Cehennemi tadacak başörtülü kadınlar
Saçlarını deve hörgücü gibi yapan kadınlar hadîsi konusunda size bir kaynak gösteriyorum;
Sahih-i Buharî’den sonra en muteber ikinci hadîs külliyatı olan Sahih-i Müslim’in Cennet 53
bölümünde şöyle bir hadîs rivayet edilmektedir:
“Ateş (cehennem) ehlinden iki sınıf vardır, henüz onları görmedim. (Birinci sınıf) Yanlarında sığır
kuyruğu gibi bir şeyler taşıyıp onlarla insanlara vuran kimseler… (İkincisi) Giyinmiş çıplak kadınlar ki,
bunlar ALLAH’a taatten (itaatten) dışarı çıkmışlardır. Bunlar (hem kendileri baştan çıkmıştır), hem de
başkalarını baştan çıkartırlar. Başları deve hörgücü gibidir. Bu gibi kadınlar, Cennet’e girmek şöyle
dursun, onun kokusunu bile alamazlar. Halbuki Cennet’in kokusu şu şu kadar uzak mesafeden
hissedilir.” (Hadîsin ravisi Ebu Hureyre hazretleridir.)
Gelelim saçları deve hörgücü gibi olan sözde tesettürlü kadın ve kızlara. Onları çok yumuşak, çok
saygılı bir şekilde uyarmak istiyorum.
Önce geçen gün İstanbul’un tarihî bir semtinde gördüğüm genç bir tesettürlü hanımdan bahs edeyim.
Başında çok cırtlak ve parlak renkli yemyeşil bir eşarp vardı. Ayaklarında dizlerine kadar uzanan
püsküllü siyah rugan bir çizme… Dar bir pantolon… Omuzlarında atkı gibi siyah küçük bir örtü…
Başını örttü diye bu hanım kıza tesettürlü mü diyeceğiz?
Yukarıda mealini verdiğim hadîs-i şerifte “Giyinmiş çıplak kadınlar…” ibaresi yer alıyor. Evet, böyleleri
tesettürlü çıplaklardır. Böyle çarpıcı, göze batıcı, tahrik edici kıyafet, çıplak kadınlarınkinden daha
fazla dikkat çeker.(M. Şevket Eygi)
Saçlarını deve hörgücü gibi yapan kadınlar hadîsi konusunda size bir kaynak gösteriyorum;
Sahih-i Buharî’den sonra en muteber ikinci hadîs külliyatı olan Sahih-i Müslim’in Cennet 53
bölümünde şöyle bir hadîs rivayet edilmektedir:
“Ateş (cehennem) ehlinden iki sınıf vardır, henüz onları görmedim. (Birinci sınıf) Yanlarında sığır
kuyruğu gibi bir şeyler taşıyıp onlarla insanlara vuran kimseler… (İkincisi) Giyinmiş çıplak kadınlar ki,
bunlar ALLAH’a taatten (itaatten) dışarı çıkmışlardır. Bunlar (hem kendileri baştan çıkmıştır), hem de
başkalarını baştan çıkartırlar. Başları deve hörgücü gibidir. Bu gibi kadınlar, Cennet’e girmek şöyle
dursun, onun kokusunu bile alamazlar. Halbuki Cennet’in kokusu şu şu kadar uzak mesafeden
hissedilir.” (Hadîsin ravisi Ebu Hureyre hazretleridir.)
Gelelim saçları deve hörgücü gibi olan sözde tesettürlü kadın ve kızlara. Onları çok yumuşak, çok
saygılı bir şekilde uyarmak istiyorum.
Önce geçen gün İstanbul’un tarihî bir semtinde gördüğüm genç bir tesettürlü hanımdan bahs edeyim.
Başında çok cırtlak ve parlak renkli yemyeşil bir eşarp vardı. Ayaklarında dizlerine kadar uzanan
püsküllü siyah rugan bir çizme… Dar bir pantolon… Omuzlarında atkı gibi siyah küçük bir örtü…
Başını örttü diye bu hanım kıza tesettürlü mü diyeceğiz?
Yukarıda mealini verdiğim hadîs-i şerifte “Giyinmiş çıplak kadınlar…” ibaresi yer alıyor. Evet, böyleleri
tesettürlü çıplaklardır. Böyle çarpıcı, göze batıcı, tahrik edici kıyafet, çıplak kadınlarınkinden daha
fazla dikkat çeker.(M. Şevket Eygi)