Cihad Farz-ı Ayn'dır!..
De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah’tan, Resûlünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez. ( Tevbe Suresi 24)
De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah’tan, Resûlünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez. ( Tevbe Suresi 24)
İnsanlardan ve Arap dünyasındaki Şeyhlerden bazıları kitaplarla kafası karışmış. “Cihad Farz-ı Ayn mı?” yoksa “Farz-ı Kifaye mi?” diye düşünüyorlar. Ne zaman sonra Farz-ı Ayn diyecekler? Vallahi Cihad şimdi Farz-ı Ayn değilse, hiçbir zaman kıyamete kadar Farz-I Ayn olmayacaktır! Bunun üzere ittifak vardır kardeşlerim. Bu ilkeler üzere ittifak vardır. Bütün Tefsir, Hadis, Fıkıh Alimleri, kafiler Müslüman topraklarına hareket ettiğinde ve yaklaştığında Cihad her Müslüman üzerine Farzı Ayn olur (demişlerdir). Hatta kadın kocasına, velisine; köle sahibine; borçlu alacaklısına; çocuk ailesine sormadan Cihada çıkar. Fakat eğer onlar sayıca azsa ve yenilirlerse, o zaman Farz-ı Ayn genişler ve onlara yakın Müslümanlar başta olmak üzere bu şekilde güç olana kadar Farz-ı Ayn her yeri kaplar. Farz-ı Ayn Oruç ve Namaz da olduğu gibi terki kabul edilemez bir şeydir. Bu konuda bütün Alimler ittifak etmiştir. Öyleyse kardeşlerim, inanıyorum ki bizim Cihad konusunda ki bildiklerimizi bilen doğru sözlü bir Alim için, Cihad hakkında Farz-ı Ayn dışında fetva vermesi imkansızdır. Ama onlar durumu bilmiyorlar. Onlar, bizim Alimlerimiz olabilirler ve dünya üzerindeki en iyi insanlar olabilirler fakat onlara için durum o kadar açık değil. Şeyhül İslam İbni Teymiyye (Rahimehullah) şöyle söylüyor; "Cihadın konusu ve kapsamı, dünya üzerindeki insanoğlunu çok iyi tanıyan Alimlerin fikirlerine göre muhakeme edilir. Bu alimin her iki türkü eşsiz bir bilgiye sahip olması ve durumun gerçekliliğinin farkında olması gerek. Ve bu din adamları, dini iyi bilen fakat dünya ve kainat hakkında herhangi bir bilgisi olmayan insanların düşünceleri ile muhakeme edilemezler.” Benim İbn-i Teymiyye (Rahimehullah)'nin bir sözünü tekrar etme sebebim budur: "Dine ve dünyayı bölerek işgal eden her bir düşman için imanın geri püskürtmesinden daha mecburi bir şey yoktur." Düşman saldırırsa ilk önce "Laİlaheİllallah (Kelime-i Tevhit)" gelir, sonra "LailaheİllallahMuhammedenResulullah (Kelime-i Şehadet)" gelir. Sonra saldıran düşmanın def edilmesi gerekir. Daha sonra namaz, oruç, zekat ve hac gelir. Bu konuda Alimler hemfikirdirler. İbn Rushd (Rahimehullah) şöyle söylüyor; "Bütün Alimlerin bu konuda İcması vardır, Cihad Farz-ı Ayn olduğunda, Hac'dan önce mecburi önceliği alır." Namaz, Cihadın faydası için değiştirilebilir (kısaltılabilir-birleştirilebilir); Oruç, Cihadın faydası için ertelenebilir. Cihad'ta Namazın birleştirilmesine (Cem) ruhsat verilmiyor mu? Namazın kısaltılmasına ruhsat verilmiyor mu? Ama Cihad Farz-ı Ayn ise, o sonraya ertelenemez. O zaman Allah yanında ailelerinizden ne izin istiyorsunuz? Babanız savaş meydanlarında sizin önünüzde olmalıdır. Ama normalde o itaatsiz biri bu yüzden bunu yapmayacaktır. Sen, nasıl olurda bir günahkardan izin isteyip, onu dinin farzlarından biriyle ilişkilendirirsin.
Şehid Şeyh Abdullah Azzam (Rahimehullah)
Video İçin Tıklayın ve İndirin: http://archive.org/embed/Abdullah_Azzam_Cihad_Farz_Ayn
-----
"...düşmanın şerri def edilinceye kadar sırasıyla yakın bulunan beldelerdeki Müslümanlara cihad farz olur. Müdafaa ancak bütün Müslümanların savaşmasıyla olursa namaz , oruç gibi cihad da mükellef olan bütün Müslümanlara farz-ı ayn olur."
REDDUL – MUHTAR ALE’D –DURRİ’L – MUHTAR / Muellifi : İBN-İ ABİDİN / CİLT 8 SAYFA 374 - 381