kitaplarını oku, özellikle mevdudi ve Seyyid Kutubun kitaplarını okumalısın, Mevdudi Seyyid Kutub Muhammed Kutub ve Hasan El-Benna hakkında diyeceğim budur..